Giriş

Şehr b. Havşeb’in şöyle anlattığı rivayet edilmiştir: Cerir b. Abdullah’ı abdest alırken ve (bu esnada) mestleri üzerine mesh ederken gördüm. Bu konuyu kendisine sorduğumda bana: 'Ben Rasulullah’ı (sav) abdest alırken ve (bu esnada) mestleri üzerine mesh ederken gördüm.' cevabını verdi. Bunun üzerine ben: 'Mâide suresinin inmesinden önce mi, yoksa sonra mı?' diye sordum. O da: 'Ben, Mâide süresinin inmesinden sonra Müslüman oldum.' karşılığını verdi. Bize Kuteybe (b. Said ), ona Halid b. Ziyad et-Tirmizî, ona Mukatil b. Hayyan, ona da Şehr b. Havşeb, Cerir’den bu şekilde rivayet etmiştir. [Tirmizî şöyle demiştir: Bakıyye bu hadisi İbrahim b. Ethem, ona Mukatil b. Hayyan, ona Şehr b. Havşeb, ona da Cerir isnadıyla rivayet etmiştir. Bu hadis, (ihtiva ettiği) konuya açıklık getiren (müfessir) bir hadistir. Çünkü mest üzerine meshi inkar edenler, bu kanaatlerini 'Rasulullah’ın (sav) mestleri üzerine mesh vermesi uygulamasının Mâide suresinin indirilmesinden önce olduğu' yorumuna dayandırırlar. Cerir ise hadisinde, Hz. Peygamber’n (sav) mestleri üzerine mesh verdiğini, Mâide suresinin inmesinden sonra gördüğünü ifade etmektedir.]


    Öneri Formu
10229 T000094 Tirmizi, Tahare, 70

Bize Hennad (b. Seri et-Temimî) Ebu Ahvas (Sellâm b. Süleym), ona Asım b. Ebu Necud, ona da Zir b. Hubeyş, Safvan b. Assâl'in şöyle anlattığını rivayet etti: "Rasulullah (sav) yolculuk yaptığımızda, cünüplük hariç, küçük ve büyük tuvalet yapmaktan ve uykudan dolayı üç gün boyunca mestlerimizi çıkarmamamızı bize emretti." [Ebu İsa (Tirmizî) şöyle demiştir: Bu, hasen-sahih bir hadistir. Hakem b. Uteybe ve Hammâd bu hadisi İbrahim Nehâi, ona Ebu Abdullah el Cedelî, ona da Huzeyme b. Sabit vasıtasıyla rivayet etmişlerdir; ancak bu rivayet sahih değildir. Ali el Medinî, ona da Yahya b. Saîd, Şu’be'nin: 'İbrahim en-Neha'î mest hadisini Ebu Abdillah el Cedelî’den işitmemiştir' dediğini söylemiştir. Zaide'nin söylediğine göre Mansur şöyle demiştir: 'İbrahim et Teymî’nin odasında idik. İbrahim en-Neha'î de bizimle beraberdi. İbrahim et Teymî mesh hadisini bize; Amr b. Meymun’dan, ona Ebu Abdullah el Cedelî, ona da Huzeyme b. Sabit isnadıyla rivayet etti. Muhammed b. İsmail (Buharî): Bu konudaki hadislerin en güzelinin, Saffan b. Assâl el Muradî’nin rivayeti olduğunu söylemiştir. Ebu İsa (Tirmizî) şöyle demiştir: Peygamber’in (sav) ashabının, tabiunun ve onlardan sonra gelen âlimlerin çoğunun görüşü bu doğrultudadır. Süfyan es Sevrî, İbn’ül-Mübarek, Şâfiî, Ahmed ve İshâk bu görüşte olanlara örnek verilebilir. Bunlar yolcu olmayan (yaşadığı yerde bulunan) kimsenin bir gün bir gece, yolcunun ise üç gün üç gece mestler üzerine mesh edebileceğini savunmaktadır. Ebu İsa (Tirmizî): 'Bazı âlimleri, mestler üzerine mesh için, belirli bir süre tayin etmek gerekmediği görüşünde oldukları nakledilir. Bu, Mâlik b. Enes'in de görüşüdür.' demiştir. Ebu İsa (Tirmizî): '(Mesh için belirli) Bir sürenin tayin edilmesi daha doğrudur.' demiştir. Bu hadis, Âsım’ın rivayeti dışında, Safvân b. Assâl’dan da nakledilmiştir.]


