Giriş

Bize Muhammed, ona Abdulvahhab es-Sakafî, ona Eyyub es-Sahtıyânî, ona Muhammed, ona da Ümmü Atiyye (r.anha) şöyle söylemiştir: Biz kızının (cenazesini) yıkarken Rasulullah (sav) yanımıza geldi ve "Onu su ve sidr ile üç, beş defa veya gerek duyarsanız daha fazla yıkayın. Son yıkayışınızda kâfur kullanın. Yıkamayı bitirince bana bildirin." buyurdu. Biz yıkamayı bitirdiğimizi Hz. Peygamber'e (sav) bildirdik. Rasulullah da (sav) bize kendi peştamalını verdi ve "Bunu onun bedenine sarın" dedi. Eyyüb es-Sahtıyânî şöyle dedi: Muhammed'in hadisinin benzerini bana Hafsa da rivayet etti. Fakat Hafsa'nın rivayet ettiği hadiste "Onu tek sayıda yıkayın", yine Hafsa'nın rivayetinde "Üç, beş ya da yedi defa yıkayın"; yine Hafsa'nın rivayetinde Rasulullah'ın (sav), "Onu yıkamaya sağ taraftaki organlarından ve abdest uzuvlarından başlayın" buyurduğu; yine Hafsa'nın rivayetinde, Ümmü Atıyye'nin, 'biz onun saçını üç örgü yaptık' dediği yer almaktadır.


Açıklama: Rivayet, İbn Hacer'e göre muallak olmayıp mevsûldür (Fethü'l-bâri, Dârü'l-Marife, III, 130).

    Öneri Formu
278608 B001254-2 Buhari, Cenaiz, 9

Bize Yahya b. Eyyüb, ona İbn Uleyye, ona Eyyüb, ona Hafsa, ona da Ümmü Atıyye şöyle rivayet etmiştir: "(Rasulullah (sav) bize) 'Onu tek sayı üzere, yani üç, beş veya yedi defa yıkayın' buyurdu." [Ümmü Atıyye; onun saçlarını tarayıp üç belik yaptık dedi.]


    Öneri Formu
3658 M002172 Müslim, Cenaiz, 39

Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Cerîr (b. Abdülhamid); (T) Bize İshak b. İbrahim, ona İsa b. Yunus; (T) Bize Mincab b. Hâris et-Temîmî, ona Ali b. Müshir; (T) Bize İshak b. İbrahim ve İbn Ebu Ömer, onların hepsine İbn Uyeyne, ona da A'meş (Süleyman b. Mihrân) hadisi bu isnadla yukarıdaki hadise benzer şekilde rivayet etmiştir.


    Öneri Formu
3670 M002178 Müslim, Cenaiz, 44

Bize Yahya b. Yahya et-Temîmî, Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr ve Ebu Küreyb -hadisin lafzı Yahya'ya aittir- onlara Ebu Muaviye, ona A'meş (Süleyman b. Mihran), ona Şakîk (b. Seleme), ona da Habbâb b. Eret şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah'la (sav) birlikte Allah'ın rızasını umarak O'nun yolunda hicret ettik. Mükafatımızı vermek Allah'a aittir. Kimimiz bu dünyada mükafatını göremeden ahirete göçüp gitti. Mus'ab b. Umey de onlardan biridir. O Uhut savaşında şehit edilmişti, ancak küçük bir örtü dışında kendisini kefenleyebileceğimiz hiçbir şeyi yoktu. Örtüyü başına koyduğumuzda ayakları açıkta kalıyor, ayaklarına koyduğumuzda başı açıkta kalıyordu. Bunu üzerine Rasulullah (sav) 'Örtüyü baş tarafına koyun, ayak tarafını da (hoş kokulu) izhir otuyla kapatın' buyurdu. Kimimizin de bu dünyada meyvesi olgunlaştı, şimdi onları devşirmektedir."


    Öneri Formu
3669 M002177 Müslim, Cenaiz, 44

Bize İbn Ebu Ömer, ona Abdülaziz, ona Yezid, ona da Muhammed b. İbrahim, Ebu Seleme'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Nebi'nin (sav) zevcesi Âişe'ye 'Rasulullah (sav) kaç parça elbise ile kefenlendi?' diye sorduğumda, 'Sehûlî türü (Yemen'de dokunan bir kumaş) üç parça kumaş ile kefenlendi' dedi."


    Öneri Formu
3676 M002182 Müslim, Cenaiz, 47

Bize Yahya b. Yahya, Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ebu Küreyb -hadisin lafzı Yahya'ya aittir-, onlara Ebu Muaviye, ona Hişam b. Urve, ona babası (Urve b. Zübeyr), ona da Âişe şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) üç parça beyaz pamuklu Sehûliyye (Yemen'de dokunan bir kumaş) bezi içinde kefenlendi. Kefenlendiği eşyalar içinde gömlek ve sarık yoktu. Hülleye gelince insanlar bunun Rasulullah'a (sav) kefen yapmak için satın alınıp alınmadığında şüpheye düştü. Bundan dolayı kefenleme esnasında hülle kullanılmadı. Rasulullah (sav) üç parça beyaz pamuklu Sehûliyye (Yemen'de dokunan) bezi içinde kefenlendi. Bunun üzerine Abdullah b. Ebu Bekir hülleyi aldı ve ben bu hülleyi kendime kefen yapmak için saklayacağım dedi. Sonra da Allah (ac) bununla Peygamberinin kefenlenmesine razı olsaydı, ona kefen yapardı dedi. Hülleyi sattı ve parasını da fakirlere dağıttı."


