Öneri Formu
Hadis Id, No:
14272, M007222
Hadis:
حَدَّثَنِى إِسْحَاقُ بْنُ عُمَرَ بْنِ سَلِيطٍ الْهُذَلِىُّ حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ الْمُغِيرَةِ عَنْ ثَابِتٍ قَالَ قَالَ أَنَسٌ كُنْتُ مَعَ عُمَرَ ح
وَحَدَّثَنَا شَيْبَانُ بْنُ فَرُّوخَ - وَاللَّفْظُ لَهُ - حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ الْمُغِيرَةِ عَنْ ثَابِتٍ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ كُنَّا مَعَ عُمَرَ بَيْنَ مَكَّةَ وَالْمَدِينَةِ فَتَرَاءَيْنَا الْهِلاَلَ وَكُنْتُ رَجُلاً حَدِيدَ الْبَصَرِ فَرَأَيْتُهُ وَلَيْسَ أَحَدٌ يَزْعُمُ أَنَّهُ رَآهُ غَيْرِى - قَالَ - فَجَعَلْتُ أَقُولُ لِعُمَرَ أَمَا تَرَاهُ فَجَعَلَ لاَ يَرَاهُ - قَالَ - يَقُولُ عُمَرُ سَأَرَاهُ وَأَنَا مُسْتَلْقٍ عَلَى فِرَاشِى. ثُمَّ أَنْشَأَ يُحَدِّثُنَا عَنْ أَهْلِ بَدْرٍ فَقَالَ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم كَانَ يُرِينَا مَصَارِعَ أَهْلِ بَدْرِ بِالأَمْسِ يَقُولُ:
"هَذَا مَصْرَعُ فُلاَنٍ غَدًا إِنْ شَاءَ اللَّهُ." قَالَ فَقَالَ عُمَرُ فَوَالَّذِى بَعَثَهُ بِالْحَقِّ مَا أَخْطَئُوا الْحُدُودَ الَّتِى حَدَّ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم - قَالَ - فَجُعِلُوا فِى بِئْرٍ بَعْضُهُمْ عَلَى بَعْضٍ فَانْطَلَقَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حَتَّى انْتَهَى إِلَيْهِمْ فَقَالَ:
"يَا فُلاَنَ بْنَ فُلاَنٍ وَيَا فُلاَنَ بْنَ فُلاَنٍ هَلْ وَجَدْتُمْ مَا وَعَدَكُمُ اللَّهُ وَرَسُولُهُ حَقًّا فَإِنِّى قَدْ وَجَدْتُ مَا وَعَدَنِىَ اللَّهُ حَقًّا." قَالَ عُمَرُ يَا رَسُولَ اللَّهِ كَيْفَ تُكَلِّمُ أَجْسَادًا لاَ أَرْوَاحَ فِيهَا قَالَ:
"مَا أَنْتُمْ بِأَسْمَعَ لِمَا أَقُولُ مِنْهُمْ غَيْرَ أَنَّهُمْ لاَ يَسْتَطِيعُونَ أَنْ يَرُدُّوا عَلَىَّ شَيْئًا."
