Öneri Formu
Hadis Id, No:
149529, BS012653
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو عَبْدِ اللَّهِ الْحَافِظُ حَدَّثَنَا أَبُو الْعَبَّاسِ : مُحَمَّدُ بْنُ يَعْقُوبَ حَدَّثَنَا أَبُو جَعْفَرٍ : أَحْمَدُ بْنُ عَبْدِ الْحَمِيدِ الْحَارِثِىُّ حَدَّثَنَا أَبُو أُسَامَةَ حَدَّثَنِى إِدْرِيسُ بْنُ يَزِيدَ حَدَّثَنَا طَلْحَةُ بْنُ مُصَرِّفٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ فِى قَوْلِهِ عَزَّ وَجَلَّ (وَالَّذِينَ عَاقَدَتْ أَيْمَانُكُمْ فَآتُوهُمْ نَصِيبَهُمْ) قَالَ كَانَ الْمُهَاجِرُونَ حِينَ قَدِمُوا الْمَدِينَةَ يُوَرِّثُ الأَنْصَارَ دُونَ ذَوِى رَحِمِهِ لِلأُخُوَّةِ الَّتِى آخَى رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- بَيْنَهُمْ فَلَمَّا نَزَلَتْ (وَلِكُلٍّ جَعَلْنَا مَوَالِىَ مِمَّا تَرَكَ الْوَالِدَانِ وَالأَقْرَبُونَ) قَالَ فَنَسَخَتْهَا قَالَ ( وَالَّذِينَ عَاقَدَتْ أَيْمَانُكُمْ فَآتُوهُمْ نَصِيبَهُمْ) مِنَ النَّصْرِ وَالنَّصِيحَةِ.
Tercemesi:
Bize Ebû Abdullah el-Hâfız, ona Ebu el-Abbâs Muhammed b. Yakub, ona Ebu Cafer Ahmed b. Abdülhamid el-Hârisî, ona Ebu Usâme, ona İdris b. Zeyd, ona Talha b. Musarrif, ona Said b. Cübeyr ona da İbn Abbas rivayet ederek Allah'ın (c.c.) şu (Kendileriyle sözleşme yaptığınız kimselerin de paylarını verin / Nisâ, 4/33) buyruğuyla ilgili olarak İbn Abbas şöyle dedi: Muhacirler Medineye geldiklerinde aralarında nesep yoluyla akrabalık bağları bulunmayan Ensar'ı, ki onları Hz. Peygamber (sav) kardeş yapmıştı, mirasçı tayin ediyorlardı. (Ana babanın ve yakınların bıraktıklarından her birine varisler belirledik / Nisa, 4/33) ayetini nazil olunca diğeri ayeti (Nisâ, 4/33) nesh / hükmünü iptal etti. Daha sonra İbn Abbas (Kendileriyle sözleşme yaptığınız kimselerin de paylarını verin / Nisâ, 4/33) ayetinin birbirine arka çıkma ve hakkı tavsiye etme hususuyla ilgili olduğunu söyledi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Ferâiz 12653, 12/599
Senetler:
()
Konular:
Antlaşma, anlaşmalara dayalı ilişkiler
Kardeşlik, muhacir ve ensar arasında
Kur'an, âyetlerin, surelerin nüzulundan sonraki durum
Kur'an, Nüzul sebebleri
Miras, kimlere ve ne kadar düştüğü
Nesh, Hadislerin birbirini neshi
Siyer, Kardeşlik (Muahat Medine'ye hicretle)
Yargı, miras Hukuku
Öneri Formu
Hadis Id, No:
149530, BS012654
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو عَلِىٍّ الرُّوذْبَارِىُّ أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَكْرٍ حَدَّثَنَا أَبُو دَاوُدَ حَدَّثَنَا هَارُونُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَنَا أَبُو أُسَامَةَ فَذَكَرَهُ بِنَحْوِهِ زَادَ مِنَ النَّصْرِ وَالنَّصِيحَةِ وَالرِّفَادَةِ وَيُوصِى لَهُ وَقَدْ ذَهَبَ الْمِيرَاثُ. رَوَاهُ الْبُخَارِىُّ فِى الصَّحِيحِ عَنْ إِسْحَاقَ بْنِ إِبْرَاهِيمَ وَغَيْرِهِ عَنْ أَبِى أُسَامَةَ.
