Giriş

Gerçekten, inkâr edip kâfir olarak ölenler var ya, onların hiçbirinden -fidye olarak dünya dolusu altın verecek olsa dahi- kabul edilmeyecektir. Onlar için acı bir azap vardır; hiç yardımcıları da yoktur.


    Öneri Formu
53218 KK3/91 Âl-i İmrân, 3, 91

Bu, onların Allah'a ve Peygamberine karşı gelmelerinden dolayıdır. Kim Allah'a karşı gelirse bilsin ki Allah'ın cezalandırması çetindir


    Öneri Formu
58427 KK59/4 Haşr, 59, 4

Allah kime hidayet verirse, işte doğru yolu bulan odur; kimi de hidayetten uzak tutarsa, artık onlara, Allah'tan başka dostlar bulamazsın. Kıyamet gününde onları kör, dilsiz ve sağır bir halde yüzükoyun haşrederiz. Onların varacağı ve kalacağı yer cehennemdir ki, ateşi yavaşladıkça onun alevini artırırız.


    Öneri Formu

Bize Ahmed b. Salih, ona Abdullah b. Vehb, ona Amr, ona Ebu Nadr, ona Süleyman b. Yesar'ın naklettiğine göre Peygamber'in (sav) zevcesi Aişe (r.anha) şöyle demiştir: Ben, Rasulullah'ın (sav) abartılı ve küçük dili görünecek şekilde ağzını açarak kahkaha attığını hiç görmedim. O, sadece tebessüm ederdi. Bir bulut veya rüzgâr gördüğünde endişelenirdi ve endişesi yüzünden anlaşılırdı. Kendisine Ey Allah'ın elçisi! İnsanlar bulutu gördükleri zaman, yağmur yağacağını ümit ederek seviniyorlar, sen ise bir bulut görünce endişen yüzünden anlaşılıyor, niçin böyle oluyor? dedim. Bunun üzerine "Ey Aişe! Bunda bir azab bulunmadığına dair bana kim teminat verebilir ki? Geçmişte bir kavim şiddetli rüzgarla azaba maruz kalmıştır. Bir kavim de azabı (getiren bulutu uzaktan) görmüşler ve (Bakın bulut çıktı, yağmur yağacak!) (Ahkâf, 46/24) demişlerdi" buyurdu.


    Öneri Formu
34178 D005098 Ebu Davud, Edeb, 103, 104

Bize Abdullah b. Yusuf, ona Leys, ona İbn Hâd, ona Abdullah b. Habbâb, ona da Ebu Said el-Hudrî (ra.) şöyle söyledi: Rasulullah'ın (sav) yanında amcası Ebu Talib'in (iyilikleri) zikredildiği sırada Hz. Peygamber (sav.) şöyle buyurmuştur: "Umarım ki kıyamet günü benim şefaatim amcama fayda verecektir. (Benim şefaatim sayesinde) amcam ancak topuklarına kadar çıkabilen bir ateş çukuruna konulacak, onun hararetiyle de beyni kaynayacaktır." İbrahim b. Hamza, ona İbn Ebu Hazim ve Derâverdî, ona da Yezid (İbn Hâd) tarikiyle de mezkur hadis nakledilmiş burada Hz. Peygamber (sav) "Beyninin özü kaynayacaktır" buyurmuştur.


    Öneri Formu
35014 B003885 Buhari, Menakıbu'l-Ensar, 40

Kendilerine (istedikleri) bütün mucizeler gelmiş olsa bile, elem verici azabı görünceye kadar inanmayacaklardır.


    Öneri Formu
54353 KK10/97 Yûnus, 10, 97

De ki: Rabbime karşı gelirsem, doğrusu büyük günün azabından korkarım.


    Öneri Formu
57655 KK39/13 Zümer, 39, 13

Bize Abdullah b. Yusuf, ona Leys, ona İbn Hâd, ona Abdullah b. Habbâb, ona da Ebu Said el-Hudrî (ra.) şöyle söyledi: Rasulullah'ın (sav) yanında amcası Ebu Talib'in (iyilikleri) zikredildiği sırada Hz. Peygamber (sav.) şöyle buyurmuştur: "Umarım ki kıyamet günü benim şefaatim amcama fayda verecektir. (Benim şefaatim sayesinde) amcam ancak topuklarına kadar çıkabilen bir ateş çukuruna konulacak, onun hararetiyle de beyni kaynayacaktır." İbrahim b. Hamza, ona İbn Ebu Hazim ve Derâverdî, ona da Yezid (İbn Hâd) tarikiyle de mezkur hadis nakledilmiş burada Hz. Peygamber (sav) "Beyninin özü kaynayacaktır" buyurmuştur.


    Öneri Formu
279196 B003885-2 Buhari, Menakıbu'l-Ensar, 40

Bize Abdullah b. Yusuf, ona Leys, ona İbn Hâd, ona Abdullah b. Habbâb, ona da Ebu Said el-Hudrî (ra.) şöyle söyledi: Rasulullah'ın (sav) yanında amcası Ebu Talib'in (iyilikleri) zikredildiği sırada Hz. Peygamber (sav.) şöyle buyurmuştur: "Umarım ki kıyamet günü benim şefaatim amcama fayda verecektir. (Benim şefaatim sayesinde) amcam ancak topuklarına kadar çıkabilen bir ateş çukuruna konulacak, onun hararetiyle de beyni kaynayacaktır." İbrahim b. Hamza, ona İbn Ebu Hazim ve Derâverdî, ona da Yezid (İbn Hâd) tarikiyle de mezkur hadis nakledilmiş burada Hz. Peygamber (sav) "Beyninin özü kaynayacaktır" buyurmuştur.


    Öneri Formu
279197 B003885-3 Buhari, Menakıbu'l-Ensar, 40


    Öneri Formu
58540 KK52/27 Tûr, 52, 27