Giriş

Bize Muhammed b. Müsenna, ona Ebu Velid, ona Hemmâm, ona Katade, ona İkrime, ona da İbn Abbas şöyle demiştir: "Ukbe'nin kız kardeşi kendisini Kâbe'ye yürüyerek gitmek için adamıştı. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) ona bir bineğe binmesini ve (kefaret olarak da) bir hedy kurbanı göndermesini emretti."


Açıklama: Hedy: Hac ve umre yapan kimselerin Harem sınırları içinde kestikleri kurban.

    Öneri Formu
21189 D003296 Ebu Davud, Eyman ve Nüzur, 19, +

Bize İbn Serh, ona İbn Vehb, ona Yunus, ona da İbn Şihab bir önceki hadisi aynı mana ve isnadla rivayet etmiştir. Ebu Davud der ki: Ahmed b. Şebbuye'yi şöyle derken duydum: İbn Mübarek bu hadisin rivayetinde “حَدَّثَ أَبُو سَلَمَةَ, bana Ebu Selem rivayet etti” demiştir. Bu ifade Zührî'nin, bu hadisi Ebu Seleme'den duymadığına işaret eder. Ahmed b. Muhammed de “Eyyüb b. Süleyman'dan bize gelen rivayet, bu sözün doğru olduğu anlamına gelir” demiştir. Yine Ebu Davud der ki: Ahmed b. Hanbel'in şöyle dediğini duydum: Bu hadisin (isnadını) bozarak bize aktardılar. Kendisine “Sence bu hadisin bozulduğu doğru mu ve onu İbn Ebu Üveys'ten başkası rivayet etti mi?” denildi. O da “Eyyüb b. Süleyman b. Bilal, ondan (İbn Ebu Üveys'ten) daha iyidir. O hadisi Eyyüb de rivayet etmiştir” karşılığını verdi.


    Öneri Formu
21172 D003291 Ebu Davud, Eyman ve Nüzur, 19, +

Bize Haccac b. Ebu Yakub, ona Ebu Nadr, ona Şerik, ona Talha ailesinin azatlısı Muhammed b. Abdurrahman, ona Küreyb, ona da İbn Abbas şöyle demiştir: "Bir adam Hz. Peygamber'e (sav) gelip 'Ey Allah'ın Rasulü! Kız kardeşim kendisini yürüyerek hacca gitmeye adadı' dedi. Hz. Peygamber (sav) 'Hiç şüphesiz Allah, kız kardeşinin eziyet çekmesine muhtaç değildir. Ona söyleyin, Bir bineğe binerek hacca gitsin ve yemininden dolayı da kefaret ödesin' buyurdu."


    Öneri Formu
21184 D003295 Ebu Davud, Eyman ve Nüzur, 19, +

Bize Müslim b. İbrahim, ona Hişam, ona Katede, ona İkrime, ona da İbn Abbas şöyle demiştir: "Ukbe b. Amir'in kız kardeşinin, Kâbe'ye yürüyerek gitmeyi adak olarak adadığı haberi Hz. Peygamber'e (sav) ulaşınca 'Allah onun adağına muhtaç değildir. Ona emret de bir şeye binsin' buyurdu." [Ebu Davud der ki: Bu hadisin bir benzerini Said b. Ebu Arûbe rivayet etmiştir. Halid de İkrime vasıtasıyla Hz. Peygamber'den (sav) bu hadisin bir benzerini rivayet etmiştir.]


    Öneri Formu
21193 D003297 Ebu Davud, Eyman ve Nüzur, 19, +

Bize Ali b. Muhammed, ona Veki, ona Süfyan, ona Mansur, ona Abdullah b. Mürre, ona da Abdullah b. Ömer şöyle demiştir: "Hz. Peygamber (sav) adak adamayı yasakladı ve 'Bununla ancak cimriden (bir mal) çıkarılır' buyurdu."


    Öneri Formu
22689 İM002122 İbn Mâce, Kefaret, 15

Bize Hüseyin b. Hureys, ona Ali b. Hüseyin b. Vâkıd, ona babası (Hüseyin b. Vâkıd), ona Abdullah b. Büreyde, ona da Büreyde (b. Husayn) şöyle demiştir: "Hz. Peygamber (sav) bir savaşa çıkmıştı. Savaştan dönünce siyah bir cariye geldi ve 'Ey Allah'ın Rasulü! Allah seni sağ salim bu savaştan döndürürse senin huzurunda def çalıp şarkı söylemeye dair adakta bulunmuştum' dedi. Hz. Peygamber de (sav) 'Eğer gerçekten adak adadıysan çal, aksi takdirde gerek yok' buyurdu. Cariye defi çalmaya başladı. Derken içeriye Ebu Bekir girdi. Cariye çalmaya devam etti. Sonra içeriye Ali girdi. Cariye yine çalmaya devam etti. Sonra içeri Osman girdi. Cariye yine çalmaya devam etti. Sonra içeriye Ömer girince cariye (korkusundan) defi altına alıp üstüne oturdu. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: Ey Ömer! Şeytan bile senden korkuyor. Cariye, ben oturuyorken çalıyordu. İçeriye Ebu Bekir girdi. Cariye çalmaya devam etti. Sonra içeriye Ali girdi. Cariye yine çalmaya devam etti. Sonra içeri Osman girdi. Cariye yine çalmaya devam etti. Sen içeri gelince cariye defi elinden attı." [Ebu İsa (et-Tirmizî) der ki: Bu hadis Büreyde rivayeti olan bu hadis hasen sahih garib'tir. Bu konuda Ömer, Sa'd b. Ebu Vakkas ve Aişe'den de hadis rivayet edilmiştir.]


    Öneri Formu
21850 T003690 Tirmizi, Menâkıb, 17

Bize Sehl b. Ebu Sehl, ona Süfyan b. Uyeyne, ona Eyyüb, ona Ebu Kilabe, ona amcası (Muaviye b. Amr), ona da İmran b. Husayn rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Günah olan şey adak olarak adanmaz. Ademoğlu sahip olmadığı bir şeyi adak olarak adayamaz."


    Öneri Formu
22691 İM002124 İbn Mâce, Kefaret, 16

Bize Muhammed b. Yahya, ona İshak b. Muhammed el-Fervî, ona Abdullah b. Ömer, ona Ubeydullah b. Ömer, ona Atâ, ona da İbn Abbas şöyle demiştir: "Hz. Peygamber (sav) bir gün Mekke'de güneşin altında dikilen bir adama rastladı ve 'Buna ne oldu' diye sordu. Oradakiler 'Bu adam kendisini oruç tutmaya, konuşmamaya, akşama kadar gölgelenmemeye ve ayakta durmaya adadı' dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) 'Ona söyleyin, konuşsun, gölgelensin, otursun ve orucunu da tamamlasın' buyurdu." [Bize Hüseyin b. Muhammed b. Şenebe el-Vâsıtî, ona Alâ b. Abdülcabbar, ona Vüheyb, ona Eyyüb, ona İkrime, ona da İbn Abbas, Hz. Peygamber'den (sav) bu hadisin bir benzerini nakletmiştir. Allah en iyi bilendir.]


    Öneri Formu
22707 İM002136 İbn Mâce, Kefaret, 21