Tercemesi:
Bize Ebu Ali er-Ruzbârî, ona Muhammed b. Bekr, ona Ebu Davud, ona Harun b. Abdullah, ona Ebu Usâme rivayet ederek onun [Muvâlât sözleşmesi hakkındaki hadisin] benzerini zikretti ve şunu ekledi 'birbirine arka çıkma, hakkı tavsiye etme ve dünyevi işlerde yardımlaşma ve miras hakkı olmaksızın ona vasiyette bulunabilir / sözleşme yapabilir' kısmını ekledi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Ferâiz 12654, 12/600
Senetler:
()
Konular:
Antlaşma, anlaşmalara dayalı ilişkiler
Kardeşlik, muhacir ve ensar arasında
Miras, kimlere ve ne kadar düştüğü
Yargı, miras Hukuku
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ رُمْحٍ الْمِصْرِىُّ أَنْبَأَنَا اللَّيْثُ بْنُ سَعْدٍ عَنْ إِسْحَاقَ بْنِ أَبِى فَرْوَةَ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ حُمَيْدٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « الْقَاتِلُ لاَ يَرِثُ » .
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: القاتل لا يرث
Öneri Formu
Hadis Id, No:
28550, İM002645
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ رُمْحٍ الْمِصْرِىُّ أَنْبَأَنَا اللَّيْثُ بْنُ سَعْدٍ عَنْ إِسْحَاقَ بْنِ أَبِى فَرْوَةَ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ حُمَيْدٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « الْقَاتِلُ لاَ يَرِثُ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Rumh el-Mısrî, ona el-Leys b. Sa'd, ona İshak b. Ebu Ferve, ona İbn Şihab, ona Humeyd, ona da Ebu Hureyre'den rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav):
"Katil (öldürdüğü yakınının malına) vâris olmaz buyurmuştur."
Açıklama:
Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: القاتل لا يرث
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Diyât 14, /428
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Abdurrahman Humeyd b. Abdurrahman ez-Zühri (Humeyd b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf b. Abd)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Süleyman İshak b. Abdullah el-Kuraşi (İshak b. Abdullah b. Abdurrahman b. Esved b. Sevade)
5. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
6. Ebu Abdullah Muhammed b. Rumh et-Tücibî (Muhammed b. Rumh b. Muhacir b. Muharrar)
Konular:
Yargı, miras Hukuku
Öneri Formu
Hadis Id, No:
10375, B001588
Hadis:
حَدَّثَنَا أَصْبَغُ قَالَ أَخْبَرَنِى ابْنُ وَهْبٍ عَنْ يُونُسَ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ عَلِىِّ بْنِ حُسَيْنٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ عُثْمَانَ عَنْ أُسَامَةَ بْنِ زَيْدٍ - رضى الله عنهما - أَنَّهُ قَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ ، أَيْنَ تَنْزِلُ فِى دَارِكَ بِمَكَّةَ . فَقَالَ « وَهَلْ تَرَكَ عَقِيلٌ مِنْ رِبَاعٍ أَوْ دُورٍ » . وَكَانَ عَقِيلٌ وَرِثَ أَبَا طَالِبٍ هُوَ وَطَالِبٌ وَلَمْ يَرِثْهُ جَعْفَرٌ وَلاَ عَلِىٌّ - رضى الله عنهما - شَيْئًا لأَنَّهُمَا كَانَا مُسْلِمَيْنِ ، وَكَانَ عَقِيلٌ وَطَالِبٌ كَافِرَيْنِ ، فَكَانَ عُمَرُ بْنُ الْخَطَّابِ - رضى الله عنه - يَقُولُ لاَ يَرِثُ الْمُؤْمِنُ الْكَافِرَ . قَالَ ابْنُ شِهَابٍ وَكَانُوا يَتَأَوَّلُونَ قَوْلَ اللَّهِ تَعَالَى ( إِنَّ الَّذِينَ آمَنُوا وَهَاجَرُوا وَجَاهَدُوا بِأَمْوَالِهِمْ وَأَنْفُسِهِمْ فِى سَبِيلِ اللَّهِ وَالَّذِينَ آوَوْا وَنَصَرُوا أُولَئِكَ بَعْضُهُمْ أَوْلِيَاءُ بَعْضٍ ) الآيَةَ .
