621 Kayıt Bulundu.
Bize Heddâb b. Hâlid, ona Hemmâm, ona Katade, ona Enes b. Malik ona da Ubade b. Samit, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Kim Allah'a kavuşmayı arzu ederse, Allah da ona kavuşmayı arzu eder. Kim Allah'a kavuşmayı arzu etmezse, Allah da ona kavuşmayı arzu etmez."
Bize Ebu Nuaym, ona Zekeriyya, ona Âmir, ona da Nu’man b. Beşir'in rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber şöyle buyurdu: "Helâl bellidir, haram da bellidir. İkisi arasında şüpheli şeyler vardır ki, çoğu kimse bunları bilmez. Kim şüpheli şeylerden sakınırsa, ırzını da, dinini de tertemiz tutmuş olur. Kim şüpheli şeylerin etrafında dolanırsa, koruluk etrafında davarlarını otlatan bir çoban gibi, çok sürmez içeriye dalar. Haberiniz olsun, her devlet başkanının kendine mahsus bir koruluğu olur. Dikkat edin! Allah'ın yeryüzündeki koruluğu haram ettiği şeylerdir. Bilin ki, bedenin içinde bir et parçası vardır. O sağlıklı olursa bütün beden sağlıklı olur; bozulursa bütün beden fesada uğrar. İşte o kalptir."
Bize Ebu İshak İbrahim b. Muhammed b. Abbâs eş-Şâfiî, ona Süfyân b. Uyeyne, ona Amr b. Dînâr, ona Amr b. Evs, ona da Abdullah b. Amr, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Allah'a en sevimli gelen oruç Davud'un (as) orucudur. O, bir gün oruç tutar, bir gün tutmazdı. Allah'a en sevimli gelen namaz da Davud'un (as) namazıdır. O, gecenin yarısında uyur, üçte birinde namaz kılar, altıda birinde ise tekrar uyurdu."
Bize Abdülaziz b. Abdullah, ona Malik (b. Enes), ona İbn Şihab (ez-Zührî), ona Ebu Abdullah el-Eğar ve Ebu Seleme b. Abdurrahman, o ikisine de Ebu Hureyre (ra) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Şanı mübarek ve yüce Allah her gece, gecenin son üçte birinde, (rahmeti ile) dünya semasına iner ve şöyle der: Yok mu bana dua eden, duasını kabul edeyim. Yok mu benden isteyen, ona vereyim. Yok mu bağışlanma dileyen, onu bağışlayayım."
Bize İshak b. İbrahim, ona Cerîr, ona A'meş, ona Ebu Salih, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Adem oğlunun işlediği bir amel için, on katından yedi yüz katına kadar sevap yazılır. Allah (ac) 'Oruç bunun dışındadır. Zira o, ancak benim için tutulur ve onun karşılığını da (hakkıyla) ancak ben veririm. Kulum şehvetini ve yemesini benim için terk eder' buyurmuştur. Oruç, oruç tutan kimse için bir kalkandır. Oruçlu kişi için, biri orucunu açtığı, diğeri de Rabbine kavuştuğu zaman olmak üzere iki sevinç anı vardır. Oruçlunun ağız kokusu, Allah katında misk kokusundan daha hoştur."
Bize Abdülaziz b. Abdullah, ona Malik (b. Enes), ona İbn Şihab (ez-Zührî), ona Ebu Abdullah el-Eğar ve Ebu Seleme b. Abdurrahman, o ikisine de Ebu Hureyre (ra) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Şanı mübarek ve yüce Allah her gece, gecenin son üçte birinde, (rahmeti ile) dünya semasına iner ve şöyle der: Yok mu bana dua eden, duasını kabul edeyim. Yok mu benden isteyen, ona vereyim. Yok mu bağışlanma dileyen, onu bağışlayayım."
Bize Kuteybe b. Saîd, ona İbn Lehî’a, ona el-Haris b. Yezid, ona Ali b. Rebâh, ona Abdullah b. Amr b. el-Âs Muaz’ın şöyle anlattığını rivayet etti: Hz. Peygamber bize beş şeyi tavsiye etti. Kim bunlardan birini yaparsa Allah’a emanettir. Kim bir hastayı ziyaret ederse veya (namazını kılmak için) bir cenaze ile çıkarsa ya da Allah yolunda savaşa çıkarsa veya destekleme ve saygı göstermek amacı ile devlet başkanının huzuruna girerse (yanında yer alırsa) ya da evinde oturursa insanlar (onun şerrinen) kurtulur ve o da (inanların eziyetlerinden) kurtulur. (İşte bunlar Allah’a emanettir.)
Açıklama: Hadisin bütünü için bk. HM005351.