32 Kayıt Bulundu.
Bize İbn Serh, ona Said (İbn Ebu Eyyüb), ona Ebu Merhum, ona da Sehl b. Muaz, ona da babasından (Muaz b. Enes) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur: "Her kim aşırı bir şekilde öfkelenir de -gücü yettiği halde- öfkesine hâkim olursa, Allah o kimseyi kıyamet gününde mahlukatın önünde huzuruna çağırır ve cennet hurilerinden dilediğini almakta serbest bırakır." [Ebu Davud, Ebu Merhum'un adı Abdurrahman b. Meymun'dur dedi.]
Açıklama: Hesap günü Allah'ın kullarından birini mahlukatın önüne çıkarması ve ona tercih hakkı tanıması, sinirlere hakim olmanın ne kadar önemsendiğini gösteren bir anlatım biçimidir.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ebu Küreyb, onlara Ebu Muaviye, (T) Bize İshak b. İbrahim, ona İsa b. Yunus, ikisine Ameş bir önceki hadisin isnadıyla, yine o hadisle aynı manada bir hadis rivayet etmiştir: "Aranızda rakûb (yol gözleyen) diye kime dersiniz?" Biz "Çocuğu olmayana deriz" dedik. Bunun üzerine (Rasulullah şöyle izah etti:)"Çocuğu doğmayan kişi rakûb değildir. Asıl rakûb (yol gözleyen) çocuklarından hiç birini kendinden önce ahirete göndermeyendir." Daha sonra "Peki sizce pehlivan kimdir?" diye sordu. "Hiç kimsenin sırtını yere getiremediği kimsedir" dedik. (Rasulullah şöyle izah etti:) "Öyle değildir. Asıl pehlivan öfkelendiği zaman kendisini tutandır" buyurdu.
Açıklama: Hadisin tamamı için bk. M006641.
Bize Kuteybe b. Saîd ve Osman b. Ebû Şeybe -Lafız Kuteybe'ye aittir-, onlara Cerîr, ona el-A'meş, ona İbrahim et-Teymî, ona el-Hâris b. Süveyd, ona da Abdullah b. Mesûd (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Aranızda rakûb (yol gözleyen) diye kime dersiniz?" Biz "Çocuğu olmayana deriz" dedik. Bunun üzerine (Rasulullah şöyle izah etti:)"Çocuğu doğmayan kişi rakûb değildir. Asıl rakûb (yol gözleyen) çocuklarından hiç birini kendinden önce ahirete göndermeyendir." Daha sonra "Peki sizce pehlivan kimdir?" diye sordu. "Hiç kimsenin sırtını yere getiremediği kimsedir" dedik. (Rasulullah şöyle izah etti:) "Öyle değildir. Asıl pehlivan öfkelendiği zaman kendisini tutandır" buyurdu.
Bize Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe, ona Ebu Muaviye, ona el-A'meş, ona İbrahim et-Teymî, ona Haris b. Süveyd, ona Abdullah'ın (b. Mesud) rivayet etmiştir: Rasulullah (sav), "sizce pehlivan kimdir?" diye sordu. (Yanındakiler) Kimsenin sırtını yere getiremediği kişidir dediler. Hz. Peygamber, "hayır! Pehlivan, öfke anında kendine (nefsine) hâkim olabilen kimsedir" buyurdu.
Bize Ukbe b. Mükrem, ona Abdurrahman (İbn Mehdî), ona Bişr (İbn Mansur), ona Muhammed b. Aclân, ona Süveyd b. Vehb, ona Nebi'nin (sav) ashabının çocuklarından biri, ona da babasının şöyle dediğini (bir önceki hadisin benzerini) rivayet etti: (Ancak şu farkla ki) Bir önceki hadiste Hz. Peygamber'in onu bütün yaratıkların huzurunda çağıracaktır dediği rivayet edilmişken, sözü geçen ravi burada (Hz. Peygamber'in): "Allah onu güven duygusu ve imanla doldurur" buyurduğunu (rivayet etmiş fakat); "Allah'ın onu çağıracağı" ifadesini zikretmemiştir. (Buna karşılık Hz. Peygamber'in şöyle buyurduğunu da) ilave etmiştir: "Kim de giymeye gücü yettiği halde gösterişli bir elbiseyi giymeyi terk ederse (Allah kıyamet gününde bütün yaratıkların huzurunda onu çağıracak..)" Bişr de (şöyle) dedi: (Öyle zannediyorum ki İbn Mansur bu hadisi bana şöyle) rivayet etti: "(Her kim de giymeye gücü yettiği halde) alçak gönüllülükten dolayı (onu giymeyi terk ederse) Allah ona kıyamet günü keramet elbisesi giydirecektir. Kim de (evlenmeye muhtaç olan birini) Allah için evlendirirse Allah ona padişahlık elbisesi giydirecektir."
Bize Ahmed b. Hanbel, ona Ebu Muaviye, ona Davud b. Ebu Hind, ona Ebu Harb b. Esved, ona da Ebu Zer rivayet etmiştir. Hz. Peygamber şöyle buyurdu: "Sizden biri kızdığında ayakta ise otursun; kızgınlığı giderse ne güzel, kızgınlığı geçmez ise (yere) uzansın."
Ey iman edenler! Allah için hakkı ayakta tutan, adaletle şahitlik eden kimseler olun. Bir topluluğa duyduğunuz kin, sizi âdil davranmamaya itmesin. Adaletli olun; bu, Allah korkusuna daha çok yakışan (bir davranış) tır. Allah'a isyandan sakının. Allah yaptıklarınızı hakkıyle bilmektedir.
Bize Kuteybe b. Saîd ve Osman b. Ebû Şeybe -Lafız Kuteybe'ye aittir-, onlara Cerîr, ona el-A'meş, ona İbrahim et-Teymî, ona el-Hâris b. Süveyd, ona Abdullah b. Mesûd (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Aranızda 'rakûb' diye kime dersiniz?" Biz "Çocuğu olmayana deriz" dedik. Bunun üzerine "Çocuğu doğmayan kişi 'rakûb' değildir. Asıl 'rakub' çocuklarından hiç birini kendinden önce ahirete göndermeyendir." Daha sonra "Peki sizce pehlivan kimdir?" diye sordu. "Hiç kimsenin sırtını yere getiremediği kimsedir" dedik. "Öyle değildir. Asıl pehlivan, öfkelendiği zaman kendisini tutandır" buyurdu.