45 Kayıt Bulundu.
Giriş
Bize Mahmud b. Ğaylân, ona Ebu Davud el-Haferî, ona Süfyan, ona Ziyâd b. İlâka, ona da Muğire b. Şu'be, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Ölüleriniz hakkında kötü konuşup da yaşayanları (akrabalarını) incitmeyiniz." [Tirmizî, Süfyan'ın ashabının bu hadisin naklinde ihtilaf ettiklerini; bazıları Haferî gibi rivayet ederken, bazısı da Süfyan'dan, onun Ziyâd b. İlâka'dan, onun Muğîre b. Şu'be'nin yanında bulunan bir adamdan, onun da Rasulullah'tan (sav) hadisi benzer şekilde naklettiklerini söylemiştir.]
Açıklama: Tirmizî'nin açıklamasından da anlaşılacağı üzere Süfyan'ın öğrencileri hadisi Muğire'nin mi yoksa onun da yer aldığı bir ortamda bulunan kimliği meçhul başka birinin mi naklettiği konusunda farklı nakillerde bulunmuşlardır. Öte yandan ölülerin kötülüklerini ve zulümlerini anmak mutlak olarak yasaklanmamıştır. Özellikle kafir olarak ölen kişilerin kötülük ve zulümlerini müslüman akrabalarını incitmemeye de dikkat ederek anmakta bir sakınca yoktur; aksine bu bazen mendub, bazen de vacip bile olabilir. Ancak müslümanların ölülerinin ayıplarını anmak doğru değildir. Başkalarına alenen zulüm ve kötülüğü dokunmuş, müslümanların hukukunu çiğnemiş zalim ve fasık müslümanların suçlarını anmakta da bir sakınca görülmemiştir.
Bize Ebu Kureyb, ona Muaviye b. Hişam, ona İmran b. Enes el-Mekkî, ona Atâ, ona da İbn Ömer, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Ölülerinizin iyilikle anın, kötülüklerinden bahsetmeyin." [Ebu İa (Tirmizî) hadis hakkında şu değerlendirmede bulunmuştur: Bu garîb bir hadistir. Muhammed (b. İsmail Buhârî)'in 'İmran b. Enes el-Mekkî, münkeru'l-hadîstir. Râvilerden biri bu hadisi Atâ vasıtasıyla Âişe'den nakletmiştir. İmran b. Ebu Enes adlı râvi Mısırlıdır ve Mekkeli İmran b. Enes'ten daha yaşlı ve hafıza bakımından da daha sağlam biridir" dediğini duydum.]
Bize Ali b. Ca'd, ona Şu'be, ona A'meş, ona Mücahid, ona da Âişe, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Ölüleriniz hakkında kötü konuşmayın. Zaten onlar işledikleriyle baş başa kalmışlardır."
Bize Ahmed b. Süleyman, ona Ubeydullah, ona İsrail, ona Abdula'lâ, ona Said b. Cübeyr, ona da İbn Abbas şöyle rivayet etmiştir: "Bir adam İbn Abbas'ın cahiliye dönemindeki atalarından biri hakkında ileri geri konuşmuş, Abbas da ona tokat atmıştı. Bunun üzerine adamın akrabaları toplanıp 'Abbas'ın tokatladığı gibi, o da Abbas'ı tokatlayacak' dediler ve kılıçlarını kuşandılar. Bu olay Hz. Peygamber'e (sav) ulaştığında, hemen minbere çıktı ve 'Ey insanlar! Hangi beldenin halkı Allah (cc) katında daha üstündür, bilir misiniz?' dedi. Onlar da 'Sen (daha iyi bilirsin)' dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) 'Abbas benim, ben de Abbas'ın ehlindenim. Ölülerimiz hakkında ileri geri konuşmayın ki yaşayanları incitmeyesiniz' buyurdu. Ardından adamın akrabaları 'Ey Allah'ın Rasulü (sav)! Seni kızdırmaktan Allah'a (cc) sığınırız. Bizim için bağışlanmada bulun' diyerek ricada bulundular."
Bize Humeyd b. Mes'ade, ona Bişr b. Mufaddal, ona Şu'be, ona Süleyman el-A'meş, ona Mücahid, ona da Âişe, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Ölülerinizi kötü sözlerle anmayın. Zira onlar işledikleriyle yüzleşmişlerdir."