244 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. İsa, ona Hüşeym, ona Husayn, ona Habib b. Ebu Sabit, ona Muhammed b. Ali b. Abdullah b. Abbas, ona babası, ona da dedesi şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber'in (sav) yanında bir gece geçirdim. Uykudan uyanınca önce abdest suyunun yanına geldi, sonra misvağını aldı ve dişlerini misvakladı. Sonra şu ayet-i kerimeleri okumaya başladı: "Gerçekten göklerin ve yerin yaratılışında gece ile gündüzün birbiri ardınca gelişinde akıl sahipleri için ibret verici deliller vardır." (Al-i İmran, 2/190). Sureyi sonuna yaklaşıncaya kadar veya sonuna kadar okumaya devam etti. Abdest alarak, namaz kılacağı yere gelip iki rekât namaz kıldı. Nihayet yatağına dönüp Allah'ın dilediği kadar uyudu. Sonra tekrar uyandı ve önceki yaptıklarını aynen yaptı. Dişlerini misvakladı ve iki rekât namaz kıldı, sonra da vitri kıldı. [Ebû Davud dedi ki: Bu hadisi İbn Fudayl, Husayn'dan rivayet etti ve şöyle dedi: Rasulullah ağzını misvakladı şu ayetleri okuyarak abdest aldı. "Gerçekten göklerin ve yerin yaratılışında..." (Al-i İmran, 2/190) Ayetlerinden itibaren sureyi sonuna kadar okudu.]
Açıklama: Aşağıdaki tarik muallaktır. Muhammed b. Fudayl ile Ebu Davud arasında inkıta' vardır.
Bize Muhammed b. İsa, ona Hüşeym, ona Husayn, ona Habib b. Ebu Sabit, ona Muhammed b. Ali b. Abdullah b. Abbas, ona babası, ona da dedesi şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber'in (sav) yanında bir gece geçirdim. Uykudan uyanınca önce abdest suyunun yanına geldi, sonra misvağını aldı ve dişlerini misvakladı. Sonra şu ayet-i kerimeleri okumaya başladı: "Gerçekten göklerin ve yerin yaratılışında gece ile gündüzün birbiri ardınca gelişinde akıl sahipleri için ibret verici deliller vardır." (Al-i İmran, 2/190). Sureyi sonuna yaklaşıncaya kadar veya sonuna kadar okumaya devam etti. Abdest alarak, namaz kılacağı yere gelip iki rekât namaz kıldı. Nihayet yatağına dönüp Allah'ın dilediği kadar uyudu. Sonra tekrar uyandı ve önceki yaptıklarını aynen yaptı. Dişlerini misvakladı ve iki rekât namaz kıldı, sonra da vitri kıldı. [Ebû Davud dedi ki: Bu hadisi İbn Fudayl, Husayn'dan rivayet etti ve şöyle dedi: Rasulullah ağzını misvakladı şu ayetleri okuyarak abdest aldı. "Gerçekten göklerin ve yerin yaratılışında..." (Al-i İmran, 2/190) Ayetlerinden itibaren sureyi sonuna kadar okudu.]
Birazı hariç, geceleri kalk namaz kıl.
(Gecenin) yarısını (kıl). Yahut bunu biraz azalt.
Ya da bunu çoğalt ve Kur'an'ı tane tane oku.
Bize Abdüsselam b. Mutahher, ona Cafer, ona Ali b. Ali er-Rifâ'î, ona Ebu Mütevekkil en-Nâcî, ona da Ebu Said el-Hudrî şöyle rivayet etmiştir: Rasullah (sav), geceleyin (namaza) kalktığında tekbir alır, ardından "Allah'ım! Seni tenzih eder, sana hamd ederim. İsmin mübarektir, şanın yücedir, senden başka ilah yoktur," derdi. Sonra, üçer defa "Allah'tan başka ilah yoktur", "Tek büyük Allah'tır", "kovulmuş şeytanın dürtmesinden, üflemesinden ve nefesinden, işiten ve bilen Allah'a sığınırım" der, akabinde de tilavete (başlardı). [Ebu Davud şöyle demiştir: (Bir kısım muhaddis), bu hadisin Ali b. Ali vasıtasıyla Hasan'dan mürsel olarak rivayet edildiğini ifade eder. Yanılgı, Cafer'den kaynaklanmaktadır.]
Bize Ali b. Abdullah, ona Abdurrahman b. Mehdi, ona Malik, ona Mahreme b. Süleyman, ona İbn Abbas'ın azatlısı Küreyb, ona da İbn Abbâs (r.anhuma) şöyle demiştir: Ben bir gece teyzem Meymûne'nin yanında kaldım ve kendi kendime “muhakkak Rasulullah'ın (gece) namazını iyice gözetleyeceğim” dedim. Rasulullah için bir döşek serildi. Akabinde Rasulullah o döşeğe uzunlamasına yattı, uyudu. Uyandığında yüzünden uykuyu gidermek için eliyle yüzünü meshetmeye başladı. Sonra Âlu İmrân Sûresinin son on ayetini okuyup bitirdi. Sonra gelip duvarda asılı olan küçük bir su kırbasını aldı ve ondaki su ile abdest aldı. Sonra namaza durdu. Ben de kalktım, O'nun yaptığı gibi yaptım. Sonra gelip O'nun yanı başında namaza durdum. Rasulullah elini benim başımın üzerine koydu. Kulağımı tuttu ve okşamaya başladı. Sonra iki rekâtta bir selam vererek on iki rekat namaz, ardından tek rekâtlı vitir namazı kıldı.
