489 Kayıt Bulundu.
Bize İbn Ebu Ömer, ona Süfyân, ona Ebu Zinad, ona A'rec, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav); 'Müminlere zorluk çıkarmayacak olsaydım, hiçbir müfrezeden geride kalmazdım...' buyurduğunu, diğer ravilerin hadisleri gibi ve bu isnadla nakletmiştir. (Hadisin râvilerinden A'rec) 'Canımı kudret elinde bulundurana yemin olsun ki, Allah yolunda gaza edip öldürülmeyi, sonra tekrar diriltilmeyi isterdim...' hadisini de Ebu Zür'a hadisine benzer şekilde Ebu Hureyre'den şöyle nakletmiştir: "Allah, kendi yolunda gazaya çıkana kefil olmuş ve şöyle buyurmuştur: 'Onu sadece benim yolunda cihad etmesi, bana iman etmesi ve peygamberlerimi tasdik etmesi gazaya çıkarmıştır. Bu sebeple onu cennete sokmak veya çıktığı memleketine elde ettiği sevap yahut ganimetle döndürmek bana aittir.' Muhammed'in canını kudret elinde bulundurana yemin olsun ki, Allah yolunda yaralanan bir kimse, kıyamet günü yaralandığı anki haliyle gelecektir. Yaranın rengi kan rengi, kokusu ise misk kokusu olacaktır. Muhammed'in canını kudret elinde bulundurana yemin olsun ki, müslümanlara zor gelmeyecek olsa, Allah yolunda gaza eden hiçbir seriyyeden geri kalmazdım. Ancak imkanım yok ki onlara binek temin edeyim. Onlar da kendileri buna imkan bulamıyorlar ki (kendileri seriyyeye katılsınlar). Gazaya gelmeyip ardımda kalmaları da onlara ağır gelecektir. Muhammed'in canını kudret elinde bulundurana yemin olsun ki, Allah yolunda gaza edip öldürülmeyi, sonra yine gaza edip öldürülmeyi, ardından tekrar gaza edip öldürülmeyi isterdim."
Bize Muhammed b. Müsennâ, ona Abdülvehhâb es-Sekafî; (T) Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Ebu Muâviye; (T) Bize İbn Ebu Ömer, ona Mervan b. Muâviye, onlara Yahya b. Said, ona Ebu Salih, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) 'Ümmetime zorluk çıkarmayacak olsaydım, hiç bir seriyyeden geride kalmazdım...' hadisini benzer şekilde şöyle nakletmiştir: "Allah, kendi yolunda gazaya çıkana kefil olmuş ve şöyle buyurmuştur: 'Onu sadece benim yolunda cihad etmesi, bana iman etmesi ve peygamberlerimi tasdik etmesi gazaya çıkarmıştır. Bu sebeple onu cennete sokmak veya çıktığı memleketine elde ettiği sevap yahut ganimetle döndürmek bana aittir.' Muhammed'in canını kudret elinde bulundurana yemin olsun ki, Allah yolunda yaralanan bir kimse, kıyamet günü yaralandığı haliyle gelecektir. Yaranın rengi kan rengi, kokusu ise misk kokusu olacaktır. Muhammed'in canını kudret elinde bulundurana yemin olsun ki, müslümanlara zor gelmeyecek olsa, Allah yolunda gaza eden hiçbir seriyyeden geri kalmazdım. Ancak imkanım yok ki onlara binek temin edeyim. Onlar da kendileri buna imkan bulamıyorlar ki (kendileri seriyyeye katılsınlar). Gazaya gelmeyip ardımda kalmaları da onlara ağır gelecektir. Muhammed'in canını kudret elinde bulundurana yemin olsun ki, Allah yolunda gaza edip öldürülmeyi, sonra yine gaza edip öldürülmeyi, ardından tekrar gaza edip öldürülmeyi isterdim."
Bize Züheyr b. Harb, ona Cerîr, ona Süheyl, ona babası (Ebu Salih), ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'den (sav): "'Allah, kendi yolunda gazaya çıkan için şunları şunları garanti altına almıştır...' buyurduğunu, ilgili hadisin sonundaki 'Allah Teâlâ yolunda gaza eden hiç bir seriyyeden geri kalmazdım' kısmına kadar rivayet etmiştir."
Bize Said b. Mansur, ona Halid b. Abdullah el-Vâsitî, ona Süheyl b. Ebu Salih, ona babası, ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber'e (sav) 'Allah (ac) yolunda cihad etmeye denk olan ibadet hangisidir?' diye sorulduğunda, 'Sizin onu yapmaya gücünüz yetmez' buyurdu. Soruyu kendisine iki veya üç kez tekrarlasalar da her defasında 'Sizin ona gücünüz yetmez' buyurdu. Üçüncü kez sorduklarında ise 'Allah yolunda cihada çıkan kimse, çıktığı yoldan dönünceye dek, hiç ara vermeksizin ve gevşeklik göstermeksizin oruç tutup namaz kılan ve Allah'ın ayetlerine (hükümlerine) boyun eğen kimse gibidir' buyurdu.
Bize Kuteybe b. Said, ona Ebu Avâne; (T) Bize Zühery b. Harb, ona Cerîr; (T) Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Ebu Muaviye, onların hepsine de Süheyl, hadisi bu isnadla babasından o da Ebu Hureyre'den benzer şekilde şöyle rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber'e (sav) 'Allah (ac) yolunda cihad etmeye denk olan ibadet hangisidir?' diye sorulduğunda, 'Sizin onu yapmaya gücünüz yetmez' buyurdu. Soruyu kendisine iki veya üç kez tekrarlasalar da her defasında 'Sizin ona gücünüz yetmez' buyurdu. Üçüncü kez sorduklarında 'Allah yolunda cihada çıkan kimse, çıktığı yoldan dönünceye dek, hiç ara vermeksizin ve gevşeklik göstermeksizin oruç tutup namaz kılan ve Allah'ın ayetlerine (hükümlerine) boyun eğen kimse gibidir' buyurdu.
Bize Yahya b. Yahya et-Temîmî, ona Abdülaziz b. Ebu Hâzim, ona babası, ona Ba'ce, ona da Ebu Hureyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "İnsanlar içerisinde en hayırlı geçim yolları olan kimseler şunlardır: Allah yolunda atının dizginlerini tutan ve ne zaman korkutucu bir ses yahut bir feryat işitecek olsa, derhal atının sırtında uçarcasına öldürmek ya da ölmek umuduyla (cihad için) oraya doğru hareket eden kimse. Bir diğeri ise bu dağ tepelerinden birinde ya da vadilerden birinin derinliklerinde birkaç hayvanını güderek, insanlar ile hayırdan başka hiçbir alakası bulunmayıp, ölüm kendisine gelinceye kadar namazını dosdoğru kılıp, zekâtını veren ve Rabbine ibadeti sürdüren kimsedir."