Tercemesi:
Bize Esbağ, ona İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihab, ona Ali b. Hüseyin, ona Amr b. Osman, ona da Üsame b. Zeyd (r.anhüma) şöyle demiştir:
Kendisi, Ey Allah'ın Rasulü! Yarın Mekke'de kendi evine mi, nereye ineceksin? Rasulullah (sav): "Akîl, burada evlerden veya yurtlardan bir şey bıraktı mı ki?" buyurdu.
Ravi dedi ki: Akîl ve kardeşi Tâlib, Ebu Talib'e mirasçı oldular. Fakat Cafer ile Ali (r.anhüma), Ebu Talib'e mirasçı olmadılar. Çünkü Cafer ve Ali Müslüman, Akîl ile Talib ise kafirdi.
Ömer b. Hattab (ra): 'Mümin, kafire mirasçı olmaz' demiştir.
İbn Şihab da şöyle dedi: 'Selef alimleri Yüce Allah'ın şu ayetindeki velayeti, miras velayeti olarak tefsir ettiler: "İman edip de hicret edenler, Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla cihad edenler ve (muhacirleri) barındırıp yardım edenler var ya, işte onların bir kısmı diğer bir kısmının dostlarıdır. İman edip de hicret etmeyenlere gelince, onlar hicret edinceye kadar size onların mirasından hiçbir pay yoktur. Eğer onlar din hususunda sizden yardım isterlerse, sizinle aralarında sözleşme bulunan bir kavim aleyhine olmaksızın (o müslümanlara) yardım etmek üzerinize borçtur. Allah yapacaklarınızı hakkıyla görmektedir." (Enfâl, 8/72)
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Hac 44, 1/505
Senetler:
1. Üsame b. Zeyd el-Kelbî (Üsame b. Zeyd b. Harise)
2. Amr b. Osman el-Emevî (Amr b. Osman b. Affan b. Ebu As b. Ümeyye)
3. Ali b. Hüseyin Zeynelabidin (Ali b. Hüseyin b. Ali b. Ebu Talib)
4. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
5. Yunus b. Yezid el-Eyli (Yunus b. Yezid b. Mişkan)
6. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
7. Ebu Abdullah Esbağ b. Ferec el-Ümevî (Esbağ b. Ferec b. Said b. Nafi)
Konular:
Hz. Peygamber, mirası
Yargı, miras Hukuku
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ سِنَانٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ مَهْدِىٍّ عَنْ مَالِكِ بْنِ أَنَسٍ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ أَنَّ رَجُلاً لاَعَنَ امْرَأَتَهُ وَانْتَفَى مِنْ وَلَدِهَا فَفَرَّقَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بَيْنَهُمَا وَأَلْحَقَ الْوَلَدَ بِالْمَرْأَةِ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19757, İM002069
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ سِنَانٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ مَهْدِىٍّ عَنْ مَالِكِ بْنِ أَنَسٍ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ أَنَّ رَجُلاً لاَعَنَ امْرَأَتَهُ وَانْتَفَى مِنْ وَلَدِهَا فَفَرَّقَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بَيْنَهُمَا وَأَلْحَقَ الْوَلَدَ بِالْمَرْأَةِ .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Sinan, ona Abdurrahman b. Mehdî, ona Malik b. Enes, ona Nâfi', ona da (Abdullah) b. Ömer şöyle demiştir: Bir erkek karısı ile liân yemininde bulundu ve çocuğun kendisinden olmadığını söyledi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) eşleri birbirinden ayırdı ve çocuğu neseb ve mirasta) kadına ilhak eyledi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Talak 27, /331
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Nafi' Mevlâ İbn Ömer (Ebu Abdullah Nafi')
3. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
