Öneri Formu
Hadis Id, No:
15853, M003419
Hadis:
وَحَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا لَيْثٌ عَنِ الرَّبِيعِ بْنِ سَبْرَةَ الْجُهَنِىِّ عَنْ أَبِيهِ سَبْرَةَ أَنَّهُ قَالَ أَذِنَ لَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِالْمُتْعَةِ فَانْطَلَقْتُ أَنَا وَرَجُلٌ إِلَى امْرَأَةٍ مِنْ بَنِى عَامِرٍ كَأَنَّهَا بَكْرَةٌ عَيْطَاءُ فَعَرَضْنَا عَلَيْهَا أَنْفُسَنَا فَقَالَتْ مَا تُعْطِى فَقُلْتُ رِدَائِى. وَقَالَ صَاحِبِى رِدَائِى. وَكَانَ رِدَاءُ صَاحِبِى أَجْوَدَ مِنْ رِدَائِى وَ كُنْتُ أَشَبَّ مِنْهُ فَإِذَا نَظَرَتْ إِلَى رِدَاءِ صَاحِبِى أَعْجَبَهَا وَإِذَا نَظَرَتْ إِلَىَّ أَعْجَبْتُهَا ثُمَّ قَالَتْ أَنْتَ وَرِدَاؤُكَ يَكْفِينِى. فَمَكَثْتُ مَعَهَا ثَلاَثًا ثُمَّ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"مَنْ كَانَ عِنْدَهُ شَىْءٌ مِنْ هَذِهِ النِّسَاءِ الَّتِى يَتَمَتَّعُ فَلْيُخَلِّ سَبِيلَهَا."
Tercemesi:
Bize Kutaybe b. Said, ona Leys, ona Râbî' b. Sabre el-Cüheni, ona babası Sebre şöyle rivayet etti: Rasulullah (sav) mût'a için bize izin verdi. Bunun üzerine bir zat ile ben Benî Âmîr'den bir kadına gittik. Kadın usun boyunlu dişi deve gibi bir şeydi. Ona kendimizi arz ettik. Kadın (bana); ne vereceksin? dedi. Ben; kaftanımı cevabını verdim. Arkadaşım da kaftanımı veririm dedi. Arkadaşımın kaftanı benimkinden daha güzeldi. Ama ben arkadaşımdan daha gençtim. Kadın, arkadaşımın kaftanına bakınca onu, bana bakınca da beni beğendi. Sonra, sen ve kaftanın bana kâfidir dedi. Bunun üzerine onunla üç gece bir arada kaldım. Sonra Rasulullah (sav); "kimin yanında şu mut'a yaptığı kadınlardan biri varsa, ona hemen yol versin" buyurdular.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Nikah 3419, /559
Senetler:
()
Konular:
KTB, NİKAH
Nikah, Mut'a nikahı
Nikah, Mut'a nikahı, geçici olarak izin verilmesi
Nikah, Mut'a nikahının yasaklanması
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15860, M003422
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ حَدَّثَنَا أَبِى حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ عُمَرَ حَدَّثَنِى الرَّبِيعُ بْنُ سَبْرَةَ الْجُهَنِىُّ أَنَّ أَبَاهُ حَدَّثَهُ أَنَّهُ كَانَ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ
"يَا أَيُّهَا النَّاسُ إِنِّى قَدْ كُنْتُ أَذِنْتُ لَكُمْ فِى الاِسْتِمْتَاعِ مِنَ النِّسَاءِ وَإِنَّ اللَّهَ قَدْ حَرَّمَ ذَلِكَ إِلَى يَوْمِ الْقِيَامَةِ فَمَنْ كَانَ عِنْدَهُ مِنْهُنَّ شَىْءٌ فَلْيُخَلِّ سَبِيلَهُ وَلاَ تَأْخُذُوا مِمَّا آتَيْتُمُوهُنَّ شَيْئًا."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, ona babası Abdülaziz b. Ömer, ona Râbî' b. Sebre el-Cühenî, ona da babası şöyle rivayet etti: Kendisi Rasulullah (sav) ile berabermiş. Efendimiz şöyle buyurmuş:
"Ey cemaat! Ben size kadınlarla mut'a hususunda izin vermiştim. Ama artık Allah bunu kıyamet gününe kadar haram kılmıştır. Şimdi kimin de yanında bu günah kadınlardan biri varsa ondan hemen arınsın. Hem o kadınlara verdiğiniz şeylerden hiçbirini geri almayın."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Nikah 3422, /560
Senetler:
()
Konular:
Nikah, Mut'a nikahı, geçici olarak izin verilmesi
Nikah, Mut'a nikahının yasaklanması
NİKAHIN ŞARTLARI
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15856, M003420