Bize Ali b. Abdullah, ona Ma'n b. İsa, ona Malik, ona Mahreme b. Süleyman, ona İbn Abbas'ın azatlısı Küreyb, on da İbn Abbâs (r.anhuma), teyzesi ve Peygamber'in zevcesi olan Meymûne'nin yanında gecelediğini haber vererek şöyle demiştir: Ben başımı döşeğin enine koyarak uzandım. Rasulullah ile eşi de döşeğin boyuna başlarını koyarak uzandılar. Rasulullah gece yarısı yahut gece yarısı civarına kadar uyudu, sonra uyanıp uyku mahmurluğunu gidermek üzere eliyle yüzünü silerek oturdu. Sonra Âlu İmrân Sûresi'nin son on ayetini okudu. Ardından kalkıp asılı duran bir küçük kırbaya uzandı, ondan güzelce bir abdest aldı ve namaza durdu. Ben de O'nun yaptığı gibi yaptım ve gidip, yanında namaza durdum. Rasulullah (sav) sağ elini başımın üzerine koydu ve sağ kulağımı tutup okşadı. Hz. Peygamber (sav) iki rekâtta bir selam vererek on iki rekat, sonunda da tek rekât vitir kıldı. Ardından müezzin ezan okuyuncaya kadar yine uzandı. Ondan sonra yine kalkıp kısa iki rekât namaz kılıp odasından çıktı ve sabah namazını kıldırdı.
Bize Kuteybe b. Saîd, ona Malik, ona Mahreme b. Süleyman, ona İbn Abbas'ın azatlısı Küreyb, on da İbn Abbâs (r.anhuma), teyzesi ve Peygamber'in zevcesi olan Meymûne'nin yanında gecelediğini haber vererek şöyle demiştir: Ben başımı döşeğin enine koyarak uzandım. Rasulullah ile eşi de döşeğin boyuna başlarını koyarak uzandılar. Rasulullah gece yarısı yahut gece yarısı civarına kadar uyudu, sonra uyanıp uyku mahmurluğunu gidermek üzere eliyle yüzünü silerek oturdu. Sonra Âlu İmrân Sûresi'nin son on ayetini okudu. Ardından kalkıp asılı duran bir küçük kırbaya uzandı, ondan güzelce bir abdest aldı ve namaza durdu. İbn Abbâs der ki: Ben de kalktım, O'nun yaptığı gibi yaptım ve gidip, yanında namaza durdum. Rasulullah (sav) sağ elini başımın üzerine koydu ve sağ kulağımı tutup okşadı. Hz. Peygamber (sav) iki rekâtta bir selam vererek on iki rekat, sonunda da tek rekât vitir kıldı. Ardından müezzin ezan okuyuncaya kadar yine uzandı. Ondan sonra yine kalkıp kısa iki rekât namaz kılıp odasından çıktı ve sabah namazını kıldırdı.
Bize Abdurrahman, ona Süfyan, ona Seleme, ona Küreyb, ona da İbn Abbas (ra) şöyle rivayet etti: Ben bir gece (teyzem) Meymûne'nin yanında kalmıştım. Geceleyin Rasulullah (sav) kalktı, ihtiyacını giderdi, yüzünü ve ellerini yıkadı, [sonra uyudu]. Bir müddet sonra tekrar kalktı, su tulumunu aldı, tulumun ağzındaki bağı çözdü. Sonra orta yollu bir abdest aldı, yani suyu çok kullanmadan ve onu organlara da tam ulaştırarak bir abdest aldı. Sonra namaza durdu. Ben de kalktım ve Hz. Peygamber'in (sav) benim kendisini takip ettiğimi bilmesini istemediğim için uykudan yeni uyanıyormuş gibi gerindim. Abdest aldım. Rasulullah (sav) namaza durdu, ben de onun sol tarafında namaza durdum. Rasulullah (sav) benim kulağımdan tuttu ve sağ tarafına geçirdi. Toplamda on üç rekât namaz kıldı. Sonra yatıp uyudu, hatta horladı. Kendisi uyuduğu zaman horlardı. Sonra Bilâl gelip namaz vaktini haber verdi. Hz. Peygamber (sav) bu sefer abdest almadan namaz kıldı. Duasında da şunları söylüyordu: "Allah’ım! Kalbimde bir nur kıl, gözümde de bir nur, kulağımda da bir nur, sağımda bir nur, solumda bir nur, üstümde bir nur, altımda bir nur, önümde bir nur, arkamda bir nur kıl ve benim nurumu büyüt!" Ravi Küreyb şöyle demiştir: Bu kelimelerden (veya nurlardan) yedisi tâbuttadır (yani kalbin tabutu gibi olan bedendedir). Sonra ben İbn Abbâs'ın oğullarından bir adamla karşılaştım. O bana bu duâ kelimelerini rivayet etti, ayrıca, "Sinirlerimde, etimde, kanımda, saçımda ve bedenime/cildimde" (nur ver) kelimelerini de zikretti, bunun dışında iki haslet daha (kemik ve ilik) söyledi.