119 Kayıt Bulundu.
Bize Yahya b. Said, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Ebu Katâde b. Rib'i, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Sâlih rüya Allah'tandır. Kötü rüya ise şeytandandır. Sizden biri hoşlanmadığı bir şey (rüya) görüp uyandığında sol tarafına üç kere tükürsün ve onun şerrinden Allah'a sığınsın. Böylece o rüya kendisine inşallah zarar veremez." [Ebu Seleme der ki: Ben buna benzer rüyalar görürdüm de onlar bana dağ gibi ağır gelirdi. Sonra bu hadisi işittim artık bu rüyaları önemsemez oldum.]
Bize Abdurrahman, ona Süfyân, ona İbn Cüreyc, ona İbn Ebu Necih'in dayısı Süleyman el-Ahvel, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Said (T); Bize Süfyân, ona Muhammed b. Amr, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Said (T) Süfyân şöyle dedi: Benim zannıma göre İbn Ebu Lebîd, ona Seleme, ona da Ebu Said şöyle söylemiştir: Biz Rasulullah (sav) ile birlikte Ramazan ayının ortasındaki on günde itikafa girdik. Yirminci günün sabahı olunca itikafa girdiğimiz yerdeki eşyalarımızı naklettik. Bu sırada Rasulullah (sav)gelerek bize şöyle buyurdu: "Her kim itikafa girmişse şimdi itikaf yerine dönsün. Çünkü ben (Kadir gecesini) gördüm. Ben kendimi bir su ve çamur içinde secde eder halde gördüm." Peygamber (sav) itikaf yerine döndüğü zaman gökyüzünde bulutlar ortaya çıktı. Biz yağmura tutulduk. Onu (sav) hak ile gönderen Allah'a yemin olsun ki, gökyüzünde bu günün sonundan itibaren bulutlar ortaya çıktı. O zaman mescit, hurma dallarından gölgelik biçiminde yapılmış bir çardak şeklinde tavansızdı. Muhakkak ki ben Peygamberin (sav) burnunda ve burnunun ucunda su ve çamur izini gördüm.
Bize İbrahim b. Münzir el-Hizamî, ona Abdullah b. Muaz es-San'ânî, ona Ma'mer, ona Zührî, ona Salim, ona da İbn Ömer (ra) şöyle demiştir: Ben, Rasulullah'ın (sav) hayatta olduğu dönemde bekâr bir gençtim ve gece Mescid-i Nebevî'de kalırdım . Bizden biri, bir rüya gördüğü zaman onu Peygamber'e (sav) anlatırdı. Ben de bir defa: “Allah'ım! Eğer senin katında benim için bir hayır (iyi hal) var ise bana Peygamber'in (sav) yorumlayacağı bir rüyayı göster” diye dua ettim. Sonra uyudum ve rüyamda gördüm ki; İki melek bana geldi ve beni alıp götürdüler. Sonra başka bir melek onlara rastladı ve bana “Korkulacak bir şey yok” dedi. Sonra o iki melek beni cehennemce götürdüler. Baktım ki cehennem kuyu duvarı gibi (taş ile) örülmüş vaziyettedir ve içinde bazısını tanıdığım insanlar vardı. Sonra aynı melekler beni alıp sağ tarafa giden bir yola götürdüler. Sonra sabah olunca ben bu rüyayı Hafsa'ya anlattım. O da rüyayı Rasulullah'a (sav) anlattığını ve Resûl-i Ekrem'in (sav) şöyle buyurduğunu söyledi: "Şüphesiz Abdullah iyi bir adamdır, keşke bir de gece namazı kılmayı âdet edinse!" Râvî der ki: Abdullah, bundan sonra, gece namazı kılmayı âdet edinir olmuştu.
Bize Kuteybe b. Said, ona Abdülvehhab, ona Eyyüb, ona Muhammed, ona Ebu Hureyre naklettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle söylemiştir: "Kıyamet yaklaşınca müminin rüyası neredeyse yalan çıkmayacaktır. Onların, rüyası en doğru olanı, sözü en doğru olanıdır. Rüya üç kısma ayrılır. Birincisi sadık rüyadır ki, Allah'tan bir müjdedir. İkincisi şeytandan olan üzüntü verici rüyadır. Üçüncüsü de kişinin kendi kendine içinden geçirdiklerinden oluşan rüyadır. Biriniz hoşlanmadığı bir rüya görürse hemen kalksın namaz kılsın ve onu kimseye söylemesin." [Ebu Hureyre der ki: Rüyada köstek görmeyi severim. Bukağı görmekten hoşlanmam, çünkü köstek dinde sebat demektir.] [Ebu Davud der ki: Zaman yaklaşınca sözü gece ile gündüzün süreleri birbirine yaklaştığında yani gece gündüz eşit olduğunda anlamına gelmektedir.]
