Giriş

Bize Ebu Küreyb (Muhammed b. Alâ), ona Rişdîn b. Sa'd, Abdurrahman el-Muhâribî, Ebu Üsâme (Hammâd b. Üsame) ve Cafer b. Avn, onlara İbn En'um; T Bize Ebu Küreyb, ona Süfyan (es-Sevrî), ona İbn En'um, onlara İmran b. Abdülmeâfirî, ona da Abdullah b. Amr, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Borçlu öldüğünde, kıyamet günü bu borç mutlaka kendisinden tahsil edilir. Ancak şu üç sebepten biriyle borçlanan kişi bunun dışındadır: Allah yolunda cihat için gücü tükenip de Allah'ın ve kendisinin düşmanlarına karşı güç toplamak için borçlanan kişi; yanında müslüman biri vefat edip de onu kefenlemek ve defnetmek için borçlanmaktan başka çaresi olmayan kişi; bekarlıktan dolayı Allah'a karşı günah işlemekten korkup da dini konusunda endişelendiği için borçlanıp evlenen kişi. Şüphesiz Allah (cc), kıyamet günü bu kimseler adına onların borçlarını ödeyecektir."


    Öneri Formu
25241 İM002435 İbn Mâce, Sadakât, 21

Bize Muhammed b. Müsennâ ve İbn Beşşâr, o ikisine Muhammed b. Cafer, ona Şu'be, ona Simâk b. Harb, ona Temîm b. Tarafe, ona da Adî b. Hâtim şöyle rivayet etmiştir: "Benden yüz dirhem istemek için bir adam gelmişti. 'Ben Hâtim'in oğlu olduğum halde benden yüz dirhem istiyorsun ha? Vallahi sana istediğini vermiyorum' dedim. Sonra da Adî şunu ilave etti: Eğer Rasulullah'ı (sav) 'Bir kimse bir şeye yemin eder de sonra ondan daha hayırlısını gö­rürse, hemen (yeminini bozup) o hayırlı işi yapsın" buyururken işitmiş olmasaydım' vermezdim dedi ve (adama istediğini verdi)."


Açıklama: Tay kabilesinin reisi olan Adî b. Hâtim'in babası, Araplar arasında cömertliğiyle meşhur olan Hâtim et-Tâî'dir. Oğlu Adî de babası gibi cömert idi.

    Öneri Formu
1458 M004279 Müslim, Eyman, 18

Bize Hennâd ve Ali b. Hucr, onlara İsmail b. Ayyâş, ona Şurahbîl b. Müslim el-Havlânî, ona da Ebu Ümâme şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah'ı (sav) Vedâ haccı yılında verdiği bir hutbede şöyle derken duydum: Ödünç alınan mal, sahibine geri iade edilir. Kefil olan kişi, borcu öder. Alınan borç da geri ödenir." [Ebu İsa (Tirmizî) şöyle demiştir: Bu konuda Semura, Safvân b. Ümeyye ve Enes'ten de hadis nakledilmiştir. Ebu Ümâme'nin naklettiği bu hadis hasen-garîbdir. Ayrıca bu hadis, Ebu Ümâme - Hz. Peygamber vasıtasıyla birçok tarikten de nakledilmiştir.]


Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: الْعَارِيَةُ مُؤَدَّاةٌ وَالزَّعِيمُ غَارِمٌ

    Öneri Formu
18038 T001265 Tirmizi, Buyu, 39

Bize Muhammed b. Müsennâ, ona Abdülvehhâb b. Abdülmecid, ona Cafer b. Muhammed, ona babası (Muhammed b. Ali b. Hüseyin b. Ali b. Ebu Talib), ona da Câbir b. Abdullah şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) hutbe irat ettiği vakit, (bazen) gözleri kıpkırmızı olur, sesi yükselir ve öfkesi artardı. Öyle ki 'Düşman, sabah ya da akşam basın yapacak!' diyerek orduya uyarıda bulunan biri gibi olurdu. Şehadet parmağı ile orta parmağını yan yana getirerek 'Ben, kıyamet vakti şu ikisi gibi birbirine yakın bir zamanda gönderildim' buyurur, sonra da şöyle derdi: Şüphesiz sözlerin en hayırlısı, Allah'ın kitabı; yolların en hayırlısı, Muhammed'in (sav) yoludur. Dinde işlerin en kötüsü de sonradan ortaya atılmış olanlardır (bidatler). Her bidat de dalalettir (sapkınlıktır). Ben, her bir mümine kendi canından daha yakınımdır. Her kim geriye bir mal bırakırsa, o mal ailesinindir. Her kim de bir borç ya da bir yük bırakırsa, onların sorumluluğu bana aittir."


Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: شَرُّ الأُمُورِ مُحْدَثَاتُهَا

    Öneri Formu
1685 M002005 Müslim, Cum'a, 43

Bize Muhammed b. Kesîr, ona Süfyan (es-Sevrî), ona Cafer (es-Sâdık), ona babası (Muhammed el-Bâkır), ona da Câbir b. Abdullah, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Ben, müminlere kendi canlarından daha yakınımdır. Binaenaleyh, kim geriye bir mal bırakırsa o mal, onun ailesine aittir. Kim de geriye bir borç ya da çoluk çocuk bırakırsa, o bana aittir ve sorumluluğu benim üzerimdedir."


    Öneri Formu
18167 D002954 Ebu Davud, Harac, Fey' ve 'İmare, 14, 15

Bize Muhammed b. Alâ, ona Şuayb b. İshak, ona Hişam b. Urve, ona Vehb b. Keysân, ona da Câbir b. Abdullah şöyle rivayet etmiştir: "Câbir'in babası bir Yahudi'ye otuz vesk borcu olduğu halde vefat etmişti. Câbir, Yahudi'den borcu için süre talep etmiş, ancak Yahudi kabul etmemişti. Bunun üzerinde Câbir, Hz. Peygamberle (sav) konuşarak kendisi için aracı olmasını istedi. Hz. Peygamber (sav) Yahudi'yle Câbir'de olan borçlarının karşılığı olarak hurma bahçesinin ürünlerini alması için konuştu, ancak Yahudi kabul etmedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) süre vermesini istedi. Yahudi bunu da kabul etmedi... Ravi hadisin geri kalanını da nakletmiştir."


    Öneri Formu
17586 D002884 Ebu Davud, Vesaya, 17

Bize Mahmud b. Halid, ona Mervan b. Muhammed, ona da Muaviye, Ebu Tevbe isnadıyla gelen hadisin mana olarak bir benzerini nakletmiş ve 'Borcu ödeyecek kadar... ifadesinden sonra Rasulullah (sav) sustu, ben de bunu kabul ettim' demiştir.


    Öneri Formu
19663 D003056 Ebu Davud, Harac, Fey' ve 'İmare, 33, 35

Bize (Muhammed) b. Mukâtil, ona Abdullah (b. Mübarek), ona Şu'be (b. Haccâc), ona Seleme (b. Küheyl), ona Ebu Seleme (b. Abdurrahman), ona da Ebu Hureyre (ra) şöyle rivayet etmiştir: "Hz Peygamber (sav) birinden ödünç olarak bir deve almıştı. Sahibi deveyi talep etmek için Hz. Peygamber'e (sav) geldi. Hz. Peygamber (sav) 'Şüphesiz alacaklının, söz söyleme hakkı vardır' buyurdu. Ardından ödemesi gereken yaştaki deveden daha iyisini adama ödedi ve 'Sizin en faziletliniz, ödemeyi en güzel yapanınızdır' buyurdu."


    Öneri Formu
20799 B002609 Buhari, Hibe, 25

Bize Abdân (Abdullah b. Osman), ona Abdullah (b. Mübarek), ona Yunus (b. Yezid), ona İbn Şihâb, ona Ebu Seleme (b. Abdurrahman), ona da Ebu Hureyre (ra), Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Ben, müminlere kendi canlarından daha yakınımdır. Binaenaleyh kim borçlu olarak vefat eder ve borcunu karşılayacak bir şey bırakmazsa, o borcun ödenmesi bize aittir. Kim de bir mal bırakırsa o mal, mirasçılarına aittir."


    Öneri Formu
25073 B006731 Buhari, Feraiz, 4

Bize Ali b. Hucr, ona İsmail, ona Alâ, ona Muhammed b. Cahş'ın azatlısı Ebu Kesîr, ona da Muhammed b. Cahş şöyle rivayet etmiştir: "Bir defasında Rasulullah'ın (sav) yanında oturuyorduk. Birden başını göğe kaldırdı, sonra elini alnına koydu ve 'Subhanallah! Ne kadar da ağır bir hüküm indirildi' buyurdu. Biz hiçbir şey demedik ve endişelendik. Ertesi gün olduğunda 'Ey Allah'ın elçisi! Dün inen ağır hüküm neydi?' diye sordum. O da 'Canım kudret elinde olan Allah'a (cc) yemin ederim ki eğer bir kişi Allah yolunda öldürülse, sonra diriltilip yeniden öldürülse, tekrar diriltilip yeniden öldürülse, ancak üzerinde borç varsa borcunu ödemedikçe cennete giremez' buyurdu."


    Öneri Formu
28278 N004688 Nesai, Buyû', 98