Tercemesi:
Bize İshak b. Ömer b. Selit el-Hâzelî, ona Süleyman b. Muğîra, ona Sabit, ona Enes ve Ömer; (T)
Bize Şeyban b. Ferruh, ona Süleyman b. Muğîra, ona Sabit, ona da Enes b. Malik şöyle rivayet etti: Mekke ile Medine arasında Ömer'leydik. Hilal ile bakıştık. Ben keskin gözlü bir adamdım ve onu gördüm. Benden başka onu gördüğünü söyleyen kimse olmadı. Ömer'e, onu göremiyor musun demeye başladım. Ömer onu bir türlü göremiyordu. Onu döşeğim üzerine yatarak göreceğim dedi. Sonra bize Bedir muhariplerinden bahsetmeye başladı ve şöyle dedi: Hakikaten Rasulullah (sav) dün bize Bedir muhariplerinin düşecekleri yerleri gösteriyor:
"Şurası yarın inşallah filânın düşeceği yerdir" buyurdu. Müteakiben Ömer şöyle dedi: Onu hakla gösteren Allah'a yemin ederim ki: Rasulullah'ın (sav) çizdiği hududu şaşmıyorum. Bedir'de öldürülenler birleri üzerine bir kuyuya atıldılar. Rasulullah da (sav) giderek yanlarına vardı ve "ey filân onlu filân! Ey filân oğlu filân! Allah'ın ve Rasulünün size vadettiklerini hak buldunuz mu? Ben Allah'ın bana vadettiğini hak buldum" buyurdu. Ömer; ya Rasulullah! Ruhları olmayan cesetlerle nasıl konuşuyorsun dedi. Rasulullah (sav); "onlara söylediklerimi siz onlardan daha iyi işitir değilsiniz. Şu kadar var ki, bana bir cevap vermeye kadir değillerdir" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cennet ve sıfatü neîmihâ ve ehlihâ 7222, /1176
Senetler:
()
Konular:
Kabir Hayatı, Kabir Azabı
Kabir Hayatı, ölüler işitir mi?
Oruç, Hilali gözetlemek
Siyer, Bedir gazvesi, öldürülen müşrikler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
14275, M007223
Hadis:
حَدَّثَنَا هَدَّابُ بْنُ خَالِدٍ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ عَنْ ثَابِتٍ الْبُنَانِىِّ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم تَرَكَ قَتْلَى بَدْرٍ ثَلاَثًا ثُمَّ أَتَاهُمْ فَقَامَ عَلَيْهِمْ فَنَادَاهُمْ فَقَالَ:
"يَا أَبَا جَهْلِ بْنَ هِشَامٍ يَا أُمَيَّةَ بْنَ خَلَفٍ يَا عُتْبَةَ بْنَ رَبِيعَةَ يَا شَيْبَةَ بْنَ رَبِيعَةَ أَلَيْسَ قَدْ وَجَدْتُمْ مَا وَعَدَ رَبُّكُمْ حَقًّا فَإِنِّى قَدْ وَجَدْتُ مَا وَعَدَنِى رَبِّى حَقًّا." فَسَمِعَ عُمَرُ قَوْلَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ كَيْفَ يَسْمَعُوا وَأَنَّى يُجِيبُوا وَقَدْ جَيَّفُوا قَالَ:
"وَالَّذِى نَفْسِى بِيَدِهِ مَا أَنْتُمْ بِأَسْمَعَ لِمَا أَقُولُ مِنْهُمْ وَلَكِنَّهُمْ لاَ يَقْدِرُونَ أَنْ يُجِيبُوا." ثُمَّ أَمَرَ بِهِمْ فَسُحِبُوا فَأُلْقُوا فِى قَلِيبِ بَدْرٍ.
Tercemesi:
Bize Heddab b. Halid, ona Hammad b. Seleme, ona Sabit el-Bûnânî, ona da Enes b. Malik şöyle rivayet etti: Rasulullah (sav) Bedir'de öldürülenleri üç gün bırakmış, sonra yanlarına gelerek başlarında durmuş, kendilerine seslenerek; ya Ebu Cehil b. Hişam! Ya Umeyye b. Halef! Ya Utbe b. Rabia! Ya Şeybe b. Rabia! Rabbinizin size vazettiğini hak buldunuz değil mi? Ben Rabbimin bana vadettiğini hak buldum" demiş. Ömer, Peygamber'in (sav) sözünü işitmiş de ya Rasulullah! Nasıl işitsinler, nasıl cevap versinler ki? Hepsi leş olmuşlar demiş. Rasulullah (sav); "nefsim yed-i kudretinde olan Allah'a yemin ederim ki: Benim söylediklerimi siz onlardan daha iyi işitir değilsiniz. Lâkin onlar cevap vermeye kadir olamazlar" buyurdu. Sonra onlar hakkında emir vermiş ve sürüklenerek Bedir kuyusuna atılmışlar.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cennet ve sıfatü neîmihâ ve ehlihâ 7223, /1177
Senetler:
()
Konular:
Kabir Hayatı, Kabir Azabı
Kabir Hayatı, ölüler işitir mi?