4. Ebu Said Abdurrahman b. Mehdî el-Anberî (Abdurrahman b. Mehdi b. Hassân b. Abdurrahman)
5. Ebu Cafer Ahmed b. Sinan el-Kattan (Ahmed b. Sinan b. Esed b. Hibban)
Konular:
Boşanma, Liân-mülâane
Yargı, miras Hukuku
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17952, İM001891
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ مَهْدِىٍّ عَنْ سُفْيَانَ عَنْ فِرَاسٍ عَنِ الشَّعْبِىِّ عَنْ مَسْرُوقٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ أَنَّهُ سُئِلَ عَنْ رَجُلٍ تَزَوَّجَ امْرَأَةً فَمَاتَ عَنْهَا وَلَمْ يَدْخُلْ بِهَا وَلَمْ يَفْرِضْ لَهَا . قَالَ فَقَالَ عَبْدُ اللَّهِ لَهَا الصَّدَاقُ وَلَهَا الْمِيرَاثُ وَعَلَيْهَا الْعِدَّةُ . فَقَالَ مَعْقِلُ بْنُ سِنَانٍ الأَشْجَعِىُّ شَهِدْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَضَى فِى بَرْوَعَ بِنْتِ وَاشِقٍ بِمِثْلِ ذَلِكَ .
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ مَهْدِىٍّ عَنْ سُفْيَانَ عَنْ مَنْصُورٍ عَنْ إِبْرَاهِيمَ عَنْ عَلْقَمَةَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ مِثْلَهُ .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, ona Abdurrahman b. Mehdî, ona Süfyan, ona Firas, ona eş-Şa'bî, ona Mesruk, ona da Abdullah'tan (b. Mes’ud) rivayet edildiğine göre, kendisine: Bir adam bir kadınla evlenmiş, sonra adam duhul (kadınla cinsel münâsebet) de bulunmamışken, (nikâh akdinde bir) mehir de tâyin etmemişken ölmüş, meselesi sorulmuştur. Râvi demiştir ki Abdullah: Kadına, mehir (i misil hakkı) var, kadına (kocasından) miras (hakkı) vardır. Ve kadın üzerinde iddet vardır, demiştir. (Abdullah'ın bu fetvasından) hemen sonra Ma'kıl b. Sinan el-Eşcaî: Birvâ’ bt. Vâşık hakkında Rasulullah'ın (sav) aynen böyle hüküm buyurduğuna şâhid oldum, demiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Nikah 18, /303
Senetler:
1. Ma'kıl b. Sinan el-Eşca'î (Ma'kıl b. Sinan b. Müzahhir b. Areki b. Fityan)
2. Ebu Şibl Alkame b. Kays en-Nehaî (Alkame b. Kays b. Abdullah b. Malik b. Alkame)
3. Ebu İmran İbrahim en-Nehaî (İbrahim b. Yezid b. Kays b. Esved b. Amr)
4. Ebu Attab Mansur b. Mu'temir es-Sülemî (Mansur b. Mu'temir b. Abdullah)
5. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
6. Ebu Said Abdurrahman b. Mehdî el-Anberî (Abdurrahman b. Mehdi b. Hassân b. Abdurrahman)
7. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
Nikah, mehir
Yargı, miras Hukuku
Öneri Formu
Hadis Id, No:
28538, İM002642
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ أَنَّ عُمَرَ كَانَ يَقُولُ الدِّيَةُ لِلْعَاقِلَةِ وَلاَ تَرِثُ الْمَرْأَةُ مِنْ دِيَةِ زَوْجِهَا شَيْئًا حَتَّى كَتَبَ إِلَيْهِ الضَّحَّاكُ بْنُ سُفْيَانَ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم وَرَّثَ امْرَأَةَ أَشْيَمَ الضِّبَابِىِّ مِنْ دِيَةِ زَوْجِهَا .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, ona Süfyan b. Uyeyne, ona ez-Zührî, ona Saîd b. el-Müseyyeb'den rivayet edildiğine göre: Ömer (b. el-Hattâb): diyet Akile'nin (yâni maktulün baba tarafından olan yakınlarının) hakkıdır ve kadın (öldürülen) kocasının diyeti (kan bahası)ndan hiçbir şeye vâris olmaz, diyordu. Nihayet ed-Dahhâk b. Süfyân Peygamber'in (sav), Eşyem ed-Dıbâbi'nin karısını kocasının diyetine mirasçı kıldığını Ömer'e yazdı. (Bunun üzerine Ömer görüşünden dönüş yaptı.)