Bize Abdurrahman, ona Süfyân, ona İbn Cüreyc, ona İbn Ebu Necih'in dayısı Süleyman el-Ahvel, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Said (T); Bize Süfyân, ona Muhammed b. Amr, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Said (T) Süfyân şöyle dedi: Benim zannıma göre İbn Ebu Lebîd, ona Seleme, ona da Ebu Said şöyle söylemiştir: Biz Rasulullah (sav) ile birlikte Ramazan ayının ortasındaki on günde itikafa girdik. Yirminci günün sabahı olunca itikafa girdiğimiz yerdeki eşyalarımızı naklettik. Bu sırada Rasulullah (sav)gelerek bize şöyle buyurdu: "Her kim itikafa girmişse şimdi itikaf yerine dönsün. Çünkü ben (Kadir gecesini) gördüm. Ben kendimi bir su ve çamur içinde secde eder halde gördüm." Peygamber (sav) itikaf yerine döndüğü zaman gökyüzünde bulutlar ortaya çıktı. Biz yağmura tutulduk. Onu (sav) hak ile gönderen Allah'a yemin olsun ki, gökyüzünde bu günün sonundan itibaren bulutlar ortaya çıktı. O zaman mescit, hurma dallarından gölgelik biçiminde yapılmış bir çardak şeklinde tavansızdı. Muhakkak ki ben Peygamberin (sav) burnunda ve burnunun ucunda su ve çamur izini gördüm. Bize Abdurrahman, ona Süfyan, ona İbn Cüreyc, ona İbn Ebu Necih'in dayısı Süleyman el-Ahvel, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Said (ra) (T); Bize Süfyan, ona Muhammed b. Amr, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Said (ra) -(Süfyan) şöyle dedi: Benim zannıma göre İbn Ebu Lebid, ona Seleme, ona da Ebu Said (ra)- şöyle rivayet etmiştir: Biz Rasulullah (sav) ile birlikte Ramazan ayının ortasındaki on günde itikafa girdik. Yirminci günün sabahı olunca itikafa girdiğimiz yerdeki eşyalarımızı naklettik. Bu sırada Rasulullah gelerek bize şöyle buyurdu: "Her kim itikafa girmişse şimdi itikaf yerine dönsün. Çünkü ben bu geceyi (Kadir gecesini) gördüm. Ben kendimi bir su ve çamur içinde secde eder halde gördüm." Peygamber (sav) itikaf yerine döndüğü zaman gökyüzünde bulutlar ortaya çıktı. Biz yağmura tutulduk. Onu (sav) hak ile gönderen Allah'a yemin olsun ki, gökyüzünde bu günün sonundan itibaren bulutlar ortaya çıktı. O zaman mescit, hurma dallarından gölgelik biçiminde yapılmış bir çardak şeklinde tavansız (arîş) idi. Muhakkak ki ben Peygamberin (sav) burnunda ve burnunun ucunda su ve çamur izini gördüm.
Bize Abdurrahman, ona Süfyân, ona İbn Cüreyc, ona İbn Ebu Necih'in dayısı Süleyman el-Ahvel, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Said (T); Bize Süfyân, ona Muhammed b. Amr, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Said (T) Süfyân şöyle dedi: Benim zannıma göre İbn Ebu Lebîd, ona Seleme, ona da Ebu Said şöyle söylemiştir: Biz Rasulullah (sav) ile birlikte Ramazan ayının ortasındaki on günde itikafa girdik. Yirminci günün sabahı olunca itikafa girdiğimiz yerdeki eşyalarımızı naklettik. Bu sırada Rasulullah (sav)gelerek bize şöyle buyurdu: "Her kim itikafa girmişse şimdi itikaf yerine dönsün. Çünkü ben (Kadir gecesini) gördüm. Ben kendimi bir su ve çamur içinde secde eder halde gördüm." Peygamber (sav) itikaf yerine döndüğü zaman gökyüzünde bulutlar ortaya çıktı. Biz yağmura tutulduk. Onu (sav) hak ile gönderen Allah'a yemin olsun ki, gökyüzünde bu günün sonundan itibaren bulutlar ortaya çıktı. O zaman mescit, hurma dallarından gölgelik biçiminde yapılmış bir çardak şeklinde tavansızdı. Muhakkak ki ben Peygamberin (sav) burnunda ve burnunun ucunda su ve çamur izini gördüm.
Bize Ebu Bekr b. Hallâd el-Bâhilî ve Ahmed b. Abdullah b. el-Hakem, onlara Muhammed b. Cafer, ona Şu‘be, ona Abdurrabbih b. Saîd, ona Ebu Seleme’nin şöyle ediğini rivayet etti: Ben, beni huzursuz eden rüyalar görüyordum, Ebu Katâde ile karşılaştım, o da “ben de huzursuz eden rüyalar görürdüm sonra Rasulullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu işittim” dedi: "Salih (hayırlı) rüya Allah’tandır. Sizden biriniz hoşuna gidecek bir rüya görürse onu sadece sevdiği kimselere anlatsın, hoşuna gitmeyen bir şey görürse sol tarafına üç defa tükürür gibi yaparak Şeytanın ve o rüyanın şerrinden Allah’a sığınsın, rüyasını kimseye anlatmasın. Böylece o rüya kendisine zarar vermeyecektir."