Öneri Formu
Hadis Id, No:
33047, D004328
Hadis:
حَدَّثَنَا وَاصِلُ بْنُ عَبْدِ الأَعْلَى أَخْبَرَنَا ابْنُ فُضَيْلٍ عَنِ الْوَلِيدِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ جُمَيْعٍ عَنْ أَبِى سَلَمَةَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ جَابِرٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم ذَاتَ يَوْمٍ عَلَى الْمِنْبَرِ
"إِنَّهُ بَيْنَمَا أُنَاسٌ يَسِيرُونَ فِى الْبَحْرِ فَنَفِدَ طَعَامُهُمْ فَرُفِعَتْ لَهُمْ جَزِيرَةٌ فَخَرَجُوا يُرِيدُونَ الْخُبْزَ فَلَقِيَتْهُمُ الْجَسَّاسَةُ."
[قُلْتُ لأَبِى سَلَمَةَ وَمَا الْجَسَّاسَةُ قَالَ امْرَأَةٌ تَجُرُّ شَعْرَ جِلْدِهَا وَرَأْسِهَا. قَالَتْ فِى هَذَا الْقَصْرِ فَذَكَرَ الْحَدِيثَ وَسَأَلَ عَنْ نَخْلِ بَيْسَانَ وَعَنْ عَيْنِ زُغَرَ قَالَ هُوَ الْمَسِيحُ فَقَالَ لِى ابْنُ أَبِى سَلَمَةَ إِنَّ فِى هَذَا الْحَدِيثِ شَيْئًا مَا حَفِظْتُهُ قَالَ شَهِدَ جَابِرٌ أَنَّهُ هُوَ ابْنُ صَيَّادٍ قُلْتُ فَإِنَّهُ قَدْ مَاتَ . قَالَ وَإِنْ مَاتَ. قُلْتُ فَإِنَّهُ أَسْلَمَ. قَالَ وَإِنْ أَسْلَمَ. قُلْتُ فَإِنَّهُ قَدْ دَخَلَ الْمَدِينَةَ. قَالَ وَإِنْ دَخَلَ الْمَدِينَةَ.]
Tercemesi:
Bize Vasıl b. Abdüla'la, ona İbn Fudayl, ona Velid b. Abdullah b. Cümey', ona da Ebu Seleme b. Abdurrahman'ın rivayetine göre Cabir (ra) demiştir ki: Rasulullah (sav) bir gün minber üzerinde şunları söyledi:
"Bazı insanlar denizde giderlerken yiyecekleri bitti. Karşılarına bir ada çıktı. Ekmek aramak üzere adaya çıktılar. Onları Cessase karşıladı."
[(Velid b. Abdullah der ki:) Ebu Seleme'ye; Cessase nedir? dedim. Bedeninin kıllarını ve saçlarını sürüyen (saçı ve vücudunun kılları uzun) bir kadın dedi. (Ravi sözüne devamla şöyle dedi:) Cesase: Şu köşkte (biri var....) dedi. Hadisi zikretti köşkteki (Deccal) Beysan hurmalığını ve Zuğar pınarını sordu. Ravi Ebu Seleme: O Mesihu'd-Deccal'dir dedi. Velid b. Abdullah şöyle dedi: Ebu Seleme'nin oğlu bana bu hadiste bir şey var ama onu hatırımda tutamadım dedi. Ebu Seleme şöyle dedi: Cabir onun (Deccal'in) İbn Sayyad olduğuna yemin etti. Ben kendisine: Ama o öldü dedim. Ölmüş de olsa o, dedi. O müslüman oldu, dedim. Müslüman olsa da dedi. O Medine'ye girdi dedim. Medine'ye girmiş olsa bile, dedi.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Melâhim 15, /986
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Velîd b. Abdullah ez-Zührî (Velîd b. Abdullah b. Cümey')
4. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Fudayl ed-Dabbî (Muhammed b. Fudayl b. Ğazvan b. Cerîr)
