Giriş

Bize Müsedded (b. Müserhed) ve Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, o ikisine Ebu Muaviye (Muhammed b. Hâzim), ona (Süleyman b. Mihran) el-A'meş, ona İbrahim (en-Nehaî), ona Hemmam (b. Haris), ona da Huzeyfe (b. Yeman) (ra), Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Koğucu cennete gir(e)mez" buyurmuştur.


Açıklama: Koğucu, insanlar arasında laf-söz taşıyan insandır. Cennete giremez ifadesi, günahın / cürmün büyüklüğüne dikkat çeken mübalağalı bir beyandır. Zahiri anlamında yani küfre eş bir cürüm olarak görmemek gerekir, ancak affedilmeyecek bir günah olduğu da dikkatlerden uzak tutulmamalıdır.

    Öneri Formu
279072 D004871-2 Ebu Davud, Edeb, 33

Bize Hennâd b. es-Serî, ona Vekî', ona el-A'meş, ona Mücahid, ona Tavus, ona İbn Abbâs (ra) şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav) iki mezarın yanından geçiyordu. Şöyle söyledi: "Bu ikisi azap görüyorlar. Üstelik azap görmeleri büyük bir günah sebebiyle değildir. Bu idrarından sakınmazdı, bu ise insanlar arasında laf taşırdı. Sonra yaş bir hurma dalı getirilmesini istedi. Dalı ikiye böldü ve bir parçasını bir mezara, diğerini öbür mezara dikti. Ardından, umulur ki, bu dallar kurumadıkça onların azabı hafifletilir.” [Bu hadisin isnadını Mansur farklı rivayet etmiş, Tavus'u hiç zikretmeden Mücahid vasıtasıyla İbn Abbas'tan nakletmiştir.]


    Öneri Formu
18018 N000031 Nesai, Taharet, 27

Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Şerik, ona Rükeyn b. Rabî, ona Nuaym b. Hanzala, ona da Ammar (ra), Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Dünyada iki yüzlü olan kişinin kıyamette ateşten iki dili olacaktır."


    Öneri Formu
33907 D004873 Ebu Davud, Edeb, 34

Bize Züheyr b. Harb ve Hennâd b. Serî, onlara Veki', ona el-A'meş, ona Mücahid, ona Tâvus, ona da İbn Abbas şöyle demiştir: Rasulullah (sav) iki mezarın yanından geçerken şöyle buyurdu: "Bu ikisi azap görüyorlar. Azap görmelerinin sebebi de büyük bir günah değildir. Şu kişi hacet giderirken idrarından sakınmazdı. Şu ise insanlar arasında laf taşırdı." Sonra yaş bir hurma dalı istedi ve onu iki parçaya ayırdı. İki parçayı ayrı ayrı mezarlara dikip şöyle buyurdu: "Bunlar kurumadığı sürece umarım ki onların azabı hafifler." [Hennâd rivayetteki "yestenzihü/sakınmazdı" ifadesi yerine, aynı anlama gelen "yestetirü" kelimesini kullanmıştır.]


    Öneri Formu
278998 D000020-2 Ebu Davud, Tahare, 11


Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: الْمَجَالِسُ بِالأَمَانَةِ

    Öneri Formu
33903 D004869 Ebu Davud, Edeb, 32


Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: لا يدخل الجنة قتات

    Öneri Formu
33905 D004871 Ebu Davud, Edeb, 33


    Öneri Formu
849 M000290 Müslim, İman, 168


    Öneri Formu
33906 D004872 Ebu Davud, Edeb, 34


    Öneri Formu
163269 EM000016 Buhari, Edebü'l-Müfred, 7

Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Cerîr, ona Mansûr, ona Mücahid, ona da İbn Abbas, Hz. Peygamber'den (sav) bir önceki hadisi(D000021) "bevlinden sakınmazdı" açıklamasıyla rivayet etmiştir. Ebu Muaviye ise "korunmazdı" ifadesini kullanmıştır.


    Öneri Formu
1046 D000021 Ebu Davud, Tahare, 11