65 Kayıt Bulundu.
Giriş
Bize Abdürrezzak, ona Ma'mer, ona Zeyd b. Eslem, ona bir adam, ona da Ebu Said, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Yol üzerinde oturmaktan sakının!" Ma'mer şöyle demiş olabilir: “Ana yollarda (oturmaktan sakının)!”. Bunun üzerine ashâb-ı kiramdan bazıları şöyle dediler: “Ey Allah'ın Rasulü, oturup konuşmayı nasıl bırakalım?”. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav): “Öyleyse oturmanın hakkını verin.” buyurdu. Onlar “Yolun hakkı nedir?” diye sordular. Hz. Peygamber (sav): “Selamı alın, gözlerinizi (haram bakışlardan) sakının, yol soranlara yol gösterin, iyiliği emredin ve kötülükten sakındırın.”
Açıklama: Sahih hadistir. Ebu Said'den nakleden râvînin ibhamından dolayı zayıftır.
Bize Hasan b. İsa en-Nîsâbûrî, ona İbn Mübarek, ona Cerîr b. Hazım, ona İshak b. Süveyd, ona da İbn Huceyr el-Adevi'den şöyle rivayet etti: Ömer b. Hattab'ın (ra) bu konuda Hz. Peygamber'den (sav) şöyle naklettiğini duydum: "Yardım isteyenin imdadına koşmanız ve yolunu kaybedene doğru yolu göstermeniz."
Bize Müsedded, ona Yezid b. Zürey‘, ona Abdurrahman, ona Saîd b. Ebû Saîd, ona da Ebû Hureyre, Rasulullah'ın şöyle dediğini rivayet etti: "Rasûlullah (sav) ev önlerinde ve yollarda oturulmasını yasakladı. Müslümanlar, bunu yapamayız, buna güç yetiremeyiz, dediler. Rasûlullah, eğer buralarda oturacaksanız, o zaman mekânların hakkını veriniz, buyurdu. Onlar, buraların hakkı nedir, dediler. Rasûlullah, gözleri (haramdan) korumak, yolcuya (yol bilmeyene, sorana) yol göstermek, aksırdığında Allah’a hamd edene يرحمك الله/Allah sana rahmet etsin demek ve selama karşılık vermektir, buyurdu."
Bize Abbas b. Abdülazim el-Anberî, ona Nadr b. Muhammed el-Cüraşî el-Yemâmî, ona İkrime b. Ammâr, ona Ebû Zümeyl, ona Mâlik b. Mersed, ona babası Mersed, ona da Ebû Zer el-Gıfârî'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Kardeşine gülümsemen sadakadır. İyiliği emretmen, kötülükten alıkoyman, yolunu kaybetmiş bir kişiye yol göstermen, gözü görmeyen birine yardımcı olman, yoldan taşı, dikeni ve kemiği kaldırman ve kovandaki sudan kardeşinin kovasına boşaltman; işte bunların hepsi senin için sadakadır." [Tirmizî şöyle demiştir: Bu konuda İbn Mesûd, Câbir, Huzeyfe, Aişe ve Ebû Hureyre'den de hadis rivayet edilmiştir. Tirmizî şöyle demiştir: Bu hasen-garîb bir hadistir. Ebû Zümeyl'in adı Simâk b. el-Velîd el-Hanefî'dir.]