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Diyât 12, /428
Senetler:
1. Ebu Hafs Ömer b. Hattab el-Adevî (Ömer b. Hattab b. Nüfeyl b. Abdüluzza)
2. Said b. Müseyyeb el-Kuraşî (Said b. Müseyyeb b. Hazn b. Ebu Vehb)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
Miras, kimlere ve ne kadar düştüğü
Yargı, diyeti, suçlunun yakınlarının ödemesi
Yargı, miras Hukuku
Öneri Formu
Hadis Id, No:
25201, İM002396
Hadis:
حَدَّثَنَا نَصْرُ بْنُ عَلِىٍّ الْجَهْضَمِىُّ حَدَّثَنَا مُعْتَمِرُ بْنُ سُلَيْمَانَ عَنِ ابْنِ عَوْنٍ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ أَصَابَ عُمَرُ بْنُ الْخَطَّابِ أَرْضًا بِخَيْبَرَ فَأَتَى النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَاسْتَأْمَرَهُ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنِّى أَصَبْتُ مَالاً بِخَيْبَرَ لَمْ أُصِبْ مَالاً قَطُّ هُوَ أَنْفَسُ عِنْدِى مِنْهُ فَمَا تَأْمُرُنِى بِهِ فَقَالَ « إِنْ شِئْتَ حَبَسْتَ أَصْلَهَا وَتَصَدَّقْتَ بِهَا » . قَالَ فَعَمِلَ بِهَا عُمَرُ عَلَى أَنْ لاَ يُبَاعَ أَصْلُهَا وَلاَ يُوهَبَ وَلاَ يُورَثَ تَصَدَّقَ بِهَا لِلْفُقَرَاءِ وَفِى الْقُرْبَى وَفِى الرِّقَابِ وَفِى سَبِيلِ اللَّهِ وَابْنِ السَّبِيلِ وَالضَّيْفِ لاَ جُنَاحَ عَلَى مَنْ وَلِيَهَا أَنْ يَأْكُلَهَا بِالْمَعْرُوفِ أَوْ يُطْعِمَ صَدِيقًا غَيْرَ مُتَمَوِّلٍ .
Tercemesi:
Bize Nasr b. Ali el-Cehdamî, ona Mu'temir b. Süleyman, ona İbn Avn, ona Nafi', ona İbn Ömer, ona da (Abdullah) b. Ömer'den rivayet edildiğine göre: (Babası) Ömer bin el-Hattab (ın ganimet payı) Hayber'de (Semg denilen hurmalık) bir araziye isabet etti. Sonra Ömer, Peygamber'in (sav) yanına giderek: Yâ Rasulullah! Hayber'de (ki ganimetten) öyle bir mal bana isabet etti ki benim nazarımda bundan daha azizi ve güzel bir malı şimdiye kadar hiç elde etmedim. Bana ne emir buyurursun? diyerek (araziyi hayır için değerlendirme şekli hakkında) O'ndan emir istedi. Bunun üzerine Resûl-i Ekrem (sav) (kendisine):
"Dilersen arazinin aslını vakfedersin ve onun mahsullerini sadaka edersin” buyurdu. İbn Ömer demiştir ki: Sonra Ömer bu arazi hakkında şu (şartlı vakıf) işlemi yaptı: Malın aslı satılamaz, hibe edilemez ve ona mirasçı olunamaz. Ömer onun gelirini fakirlere, vâkıfın yakın akrabasına, esaretten kurtulmak isteyen kölelere, Allah yolunda savaşan mücahitlere, yolculara ve konuklara sadaka kıldı. Bu malın mütevellisi olan kimsenin bundan mal biriktirmeksizin ve mülkiyetine tecavüz etmeksizin gelirinden örfe göre yemesinde veya bir dostuna yedirmesinde bir günah yoktur.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Sadakât 4, /384
