176 Kayıt Bulundu.
Bize Ahmed b. Salih, ona İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihâb, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman ve İbn Museyyeb, onlara da Ebu Hureyre'nin (ra.) rivâyet ettiğine göre Rasûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Zina eden kişi (olgun bir) mümin olduğu hâlde zina edemez. İçki içen de (olgun bir) mümin olarak içki içemez. Hırsız da (olgun bir) mümin olarak hırsızlık yapamaz." Bize İbn Şihâb, ona Abdülmelik b. Ebu Bekir b. Abdurrahman b. Hişâm, ona da Ebu Bekir aynı hadisi Ebu Hureyre'den rivayet etmiş ve rivayetine şu ifadeleri de eklemiştir: "İnsanların gözleri önünde yağmacılık yapan yüksek mevki' sahibi biri, bu işi yaparken (olgun) mümin olarak yapamaz."
Açıklama: “Mü’min olarak yapmaz...” cümleleri, imanın kemâli ondan zâil olur anlamındadır. Yani kâmil mü’min bunları yapmaz demektir. Hz. Peygamber’in, ifâdeyi güçlendirmek ve etkisini arttırmak için zaman zaman böyle bir üslubu benimsediği bilinmektedir. Bile bile inkârın dışında hiçbir günah, insanı imandan çıkarmaz. Ulemanın icmâı ile de sâbittir ki, haram işleyenler kâfir olmazlar, imanlarını kaybetmezler.
Bize Ebu Küreyb, ona Abde b. Süleyman, ona Muhammed b. Amr, ona da Ebu Seleme, Ebu Hureyre'nin (ra.) şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Rasûlullah’a (sav.) hangi amelin daha üstün veya hayırlı olduğu sorulduğunda, 'Allah’a ve Rasulüne iman etmektir' buyurdu. 'Sonra hangisidir?' denildiğinde, 'Tüm amellerin zirvesi olan cihaddır' buyurdu. 'Sonra hangisidir?' diye sorulduğunda, 'Günah karışmamış (mebrûr) hacdır' buyurdu." [Ebu İsa (et-Tirmizî), bu hadisin hasen-sahih olduğunu söylemiş ve rivayetin Ebu Hureyre vasıtasıyla Rasûlullah’tan (sav.) farklı senedlerle de nakledildiğini bildirmiştir.]
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: الْجِهَادُ سَنَامُ الْعَمَلِ
Bize Saîd b. Ufeyr şöyle rivâyet etti: Bana Leys, ona Ukayl, ona İbn Şihâb, ona Ebu Bekir b. Abdurrahman, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivâyet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuş: "Zinâ eden kişi, (olgun bir) mümin olduğu hâlde zina edemez. içki içen de (olgun bir) mümin olarak içki içemez. Hırsız da (olgun bir) mümin olduğu halde hırsızlık yapamaz. Halkın gözü önünde yağmacılık eden kimse de (olgun bir) mümin olarak çapulculuk edemez" 58. Bize Saîd b. Müseyyeb ve Ebu Seleme b Abdurrahman, onlara da Ebu Hureyre bu hadisin benzerini Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etmiştir. Ancak bu rivayette Çapulculuk ile ilgili bölüm yoktur.
Açıklama: Rivayet muallak olmayıp mevsuldür (İbn Hacer, Fethu'l-Bârî, XII, 59).
Bize Saîd b. Ufeyr şöyle rivâyet etti: Bana Leys, ona Ukayl, ona İbn Şihâb, ona Ebu Bekir b. Abdurrahman, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivâyet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuş: "Zinâ eden kişi, (olgun bir) mümin olduğu hâlde zina edemez. içki içen de (olgun bir) mümin olarak içki içemez. Hırsız da (olgun bir) mümin olduğu halde hırsızlık yapamaz. Halkın gözü önünde yağmacılık eden kimse de (olgun bir) mümin olarak çapulculuk edemez" 58. Bize Saîd b. Müseyyeb ve Ebu Seleme b Abdurrahman, onlara da Ebu Hureyre bu hadisin benzerini Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etmiştir. Ancak bu rivayette Çapulculuk ile ilgili bölüm yoktur.
Açıklama: Rivayet muallak olmayıp mevsuldür (İbn Hacer, Fethu'l-Bârî, XII, 59).
Bize Saîd b. Ufeyr şöyle rivâyet etti: Bana Leys, ona Ukayl, ona İbn Şihâb, ona Ebu Bekir b. Abdurrahman, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivâyet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuş: "Zinâ eden kişi, (olgun bir) mümin olduğu hâlde zina edemez. içki içen de (olgun bir) mümin olarak içki içemez. Hırsız da (olgun bir) mümin olduğu halde hırsızlık yapamaz. Halkın gözü önünde yağmacılık eden kimse de (olgun bir) mümin olarak çapulculuk edemez" [58]. Bize Saîd b. Müseyyeb ve Ebu Seleme b Abdurrahman, onlara da Ebu Hureyre bu hadisin benzerini Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etmiştir. Ancak bu rivayette Çapulculuk ile ilgili bölüm yoktur.
Bize Muhammed b. Abdurrahim, ona Şebâbe b. Sevvâr el-Fezârî, ona İsrail, ona da Ebu İshak, Berâ'nın (ra) şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Demir maskeli bir adam, Hz. Peygamber'e (sav) geldi ve 'Ey Allah'ın Rasulü! Önce savaşayım, sonra İslam'a girerim' dedi. Hz. Peygamber (sav) 'Önce Müslüman ol, sonra savaş' buyurdu. Adam Müslüman oldu ve savaşa girişti, savaşta da öldü. Hz. Peygamber (sav) o kişi hakkında 'Az amel işledi, fakat çok sevap kazandı' buyurdu.
İman edip sâlih ameller işleyenlere gelince, halkın en hayırlısı da onlardır.
İman edip iyi davranışlarda bulunanlara gelince, Allah onların mükâfatlarını eksiksiz verecektir. Allah zalimleri sevmez.
İman edip iyi işler yapanların (geçmiş) kötülüklerini elbette örteriz ve onlara, yaptıklarının daha güzeli ile karşılık veririz.
Bize Zeyd b. Hubab, ona Ali b. Mes'ade el-Bâhilî, ona Katâde (b. Diame), ona da Enes b. Malik'in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuuştur: "Kulun kalbi istikamet üzere (dosdoğru) oluncaya kadar imanı dosdoğru olmaz. Dili dosdoğru oluncaya kadar da kalbi dosdoğru olmaz. Komşusunun, kötülüğünden emin olmadığı kimse de cennete giremez."