Açıklama: İsnadı Şeyhân'nın şartlarına göre sahihtir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
42541, HM002057
Hadis:
حَدَّثَنَا وَكِيعٌ عَنْ سُفْيَانَ عَنْ عَبْدِ الْكَرِيمِ الْجَزَرِيِّ عَنْ طَاوُسٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ
لَا تَعِبْ عَلَى مَنْ صَامَ فِي السَّفَرِ وَلَا عَلَى مَنْ أَفْطَرَ قَدْ صَامَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فِي السَّفَرِ وَأَفْطَرَ
Tercemesi:
Açıklama:
İsnadı Şeyhân'nın şartlarına göre sahihtir.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Abbas b. Abdulmuttalib 2057, 1/617
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Abdurrahman Tâvus b. Keysan el-Yemanî (Tâvus b. Keysan)
3. Ebu Said Abdülkerim b. Malik el-Cezerî (Abdülkerim b. Malik el-Cezerî)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
Konular:
Hz. Peygamber, ibadetlerde kolaylığı tercihi
Oruç, seferde
أَخْبَرَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ قَالَ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ قَالَ حَدَّثَنَا عَاصِمٌ الأَحْوَلُ عَنْ مُوَرِّقٍ الْعِجْلِىِّ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ كُنَّا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى السَّفَرِ فَمِنَّا الصَّائِمُ وَمِنَّا الْمُفْطِرُ فَنَزَلْنَا فِى يَوْمٍ حَارٍّ وَاتَّخَذْنَا ظِلاَلاً فَسَقَطَ الصُّوَّامُ وَقَامَ الْمُفْطِرُونَ فَسَقَوُا الرِّكَابَ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « ذَهَبَ الْمُفْطِرُونَ الْيَوْمَ بِالأَجْرِ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20830, N002285
Hadis:
أَخْبَرَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ قَالَ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ قَالَ حَدَّثَنَا عَاصِمٌ الأَحْوَلُ عَنْ مُوَرِّقٍ الْعِجْلِىِّ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ كُنَّا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى السَّفَرِ فَمِنَّا الصَّائِمُ وَمِنَّا الْمُفْطِرُ فَنَزَلْنَا فِى يَوْمٍ حَارٍّ وَاتَّخَذْنَا ظِلاَلاً فَسَقَطَ الصُّوَّامُ وَقَامَ الْمُفْطِرُونَ فَسَقَوُا الرِّكَابَ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « ذَهَبَ الْمُفْطِرُونَ الْيَوْمَ بِالأَجْرِ » .
Tercemesi:
Bize İshak b. İbrahim, ona Ebu Muâviye, ona Âsım el-Ahvel, ona Müverrik el-Iclî, ona da Enes b. Mâlik şöyle rivayet etmiştir:
Yolculukta Rasulullah (sav) ile beraber idik. Bizden oruç tutan da vardı, tutmayan da. Sıcak bir günde konakladık ve gölgelikler yaptık. Oruçlular (halsiz) düştü, oruç tutmayanlar ise sağlam kalıp binekleri suladılar. (Bunun üzerine) Hz. Peygamber (sav), ''bugün oruç tutmayanlar sevabı götürdü!'' buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Sıyâm 52, /2235
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Mu'temir Müverrik b. Müşemric el-Icli (Müverrik b. Müşemric b. Abdullah)
3. Ebu Abdurrahman Asım el-Ahvel (Asım b. Süleyman)
4. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
5. İshak b. Râhûye el-Mervezî (İshak b. İbrahim b. Mahled)
Konular:
Oruç, seferde
Sevap, sevap
Yardımseverlik, yardımlaşma
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21135, T001684
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ مُوسَى أَنْبَأَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ الْمُبَارَكِ أَنْبَأَنَا سَعِيدُ بْنُ عَبْدِ الْعَزِيزِ عَنْ عَطِيَّةَ بْنِ قَيْسٍ عَنْ قَزَعَةَ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ الْخُدْرِىِّ قَالَ : لَمَّا بَلَغَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم عَامَ الْفَتْحِ مَرَّ الظَّهْرَانِ فَآذَنَنَا بِلِقَاءِ الْعَدُوِّ فَأَمَرَنَا بِالْفِطْرِ فَأَفْطَرْنَا أَجْمَعُونَ . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . وَفِى الْبَابِ عَنْ عُمَرَ .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Muhammed b. Musa, ona Abdullah b. Mübârek, ona Said b. Abdülaziz, ona Atiyye b. Kays, ona Kaze'a, ona da Ebu Said el-Hudrî şöyle rivayet etmiştir:
Nebî (sav) Fetih senesinde Merra'z-Zehrân (denilen yere) ulaştığında bize düşmanla karlışacağımızı bildirip oruçlarımızı bozmamızı emretti. Biz de topluca oruçlarımızı bozduk.
