Giriş

Bize Muhammed b. Abdullah b. Kuhhaz, ona Abdullah b. Osman, ona Abdullah b. Mübarek, ona Yunus, ona Zühri bu (önceki rivayetle aynı) isnadla nakletmiştir. [Bana Muhammed b. Abdurrahman b. Haris b. Hişam Peygamber'in (sav) hanımı Aişe'den (r.anha) haber verdi.) Rivayet mana olarak (bir önceki rivayetin manası ile) benzerdir.] [Peygamber'in (sav) hanımları, Rasulullah'ın (sav) kızı Fatıma'yı Rasulullah'a (sav) gönderdiler. O da içeri girmek için izin istedi. Kendisi benimle örtünün altında uzanmıştı. Ona girmesi için izin verdi. Fatıma "Ey Allah'ın elçisi! Hanımların beni sana gönderdiler. Senden Ebû Kuhafe'nin kızı ile aralarında adaletli davranmanı istiyorlar" dedi. Ben susuyordum. Rasulullah (sav) ona; "ey kızcağızım! Sen benim sevdiğimi sevmez misin" dedi. Fatıma; elbette severim dedi. "O halde onu da sev" buyurdu. Fatıma Rasulullah'tan (sav) bu sözü işitince kalktı ve Peygamber'in (sav) zevcelerine geri dönerek onlara kendi söylediğini ve kendisine Rasulullah'ın (sav) cevabını bildirdi. Onlar da Fatıma'ya; bu yaptığının bize hiçbir faydası olmadı. Rasulullah'a (sav) dön ve ona şöyle söyle: Hanımların senden Ebu Kuhafe'nin kızı ile aralarında adaletli davranmanı istiyorlar. Fatıma; vallahi ben onunla Aişe hakkında bir daha asla konuşmam dedi. Aişe şöyle der: Bunun üzerine Peygamber'in (sav) hanımları, eşi Zeynep bt. Cahş'ı gönderdiler. Rasulullah'ın (sav) nezdinde mertebesi bana denk olan sadece o idi. Dindarlıkta Zeynep'den daha iyi bir kadın görmedim. Ondan daha fazla Allah'tan sakınan, ondan daha doğru sözlü, ondan daha çok sılayı rahim yapan, ondan daha çok sadaka veren, çalışarak kazandığını sadaka vererek Allah'a yaklaştığı amelinde kendini ondan daha fazla yıpratıp o amelle Allah Teâlâ'ya yakınlaşmaya çalışan yoktu. Ancak mizacının sertliğinden kaynaklanan ve çabucak sönüveren bir hiddeti vardı. (Aişe devamla) dedi ki: Zeynep, Rasulullah'ın (sav) yanına girmek için izin istedi. Rasulullah (sav) ise Aişe ile beraber örtüsünün altında Fatıma'nın girdiği zamanki halde bulunuyordu. Rasulullah (sav) ona da izin verdi. Zeynep; ey Allah'ın Rasulü! Hanımların beni sana gönderdiler; senden Ebu Kuhafe'nin kızı ile aralarında adaletle davranmanı istiyorlar dedi. Sonra bana atıp tuttu ve hakkımda sözü uzattı. Ben onunla konuşmama izin verecek mi diye Rasulullah'ın (sav) gözüne bakıyordum. Zeynep aynı minval üzere konuşmaya devam etti. Nihayet Rasulullah'ın (sav) benim kendimi müdafaa etmemi yanlış görmeyeceğini anladım. Ben de Zeynep'e cevap vermeye başlayınca ona karşı atağımda kendisine fırsat vermedim. Bunun üzerine Rasulullah (sav) gülümseyerek; "bu Ebu Bekir'in kızıdır" buyurdu.)] Ravi (bir önceki rivayetten farklı olarak) şunu söylemiştir: (Hz. Aişe şöyle demiştir:) Cevap vermeye başlayınca, ona yaptığım atakta fırsat vermeden onu bastırarak mağlup ettim.


    Öneri Formu
7407 M006291 Müslim, Fadâilu's Sahabe, 83

Bize Abdan, ona Abdullah, ona Yunus, ona Zührî, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Her doğan çocuk, fıtrat (İslam yaratılışı) üzere doğar. Sonra anne-babası onu Yahudileştirir, Hristiyanlaştırır. Tıpkı, sağlıklı (eksiksiz) bir deve doğuran hayvan gibi. Hiç burnu kesik (kusurlu) doğmuş bir deve yavrusu gördün mü?" Sonra Ebu Hureyre (ra) "O halde Allah insanları hangi fıtrat üzere yaratmışsa ona yönel! Allah’ın yaratmasında değişme olmaz..." [Rum, 30/30] ayetini okudu.


    Öneri Formu
10120 B001359 Buhari, Cenaiz, 79

Bize Ebu Küreyb, ona Halef b. Eyyub el-Âmirî, ona Avf, ona İbn Sîrîn, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber (sav)'in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Münafıkta, güzel ahlak ve dinde anlayış sahibi olmak (gibi) iki özellik bir araya gelmez." [Ebu İsa şöyle demiştir: Bu, garîb bir hadistir. Bu hadisi, sadece Halef b. Eyyub el-Âmirî denen şeyhin Avf'tan rivayeti olarak biliyoruz. (Bu şeyhten), Ebu Küreyb Muhammed b. Alâ dışında rivayette bulunanı da, onun durumunu da bilmiyorum.]


