118 Kayıt Bulundu.
Bize Hişam b. Ammar, ona Yusuf b. Muhammed b. Sayfî b. Süheyb el-Hayr, ona Abdülhamid b. Ziyad b. Sayfî b. Süheyb, ona Şuayb b. Amr, ona da Süheyb el-Hayr'dan rivayet edildiğine göre: Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Herhangi bir adam ödünç alacağı şeyi sahibine ödememek kararı ile borçlanırsa Allah'ın huzuruna hırsız olarak çıkar." Bu hadis başka bir senedle de Süheyb'den, merfu olarak rivayet edilmiştir.
Açıklama: Elbani hasen sahih demiştir.
Bize Abdân, ona Cerîr, ona Muğira, ona eş-Şa'bî, ona Câbir'in anlattığına göre (babam) Abdullah b. Amr b. Haram, borçlu olarak vefat etti. Ben de onun alacaklılarının bu borçtan bir miktarını indirmeleri hususunda Nebi'den (sav) yardım istedim. Nebi (sav) onlardan bunu talep etti. Ama adamlar bunu kabul etmedi. Bunun üzerine Nebi (sav) bana "Git, hurmanı toplayıp cins cins ayır. Acve cinsini ayrı, Azkuzeyd cinsini de ayrı koy. Sonra bana haber gönder!" dedi. Ben de bunları yaptım. Sonra Nebi'ye (sav) haber gönderdim. Rasul-i Ekrem (sav) geldi ve hurma yığınının üst tarafına ya da ortasına oturdu. Sonra (orada bekleşen alacaklılara işaret ederek) "Haydi bunları alacaklılar için ölç (ve haklarını ver!)" buyurdu. Ben de o alacaklılar için (hurmaları ) ölçtüm ve haklarını tamamen verdim. (Ancak yine de) geriye hurma arttı. Sanki o hurmalardan hiçbir şey eksilmemiş gibiydi. Firâs'ın Şa'bî'den onun da Câbir'den nakline göre Nebi'den (sav) yaptığı rivayette "Câbir alacaklılar için ölçmeye devam etti, nihayet borcu ödedi." cümlesi yer almaktadır. Hişâm'ın Vehb'ten onun da Câbir'den nakline göre ise Nebi (sav) "Hurma salkımlarını alacaklılar için kes, sonra da haklarını öde!" buyurmuştur.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Firâs b. Yahya arasında inkıta vardır.
Bize Abdân, ona Cerîr, ona Muğira, ona eş-Şa'bî, ona Câbir'in anlattığına göre (babam) Abdullah b. Amr b. Haram, borçlu olarak vefat etti. Ben de onun alacaklılarının bu borçtan bir miktarını indirmeleri hususunda Nebi'den (sav) yardım istedim. Nebi (sav) onlardan bunu talep etti. Ama adamlar bunu kabul etmedi. Bunun üzerine Nebi (sav) bana "Git, hurmanı toplayıp cins cins ayır. Acve cinsini ayrı, Azkuzeyd cinsini de ayrı koy. Sonra bana haber gönder!" dedi. Ben de bunları yaptım. Sonra Nebi'ye (sav) haber gönderdim. Rasul-i Ekrem (sav) geldi ve hurma yığınının üst tarafına ya da ortasına oturdu. Sonra (orada bekleşen alacaklılara işaret ederek) "Haydi (bunları) alacaklılar için ölç (ve haklarını ver!)" buyurdu. Ben de o alacaklılar için (hurmaları ) ölçtüm ve haklarını tamamen verdim. (Ancak yine de) geriye hurma arttı. Sanki ondan hiçbir şey eksilmemiş gibiydi. Firâs'ın Şa'bî'den onun da Câbir'den nakline göre Nebi'den (sav) yaptığı rivayette "Câbir alacaklılar için ölçmeye devam etti, nihayet borcu ödedi." cümlesi yer almaktadır. Hişâm'ın Vehb'ten onun da Câbir'den nakline göre ise Nebi (sav) "Hurma salkımlarını alacaklılar için kes, sonra da haklarını öde!" buyurmuştur.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Hişam b. Urve arasında inkıta vardır.
Bize Abdân, ona Cerîr, ona Muğira, ona eş-Şa'bî, ona Câbir'in anlattığına göre (babam) Abdullah b. Amr b. Haram, borçlu olarak vefat etti. Ben de onun alacaklılarının bu borçtan bir miktarını indirmeleri hususunda Nebi'den (sav) yardım istedim. Nebi (sav) onlardan bunu talep etti. Ama adamlar bunu kabul etmedi. Bunun üzerine Nebi (sav) bana "Git, hurmanı toplayıp cins cins ayır. Acve cinsini ayrı, Azkuzeyd cinsini de ayrı koy. Sonra bana haber gönder!" dedi. Ben de bunları yaptım. Sonra Nebi'ye (sav) haber gönderdim. Rasul-i Ekrem (sav) geldi ve hurma yığınının üst tarafına ya da ortasına oturdu. Sonra (orada bekleşen alacaklılara işaret ederek) "Haydi bunları alacaklılar için ölç (ve haklarını ver!)" buyurdu. Ben de o alacaklılar için (hurmaları ) ölçtüm ve haklarını tamamen verdim. (Ancak yine de) geriye hurma arttı. Sanki o hurmalardan hiçbir şey eksilmemiş gibiydi. Firâs'ın Şa'bî'den onun da Câbir'den nakline göre Nebi'den (sav) yaptığı rivayette "Câbir alacaklılar için ölçmeye devam etti, nihayet borcu ödedi." cümlesi yer almaktadır. Hişâm'ın Vehb'ten onun da Câbir'den nakline göre ise Nebi (sav) "Hurma salkımlarını alacaklılar için kes, sonra da haklarını öde!" buyurmuştur.
Bize Süleyman b. Davud el-Mehri, ona İbn Vehb, ona Said b. Ebu Eyyüb, ona Ebu Abdullah el-Kuraşî, ona Ebu Bürde b. Ebu Musa el-Eş'arî, ona da babasının (Abdullah b. Kays) naklettiğine göre Rasululah (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah katında nehyettiği büyük günahlar (kebair) dışındaki en büyük günah, kişinin ödeyecek mal bırakmadan borçlu olarak O'nun (cc) huzuruna çıkmasıdır."