Siyer, Bedir gazvesi, öldürülen müşrikler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
14287, M007224
Hadis:
حَدَّثَنِى يُوسُفُ بْنُ حَمَّادٍ الْمَعْنِىُّ حَدَّثَنَا عَبْدُ الأَعْلَى عَنْ سَعِيدٍ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ عَنْ أَبِى طَلْحَةَ ح
وَحَدَّثَنِيهِ مُحَمَّدُ بْنُ حَاتِمٍ حَدَّثَنَا رَوْحُ بْنُ عُبَادَةَ حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ أَبِى عَرُوبَةَ عَنْ قَتَادَةَ قَالَ ذَكَرَ لَنَا أَنَسُ بْنُ مَالِكٍ عَنْ أَبِى طَلْحَةَ قَالَ:
"لَمَّا كَانَ يَوْمُ بَدْرٍ وَظَهَرَ عَلَيْهِمْ نَبِىُّ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَمَرَ بِبِضْعَةٍ وَعِشْرِينَ رَجُلاً - وَفِى حَدِيثِ رَوْحٍ بِأَرْبَعَةٍ وَعِشْرِينَ رَجُلاً - مِنْ صَنَادِيدِ قُرَيْشٍ فَأُلْقُوا فِى طَوِىٍّ مِنْ أَطْوَاءِ بَدْرٍ." وَسَاقَ الْحَدِيثَ بِمَعْنَى حَدِيثِ ثَابِتٍ عَنْ أَنَسٍ
[أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم تَرَكَ قَتْلَى بَدْرٍ ثَلاَثًا ثُمَّ أَتَاهُمْ فَقَامَ عَلَيْهِمْ فَنَادَاهُمْ فَقَالَ: "يَا أَبَا جَهْلِ بْنَ هِشَامٍ يَا أُمَيَّةَ بْنَ خَلَفٍ يَا عُتْبَةَ بْنَ رَبِيعَةَ يَا شَيْبَةَ بْنَ رَبِيعَةَ أَلَيْسَ قَدْ وَجَدْتُمْ مَا وَعَدَ رَبُّكُمْ حَقًّا فَإِنِّى قَدْ وَجَدْتُ مَا وَعَدَنِى رَبِّى حَقًّا." فَسَمِعَ عُمَرُ قَوْلَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ كَيْفَ يَسْمَعُوا وَأَنَّى يُجِيبُوا وَقَدْ جَيَّفُوا قَالَ: "وَالَّذِى نَفْسِى بِيَدِهِ مَا أَنْتُمْ بِأَسْمَعَ لِمَا أَقُولُ مِنْهُمْ وَلَكِنَّهُمْ لاَ يَقْدِرُونَ أَنْ يُجِيبُوا." ثُمَّ أَمَرَ بِهِمْ فَسُحِبُوا فَأُلْقُوا فِى قَلِيبِ بَدْرٍ.]
Tercemesi:
Bana Yusuf b. Hammad el-Ma'nî, ona Abdula'lâ, ona Said, ona Katade, ona Enes b. Malik, ona Ebu Talha; (T)
Bize Muhammed b. Hatim, ona Ravh b. Ubade, ona Said b. Ebu Arûbe, ona Katade, ona Enes b. Malik, ona da Ebu Talha şöyle haber verdi:
"Bedir harbi olduğu gün Rasulallah (sav) kafire galip gelince Kureyş'in ulularından yirmi küsur adam hakkında (Ravh'ın hadisinde yirmi dört adam hakkında denilmiştir) emir verdi. Bunlar Bedir'in kuyularından bir kuyuya atıldılar."
Ve ravi hadisi Sabit'in, Enes'ten rivayet ettiği hadis manasında nakletmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cennet ve sıfatü neîmihâ ve ehlihâ 7224, /1177
Senetler:
()
Konular:
Kabir Hayatı, Kabir Azabı
Kabir Hayatı, ölüler işitir mi?
Siyer, Bedir gazvesi, öldürülen müşrikler
Siyer, Bedir Savaşı