523 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Nuaym, ona Süfyan, ona Alkame, ona Süleyman b. Büreyde, ona da (Yahya) b. Ya'mer şöyle haber vermiştir: Abdullah b. Ömer'e “Biz uzak beldelere yolculuk yapıyoruz ve orada kaderin olmadığını söyleyen insanlarla karşılaşıyoruz” dedim. Abdullah b. Ömer “Onlarla karşılaştığınızda onlara 'Abdullah b. Ömer sizden uzak, siz de ondan uzaksınız' deyin” diye üç kere tekrarladı, ardından şu hadisi nakletti. "Biz Hz. Peygamber'in (sav) yanındayken bir adam çıkageldi. -Abdullah b. Ömer adamın özelliklerini de anlattı.- Hz. Peygamber (sav) ona 'Yaklaş' dedi. Adam yaklaştı. Tekrar 'Yaklaş' dedi. Adam yaklaştı. Yine 'Yaklaş' dedi adam yine dizleri birbirine değecek kadar yaklaştı ve 'Ey Allah'ın Rasulü! İman nedir? veya bana imandan haber ver' dedi. Hz. Peygamber (sav) 'Allah'a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, ahiret gününe ve kadere iman etmendir' dedi. [Süfyan der ki: Sanırım 'kaderin hayrına ve şerrine' ifadesini de kullandı.] Adam 'İslam nedir?' diye sordu. Hz. Peygamber (sav) 'Namaz kılmak, zekat vermek, hacca gitmek, Ramazan orucu tutmak ve cünüplükten gusletmektir' buyurdu. Adam 'Söylediğin her şeyi doğru söyledin, doğru söyledin' dedi. Topluluk 'Biz daha önce Hz. Peygamber'e (sav) karşı bu kadar saygılı bir adam görmedik. Sanki Hz. Peygamber'e (sav) o öğretiyor' dedi. Sonra adam 'Ey Allah'ın Rasulü! Bana ihsandan haber ver' dedi. Hz. Peygamber (sav) 'Allah'a sanki onu görüyormuş gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da o seni görüyor' buyurdu. Biz 'Biz daha önce Hz. Peygamber'e (sav) karşı bu kadar saygılı bir adam görmedik' dedik Adam bunların hepsini 'Doğru söyledin, doğru söyledin' diyerek tasdik ediyordu. Adam 'Bana kıyametin vaktini haber ver' dedi. Hz. Peygamber (sav) 'Bu konuda, sorulan sorandan daha bilgili değildir' dedi. Adam da 'Doğru söyledin' dedi. Biz yine 'Hz. Peygamber'e (sav) bu adamdan daha saygılı bir kişi görmedik' dedik. Adam sonra da ayrılıp gitti. [Süfyan der ki:] Hz. Peygamber (sav) 'Gidin adamı arayın' dedi. Ancak onu bulamadılar. Hz. Peygamber (sav) 'Bu gelen Cibrîl'dir, size dininizi öğretmek için geldi. Bana hangi surette gelse onu tanırdım — bu suret dışında' dedi."
Bize Nasr b. Ali, ona Haris b. Vecîh, ona Malik b. Dinar, ona Muhammed b. Sirin, ona da Ebu Hureyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Her kılın dibinde cünüplük bulunur. O halde saçınızı (iyice) yıkayın, cildinizi tertemiz yapın." [Tirmizî şöyle demiştir: Bu konuda Ali ve Enes'ten de hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa (Tirmizî) şöyle demiştir: Hâris b. Vecîh'in bu hadisi, garîb'tir. Bu hadisi sadece onun rivayetiyle biliyoruz. O, 'şeyhun leyse bizâke (adalet açısından güvenilir olmakla birlikte hadis rivayeti konusunda fazla başarılı olmayan, hadis rivayetinde beklenen niteliklere tam anlamıyla sahip olmayan, orta seviyede)' bir ravidir; birden fazla hadis âlimi (yine de) ondan hadis rivayet etmiştir. Bu hadisi Malik b. Dinar'dan sadece o rivayet etmiştir. Hâris b Vecîh denildiği gibi İbn Vecbe olarak da anılır.]
Bize Haris b. Miskin -Haris b. Miskin hadisi hocasından (İbn Vehb) kıraat yoluyla almıştır-, ona (Abdullah) b. Vehb, ona Amr -b. el-Haris-, ona Bükeyr (b. Abdullah el-Kuraşî), ona Ebu's-Sâib el-Ensârî, ona da Ebu Hüreyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Sizden biriniz cünüp olduğunda durgun suda gusül abdesti almasın."