5. Abdüla'la b. Vasıl el-Esedi (Abdüla'la b. Vasıl b. Abdüla'la b. Hilal)
Konular:
Kıyamet Alametleri, Cessase
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33043, D004326
Hadis:
حَدَّثَنَا حَجَّاجُ بْنُ أَبِى يَعْقُوبَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الصَّمَدِ حَدَّثَنَا أَبِى قَالَ سَمِعْتُ حُسَيْنًا الْمُعَلِّمَ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ بُرَيْدَةَ حَدَّثَنَا عَامِرُ بْنُ شَرَاحِيلَ الشَّعْبِىُّ عَنْ فَاطِمَةَ بِنْتِ قَيْسٍ قَالَتْ سَمِعْتُ مُنَادِىَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُنَادِى أَنَّ الصَّلاَةَ جَامِعَةٌ. فَخَرَجْتُ فَصَلَّيْتُ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَلَمَّا قَضَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم الصَّلاَةَ جَلَسَ عَلَى الْمِنْبَرِ وَهُوَ يَضْحَكُ قَالَ
"لِيَلْزَمْ كُلُّ إِنْسَانٍ مُصَلاَّهُ." ثُمَّ قَالَ
"هَلْ تَدْرُونَ لِمَ جَمَعْتُكُمْ." قَالُوا اللَّهُ وَرَسُولُهُ أَعْلَمُ. قَالَ
"إِنِّى مَا جَمَعْتُكُمْ لِرَهْبَةٍ وَلاَ رَغْبَةٍ وَلَكِنْ جَمَعْتُكُمْ أَنَّ تَمِيمًا الدَّارِىَّ كَانَ رَجُلاً نَصْرَانِيًّا فَجَاءَ فَبَايَعَ وَأَسْلَمَ وَحَدَّثَنِى حَدِيثًا وَافَقَ الَّذِى حَدَّثْتُكُمْ عَنِ الدَّجَّالِ حَدَّثَنِى أَنَّهُ رَكِبَ فِى سَفِينَةٍ بَحْرِيَّةٍ مَعَ ثَلاَثِينَ رَجُلاً مِنْ لَخْمٍ وَجُذَامٍ فَلَعِبَ بِهِمُ الْمَوْجُ شَهْرًا فِى الْبَحْرِ وَأَرْفَئُوا إِلَى جَزِيرَةٍ حِينَ مَغْرِبِ الشَّمْسِ فَجَلَسُوا فِى أَقْرَبِ السَّفِينَةِ فَدَخَلُوا الْجَزِيرَةَ فَلَقِيَتْهُمْ دَابَّةٌ أَهْلَبُ كَثِيرَةُ الشَّعْرِ قَالُوا وَيْلَكِ مَا أَنْتِ قَالَتْ أَنَا الْجَسَّاسَةُ انْطَلِقُوا إِلَى هَذَا الرَّجُلِ فِى هَذَا الدَّيْرِ فَإِنَّهُ إِلَى خَبَرِكُمْ بِالأَشْوَاقِ. قَالَ لَمَّا سَمَّتْ لَنَا رَجُلاً فَرِقْنَا مِنْهَا أَنْ تَكُونَ شَيْطَانَةً فَانْطَلَقْنَا سِرَاعًا حَتَّى دَخَلْنَا الدَّيْرَ فَإِذَا فِيهِ أَعْظَمُ إِنْسَانٍ رَأَيْنَاهُ قَطُّ خَلْقًا وَأَشَدُّهُ وَثَاقًا مَجْمُوعَةٌ يَدَاهُ إِلَى عُنُقِهِ." فَذَكَرَ الْحَدِيثَ وَسَأَلَهُمْ عَنْ نَخْلِ بَيْسَانَ وَعَنْ عَيْنِ زُغَرَ وَعَنِ النَّبِىِّ الأُمِّىِّ قَالَ إِنِّى أَنَا الْمَسِيحُ وَإِنَّهُ يُوشِكُ أَنْ يُؤْذَنَ لِى فِى الْخُرُوجِ قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم
"وَإِنَّهُ فِى بَحْرِ الشَّامِ أَوْ بَحْرِ الْيَمَنِ لاَ بَلْ مِنْ قِبَلِ الْمَشْرِقِ مَا هُوَ." مَرَّتَيْنِ وَأَوْمَأَ بِيَدِهِ قِبَلَ الْمَشْرِقِ قَالَتْ حَفِظْتُ هَذَا مِنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم. وَسَاقَ الْحَدِيثَ.