    Öneri Formu
3673 M002179 Müslim, Cenaiz, 45

Bize Harun b. Abdullah ve Haccâc b. eş-Şâir, o ikisine Haccâc b. Muhammed, ona İbn Cüreyc, ona Ebu Zübeyr'in rivayet ettiğine göre o, Cabir b. Abdullah'ı Rasulullah'tan (sav) şu hadisi naklederken dinlemiştir: "(Rasulullah'tan (sav)) Bir gün bir hutbe verdi ve ashabından bir adamın vefat ettiğinden, pek yeterli gelmeyen bir kefen ile kefenlenip, geceleyin gömüldüğünden söz edildi. Nebi (sav) de bir kimsenin -buna insanın mecbur kalması hali müstesna- namazı kılınmadıkça geceleyin kabre konulmamasını ve defnedilmemesini emretti. Ayrıca Nebi (sav): "Sizden biriniz kardeşini kefenlediği zaman onu güzel bir şekilde kefenlesin/kefenini güzel tutsun" buyurdu.


    Öneri Formu
3679 M002185 Müslim, Cenaiz, 49

Bize Muhammed, ona Abdulvahhab es-Sakafî, ona Eyyub es-Sahtıyânî, ona Muhammed, ona da Ümmü Atiyye (r.anha) şöyle söylemiştir: Biz kızının (cenazesini) yıkarken Rasulullah (sav) yanımıza geldi ve "Onu su ve sidr ile üç, beş defa veya gerek duyarsanız daha fazla yıkayın. Son yıkayışınızda kâfur kullanın. Yıkamayı bitirince bana bildirin." buyurdu. Biz yıkamayı bitirdiğimizi Hz. Peygamber'e (sav) bildirdik. Rasulullah da (sav) bize kendi peştamalını verdi ve "Bunu onun bedenine sarın" dedi. Eyyüb es-Sahtıyânî şöyle dedi: Muhammed'in hadisinin benzerini bana Hafsa da rivayet etti. Fakat Hafsa'nın rivayet ettiği hadiste "Onu tek sayıda yıkayın", yine Hafsa'nın rivayetinde "Üç, beş ya da yedi defa yıkayın"; yine Hafsa'nın rivayetinde Rasulullah'ın (sav), "Onu yıkamaya sağ taraftaki organlarından ve abdest uzuvlarından başlayın" buyurduğu; yine Hafsa'nın rivayetinde, Ümmü Atıyye'nin, 'biz onun saçını üç örgü yaptık' dediği yer almaktadır.


    Öneri Formu
9575 B001254 Buhari, Cenaiz, 9

Bize Yahya b. Yahya, ona Yezid b. Zürey, ona Eyyüb, ona Muhammed b. Sîrîn, ona da Ümmü Atiyye şöyle rivayet etmiştir: "Biz kızının cenazesini yıkarken, Rasulullah (sav) yanımıza gelip 'Onu üç veya beş defa ya da (tek sayı olmak kaydıyla) daha fazla sayıda yıkayın. Onu sidr bitkisi katılmış su ile yıkayıp, son yıkamayı da bir miktar kâfur katılmış su ile yapın. Yıkamayı bitirdiğinizde de bana haber edin' buyurdu. Yıkamayı bitirince O'na (sav) haber ettik. O (sav) da bize izarını verip 'Bedenini bununla sarın' buyurdu."


Açıklama: Hadisin metninde yer alan "ya da biraz kafur katılmış" ifadesi ravilerden birine ait tereddütten kaynaklıdır. Ravi, hocasından hadisi "kafur" ifadesiyle mi yoksa "birazcık kafur" ifadesiyle mi dinlediğinde tereddüt etmiş, bundan dolayı da bu terdedüdünü dile getirmiştir. Bu durum, rivayette ve doğru nakilde gösterilen titizliğin ilginç bir örneğidir.

    Öneri Formu
3651 M002168 Müslim, Cenaiz, 36

Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Amr en-Nâkıd, onlara Ebu Muaviye, ona Asım el-Ahvel, ona da Hafsa bt. Sîrîn, Ümmü Atıyye'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Rasulullah'ın (sav) kızı Zeyneb vefat edince, Rasulullah (sav) bizlere 'Onu tek sayı olarak üç ya da beş defa yıkayınız. Beşinci yıkamada suya bir miktar kâfur koyunuz. Onu yıkayınca da bana haber ediniz' buyurdu. Ümmü Atıyye şöyle devam etti: Nebî'ye haber verdik, o da bize belden aşağısını örten elbisesini verdi ve 'Bunu da ona iç gömleği yapın' buyurdu."


    Öneri Formu
3660 M002173 Müslim, Cenaiz, 40