412 Kayıt Bulundu.
Ve onların (müminlerin) kalplerinden öfkeyi gidersin. Allah dilediğinin tevbesini kabul eder. Allah bilendir, hikmet sahibidir.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Züheyr b. Harb, o ikisine Veki', ona Süfyan, ona Ebû Hazim, ona da Sehl b. Sa'd es-Sâidi, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Allah yolunda bir sabah veya bir akşam çıkılan yürüyüş, dünyadan ve bütün dünya varlıklarından daha hayırlıdır."
Bize Abdullah b. Avn el-Hilâlî, ona Ebu İshak el-Fezâri İbrahim b. Muhammed, ona Süheyl b. Ebu Salih, ona babası, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav); "Cehennemde ikisi birbirine zarar verecek şekilde bir araya gelmezler" buyurdu. Kim onlar ya Rasulullah denildiğinde "Bir kafiri öldürüp sonra doğru yolu tutan mü'min" cevabını verdi.
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe ve Ebu Küreyb, o ikisine Ubeydullah b. Musa, ona Şeyban, ona Firas, ona Atıyye, ona da Ebu Said el-Hudrî'den rivayet edildiğine göre; Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah yolunda cihâd eden (müslüman) kimse, Allah'ın (şu) garantisi altındadır: Allah ya onu mağfiretine ve rahmetine katar veya onu sevap ve ganimetle (evine selâmetle) geri döndürür. Allah yolunda cihâd eden (müslüman) kimse, (evine) dönünceye kadar durumu, (bu sürece) gevşeklik etmeksizin (gündüzleri) oruçlu ve (geceleyin) ibâdete devamlı kimsenin durumu gibidir."
Bize Harun b. Abdullah el-Hammal, ona İbn Ebu Füdeyk, ona el-Halil b. Abdullah, ona el-Hasan, ona da Ali b. Ebu Tâlib, Ebu'd-Derdâ, Ebu Hüreyre, Ebu Ümâme el-Bâhilî, Abdullah b. Ömer, Abdullah b. Amr, Câbir b. Abdullah ve İmrân b. el-Husayn'den rivayet edildiğine göre bu zatların hepsi Rasulullah'ın (sav): "Kim evinde oturup (yâni savaşa katılmayıp) da Allah yolunda (savaşanlarla) bir nafaka (mali yardım) gönderirse ona beher dirhem karşılığında yedi yüz dirhem (sevabı) vardır. Kim de Allah yolunda bizzat savaşır ve bu uğurda mal harcarsa ona beher dirhem karşılığında yedi yüz bin dirhem (sevabı) vardır" buyurduğunu sonra; "(...Ve Allah dilediğine kat kat (sevâb) verir...)" âyetini okuduğunu rivayet etmişlerdir.
Bize Harun b. Abdullah el-Hammal, ona İbn Ebu Füdeyk, ona el-Halil b. Abdullah, ona el-Hasan, ona da Ali b. Ebu Tâlib, Ebu'd-Derdâ, Ebu Hüreyre, Ebu Ümâme el-Bâhilî, Abdullah b. Ömer, Abdullah b. Amr, Câbir b. Abdullah ve İmrân b. el-Husayn'den rivayet edildiğine göre bu zatların hepsi Rasulullah'ın (sav): "Kim evinde oturup (yâni savaşa katılmayıp) da Allah yolunda (savaşanlarla) bir nafaka (mali yardım) gönderirse ona beher dirhem karşılığında yedi yüz dirhem (sevabı) vardır. Kim de Allah yolunda bizzat savaşır ve bu uğurda mal harcarsa ona beher dirhem karşılığında yedi yüz bin dirhem (sevabı) vardır" buyurduğunu sonra; "(...Ve Allah dilediğine kat kat (sevâb) verir...)" âyetini okuduğunu rivayet etmişlerdir.
Bize Harun b. Abdullah el-Hammal, ona İbn Ebu Füdeyk, ona el-Halil b. Abdullah, ona el-Hasan, ona da Ali b. Ebu Tâlib, Ebu'd-Derdâ, Ebu Hüreyre, Ebu Ümâme el-Bâhilî, Abdullah b. Ömer, Abdullah b. Amr, Câbir b. Abdullah ve İmrân b. el-Husayn'den rivayet edildiğine göre bu zatların hepsi Rasulullah'ın (sav): "Kim evinde oturup (yâni savaşa katılmayıp) da Allah yolunda (savaşanlarla) bir nafaka (mali yardım) gönderirse ona beher dirhem karşılığında yedi yüz dirhem (sevabı) vardır. Kim de Allah yolunda bizzat savaşır ve bu uğurda mal harcarsa ona beher dirhem karşılığında yedi yüz bin dirhem (sevabı) vardır" buyurduğunu sonra; "(...Ve Allah dilediğine kat kat (sevâb) verir...)" âyetini okuduğunu rivayet etmişlerdir.