119 Kayıt Bulundu.
Bize İsmail (b. Uleyye), ona Yunus b. Ubeyd, ona Hasan (el-Basrî), ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu haber vermiştir: "Bir kimse, kardeşinin pazarlığı üzerine pazarlık yapmasın. Kardeşinin (müsbet/menfi henüz sonuçlanmamış) evlilik teklifi üzerine teklifte bulunmasın."
Açıklama: Hadis sahihtir. Ancak Hasen el-Basrî, Ebû Hureyre'den hadis işitmemiştir. Ancak bu hadisi destekleyen başka tarikten gelen bir hadis daha vardır.
Bize Ubeyd b. İsmail, ona Ebu Usame, ona Ubeydullah, ona Hubeyb b. Abdurrahman, ona Hafs b. Âsım, ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) iki alışveriş, iki giyiniş ve iki namazı yasakladı. O, sabah namazından sonra güneş doğuncaya kadar, ikindi namazından sonra da güneş batıncaya kadar namaz kılmayı, İştimâlu's-sammâ denilen, bir tek elbiseye bürünerek avret mahhalini açıkta bırakacak şekilde giyinmeyi, ihtibâ denilen giyinme şeklini, bir de münâbeze ve mülâmese denilen alışveriş şekillerini yasakladı."
Açıklama: "İştimâlu's-sammâ", "ihtibâ", "münâbeze" ve "mülâmese" kavramları için B005820 numaralı hadise bakabilirsiniz.
Bize Züheyr b. Harb ve Muhammed b. Müsenna, -hadis Züheyr'in lafızlarıyla nakledilmiştir- o ikisine Yahya, ona Ubeydullah, ona Nâfi', ona da İbn Ömer'in rivayet ettiğine göre, Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Bir kimse (din) kardeşinin satışı üzerine satış yapmasın. Kardeşinin (müsbet/menfi henüz sonuçlanmamış) evlilik teklifi üzerine teklifte de bulunmasın. Din kardeşi kendisine izin verirse o başka."
Bize Ubeydullah b. Muaz el-Anberî, Hamid b. Ömer el-Bekrâvî ve Muhammed b. Abdüla'lâ, onlara Mu'temir b. Süleyman -Lafız İbn Muaz'a aittir-, ona babası (Süleyman b. Tarhân), ona Ebu Osman en-Nehdî ve Abdurrahman b. Ebu Bekir şöyle rivayet etmiştir: Yüz otuz kişi Hz. Peygamber'le (sav) birlikte bulunuyorduk. Hz. Peygamber (sav); "yemeği olan var mı" diye sordu. Bir adamın yanında bir ölçek yiyecek (zahire) vardı. Bu zahireden hamur yapıldı. Sonra saçları dağılmış, uzun boylu bir müşrik koyun sürüsüyle yanımıza geldi. Hz. Peygamber (sav) ona; "satılık mı yoksa hediye mi" diye sordu. Adam; hediye değil, satılık diye cevap verdi. Hz. Peygamber (sav) ondan bir koyun satın aldı. Koyun kesildi, hazırlandı. Hz. Peygamber koyunun ciğerinin kızartılmasını emretti. Allah'a yemin olsun ki yüz otuz kişiye Hz. Peygamber bu koyunun ciğerinden parça parça vermiştir. Orada bulunanlara bizzat verdi, orada olmayanların ise haklarını sakladı. İki çanak yaptı. Onlardan hepimiz yedik ve doyduk. Hatta iki kapta yemek arttı, onları da deveye yükledim. Yahut ravi buna benzer bir şekilde söyledi.
Bize Kuteybe, ona Leys, ona İbn Şihâb, ona Sâlim, ona da babası (İbn Ömer'in) naklettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Her kim bir hurmalığı, aşılandıktan sonra satın alırsa, eğer satın alan şart koşmamışsa, o hurmalığın meyvesi satana ait olur. Her kim, mal varlığı olan, bir köle satın alırsa, eğer satın alan şart koşmamışsa, o kölenin malı satana aittir." Tirmizî der ki: Bu konuya ilişkin Câbir'den de hadis nakledilmiştir. İbn Ömer'in bu hadisi hasen sahihtir. Yine aynı şekilde bize birçok tarikten, onlara Zührî, ona Sâlim ona da İbn Ömer'in rivayetine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Her kim bir hurmalığı, aşılandıktan sonra satın alırsa, eğer satın alan şart koşmamışsa, o hurmalığın meyvesi satana ait olur. Her kim, mal varlığı olan, bir köle satın alırsa, eğer satın alan şart koşmamışsa, o kölenin malı satana aittir." Ayrıca Nâfi'nin İbn Ömer'den rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Her kim bir hurmalığı, aşılandıktan sonra satın alırsa, eğer satın alan şart koşmamışsa, o hurmalığın meyvesi satana ait olur." Yine Nâfi'nin İbn Ömer'den rivayet ettiğine göre Hz. Ömer “Her kim, mal varlığı olan, bir köle satın alırsa, eğer satın alan şart koşmamışsa, o kölenin malı satana aittir” demiştir. Aynı şekilde Ubeydullah b. Ömer ve başka râvîler de bu iki hadisi Nâfi'den nakletmişlerdir. Bazı raviler de bu hadisi Nâfi - İbn Ömer - Rasulullah'tan (sav) senediyle nakletmişlerdir. İkrime b. Hâlid ise İbn Ömer - Hz. Peygamber (sav) tarikiyle, Sâlim'in hadisinin benzerini nakletmiştir. Bazı alimler bu hadise göre amel etmektedirler. Nitekim Şâfiî, Ahmed ve İshak bu görüştedir. Muhammed b. İsmail der ki: Zührî'nin Sâlim'den, onun babasından (İbn Ömer'den), onun da Rasulullah'tan (sav) naklettiği hadis, bu konudaki en sahih hadistir.
Bize Halid b. Mahled, ona Malik, Nafi', ona da İbn Ömer'in (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Birbirinizin satışı üzerine satış yapmayın. Şehir dışından mal getirenleri mallarını pazara getirmeden yolda karşılamayın. Alıcısı olmadığınız mala fiyatını yükseltmek için alıcı gibi davranarak fiyat vermeyin!"