86 Kayıt Bulundu.
Bize Harun b. Abdullah el-Bezzâz, ona Mekkî b. İbrahim, ona Abdullah b. Said b. Ebu Hind, ona Ebu'n-Nadr, ona Büsr b. Saîd, ona da Zeyd b. Sabit'in rivayet ettiğine göre; Allah'ın Rasulü (sav) mescitte bir oda edindi. Geceleyin evden çıkıp orada namaz kılar, erkekler de onunla birlikte namaz kılarlardı. Cemaat her gece oraya gelirdi. Bir gece Allah'ın Rasulü mescide çıkmadı. İnsanlar öksürdüler, seslerini yükselttiler, evinin kapısına çakıl taşları attılar. Bunun üzerine Rasulullah (sav) öfkeli bir halde evden çıktı ve dedi ki: "Ey insanlar! Bu yaptığınız işe o kadar ısrarla devam ettiniz ki, ben bu namazın size farz kılınacağından korktum. Siz bu namazı evlerinizde kılın! Çünkü farz namaz hariç, insanın kıldığı namazların en hayırlısı evinde kıldıklarıdır."
Açıklama: Burada sözü edilen namaz, teravih namazıdır. Bu hadisten anlaşılacağı üzere sünnetleri evde kılmak, câmide kılmaktan daha faziletlidir. Hatta câmi, Kâbe, Mescid-i Aksâ ve Mescid-i Nebî gibi en mübarek yerlerden olsa ve insanın evi mescide çok yakın bulunsa bile, yine de nafileleri evlerde kılmak daha faziletlidir.
Bize Ebu Bekir b. Ebu'l-Esved, ona Ebu Mutarrif Muhammed b. Ebu'l-Vezîr, ona Muhammed b. Musa el-Fıtrî, ona Sa'd b. İshak b. Ka'b b. Ucre, ona da babası vasıtasıyla dedesinin haber verdiğine göre; Hz. Peygamber (sav) bir gün Abduleşhel oğullarının mescidine gelip akşam namazını orada kıldı. İnsanların akşam namazından sonra nafile kılmakta olduklarını gördü. Bunun üzerine, "bu, evlerde kılman bir namazdır," buyurdu.
Bize Hişam b. Ammar, ona el-Hikl b. Ziyad es-Seksekî, ona el-Evzaî, ona Yahya b. Ebu Kesir, ona Ebu Seleme, ona da Rabî'a b. Kab el-Eslemî şöyle söyledi: Rasulullah (sav) ile birlikte geceliyordum. Kendisine abdest suyunu ve ihtiyacı olan şeyleri getirdiğimde bana: "Benden iste!" dedi, ben de cennette seninle beraber olmayı istiyorum, dedim. "Bundan başka bir şey (istesen)?" buyurdu. Ben de dileğim budur dedim. "Öyleyse çok secde etmek suretiyle kendin için bana yardımcı ol," buyurdu.