100 Kayıt Bulundu.
Bana Hilâl b. Alâ, ona babası (Alâ b. Hilâl), ona Ubeydullah, ona Zeyd, ona Ebu İshak, ona Abdullah b. Hâris, ona da Ali b. Ebu Tâlib, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Allah tebâreke ve teâla şöyle buyurmuştur: 'Oruç benim için tutulur ve onun karşılığını da (hakkıyla) ancak ben veririm. Orucunu açtığındaki ve Rabbine kavuştuğundaki olmak üzere, oruçlu için iki sevinç vakti vardır.' Canım kudret elinde olan Allah'a (cc) and olsun ki, oruçlunun ağız kokusu, Allah katında misk kokusundan daha hoştur."
Bize Ali b. Harb, ona Muhammed b. Fudayl, ona Ebu Sinân Dirâr b. Mürre, ona Ebu Salih, ona da Ebu Said, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Allah tebâreke ve teâla şöyle buyurmuştur: 'Oruç benim için tutulur ve onun karşılığını da (hakkıyla) ancak ben veririm. Oruçlunun iki sevinci vardır. Orucunu açtığında bir sevinir, bir de Allah'a kavuşup da mükafatını aldığında sevinir.' Muhammed'in canı kudret elinde olan Allah'a (cc) andolsun ki, oruçlunun ağız kokusu, Allah katında misk kokusundan daha hoştur."
Bize Süleyman b. Davud, ona İbn Vehb, ona Amr, ona Münzir b. Ubeyd, ona Ebu Salih es-Semmân, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (Rabbinden rivayetle) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Oruç benim için tutulur ve onun karşılığını da (hakkıyla) ancak ben veririm. Oruç tutan kimse, şu iki vakitte sevinir: Biri iftar ettiği zaman, diğeri de Allah'a (cc) kavuştuğu günde. Oruçlunun ağız kokusu, Allah katında misk kokusundan daha hoştur.'
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Ali b. Müshir ve Ubbad b. Avvam, o ikisine eş-Şeybânî, ona da İbn Ebu Evfâ (ra) şöyle rivayet etmiştir: "Bir yolculukta Rasulullah (sav) ile beraberdik. (Hz. Peygamber (sav) oruçluydu.) Güneş batınca Hz. Peygamber (sav) bir adama (Bilal'e) 'iniver de bizim için sevik ez' buyurdu. Adam 'ey Allah'ın Rasulü, akşama erseydin' dedi. Rasulullah (sav) tekrar 'in, bizim için sevik ez' buyurdu. O, 'ey Allah'ın Rasulü, henüz akşama erişmediniz ama' deyip indi ve seviki ezdi. Hz. Peygamber (sav) de içti. Ardından, eli ile doğu tarafını işaret edip 'geceyi buradan doğarken gördüğünüzde oruçlu iftar yapabilir' buyurdu."
Açıklama: Sevîk: Öğütülmüş buğday veya arpadan yapılan bir tür yiyecek. اجْدَحْ: ifadesi de sevîk gibi yiyecekleri su ile ezerek karıştırma anlamında kullanılmaktadır.
Bize Ebu Kamil, ona Abdülvahid, ona Süleyman eş-Şeybânî, ona da Abdullah b. Ebu Evfâ (ra) "Oruçlu olduğu halde Rasulullah (sav) ile yolculuk yaptık. Güneş battığında 'ey falan! İniver de bize sevik ez' buyurdu" dedi ve hadisi İbn Müshir ve Abbad b. Avvam'ın rivayetlerine benzer şekilde rivayet etti.
Açıklama: Rivayetin tamamı için M002560 numaralı hadise bakınız.
Bize Yahya b. Yahya, ona Hüşeym, ona Ebu İshak eş-Şeybânî, ona da Abdullah b. Ebu Evfa (ra) şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) ile Ramazan ayında yolculukta idik de güneş battı. Hz. Peygamber (sav) 'ey falan! İniver de bizim için sevik ez' buyurdu. O, 'ya Rasulullah! Henüz gündüz vakti' dedi. Hz. Peygamber (sav) 'iniver de bizim için sevik ez' buyurdu. O inip karşımı yaptı ve kendisine getirdi de Nebî (sav) içti. Ardından eliyle (doğuyu göstererek) 'güneş buradan battığında ve gece buradan doğduğunda oruçlu iftar eder' buyurdu."
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Muhammed (b. Cafer), ona Şu'be, ona Ebu İshak, ona Ebu Ahvas, ona da Abdulah (b. Mesud) şöyle rivayet etmiştir: "Allah (ac) şöyle buyurmuştur: 'Oruç ancak benim için tutulur ve onun karşılığını da (hakkıyla) ancak ben veririm. Oruç tutan kimse için, Rabbine kavuştuğundaki ve orucunu açtığındaki olmak üzere iki sevinç anı vardır.' Gerçekten oruçlunun ağız kokusu, Allah katında misk kokusundan daha hoştur."