176 Kayıt Bulundu.
Bize Züheyr b. Harb, ona Cerir, ona Süheyl, ona Abdullah b. Dinar, ona Ebû Salih, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "İman yetmiş veya altmış küsür şubedir. En üstünü kelime-i tevhîd yani Allah'tan başka ilah yoktur' sözüdür. En aşağısı ise yolda geçenlere eziyet veren şeyleri kaldırmaktır. Haya da imandan bir şubedir."
Bana Harmele b. Yahya, ona İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihab, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah'a ve ahiret gününe iman eden ya hayır söylesin ya da sussun! Allah'a ve ahiret gününe iman eden komşusuna ikramda bulunsun! Allah'a ve ahiret gününe iman eden misafirine ikram etsin!"
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Ebu Ahvas, ona Ebu Hasîn, ona Ebû Salih, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah'a ve ahiret gününe iman eden komşusuna eziyet etmesin! Allah'a ve ahiret gününe iman eden misafirine ikram etsin! Allah'a ve ahiret gününe iman eden ya hayır söylesin ya da sussun!"
Bana Muhammed b. Müsenna, ona İbn Ebu Adî, ona Şube, ona Süleyman, ona Zekvân, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Zina eden kişi zina ederken mümin olarak zina etmez. Hırsızlık yapan kişi bunu yaptığı zaman bunu mümin olarak yapmaz. Şarap içen kişi onu mümin olarak içmez. Tövbe kapısı ise her daim açıktır."
Bize Abdülazîz b. Abdullah, ona İbrahim b. Sa'd, ona İbn Şihâb, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Allah'a ve ahiret gününe iman eden, ya hayır söylesin ya da sussun. Allah'a ve ahiret gününe iman eden, komşusuna eziyet etmesin. Allah'a ve ahiret gününe iman eden, misafirine ikram etsin."
Bize Hasan b. Ali el-Hulvânî, ona Ebu Tevbe Rabî b. Nafi, ona Muaviye b. Sellâm, ona Zeyd, Ebu Sellâm, ona Abdullah b. Ferrûh, ona da Hz. Aişe'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur. "Âdem oğullarından her insan, üç yüz altmış mafsal ile yaratılmıştır. Her kim bu üç yüz altmış mafsal sayısınca “Allahu ekber”, “elhamdülillah”, “lâ ilâhe illallah”, “sübhânallah” ve “estağfirullah” der; insanların yolundan bir taşı, dikeni veya kemiği kaldırır; bir iyiliği tavsiye eder veya bir kötülükten alıkoyarsa, o günü, cehennemden uzaklaştırılmış olarak geçirir." [Ebu Tevbe der ki: Hz. Peygamber (sav) "yürür (يَمْشِى)", yerine "akşamlamış olur (يُمْسِى)" buyurmuş da olabilir.]