    Öneri Formu
15851 T002684 Tirmizi, İlim, 19

Bize Hasan b. Ali Hulvânî, Ebu Bekir b. Nadr ve Abd b. Humeyd, onlara Yakub b. İbrahim b. Sa'd, ona babası, ona Salih, ona İbn Şihab, ona Muhammed b. Abdurrahman b. Haris b. Hişam, ona da Peygamber'in (sav) hanımı Aişe şöyle demiştir: Peygamber'in (sav) hanımları, Rasulullah'ın (sav) kızı Fatıma'yı Rasulullah'a (sav) gönderdiler. O da içeri girmek için izin istedi. Kendisi benimle örtünün altında uzanmıştı. Ona girmesi için izin verdi. Fatıma; ey Allah'ın elçisi! Hanımların beni sana gönderdiler. Senden Ebu Kuhafe'nin kızı ile aralarında adaletli davranmanı istiyorlar dedi. Ben susuyordum. Rasulullah (sav) ona; "ey kızcağızım! Sen benim sevdiğimi sevmez misin" dedi. Fatıma; elbette severim dedi. "O halde onu da sev" buyurdu. Fatıma Rasulullah'tan (sav) bu sözü işitince kalktı ve Peygamber'in (sav) zevcelerine geri dönerek onlara kendi söylediğini ve kendisine Rasulullah'ın (sav) cevabını bildirdi. Onlar da Fatıma'ya; bu yaptığının bize hiçbir faydası olmadı. Rasulullah'a (sav) dön ve ona şöyle söyle: Hanımların senden Ebu Kuhafe'nin kızı ile aralarında adaletli davranmanı istiyorlar. Fatıma; vallahi ben onunla Aişe hakkında bir daha asla konuşmam dedi. Aişe şöyle der: Bunun üzerine Peygamber'in (sav) hanımları, eşi Zeynep bt. Cahş'ı gönderdiler. Rasulullah'ın (sav) nezdinde mertebesi bana denk olan sadece o idi. Dindarlıkta Zeynep'ten daha iyi bir kadın görmedim. Ondan daha fazla Allah'tan sakınan, ondan daha doğru sözlü, ondan daha çok sılayı rahim yapan, ondan daha çok sadaka veren, çalışarak kazandığını sadaka vererek Allah'a yaklaştığı amelinde kendini ondan daha fazla yıpratıp o amelle Allah Teâlâ'ya yakınlaşmaya çalışan yoktu. Ancak mizacının sertliğinden kaynaklanan ve çabucak sönüveren bir hiddeti vardı. (Aişe devamla) dedi ki: Zeynep, Rasulullah'ın (sav) yanına girmek için izin istedi. Rasulullah (sav) ise Aişe ile beraber örtüsünün altında Fatıma'nın girdiği zamanki halde bulunuyordu. Rasulullah (sav) ona da izin verdi. Zeynep; ey Allah'ın Rasulü! Hanımların beni sana gönderdiler; senden Ebu Kuhafe'nin kızı ile aralarında adaletle davranmanı istiyorlar dedi. Sonra bana atıp tuttu ve hakkımda sözü uzattı. Ben onunla konuşmama izin verecek mi diye Rasulullah'ın (sav) gözüne bakıyordum. Zeynep aynı minval üzere konuşmaya devam etti. Nihayet Rasulullah'ın (sav) benim kendimi müdafaa etmemi yanlış görmeyeceğini anladım. Ben de Zeynep'e cevap vermeye başlayınca ona karşı atağımda kendisine fırsat vermedim. Bunun üzerine Rasulullah (sav) gülümseyerek; "bu Ebu Bekir'in kızıdır" buyurdu.


    Öneri Formu
7405 M006290 Müslim, Fadâilu's Sahabe, 83

Bize Müsedded, ona Yahya, ona Übeydullah, ona Saîd b. Ebu Saîd, ona babası (Ebu Saîd el-Makburî), ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Bir kadın ile dört özelliğinden; malı, soyu, güzelliği ve dindarlığından dolayı evlenilir. Sen dindar olanı seç ki elin bereketlensin."


    Öneri Formu
13821 B005090 Buhari, Nikah, 15

Bize Şuayb b. Yusuf, ona Yahya b. Said, ona Hişam b. Urve, ona babası (Urve b. Zübeyir), ona da Hz. Aişe şöyle haber vermiştir: "Rasulullah (sav) Hz. Aişe'nin yanına girdi, o esnada yanında bir kadın vardı. Rasulullah (sav) 'Kim bu kadın diye' sorunca Aişe (ra) 'Falan kadındır, geceleri hiç uyumaz' diyerek kadının namazından bahsetti. Bunun üzerine Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:" "Gücünüz yettiği kadar ibadet edin. Vallahi, siz bıkmadıkça Aziz ve Celil Allah (sizin ibadet etmenizden) bıkmaz. Allah’ın en sevdiği din, kişinin devamlı yaptığıdır."


    Öneri Formu
26669 N005038 Nesai, İman ve Şerâiuhû, 29


Açıklama: İsnadı İnkıtâdan dolayı zayıftır.

    Öneri Formu
39121 HM001412 İbn Hanbel, I, 164


    Öneri Formu
208042 HM001412- 2 İbn Hanbel, I, 164