حدثنا أحمد بن خالد قال حدثنا محمد بن إسحاق عن عمه موسى بن يسار عن أبي هريرة : مر النبي صلى الله عليه وسلم برجل يسوق بدنة فقال اركبها فقال يا رسول الله إنها بدنة فقال اركبها قال إنها بدنة قال في الثالثة أو في الرابعة ويحك اركبها
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165076, EM000796
Hadis:
حدثنا أحمد بن خالد قال حدثنا محمد بن إسحاق عن عمه موسى بن يسار عن أبي هريرة : مر النبي صلى الله عليه وسلم برجل يسوق بدنة فقال اركبها فقال يا رسول الله إنها بدنة فقال اركبها قال إنها بدنة قال في الثالثة أو في الرابعة ويحك اركبها
Tercemesi:
— Ebü Hüreyre'den rivayet edildiğine göre, Peygamber Aleyhi ve Seltem) bir kurbanlık deve (Harem'de kesmek üzere) sevket-mekte olan bir adama rasgeldi. Bunun üzerine (adama) :
«— Hayvana bin.» dedi. Adam:
Ey Allah'ın Resulü, bu bir kurbanlıktır, (ona nasıl binebilirim) diye cevap verdi. Yine Hazreti Peygamber:
«— Hayvana bin.» dedi. Adam:
Bu bir kurbanlıktır, dedi. Hz. Peygamber üçüncü yahut dördüncü defada :
«Sana yazıklar olsun! Deveye bin.» buyurdu.[313]
Hac farizasını edâ ötmek üzere giderken Haremde kurban edilmek için götürülen kurbanlık hayvana «Bedene veya Hedy» denir. Aslında Bedene, devenin erkeğine ve dişisine, bir de sığır cinsine denir. Fakat kurbanlık deve manasında kullanılışı meşhur olmuştur.
Cahiliyet devrinde müşrikler putlarına adamış oldukları kurbanlıklardan hiç bir suretle faydalanmazlardı. Hz. Peygamber kurbanlık bir deveyi sev-ketmekte olan adama : «Ona bin» diye emretmekle, kurbanlıklardan fay-dalcnı'abileceğini beyan buyurarak müşriklere muhalefet etmiştir. Ancak bu emrin mutiak olup olmadığı yolunda müctehidlerin birbirinden farklı görüşleri vardır. Yani bir kısmına göre ihtiyaç duyulsun veya duyulmasın, bu gibi hayvanlardan faydalanmak caizdir. Bir kısmına göre de ihtiyaç ve zaruret duyulduğu zaman bu caizdir. İmam Malik ve İmam A h m e d birinci görüşte, Ebû Hanife ve. Şafiî, ikinci görüştedirler. Bunlar delil olarak da, bizzat Hz. Peygamberin sevkettiği kurbanlık deveye kendilerinin binmediğini ve insanlara da ona binmeleri için emretmemiş olduğu hâdisesini gösteriyorlar. Netice olarak ihtiyaç halinde kurbanlık hayvanlardan faydalanmakta bir sakınca yoktur.
Bu bölüm asıl itibariyle «Vehy ve Veyheke» sözü üzerine getirilmiştir. Bir kimseye acıyarak yahut İyi bir İş yapmadığın İşaret ederek onu uyarmak için kullanılan bir tâbirdir. Türkçemİzde «sana yazıklar olsun» İfadesi bunun karşılığıdır. İşte bir kimseyi uyarmak için bu sözü kullanmakta bir beis bulunmadığını öğrenmiş oluyoruz. Fakot Müslim, Ebu Davud ve B u -hârî'nin Camİ'indeki rivayetlerinde «Veyheke» yerine «Veyleke» diye kaydedilmiştir. Bu takdirde mana, «helak olası, azab olası» demek olur ki, adam Peygamber'in birkaç defa ihtarına rağmen emri yerine getirmeyi-şinden buna hak kazanmış oluyor.