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو كَامِلٍ فُضَيْلُ بْنُ حُسَيْنٍ الْجَحْدَرِىُّ حَدَّثَنَا بِشْرٌ - يَعْنِى ابْنَ مُفَضَّلٍ - حَدَّثَنَا عُمَارَةُ بْنُ غَزِيَّةَ عَنِ الرَّبِيعِ بْنِ سَبْرَةَ
"أَنَّ أَبَاهُ غَزَا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَتْحَ مَكَّةَ قَالَ فَأَقَمْنَا بِهَا خَمْسَ عَشْرَةَ - ثَلاَثِينَ بَيْنَ لَيْلَةٍ وَيَوْمٍ - فَأَذِنَ لَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى مُتْعَةِ النِّسَاءِ فَخَرَجْتُ أَنَا وَرَجُلٌ مِنْ قَوْمِى وَلِى عَلَيْهِ فَضْلٌ فِى الْجَمَالِ وَهُوَ قَرِيبٌ مِنَ الدَّمَامَةِ مَعَ كُلِّ وَاحِدٍ مِنَّا بُرْدٌ فَبُرْدِى خَلَقٌ وَأَمَّا بُرْدُ ابْنِ عَمِّى فَبُرْدٌ جَدِيدٌ غَضٌّ حَتَّى إِذَا كُنَّا بِأَسْفَلِ مَكَّةَ أَوْ بِأَعْلاَهَا فَتَلَقَّتْنَا فَتَاةٌ مِثْلُ الْبَكْرَةِ الْعَنَطْنَطَةِ فَقُلْنَا هَلْ لَكِ أَنْ يَسْتَمْتِعَ مِنْكِ أَحَدُنَا قَالَتْ وَمَاذَا تَبْذُلاَنِ فَنَشَرَ كُلُّ وَاحِدٍ مِنَّا بُرْدَهُ فَجَعَلَتْ تَنْظُرُ إِلَى الرَّجُلَيْنِ وَيَرَاهَا صَاحِبِى تَنْظُرُ إِلَى عِطْفِهَا فَقَالَ إِنَّ بُرْدَ هَذَا خَلَقٌ وَبُرْدِى جَدِيدٌ غَضٌّ. فَتَقُولُ بُرْدُ هَذَا لاَ بَأْسَ بِهِ. ثَلاَثَ مِرَارٍ أَوْ مَرَّتَيْنِ ثُمَّ اسْتَمْتَعْتُ مِنْهَا فَلَمْ أَخْرُجْ حَتَّى حَرَّمَهَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم."
Tercemesi:
Bize Ebu Kamil Fudayl b. Hüseyin el-Cahderi, ona Bişr b. Mufaddal, ona Umare b. Gaziyye, ona Râbî' b. Sabre şöyle rivayet etti:
"Babası Mekke'nin fethinde Rasulullah (sav) ile gaza etmiş Orada on beş gece -yani geceleri de sayılırsa otuz gün- kaldık. Bunun üzerine Rasulullah (sav) bize kadınlarla mut'a yapmak için izin verdi. Derken ben kavmimden bir zat ile dışarı çıktım. Güzellik hususunda benim ona üstünlüğüm vardı. Arkadaşım çirkine yakın bir adamdı. Her birimizin kaftanı vardı. Fakat benim kaftanım eski, amcaoğlunun kaftanı ise yepyeni bir şeydi. Mekke'nin alt tarafına yahut üst tarafına vardığımız vakit bize uzun boyunlu dişi deve gibi (endamlı) bir kadın rastladı. (Kendisine); bizden birimizle mut'a yapmaya razı olur musun diye sorduk. Kadın; ne verirsiniz dedi. Biz de her birimiz kaftanımızı yaydık. Kadın her ikimize bakmaya başladı. Arkadaşım kadının yanı başına baktığını görünce; bunun kaftanı eskidir. Benim kaftanım ise yepyenidir dedi. Kadın ise iki veya üç defa; onun kaftanının zararı yok mukabelesinde bulundu. Sonra kadınla ben mut'a yaptım ve Rasulullah (sav) mut'a'yı haram edinceye kadar yanından çıkmadım."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Nikah 3420, /560
Senetler:
()
Konular:
KTB, NİKAH
Nikah, Mut'a nikahı, geçici olarak izin verilmesi
Nikah, Mut'a nikahının yasaklanması
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15865, M003424
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ أَخْبَرَنَا يَحْيَى بْنُ آدَمَ حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ سَعْدٍ عَنْ عَبْدِ الْمَلِكِ بْنِ الرَّبِيعِ بْنِ سَبْرَةَ الْجُهَنِىِّ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ قَالَ
"أَمَرَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِالْمُتْعَةِ عَامَ الْفَتْحِ حِينَ دَخَلْنَا مَكَّةَ ثُمَّ لَمْ نَخْرُجْ مِنْهَا حَتَّى نَهَانَا عَنْهَا."
