286 Kayıt Bulundu.
Bize Süleyman b. Harb, ona Şu'be, ona Hakem, ona İbrahim, ona Esved şöyle rivayet etmiştir: Âişe (ra), Berîre'yi satın almak istedi, ancak efendileri velayet hakkının kendilerine ait olmasını şart koştular. Âişe bu durumu Peygamber'e (sav) aktardı. Bunun üzerine Peygamber (sav) Âişe'ye "Sen Berîre'yi satın al. Velâyet hakkı ancak hürriyete kavuşturan kimseye aittir" buyurdu
Bize Muhammed, ona Cerîr, ona Mansur, ona İbrahim, ona Esved, ona da Âişe (r.anha) şöyle demiştir: Ben Berîre'yi satın almak istedim, ancak sahipleri onun velâyetinin kendilerine ait olmasını şart koştular. Ben de bunu Peygamber'e (sav) anlattım. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) "Sen onu azat et. Çünkü velâyet hakkı gümüşleri veren (bedeli ödeyen) kimseye aittir" buyurdu. Âişe der ki: Ben onu azâd ettim. Sonra Rasulullah (sav) Berîre'yi çağırdı ve kocasının nikâhında kalıp kalmamak hususunda onu serbest bıraktı. Berîre “bana şu kadar mal verse dahi, onun yanında bir gece bile geçirmem” diyerek boşanmayı seçti.
Bize Musa, ona Ebu Avâne, ona Mansur, ona İbrahim, ona da Esved şöyle rivayet etmiştir: Âişe (r.anha), Berîre'yi satın alıp azat etmek istedi, sahipleri de onun velâyetinin kendilerine ait olmasını şart koştular. Âişe “ey Allah'ın Rasulü, Berîre'yi hürriyete kavuşturmak için satın almak istedim. Ancak sahipleri onun velâyetinin kendilerine ait olmasını şart koşuyorlar” dedi. Rasulullah (sav) "sen onu alıp azat et. Velâyet hakkı ancak azat eden kimseye aittir" yahut "sen bedelini ver" buyurdu. Râvî der ki: Bunun üzerine Âişe, Berîre'yi satın alıp azat etti. Berîre hür olunca (nikâhının feshi veya devamı hususunda) serbest bırakıldı, o da o kendini tercih etti (boşandı) ve “bana şu kadar mal verilmiş olsa bile artık ben onunla beraber olmam” dedi. Esved der ki: Kocası hürdü. Ancak Esved'in bu sözünde inkita (sened itibarı ile kopukluk) vardır. İbn Abbâs'ın “ben onu gördüm, köle idi” sözü daha doğrudur.
Bize Hafs b. Ömer, ona Hemmâm, ona Nâfi, ona da İbn Ömer (r.anhuma) şöyle demiştir: Âişe, Berîre'yi satın almak istedi de Peygamber'e (sav) “Berîre'nin sahipleri, velâyet hakkının kendilerine ait olmasını şart koşuyorlar” dedi. Bunun üzerine Peygamber (sav) "Velâyet hakkı ancak azat edene aittir" buyurdu.