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Nafi' Mevlâ İbn Ömer (Ebu Abdullah Nafi')
3. Ebu Avn Abdullah b. Avn el-Müzenî (Abdullah b. Avn b. Ertabân)
4. Ebu Muhammed Mu'temir b. Süleyman et-Teymi (Mu'temir b. Süleyman b. Tarhân)
5. Sağîr Ebu Amr Nasr b. Ali el-Ezdî (Nasr b. Ali b. Nasr b. Ali b. Sahban b. Übey)
Konular:
Örf, hareket ölçüsü olarak kullanımı
Vakıf, vakfedilen malın kullanımı
Yargı, miras Hukuku
Öneri Formu
Hadis Id, No:
28539, İM002643
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ رَبِّهِ بْنُ خَالِدٍ النُّمَيْرِىُّ حَدَّثَنَا الْفُضَيْلُ بْنُ سُلَيْمَانَ حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ عُقْبَةَ عَنْ إِسْحَاقَ بْنِ يَحْيَى بْنِ الْوَلِيدِ عَنْ عُبَادَةَ بْنِ الصَّامِتِ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَضَى لِحَمَلِ بْنِ مَالِكٍ الْهُذَلِىِّ اللِّحْيَانِىِّ بِمِيرَاثِهِ مِنَ امْرَأَتِهِ الَّتِى قَتَلَتْهَا امْرَأَتُهُ الأُخْرَى .
Tercemesi:
Bize Abdurabbih b. en-Nümeyri, ona el-Fudayl b. Süleyman, ona Musa b. Ukbe, ona İshak b. Yahya b. el-Velid, ona da Ubâde b. es-Sâmıt'ten rivayet edildiğine göre: Peygamber (sav), Hal bin Mâlik el-Hüzelî el-Lihyânî'yi kuması tarafından öldürülen karısına mirasçı kıldı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Diyât 12, /428
Senetler:
1. Ebu Velid Ubade b. Samit el-Ensari (Ubade b. Samit b. Kays)
2. İshak b. Yahya el-Ensarî (İshak b. Yahya b. Velid b. Ubade b. Samit)
3. Ebu Muhammed Musa b. Ukbe el-Kuraşî (Musa b. Ukbe b. Ebu Ayyaş)
4. Fudayl b. Süleyman en-Nümeyri (Fudayl b. Süleyman)
5. Ebu Muğallis Abdurabbih b. Halid el-Basrî (Abdurabbih b. Halid b. Abdülmelik b. Kudame)
Konular:
Yargı, miras Hukuku
Öneri Formu
Hadis Id, No:
158815, BS22067
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو عَبْدِ اللَّهِ الْحَافِظُ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ أَحْمَدَ الْجُرْجَانِىُّ أَنْبَأَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْحُسَيْنِ بْنِ مُكْرَمٍ حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا أَبُو أُسَامَةَ حَدَّثَنَا إِدْرِيسٌ الأَوْدِىُّ حَدَّثَنَا طَلْحَةُ بْنُ مُصَرِّفٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُمَا فِى قَوْلِهِ عَزَّ وَجَلَّ (وَالَّذِينَ عَاقَدَتْ أَيْمَانُكُمْ فَآتُوهُمْ نَصِيبَهُمْ) قَالَ : كَانَ الْمُهَاجِرُونَ حِينَ قَدِمُوا الْمَدِينَةَ يُوْرِّثُونَ الأَنْصَارَ دُونَ ذَوِى رَحِمِهِ لِلأُخُوَّةِ الَّتِى آخَى النَّبِىُّ -صلى الله عليه وسلم- بَيْنَهُمْ فَأُنْزِلَتْ هَذِهِ الآيَةُ (وَلِكُلٍّ جَعَلْنَا مَوَالِىَ مِمَّا تَرَكَ الْوَالِدَانِ وَالأَقْرَبُونَ) فَنُسِخَتْ ثُمَّ قَالَ ( وَالَّذِينَ عَاقَدَتْ أَيْمَانُكُمْ فَآتُوهُمْ نَصِيبَهُمْ) مِنَ النَّصْرِ وَالنَّصِيحَةِ وَالرِّفَادَةِ وَيُوصِى لَهُمْ وَقَدْ ذَهَبَ الْمِيرَاثُ. رَوَاهُ الْبُخَارِىُّ فِى الصَّحِيحِ عَنِ الصَّلْتِ بْنِ مُحَمَّدٍ وَغَيْرِهِ عَنْ أَبِى أُسَامَةَ. {ت} وَرُوِّينَا عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُمَا قَالَ ( وَالَّذِينَ عَاقَدَتْ أَيْمَانُكُمْ فَآتُوهُمْ نَصِيبَهُمْ) كَانَ الرَّجُلُ يُحَالِفُ الرَّجُلَ لَيْسَ بَيْنَهُمَا نَسَبٌ فَيَرِثُ أَحَدُهُمَا الآخَرَ فَنَسَخَ ذَلِكَ الأَنْفَالُ فَقَالَ ( وَأُولُو الأَرْحَامِ بَعْضُهُمْ أَوْلَى بِبَعْضٍ)
Tercemesi:
Bize Ebû Abdullah el-Hâfız, ona İsmail b. Ahmed b. el-Curcânî, ona Muhammed b. el-Hüseyin b. Mukram, ona Osman b. Ebu Şeybe, ona Ebu Usâme, ona İdris el-Evdî, ona Talha b. Musarrif, ona Said b. Cubeyr ona da İbn Abbas (ra) rivayet ederek Allah'ın (c.c.) şu (Kendileriyle sözleşme yaptığınız kimselerin de paylarını verin / Nisâ, 4/33) buyruğuyla ilgili olarak dedi:
Muhacirler Medineye geldiklerinde aralarında [nesep yoluyla] akrabalık bağları bulunmayan kardeşliklerini, ki onaları Hz. Peygamber (sav) kardeş yapmıştı, mirasçı tayin ediyorlardı. Bunun üzerine (Ana babanın ve yakınların bıraktıklarından her birine varisler belirledik / Nisa, 4/33) ayeti diğeri ayeti (Nisâ, 4/33) nesh / hükmünü iptal etti. Daha sonra İbn Abbas (Kendileriyle sözleşme yaptığınız kimselerin de paylarını verin / Nisâ, 4/33) ayetinin birbirine arka çıkma, hakkı tavsiye etme ve dünyevi işlerde yardımlaşmayla ilgili olduğunu ve miras hakkı olmaksızın onlara vasiyette bulunabileceğini [sözleşme yapabileceğini], söyledi. Buhari Sahih'inde Salt b. Muhammed ve diğerlerinden onlar da Ebu Usame'den (T), bize İkrime ona da İbn Abbas (ra) rivayet ederek dedi: (Kendileriyle sözleşme yaptığınız kimselerin de paylarını verin / Nisâ, 4/33, âyet-i kerimesi inince Müslümanlardan) Aralarında kan bağı bulunmayan bir adam başka bir adamla antlaşma yaparak [muvâlât sözleşmesinden doğan hükmi akrabalık bağı yoluyla] biri diğerine varis oluyordu. Sonra Enfâl suresindeki ayet bu hükmü bunu iptal (nesh) etti. Allah (cc) şöyle buyurdu: (Akraba olan Müslümanlar, Allah'ın kitabına göre birbirlerine daha yakındırlar, Enfâl, 8/75)
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Kur'an, Ayet Yorumu
Kur'an, Nüzul sebebleri
Nesh, mensuh ayetler
Yargı, miras Hukuku