Tercemesi:
Bize Haccac b. Ebu Yakub, ona Abdussamed, ona babası, ona Hüseyin el-Muallim, ona Abdullah b. Büreyde, ona Amir b. Şerahil eş-Şa'bî, ona da Fatıma b. Kays (r.anha) şöyle demiştir: Rasulullah'ın müezzininin namaz toplayıcıdır diye seslendiğini duydum ve çıktım. Rasulullah (sav) ile namazı kıldım. Rasulullah (sav) namazını bitirince gülümseyerek minbere oturdu.
"Herkes yerinde kalsın" dedi. Sonra:
"Sizi niçin topladım biliyor musunuz?" dedi. Allah ve Rasulü daha iyi bilir, dediler. Şöyle buyurdu:
"Ben sizi bir korku ve rağbet (bir şeyden korkutmak veya hoşlanacağınız bir şey söylemek) için toplam adım, şu haber için topladım: Temimu'd-Dari Hıristiyan bir adamdı (Bize) gelip bi'at etti ve Müslüman oldu. Bana, Deccal konusunda size anlattığım şeylere uyan şeylerden bahsetti. Anlattığına göre; o, Lahm ve Cüzam kabilelerinden otuz kişi ile bir deniz gemisine (büyük bir gemiye) binmiş. Dalga onlarla denizde bir ay oynamış ve güneşin battığı yerdeki bir adaya yanaşmışlar. Geminin kayıklarına binip adaya girmişler. Onları çok kıllı bir hayvan karşılamış. Vah sana! Sen kimsin? demişler. Ben Cessase'yim, şu manastırdaki adama gidin, çünkü o sizin haberinize müştaktır, demiş. Temim dedi ki: Bize adamın adını söyleyince onun şeytan olmasından korktuk ve koşarak gittik. Manastıra girince bir de ne görelim, o zamana kadar hiç görmediğimiz iri cüsseli, elleri boynuna sıkı sıkıya bağlanmış bir adam.." Ravi hadisi zikretti.
Deccal onlara; Beysan hurmalığını, Zûğar pınarını ve Ümmî nebiyi sordu (sonra) Şüphesiz ben Mesih Deccal'im, benim çıkmama yakında izin verilecektir dedi. Rasulullah (sav) şöyle buyurdu;
"O Deccal Şam denizinden - veya Yemen denizinden, - hayır aksine doğu tarafından evet doğu tarafından çıkacaktır." dedi. Rasulullah (bunu söylerken) doğu tarafına işaret etti. Fatıma binti Kays: Bunu Rasulullah'tan ezberledim dedi. Ravi hadisi şevketti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Melâhim 15, /985
Senetler:
1. Fatıma bt. Kays el-Fihriyye (Fatıma bt. Kays b. Halid b. Vehb b. Sa'lebe)
2. Ebu Amr Amir eş-Şa'bî (Amir b. Şerahil b. Abdin)
3. Abdullah b. Büreyde el-Eslemî (Abdullah b. Büreyde Husayb b. Abdullah b. Hâris b. el-A'rec b. Sa'd b. Rezzâh b. Adi b. Sehm b)
4. Hüseyin b. Zekvan el-Muallim (Hüseyin b. Zekvan)
5. Ebu Ubeyde Abdulvâris b. Saîd el-Anberî (Abdulvâris b. Saîd b. Zekvân)
6. Ebu Sehl Abdussamed b. Abdulvâris et-Temimî (Abdussamed b. Abdulvâris b. Saîd b. Zekvân)
7. Haccac b. Şair (Haccac b. Yusuf b. Haccac)
Konular:
Kıyamet Alametleri, Cessase