772 sayılı hadîs-i şerife bakılsın.[314]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 796, /632
Senetler:
()
Konular:
Cahiliye, inançları, düzeltilmesi
Hz. Peygamber, üslubu, sözü tekrarı
Kurban, kurbanlık hayvana binmek
Sahabe, Hz. Peygamber'e itiraz, verdiği bir karara
حدثنا علي قال حدثنا عبد الرزاق قال أخبرنا معمر عن الزهري عن سعيد بن المسيب عن أبيه عن جده : أنه أتى النبي صلى الله عليه وسلم فقال ما اسمك قال حزن قال أنت سهل قال لا أغير اسما سمانيه أبي قال بن المسيب فما زالت الحزونة فينا بعد
حدثنا إبراهيم بن موسى قال حدثنا هشام بن يوسف أن بن جريج أخبره قال أخبرني عبد الحميد بن جبير بن شيبة قال جلست إلى سعيد بن المسيب فحدثني : أن جده حزنا قدم على النبي صلى الله عليه وسلم فقال ما اسمك قال اسمي حزن قال بل أنت سهل قال ما أنا بمغير اسما سمانيه أبي قال بن المسيب فما زالت فينا الحزونة
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165534, EM000841
Hadis:
حدثنا علي قال حدثنا عبد الرزاق قال أخبرنا معمر عن الزهري عن سعيد بن المسيب عن أبيه عن جده : أنه أتى النبي صلى الله عليه وسلم فقال ما اسمك قال حزن قال أنت سهل قال لا أغير اسما سمانيه أبي قال بن المسيب فما زالت الحزونة فينا بعد
حدثنا إبراهيم بن موسى قال حدثنا هشام بن يوسف أن بن جريج أخبره قال أخبرني عبد الحميد بن جبير بن شيبة قال جلست إلى سعيد بن المسيب فحدثني : أن جده حزنا قدم على النبي صلى الله عليه وسلم فقال ما اسمك قال اسمي حزن قال بل أنت سهل قال ما أنا بمغير اسما سمانيه أبي قال بن المسيب فما زالت فينا الحزونة
Tercemesi:
Saîd, babası Müseyyeb'den, o da (Saîd'in) dedesinden (Hazin ibni Ebî Vehb'den) rivayet ettiğine göre, dedesi Peygamber (Saltallahâ Aleyhi ve Seîlem)'\n huzuruna vardı. Peygamber ona:
«— İsmin nedir?» dedi. O:
— Hâzin, dedi. Peygamber:
«— Sen SehTsin, buyurdu. O:
— Babamın bana vermiş olduğu bir ismi değiştirmem, dedi. (Müsey-yeb'in oğlu Saîd demiştir ki, bundan sonra, artık bizde meşakkat ve keder eksik olmadı.)
(...) ... Abdulhamîd ibni Cübeyr îbni Şeybe şöyle demiştir: Saîd ibnil-Müseyyeb'in yanına oturdum da, bana anlattı ki, dedesi Peygamber (Sallallahü A leyfû ve Seîlem) 'in huzuruna vardı. Peygamber ona: •— İsmin nedir?» dedi. O:
— İsmim Hazin'dir, cevabmı verdi. Peygamber: «— Hayır, sen Sehl'sin, buyurdu. O dedi ki:
— Babamın bana vermiş olduğu bir ismi ben değiştiren değilim. İbni Müseyyeb dedi ki:
Artık bizde (ailemizde) meşakkat ve keder eksik olmadı.[403]
Kolay, düz ve yumuşak olan şeye Sehl denir. Hâzin ise bu manaya zıd anlam taşır. Hz. Peygamberin isteğine uymayıp eski isminde İsrar eden Hâzin, nesebine intikal eden bir güçlük ve.tzorluk bırakmış oldu. Bu da hem Peygamber in isteğine uymamak, hem de güzel İsimle isimlenmemek hareketinden İleri gelmiştir.[404]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 841, /660
Senetler:
2. Müseyyeb b. Hazn el-Kuraşi (Müseyyeb b. Hazn b. Ebu Vehb b. Amr b. Aiz)
3. Said b. Müseyyeb el-Kuraşî (Said b. Müseyyeb b. Hazn b. Ebu Vehb)
4. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
5. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
6. ُEbu Bekir Abdürrezzak b. Hemmam (Abdürrezzak b. Hemmam b. Nafi)
7. Ebu Hasan Ali b. el-Medînî (Ali b. Abdullah b. Cafer b. Necîh)
Konular:
Kültürel hayat, İsim verme kültürü
Sahabe, Hz. Peygamber'e itiraz, verdiği bir karara
نا محمد بن إسماعيل نا إسحاق نا عبد الرزاق عن معمر عن أيوب عن عمرو بن دينار عن محمد بن طلحة مثله
Öneri Formu
Hadis Id, No:
186365, DK003120
Hadis:
نا محمد بن إسماعيل نا إسحاق نا عبد الرزاق عن معمر عن أيوب عن عمرو بن دينار عن محمد بن طلحة مثله
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Darekutni, Sünen-i Darekutni, Hudud ve Diyat ve Ğayruhu 3120, 4/73
Senetler:
()
Konular:
Sahabe, Hz. Peygamber'e itiraz, verdiği bir karara
Yargı, Kısas
نا القاضي أبو طاهر نا أبو أحمد بن عبدوس نا القواريري نا محمد بن حمران عن بن جريج عن عمرو بن شعيب عن أبيه عن جده أن رجلا طعن رجلا بقرن في ركبته فجاء إلى النبي صلى الله عليه و سلم فقال : يا رسول الله أقدني قال حتى تبرأ ثم جاء إليه فقال أقدني فأقاده ثم جاء إليه فقال يا رسول الله عرجت قال قد نهيتك فعصيتني فأبعدك الله وبطل عرجك ثم نهى رسول الله صلى الله عليه و سلم أن يقتص من جرح حتى يبرأ صاحبه
Öneri Formu
Hadis Id, No:
186359, DK003114
Hadis:
نا القاضي أبو طاهر نا أبو أحمد بن عبدوس نا القواريري نا محمد بن حمران عن بن جريج عن عمرو بن شعيب عن أبيه عن جده أن رجلا طعن رجلا بقرن في ركبته فجاء إلى النبي صلى الله عليه و سلم فقال : يا رسول الله أقدني قال حتى تبرأ ثم جاء إليه فقال أقدني فأقاده ثم جاء إليه فقال يا رسول الله عرجت قال قد نهيتك فعصيتني فأبعدك الله وبطل عرجك ثم نهى رسول الله صلى الله عليه و سلم أن يقتص من جرح حتى يبرأ صاحبه
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Darekutni, Sünen-i Darekutni, Hudud ve Diyat ve Ğayruhu 3114, 4/71
Senetler:
()
Konular:
Sahabe, Hz. Peygamber'e itiraz, verdiği bir karara
Yargı, Kısas
نا محمد بن إسماعيل الفارسي نا إسحاق بن إبراهيم بن عباد نا عبد الرزاق عن بن جريج قال أخبرني عمرو بن دينار عن محمد بن طلحة بن يزيد بن ركانة : أخبرهم أن رجلا طعن رجلا بقرن في رجله فجاء إلى النبي صلى الله عليه و سلم فقال أقدني قال حتى تبرأ قال أقدني قال حتى تبرأ قال أقدني فأقاده ثم عرج فجاء المستقيد فقال حقي فقال النبي صلى الله عليه و سلم لا حق لك
Öneri Formu
Hadis Id, No:
186364, DK003119
Hadis:
نا محمد بن إسماعيل الفارسي نا إسحاق بن إبراهيم بن عباد نا عبد الرزاق عن بن جريج قال أخبرني عمرو بن دينار عن محمد بن طلحة بن يزيد بن ركانة : أخبرهم أن رجلا طعن رجلا بقرن في رجله فجاء إلى النبي صلى الله عليه و سلم فقال أقدني قال حتى تبرأ قال أقدني قال حتى تبرأ قال أقدني فأقاده ثم عرج فجاء المستقيد فقال حقي فقال النبي صلى الله عليه و سلم لا حق لك
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Darekutni, Sünen-i Darekutni, Hudud ve Diyat ve Ğayruhu 3119, 4/73
Senetler:
()
Konular:
Sahabe, Hz. Peygamber'e itiraz, verdiği bir karara
Yargı, Kısas