304 Kayıt Bulundu.
Onlara: Yeryüzünde fesat çıkarmayın, denildiği zaman, "Biz ancak ıslah edicileriz" derler.
Bize Ömer b. Hafs b. Ğiyâs, ona babası (Hafs b. Ğıyas), ona el-A'meş, ona Şekîk, ona da Huzeyfe şöyle dedi: "Bizler Hz. Ömer'in yanında oturuyorduk. Bir ara Ömer, "Hz. Peygamber'in (sav) fitne hakkındaki sözlerini hanginiz ezberinde tutuyor?" diye sordu. Huzeyfe hemen, 'İnsanın âilesi, malı, evlâdı ve komşusu yüzünden uğrayacağı fitnelere namaz, sadaka, iyiliği emretme ve kötülüğe mani olma amelleri keffâret eder' hadisini rivâyet etti. Hz. Ömer, "Benim sana bunları sormuyorum. Ben, deniz dalgaları gibi dalgalanacak olan fitneleri soruyorum" dedi. Bunun üzerine Huzeyfe, "O fitnelerden sana bir zarar gelmez, ey mü'minlerin emîri. Çünkü seninle o fitneler arasında kilitli bir kapı vardır" dedi. Hz. Ömer, "O kapı kırılacak mı, yoksa açılacak mı?" diye sordu. Huzeyfe cevaben, "Aksine kırılacak" dedi. O zaman Hz. Ömer, "Öyleyse o kapı ebediyen kapanmayacak" dedi. Huzeyfe, "Evet" dedim. Şekîk dedi ki: Biz Huzeyfe'ye, "Hz. Ömer kapıdan maksadın kim olduğunu biliyor muydu?" diye sorduk. Huzeyfe, "Evet, yarından evvel bu gecenin bulunduğunu bilmekte olduğum gibi (biliyordu). Çünkü ben ona içinde yalan yanlış hiçbir şey bulunmayan bir hadîs rivâyet ettim" dedi. Şekîk ibn Seleme: Huzeyfe'ye, "O kapıdan maksat kimdir?" diye sormaya cesaret edemezdik de, bunu ona sormasını Mesrûk'dan rica ettik. Mesrûk da Huzeyfe'ye, "O kapıdan maksat kimdir" diye sordu. Huzeyfe cevaben, "Ömer'dir" dedi.
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona İbn Ebu Adiy, ona Şu'be rivâyet etmiştir. Bana Bişr b. Hâlid, ona Muhammed, ona Şu'be, ona Süleyman, ona Ebû Vâil, ona da Huzeyfe'nin (ra) rivayet ettiğine göre; bir gün Hz. Ömer (ra), "- Hanginiz Hz. Peygamber'in (sav) fitne zamanı hakkındaki hadisini biliyor?" diye sordu. Huzeyfe, "- Ben onu Rasulullah'ın (sav) söylediği gibi biliyorum" dedi. Hz. Ömer, "- Söyle bakalım öyleyse, sen çok cesur bir adammışsın" deyince Huzeyfe şöyle karşılık verdi: "- Rasûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: 'İnsanın ailesi, malı ve komşusu hakkındaki fitne ve imtihanına namaz, sadaka ve iyiliği emredip kötülükten alıkoymak kefaret olur.' Hz. Ömer, "- Ben bu fitneyi sormuyorum. Deniz dalgaları gibi kabaracak olan fitneyi soruyorum" deyince Huzeyfe şöyle cevap verdi: "- Ey mü'minlerin emiri! O fitneden sana zarar gelmeyecek! Seninle o fitne arasında kapalı bir kapı vardır." Hz. Ömer, "- Peki o kapı açılacak mı yoksa kırılacak mı?" diye sordu. Huzeyfe, "- Aksine kırılacak" diye cevap verdi. Bunun üzerine Hz. Ömer "- Öyleyse o kapı bir daha kapatılmayacak" dedi. Biz, "- Ömer kapının ne olduğunu anladı galiba" deyince, Huzeyfe, "- Evet, yarından önce bu gecenin olduğunu bildiği gibi biliyor" diye cevap verdi ve şöyle devam etti: "Ben Hz. Ömer'e içinde hiç bir yanlış olmayan bir hadis naklettim." Ravî Ebû Vâil şöyle demiştir: Biz Huzeyfe'ye sormaya çekindik, Mesrûk'a, "kapının kim olduğunu" Huzeyfe'ye sormasını istedik. Mesrûk da, "Kapı kimdir?" diye sordu. Huzeyfe, "Kapı Ömer'dir" diye cevap verdi.
Bana Halîfe, ona Yezîd b. Zürey', ona Said ve Mutemir, ona babası (Süleyman b. Tarhan), ona Katâde, ona da Enes b. Mâlik (ra) Hz. Peygamber'den bu hadisin benzerini rivayet etmiş ve "Fitnelerin şerrinden Allah'a sığınırım" demiştir.
Açıklama: Bu hadisin tam metni B007089 numaralı hadistedir.
Bize Abdullah b. Mesleme, ona Malik, ona Abdurrahman b. Abdullah b. Abdurrahman b. Ebu Sa’sa’a, ona babası (Abdullah b. Abdurrahman), ona Ebu Said el-Hudrî'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Bir Müslümanın dini sebebiyle uğrayacağı fitnelerden kaçmak için en hayırlı malının dağ başlarında gezdirip, yağmur sularının düştüğü yerlerde (yani vadi ve sahralarda) güdeceği koyunun olacağı günlerin gelmesi yakındır."
Şunu bilin ki, onlar bozguncuların ta kendileridir, lâkin anlamazlar.