Ebu İsa şöyle demiştir: Bu, hasen-sahih bir hadistir. Bu konuda Ömer'den de hadis nakledilmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Cihâd 13, 4/198
Senetler:
()
Konular:
Cihad, önemi
Oruç, bozulması
Oruç, seferde
Oruç, seferde, düşmana karşı koyabilmek için oruç tutmamak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
26291, N001457
Hadis:
أَخْبَرَنِى أَحْمَدُ بْنُ يَحْيَى الصُّوفِىُّ قَالَ حَدَّثَنَا أَبُو نُعَيْمٍ قَالَ حَدَّثَنَا الْعَلاَءُ بْنُ زُهَيْرٍ الأَزْدِىُّ قَالَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ الأَسْوَدِ عَنْ عَائِشَةَ أَنَّهَا اعْتَمَرَتْ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مِنَ الْمَدِينَةِ إِلَى مَكَّةَ حَتَّى إِذَا قَدِمَتْ مَكَّةَ قَالَتْ يَا رَسُولَ اللَّهِ بِأَبِى أَنْتَ وَأُمِّى قَصَرْتَ وَأَتْمَمْتُ وَأَفْطَرْتَ وَصُمْتُ . قَالَ « أَحْسَنْتِ يَا عَائِشَةُ » . وَمَا عَابَ عَلَىَّ .
Tercemesi:
Bana Ahmed b. Yahya es-Sufî, ona Ebu Nuaym, ona el-Alâ b. Züheyr el-Ezdî, ona Abdurrahman b. el-Esved, ona da Âişe’nin rivayet ettiğine göre kendisi umre yapmak için Rasulullah (sav) ile birlikte Medine’den Mekke’ye gitti. Mekke’ye geldiğinde: Ey Allah’ın Rasulü, babam anam sana feda olsun, sen namazı kısaltarak kıldın, ben tam kıldım. Sen oruç açtın, ben oruç tuttum. Rasulullah (sav): “Sen iyi yaptın ey Âişe” dedi ve beni ayıplamadı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Taksîru's-salât fi's-sefer 4, /2183
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Abdurrahman b. Esved en-Nehaî (Abdurrahman b. Esved b. Yezid b. Kays)
3. Ebu Züheyr Alâ b. Züheyr el-Ezdî (Alâ b. Züheyr b. Abdullah b. Züheyr)
4. Ebu Nuaym Fadl b. Dükeyn el-Mülâi (Fadl b. Amr b. Hammâd b. Züheyr b. Dirhem)
5. Ebu Cafer Ahmed b. Yahya el-Evdî (Ahmed b. Yahya b. Zekeriyya)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, seferde namazları kısaltmak
Oruç, seferde
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30256, B002996
Hadis:
حَدَّثَنَا مَطَرُ بْنُ الْفَضْلِ حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ هَارُونَ حَدَّثَنَا الْعَوَّامُ حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ أَبُو إِسْمَاعِيلَ السَّكْسَكِىُّ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا بُرْدَةَ وَاصْطَحَبَ هُوَ وَيَزِيدُ بْنُ أَبِى كَبْشَةَ فِى سَفَرٍ ، فَكَانَ يَزِيدُ يَصُومُ فِى السَّفَرِ فَقَالَ لَهُ أَبُو بُرْدَةَ سَمِعْتُ أَبَا مُوسَى مِرَارًا يَقُولُ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « إِذَا مَرِضَ الْعَبْدُ أَوْ سَافَرَ ، كُتِبَ لَهُ مِثْلُ مَا كَانَ يَعْمَلُ مُقِيمًا صَحِيحًا » .