Tercemesi:
Bize İshak b. İbrahim, ona Yahya b. Adem, ona İbrahim b. Sa'd, Abdülmelik b. Rabi' b. Sabre e'l-Cûhenî, ona babası, ona da dedesi şöyle rivayet etti:
"Fetih yılında Mekke'ye girdiğimiz vakit Rasulullah (sav) mût'a yapmamızı emir buyurdu. Artık ondan bizi nehyedinceye kadar mut'a'dan çıkmadık."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Nikah 3424, /560
Senetler:
()
Konular:
KTB, NİKAH
Nikah, Mut'a nikahı, geçici olarak izin verilmesi
Nikah, Mut'a nikahının yasaklanması
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15883, M003428
Hadis:
وَحَدَّثَنِيهِ حَسَنٌ الْحُلْوَانِىُّ وَعَبْدُ بْنُ حُمَيْدٍ عَنْ يَعْقُوبَ بْنِ إِبْرَاهِيمَ بْنِ سَعْدٍ حَدَّثَنَا أَبِى عَنْ صَالِحٍ أَخْبَرَنَا ابْنُ شِهَابٍ عَنِ الرَّبِيعِ بْنِ سَبْرَةَ الْجُهَنِىِّ عَنْ أَبِيهِ أَنَّهُ أَخْبَرَهُ
"أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم نَهَى عَنِ الْمُتْعَةِ زَمَانَ الْفَتْحِ مُتْعَةِ النِّسَاءِ وَأَنَّ أَبَاهُ كَانَ تَمَتَّعَ بِبُرْدَيْنِ أَحْمَرَيْنِ."
Tercemesi:
Bize Hasan el-Hulvanî ve Abd b. Humeyd, o ikisine Yakub b. İbrahim b. Sa'd, ona babası, ona Salih, ona İbn Şihab, ona er-Rabi' b. Sabre el-Cûheni, ona da babası Rabi'a; "Rasulullah'ın (sav) fetih zamanında mut'adan yani kadınlarla mut'a yapmaktan nehiy buyurduğunu ve kendisinin iki kırmızı kaftan mukabilinde mut'a yapmış olduğunu haber vermiş."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Nikah 3428, /561
Senetler:
()
Konular:
KTB, NİKAH
Nikah, Mut'a nikahı, geçici olarak izin verilmesi
Nikah, Mut'a nikahının yasaklanması
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15868, M003425
Hadis:
وَحَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ يَحْيَى أَخْبَرَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ الرَّبِيعِ بْنِ سَبْرَةَ بْنِ مَعْبَدٍ قَالَ سَمِعْتُ أَبِى رَبِيعَ بْنَ سَبْرَةَ يُحَدِّثُ عَنْ أَبِيهِ سَبْرَةَ بْنِ مَعْبَدٍ
"أَنَّ نَبِىَّ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَامَ فَتْحِ مَكَّةَ أَمَرَ أَصْحَابَهُ بِالتَّمَتُّعِ مِنَ النِّسَاءِ - قَالَ - فَخَرَجْتُ أَنَا وَصَاحِبٌ لِى مِنْ بَنِى سُلَيْمٍ حَتَّى وَجَدْنَا جَارِيَةً مِنْ بَنِى عَامِرٍ كَأَنَّهَا بَكْرَةٌ عَيْطَاءُ فَخَطَبْنَاهَا إِلَى نَفْسِهَا وَعَرَضْنَا عَلَيْهَا بُرْدَيْنَا فَجَعَلَتْ تَنْظُرُ فَتَرَانِى أَجْمَلَ مِنْ صَاحِبِى وَتَرَى بُرْدَ صَاحِبِى أَحْسَنَ مِنْ بُرْدِى فَآمَرَتْ نَفْسَهَا سَاعَةً ثُمَّ اخْتَارَتْنِى عَلَى صَاحِبِى فَكُنَّ مَعَنَا ثَلاَثًا ثُمَّ أَمَرَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِفِرَاقِهِنَّ."
Tercemesi:
Bize Yahya b. Yahya, ona Abdülaziz b. Rabi' b. Sabre b. Ma'bed, ona babası Rabi' b. Sabre, ona babası Sabre b. Ma'bed şöyle rivayet etti: "Mekke'nin fethi yılında Nebiyyullah (sav) ashabına yapmayı emir buyurmuş. Sabre demiş ki: Bunun üzerine ben ve Benî Süley kabilesinden bir arkadaşım dışarı çıktık. Nihayet Benî Âmir kabilesinden bir kadın bulduk. Kadının boyunlu dişi deve gibi (endamlı) idi. Kadına mut'a teklifinde ve kendisine kaftanlarımızı çıkardık. Kadın bana bakıyor beni arkadaşımdan güzel görüyor; arkadaşımın kaftanı da benim kaftanımdan güzel görüyordu. Bu hususta bir müddet nefsiyle istişareden sonra iteni arkadaşıma tercih etti. Bu suretle kadınlar bilimle beraber üç gece kaldılar. Sonra Rasulullah (sav) emir buyurdu."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Nikah 3425, /560
Senetler:
()
Konular:
KTB, NİKAH
Nikah, Mut'a nikahı, geçici olarak izin verilmesi
Nikah, Mut'a nikahının yasaklanması
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15901, M003430
Hadis:
وَحَدَّثَنِى سَلَمَةَ بْنُ شَبِيبٍ حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ أَعْيَنَ حَدَّثَنَا مَعْقِلٌ عَنِ ابْنِ أَبِى عَبْلَةَ عَنْ عُمَرَ بْنِ عَبْدِ الْعَزِيزِ قَالَ حَدَّثَنَا الرَّبِيعُ بْنُ سَبْرَةَ الْجُهَنِىُّ عَنْ أَبِيهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم نَهَى عَنِ الْمُتْعَةِ وَقَالَ
"أَلاَ إِنَّهَا حَرَامٌ مِنْ يَوْمِكُمْ هَذَا إِلَى يَوْمِ الْقِيَامَةِ وَمَنْ كَانَ أَعْطَى شَيْئًا فَلاَ يَأْخُذْهُ."
Tercemesi:
Bize Seleme b. Şebib, ona Hasen b. A'yen, ona Ma'kıl, ona İbn Ebu Able, ona da Ömer b. Abdülaziz, ona Rabî' b. Sebre el-Cühenî, ona babası şöyle rivayet etti ki: Rasulullah (sav) mut'a'dan nehyetmiş ve "dikkat edin! Mut'a şu gününüzden kıyamet gününe kadar haramdır; kim bir şey verdi ise onu (geri) almasın" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Nikah 3430, /561
Senetler:
()
Konular:
KTB, NİKAH
Nikah, Mut'a nikahı
Nikah, Mut'a nikahı, geçici olarak izin verilmesi
Nikah, Mut'a nikahının yasaklanması
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15887, M003429
Hadis:
وَحَدَّثَنِى حَرْمَلَةُ بْنُ يَحْيَى أَخْبَرَنَا ابْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى يُونُسُ قَالَ ابْنُ شِهَابٍ أَخْبَرَنِى عُرْوَةُ بْنُ الزُّبَيْرِ
"أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ الزُّبَيْرِ قَامَ بِمَكَّةَ فَقَالَ إِنَّ نَاسًا - أَعْمَى اللَّهُ قُلُوبَهُمْ كَمَا أَعْمَى أَبْصَارَهُمْ - يُفْتُونَ بِالْمُتْعَةِ - يُعَرِّضُ بِرَجُلٍ - فَنَادَاهُ فَقَالَ إِنَّكَ لَجِلْفٌ جَافٍ فَلَعَمْرِى لَقَدْ كَانَتِ الْمُتْعَةُ تُفْعَلُ عَلَى عَهْدِ إِمَامِ الْمُتَّقِينَ - يُرِيدُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم - فَقَالَ لَهُ ابْنُ الزُّبَيْرِ فَجَرِّبْ بِنَفْسِكَ فَوَاللَّهِ لَئِنْ فَعَلْتَهَا لأَرْجُمَنَّكَ بِأَحْجَارِكَ. قَالَ ابْنُ شِهَابٍ فَأَخْبَرَنِى خَالِدُ بْنُ الْمُهَاجِرِ بْنِ سَيْفِ اللَّهِ أَنَّهُ بَيْنَا هُوَ جَالِسٌ عِنْدَ رَجُلٍ جَاءَهُ رَجُلٌ فَاسْتَفْتَاهُ فِى الْمُتْعَةِ فَأَمَرَهُ بِهَا فَقَالَ لَهُ ابْنُ أَبِى عَمْرَةَ الأَنْصَارِىُّ مَهْلاً. قَالَ مَا هِىَ وَاللَّهِ لَقَدْ فُعِلَتْ فِى عَهْدِ إِمَامِ الْمُتَّقِينَ. قَالَ ابْنُ أَبِى عَمْرَةَ إِنَّهَا كَانَتْ رُخْصَةً فِى أَوَّلِ الإِسْلاَمِ لِمَنِ اضْطُرَّ إِلَيْهَا كَالْمَيْتَةِ وَالدَّمِ وَلَحْمِ الْخِنْزِيرِ ثُمَّ أَحْكَمَ اللَّهُ الدِّينَ وَنَهَى عَنْهَا. قَالَ ابْنُ شِهَابٍ وَأَخْبَرَنِى رَبِيعُ بْنُ سَبْرَةَ الْجُهَنِىُّ أَنَّ أَبَاهُ قَالَ قَدْ كُنْتُ اسْتَمْتَعْتُ فِى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم امْرَأَةً مِنْ بَنِى عَامِرٍ بِبُرْدَيْنِ أَحْمَرَيْنِ ثُمَّ نَهَانَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَنِ الْمُتْعَةِ. قَالَ ابْنُ شِهَابٍ وَسَمِعْتُ رَبِيعَ بْنَ سَبْرَةَ يُحَدِّثُ ذَلِكَ عُمَرَ بْنَ عَبْدِ الْعَزِيزِ وَأَنَا جَالِسٌ."
Tercemesi:
Bize Harmele b. Yahya, ona İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihab, ona da Urve b. Zübeyr şöyle rivayet etti:
"Abdullah b. Zübeyr Mekke'de ayağa kalkmış ve bir zata tarizde bulunarak; şüphesiz ki, bazı insanların Allah gözlerini kör ettiği gibi kalplerini de kör etmiş. Nikâhı mut'aya fetva veriyorlar demiş. Bunun üzerine o zât kendisine nida ederek; sen hakikaten kaba saba bir adamsın. Ömrüme yemin ederim ki, mut'a imâmül-müttekin zamanında yapılırdı demiş. Bununla Rasulullah'ı (sav) kasetmiş. İbn Zübeyr ona şu mukabelede bulunmuş: Öyle ise kendini bir dene. Vallahi sen bunu yaparsan seni taşlarınla recm ederim. İbn Şihab şöyle demiş: Bana Halid b. Muhacir b. Seyfullah haber verdi ki kendisi bir zatın yanında otururken o zata bir adam gelerek mut'a hususunda fetva istemiş. O da mut'a yapmasını emretmiş. Bunun üzerine İbn Ebu Amre el-Ensâri ona; ağır ol demiş. O zat; ne o? Vallahi mut'a imamûl müttekin zamanında yapılmıştır. Mukabelesinde bulunmuş. İbn Ebu Amra; mut'a İslam'ın ilk zamanlarında muztar kalanlar için iaşe, kan ve domuz eti (yemek) gibi bir ruhsattı. Sonra Allah dini muhkem kıldı ve bundan nehiy buyurdu demiş. İbn Şihab şöyle demiş: Bana Rabi' b. Sebra el-Cûheni haber verdi ki, babası şunu söylemiş: Ben Rasulullah (sav) zamanında iki kırmızı kaftan mukabilinde Benî Âmir kabilesinden bir kadınla mut'a yapmıştım. Sonra bizi Rasulullah (sav) mut'adan nehiy buyurdu. İbn Şihab demiş ki: Ben Rabi' b. Sabre'yı, Ömer b. Abdülaziz'e bunu anlatırken oturduğum yerden dinledim."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Nikah 3429, /561
Senetler:
()
Konular:
Din, din eksikliği
KTB, NİKAH
Nikah, Mut'a nikahı
Nikah, Mut'a nikahı, geçici olarak izin verilmesi
Nikah, Mut'a nikahı, izin verilen haller
Nikah, Mut'a nikahının yasaklanması