115 Kayıt Bulundu.
Bize İsmâil b. Abdullah, ona Mâlik, ona Rabîa b. Ebu Abdurrahman, ona Kasım b. Muhammed, ona da Peygamber’in hanımı Âişe şöyle demiştir: "Berîre üzerinden üç hüküm (sünnet) gerçekleşmiştir. Bu hükümlerden birisi şudur: Berîre hürriyetine kavuştu ve evliliğini devam ettirme konusunda tercih kendisine bırakıldı. (Diğeri) Allah Rasulu (sav) onun hakkında 'Velâyet hakkı köleyi âzat edene aittir' buyurdu. (Bir diğeri de) Rasulullah (sav) evine girdiği esnada çömlekte et (yemeği) kaynıyordu. Onun önüne ekmek ve evde bulunan katıklardan biri kondu. Bunun üzerine Allah Rasulu (sav) 'sanki ben içinde et bulunan bir çömlek gördüydüm?' diye sordu. Onlar da 'evet, ama o Berîre’ye sadaka olarak verilmiş bir ettir, oysa siz sadaka yemiyorsunuz' diye cevap verdiler. Bunun üzerine Allah Rasulu (sav) 'O Berîre’ye sadaka, bizim için ise hediyedir' buyurdu."
Bana Abdurrahman, ona Mâlik; (T) Bize İshak b. İsa, ona Mâlik, ona Rabîa b. Ebu Abdurrahman, ona Kasım b. Muhammed, ona da Âişe şöyle rivayet etmiştir: "Berîre üzerinden üç hüküm (sünnet) gerçekleşmiştir. Bu üç hükümden birisi şudur: Berîre hürriyetine kavuştu ve evliliğini devam ettirme konusunda tercih kendisine bırakıldı. (Diğeri) Allah Rasulu (sav) onun hakkında 'Velâyet hakkı köleyi âzat edene aittir' buyurdu. (Bir diğeri de) Rasulullah (sav) evine girdiği esnada çömlekte et (yemeği) kaynıyordu. Onun önüne ekmek ve evde bulunan katıklardan biri kondu. Bunun üzerine Allah Rasulu (sav) 'sanki ben içinde et bulunan bir çömlek gördüydüm?' diye sordu. Onlar da 'evet, ey Allah'ın Rasulü, ama o Berîre’ye sadaka olarak verilmiş bir ettir, oysa siz sadaka yemiyorsunuz' diye cevap verdiler. Bunun üzerine Allah Rasulu (sav) 'O Berîre’ye sadaka, bizim için ise hediyedir' buyurdu."
Bize Ebu Velîd, ona Şu'be ve Hemmâm, onlara Katâde, ona İkrime, ona da İbn Abbâs, Berîre'nin kocasını (Mugîs'i) kast ederek “ben onu bir köle olarak gördüm” demiştir.
Bize Kuteybe b. Saîd, ona İsmâil b. Cafer, ona Rabîa, ona da Kâsım b. Muhammed şöyle demiştir: "Berîre dolayısıyla üç hüküm gerçekleşmiştir: (Birincisi) Âişe onu satın alıp azat etmek istedi, ama sahipleri 'onun velayet hakkı bizimdir' dediler. Âişe durumu Rasulullah’a (sav) iletti. Bunun üzerine Allah Rasulü (sav)'onların bu şartını kabul etsen de bir şey değişmez. Zira velâyet hakkı sadece köleyi âzat edene aittir' buyurdu. (İkincisi) O âzat edildiğinde kocasının yanında kalmakla ondan ayrılmak konusunda serbest bırakıldı. (Üçüncüsü) Bir gün Nebî (sav) Âişe’nin evine girdiğinde ateşin üzerinde kaynayan bir çömlek vardı. Yemek getirilmesini istediğinde kendisine ekmek ve ev katıklarından biri getirildi. Bunun üzerine o 'benim gördüğüm et (yemeği) değil miydi?' diye sordu. Onlar 'evet, ey Allah'ın Rasulü, fakat o Berîre’ye sadaka olarak verilmiş bir ettir, o da bize hediye etti. Bunun üzerine Peygamber (sav) 'O et, Berîre için sadaka, bizim için hediyedir' buyurdu."
Bize Abdullah b. Recâ, ona Şu'be, ona Hakem, ona İbrahim, ona da Esved şöyle rivayet etmiştir: Âişe, Berîre'yi satın almak istedi, fakat efendileri velâyet hakkının mutlaka kendilerine ait olmasını şart koştular. Bunun üzerine Âişe bu durumu Peygamber'e (sav) bildirdi. Peygamber (sav) "sen Berîre'yi satın al ve hürriyete kavuştur. Çünkü velâyet hakkı sadece hürriyete kavuşturana aittir" buyurdu. Peygamber'e bir et getirildi ve “bu, Berîre'ye sadaka verilen ettir” denildi. Bunun üzerine Peygamber (sav) "ona bir sadaka, bize de hediyedir" buyurdu. Bize Âdem b. Ebu Iyâs, ona da Şu'be bu hadisi rivayet etmiş ve rivayetinde “Berîre kocasından boşanma konusunda serbest bırakıldı” eklemesi yer almıştır.