Tercemesi:
Bize Matar b. Fadl, ona Yezid b. Harun, ona Avvâm, ona da Ebu İsmail İbrahim es-Seksekî, Ebu Bürde'den naklen şöyle rivayet etmiştir:
O ve Yezid b. Ebu Kebşe bir yolculukta arkadaşlık etmişler. Yezid, yolculukta oruç tutardı. Ebu Bürde, ona, "Ebu Musa'yı çok kere işittiğime göre Rasulullah (sav), 'Kul hasta olduğunda ya da yolculuk yaptığında mukîm ve sağlıklı iken yaptıklarının (sevabı) gibi sevap alır' buyurmuştur" dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Cihâd ve's-Siyer 134, 1/793
Senetler:
1. Ebu Musa Abdullah b. Kays el-Eş'arî (Abdullah b. Kays b. Süleym)
2. Ebu Bürde b. Ebu Musa el-Eş'arî (Amir b. Abdullah b. Kays b. Süleym)
3. Ebu İsmail İbrahim b. Abdurrahman es-Seksekî (İbrahim b. Abdurrahman b. İsmail)
4. Ebu İsa Avvam b. Havşeb eş-Şeybanî (Avvam b. Havşeb b. Yezid b. Rüveym)
5. Ebu Halid Yezid b. Harun el-Vasitî (Yezid b. Harun b. Zâzî b. Sabit)
6. Matar b. Fadl el-Mervezî (Matar b. Fadl)
Konular:
İbadet, zorlukla yapılan
Oruç, seferde
Öneri Formu
Hadis Id, No:
281348, T000713-2
Hadis:
حَدَّثَنَا نَصْرُ بْنُ عَلِىٍّ حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ زُرَيْعٍ حَدَّثَنَا الْجُرَيْرِىُّ ح قَالَ وَحَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ وَكِيعٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الأَعْلَى بْنُ عَبْدِ الأَعْلَى عَنِ الْجُرَيْرِىِّ عَنْ أَبِى نَضْرَةَ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ قَالَ كُنَّا نُسَافِرُ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَمِنَّا الصَّائِمُ وَمِنَّا الْمُفْطِرُ فَلاَ يَجِدُ الْمُفْطِرُ عَلَى الصَّائِمِ وَلاَ الصَّائِمُ عَلَى الْمُفْطِرِ فَكَانُوا يَرَوْنَ أَنَّهُ مَنْ وَجَدَ قُوَّةً فَصَامَ فَحَسَنٌ وَمَنْ وَجَدَ ضَعْفًا فَأَفْطَرَ فَحَسَنٌ . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize Nasr b. Ali, ona Yezid b. Zürey', ona el-Cüreyrî; (T) Bize Süfyân b. Vekî', ona Abdüla'lâ b. Abdüla'lâ, ona el-Cüreyrî, ona Ebu Nadre, ona da Ebu Said el-Hudrî şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav) ile beraber yolculuk yapardık. Kimimiz oruçlu (olur), kimimiz de oruç (tutmazdı). Ne oruç tutmayan, oruçluyu ne de oruçlu, oruç tutmayanı ayıplardı. Onlar, güç yetirip oruç tutanın ve (kendisinde) zayıflık bulup oruç tutmayanın (davranışını) hoş (karşılarlardı).
