60 Kayıt Bulundu.
Bize Hasan b. Muhammed ez-Za‘farân, ona Haccâc b. Muhammed, ona İbn Cüreyc, ona İbn Ebu Muleyke, ona da Humeyd b. Abdurrahman b. Avf şöyle rivayet etmiştir:: Mervân b. Hakem, kapıcısı olan Râfi‘e şöyle dedi: Ey Râfi, İbn Abbsa'a git ve ona “eğer, kendisine verilene sevinen ve yapmadığı şeylerle övülmekten hoşlanan herkese azap edilecekse, o zaman hepimiz azap göreceğiz” de. (Mervân bu sözü ile "Kendilerine verdikleriyle sevinen ve yapmadıkları şeylerle övülmek isteyenleri sakın azaptan kurtulmuş sanma." [Âl-i İmrân, 3/188] ayetine işaret etmek istemişti). Bunun üzerine İbn Abbas “Sizin bu ayetle ne alakanız var? Bu ayet Ehli Kitap hakkında indirilmiştir.” dedi sonra "Hani Allah, kendilerine kitap verilenlerden, onu insanlara açıklayacak, gizlemeyeceksiniz diye söz almıştı." [Âl-i İmrân, 3/187] ayetini, ardından da "Yaptıklarıyla sevinen ve yapmadıklarıyla övülmek isteyenleri sakın azaptan kurtulmuş sanma." [Âl-i İmrân, 3/188] ayetini okudu, daha sonra da şöyle dedi: Peygamber (sav), onlara (Ehli Kitap’tan bazılarına) bir şey sordu, onlar da, (sorduğu) o şeyi kendisinden gizleyerek farklı bir cevap verip (Hz. Peygamber'in (sav) huzurundan) çıktılar. Böylece onlar hem Hz. Peygamber (sav) tarafından övülmeyi istediler, hem de gizledikleri bilgiden dolayı içten içe sevinç duydular. [Ebû Îsâ der ki: Bu hadis hasen, sahih ve garip bir hadistir.]
Bize Hermele b. Yahya, ona Abdullah b. Vehb, ona İbn Lahîa, ona İsa b. Abdurrahman, ona Zeyd b. Eslem, ona babası (Eslem el-Adevî) şöyle rivayet etmiştir: Ömer b. Hattab, bir gün çıkıp Rasulullah'ın (sav) mescidine gitti, orada Muaz b. Cebel'i, Peygamber'in (sav) kabri yanında ağlarken buldu ve ona “Seni ağlatan nedir?” diye sordu. Muaz “Rasulullah'tan (sav) işittiğim bir şey beni ağlatıyor. Ben, Rasulullah'tan (sav) işittim, şöyle buyuruyordu” dedi: "Şüphesiz riyanın azı (bile) sirktir. Kim Allah'ın bir velisine düşmanlık ederse şüphesiz Allah ile savaşmaya çıkmış olur. Allah, itaatkâr, takva sahibi ve ortada olmadıkları zaman farkına varılmayan, göz önünde oldukları zaman, davetlere çağrılmayan, şöhretten uzak, münzevi kullarını gerçekten sever. Onların kalpleri hidayet yolunun kandillerdir. Tozlu ve karanlık bütün barınaklardan çıkmasını bilirler."
Bize Abdullah b. Yezid, ona Hayve, ona Ebu Sahr, ona Mekhul, ona da Ebu Hind ed-Dârî, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Kim görsünler ve duysunlar diye iş yaparsa, Allah Kıyamet günü onun maksadının gösteriş ve duyuruş olduğunu ortaya çıkarır ve onun bu durumunu ilan eder."
Bize Muhammed b. Abdullah el-Hafız, ona Ebu'l-Abbas Muhammed b. Yakub, ona Hasan b. Ali b. Affan, ona Hüseyin b. Ali el-Cuğfî, ona Zaide, ona İbrahim el-Hecerî, ona Ebu'l-Ahves, ona da Abdullah, Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etmiştir: "İnsanların gördüğü yerde namazı düzgün kılan, yanlız kaldığında ise (özen göstermediği için) kötü kılan kimse, Rabbini hafife almaktadır. Zira namaz kılan kişi, namazda Rabbiyle buluşmayı ciddiye almamaktadır."