Ebu İsa şöyle demiştir: Bu, hasen-sahih bir hadistir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Savm 19, 3/92
Senetler:
1. Ebu Said el-Hudrî (Sa'd b. Malik b. Sinan b. Sa'lebe b. Ebcer)
2. Ebu Nadre Münzir b. Malik el-Avfî (Münzir b. Malik b. Kuta'a)
3. Ebu Mesud Said b. İyâs el-Cüreyrî (Said b. İyâs)
4. Ebu Muaviye Yezid b. Zürey' el-Ayşî (Yezid b. Zürey' b. Yezid)
5. Sağîr Ebu Amr Nasr b. Ali el-Ezdî (Nasr b. Ali b. Nasr b. Ali b. Sahban b. Übey)
Konular:
Müslüman, Hoşgörü, müsamaha
Oruç Olgusu
Oruç, seferde
حَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ وَيُوسُفُ بْنُ عِيسَى قَالاَ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ حَدَّثَنَا أَبُو هِلاَلٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ سَوَادَةَ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ رَجُلٌ مِنْ بَنِى عَبْدِ اللَّهِ بْنِ كَعْبٍ قَالَ أَغَارَتْ عَلَيْنَا خَيْلُ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَأَتَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَوَجَدْتُهُ يَتَغَدَّى فَقَالَ « ادْنُ فَكُلْ » . فَقُلْتُ إِنِّى صَائِمٌ . فَقَالَ « ادْنُ أُحَدِّثْكَ عَنِ الصَّوْمِ أَوِ الصِّيَامِ إِنَّ اللَّهَ تَعَالَى وَضَعَ عَنِ الْمُسَافِرِ الصَّوْمَ وَشَطْرَ الصَّلاَةِ وَعَنِ الْحَامِلِ أَوِ الْمُرْضِعِ الصَّوْمَ أَوِ الصِّيَامَ » . وَاللَّهِ لَقَدْ قَالَهُمَا النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم كِلْتَيْهِمَا أَوْ إِحْدَاهُمَا فَيَا لَهْفَ نَفْسِى أَنْ لاَ أَكُونَ طَعِمْتُ مِنْ طَعَامِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم .
[ قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنْ أَبِى أُمَيَّةَ . قَالَ أَبُو عِيسَى حَدِيثُ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ الْكَعْبِىِّ حَدِيثٌ حَسَنٌ وَلاَ نَعْرِفُ لأَنَسِ بْنِ مَالِكٍ هَذَا عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم غَيْرَ هَذَا الْحَدِيثِ الْوَاحِدِ . وَالْعَمَلُ عَلَى هَذَا عِنْدَ أَهْلِ الْعِلْمِ . وَقَالَ بَعْضُ أَهْلِ الْعِلْمِ الْحَامِلُ وَالْمُرْضِعُ تُفْطِرَانِ وَتَقْضِيَانِ وَتُطْعِمَانِ . وَبِهِ يَقُولُ سُفْيَانُ وَمَالِكٌ وَالشَّافِعِىُّ وَأَحْمَدُ . وَقَالَ بَعْضُهُمْ تُفْطِرَانِ وَتُطْعِمَانِ وَلاَ قَضَاءَ عَلَيْهِمَا وَإِنْ شَاءَتَا قَضَتَا وَلاَ إِطْعَامَ عَلَيْهِمَا . وَبِهِ يَقُولُ إِسْحَاقُ .]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
281349, T000715-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ وَيُوسُفُ بْنُ عِيسَى قَالاَ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ حَدَّثَنَا أَبُو هِلاَلٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ سَوَادَةَ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ رَجُلٌ مِنْ بَنِى عَبْدِ اللَّهِ بْنِ كَعْبٍ قَالَ أَغَارَتْ عَلَيْنَا خَيْلُ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَأَتَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَوَجَدْتُهُ يَتَغَدَّى فَقَالَ « ادْنُ فَكُلْ » . فَقُلْتُ إِنِّى صَائِمٌ . فَقَالَ « ادْنُ أُحَدِّثْكَ عَنِ الصَّوْمِ أَوِ الصِّيَامِ إِنَّ اللَّهَ تَعَالَى وَضَعَ عَنِ الْمُسَافِرِ الصَّوْمَ وَشَطْرَ الصَّلاَةِ وَعَنِ الْحَامِلِ أَوِ الْمُرْضِعِ الصَّوْمَ أَوِ الصِّيَامَ » . وَاللَّهِ لَقَدْ قَالَهُمَا النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم كِلْتَيْهِمَا أَوْ إِحْدَاهُمَا فَيَا لَهْفَ نَفْسِى أَنْ لاَ أَكُونَ طَعِمْتُ مِنْ طَعَامِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم .
[ قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنْ أَبِى أُمَيَّةَ . قَالَ أَبُو عِيسَى حَدِيثُ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ الْكَعْبِىِّ حَدِيثٌ حَسَنٌ وَلاَ نَعْرِفُ لأَنَسِ بْنِ مَالِكٍ هَذَا عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم غَيْرَ هَذَا الْحَدِيثِ الْوَاحِدِ . وَالْعَمَلُ عَلَى هَذَا عِنْدَ أَهْلِ الْعِلْمِ . وَقَالَ بَعْضُ أَهْلِ الْعِلْمِ الْحَامِلُ وَالْمُرْضِعُ تُفْطِرَانِ وَتَقْضِيَانِ وَتُطْعِمَانِ . وَبِهِ يَقُولُ سُفْيَانُ وَمَالِكٌ وَالشَّافِعِىُّ وَأَحْمَدُ . وَقَالَ بَعْضُهُمْ تُفْطِرَانِ وَتُطْعِمَانِ وَلاَ قَضَاءَ عَلَيْهِمَا وَإِنْ شَاءَتَا قَضَتَا وَلاَ إِطْعَامَ عَلَيْهِمَا . وَبِهِ يَقُولُ إِسْحَاقُ .]
Tercemesi:
Bize Ebu Kureyb ve Yusuf b. İsa, onlara Veki‘, ona Ebu Hilal, ona Abdullah b. Sevade, ona -Abdullah b. Ka‘b oğullarından bir adam-, Enes b. Malik’in şöyle dediğini rivayet etmiştir: Bize Rasulullah’ın (sav) atlıları baskın yaptı. Sonra ben, Rasulullah’ın (sav) yanına vardım. Onun kuşluk vakti, yemeğini yediğini gördüm. O:
-Gel yemek ye, buyurdu. Ben: Ben oruçluyum, dedim. O:
-O halde gel ben de sana oruçtan -savm yahut siyâm dedi- söz edeyim. Şüphesiz Allah yolcudan oruç tutma mükellefiyetiyle namazın yarısını kaldırmıştır. Hamile yahut süt emziren kadından da oruç –savm ya da siyâm dedi- mükellefiyetini kaldırmıştır, buyurdu. Vallahi Nebi ya her ikisini söyledi ya da onlardan birisini söz konusu etti. Keşke ben de Rasulullah’ın (sav) yemeğinden yemiş olsaydım.
[Tirmizi dedi ki: Bu hususta Ebu Umeyye’den gelmiş rivayet de vardır.
Ebu İsa dedi ki: Enes b. Malik el-Ka‘bî’nin hadisi hasen bir hadistir. Biz burada sözü geçen Enes b. Malik’in Nebiden (sav) rivayet ettiği bu biricik hadisten başka rivayet ettiğini bilmiyoruz. İlim ehli nezdinde de uygulama/amel buna göredir. Kimi ilim ehli de, hamile ve süt emziren kadın oruçlarını açarlar ama hem kazasını yaparlar hem de fakirlere (fidye olarak) yemek yedirirler. Süfyan, Malik, Şâfiî ve Ahmed de bu kanaattedir.
Kimileri de oruçlarını açar, yemek yedirirler fakat kazasını yapmak yükümlülükleri yoktur. Bununla birlikte dilerlerse kaza yaparlar, yemek yedirme mükellefiyetleri olmaz, derler. İshak da böyle demiştir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Savm 21, 3/94
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Abdullah b. Sevade el-Kuşeyri (Abdullah b. Sevade b. Hanzala)
3. Ebu Hilal Muhammed b. Süleym er-Rasibî (Muhammed b. Süleym)
4. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
5. Ebu Küreyb Muhammed b. Alâ el-Hemdânî (Muhammed b. Alâ b. Kureyb)
Konular:
Namaz, seferde namazları kısaltmak
Oruç, hamile ve emzirenlerin orucu
Oruç, kaza ve keffareti
Oruç, seferde
Teşvik edilenler, Fidye vermek