    Öneri Formu
10231 T000096 Tirmizi, Tahare, 71

Bize Kuteybe (b. Said), ona Ebu Avane, ona Said b. Mesruk, ona İbrahim et-Teymî, ona Amr b. Meymun, ona da Ebu Abdullah el-Cedelî, Huzeyme b. Sabit’in şöyle anlattığını rivayet etmiştir: Rasulullah'a (sav) mest üzerine meshin süresi soruldu. O da (sav): "Yolcu için üç gün üç gece, yolcu olmayan (yaşadığı yerde bulunan) kimse için ise, bir gün bir gecedir" buyurdu. [Yahya b. Maîn’in, Huzeyme b. Sabit’in mesh hakkındaki bu hadisini sahih kabul ettiği nakledilmiştir. (Senedde adı geçen) Abdullah el Cedelî’nin ismi, Abd b. Abd’dir. Abdurrahman b. Abd olduğunu söyleyenler de vardır. Ebu İsa (Tirmizî) şöyle demiştir: Bu, hasen-sahih bir hadistir. Bu konuda Ali, Ebu Bekre, Ebu Hüreyre, Saffan b. Assâl, Avf b. Mâlik, İbn Ömer ve Cerir’den nakledilen hadisler de vardır.]


    Öneri Formu
10230 T000095 Tirmizi, Tahare, 71

Bize Kuteybe b. Said, ona Hafs, ona el-A'meş, ona İbrahim (en-Neha'î) ona da Hemmam (b. Haris en-Neha'î), Cerîr b. Abdullah ile alakalı olarak şöyle rivayette bulunmuştur: (Cerîr b. Abdullah) Bir defasında abdest almış ve mestleri üzerine mesh etmişti. Ona 'Mesh mi ediyorsun?" diye sordular. O da: 'Rasulullah'ı (sav) böyle yaparken gördüm' karşılığını verdi. Abdullah'ın arkadaşları Cerîr'in bu sözünü çok beğenirlerdi. Zira Cerîr'in İslam'a girişi, Hz. Peygamber'in (sav) vefatından kısa bir süre önce idi.


    Öneri Formu
19288 N000118 Nesai, Taharet, 96

Bize Ebu Velid Dımeşkî, ona Velid b. Müslim, ona Sevr b. Yezid, ona Reca b. Hayve, ona da Muğire’nin kâtibi (Ebu Said Verrâd es-Sakafî), Muğire b. Şu’be’nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) mestin hem üstünü hem de altını mesh etmiştir." [Ebu İsa (Tirmizî) şöyle demiştir: Peygamber’in (sav) ashabının, tabiunun ve onlardan sonra gelen fıkıh alimlerinin çoğunun görüşü bu doğrultudadır. Malik, Şafiî ve İshâk da böyle görüş beyan etmişlerdir. Bu, illetli (gizli kusuru olan) bir hadistir. Hadisi Velid b. Müslim’den başka hiç kimse Sevr b. Yezîd’den rivayet etmemiştir. Ebu İsa (Tirmizî) şöyle demiştir: Ebu Zür’a'ya ve Muhammed b. İsmail’e (Buharî) bu hadisin durumunu sordum. Bana 'Sahih değildir' dediler. Çünkü İbn’ül Mübarek bu hadisi Sevr'den, Reca b. Hayve vasıtasıyla nakletmiştir. Reca ise: 'Muğîre’nin katibinden bana rivayet edildi' diyerek, (sahabe olan) Muğire b. Şu'be'nin adını zikretmeden, mürsel olarak (direk Hz. Peygamber'den) nakilde bulunmuştur.]


    Öneri Formu
10232 T000097 Tirmizi, Tahare, 72

Bize Hennad (b. Serî et-Temimî) ve Mahmud b. Ğaylan, onlara Veki’ (b. Cerrah), ona Süfyan (es-Sevrî), ona Ebu Kays (Abdurrahman b. Servan), ona da Hüzeyl b. Şurahbil, Muğire b. Şu'be'nin şöyle anlattığını rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) abdest aldı. (Bu esnada) Çoraplarının ve nalınlarının (terliklerinin) üzerine mesh etti." [Ebu İsa (Tirmizî): 'Bu, hasen-sahih bir hadistir' demiştir. Âlimlerin bir çoğunun görüşü bu doğrultudadır. Süfyan es-Sevrî, İbn’ül Mübarek, Şâfiî, Ahmed (b. Hanbel) ve İshâk'ın görüşü böyledir. '(Dokumasının) sık dokunmuş olması ve altlarına taban geçirilmiş olması hâlinde çorap üzerine mesh edebilir.' demişlerdir. Bu konuda Ebu Musa’dan rivayet edilmiş hadis de vardır. Ebu İsa (Tirmizî) şöyle demiştir: Salih b. Muhammed et-Tirmizî'yi, Ebu Mukatil es-Semerkandî’den nakille şöyle dediğini işittim: 'Vefatı ile sonuçlanan hastalığı günlerinde Ebu Hanife’nin yanına girmiştim. Su getirtti ve abdest aldı. Ayaklarında çorap vardı; onlara mesh etti ve: 'Bugün daha önce yapmadığım bir işi yaptım. Altlarına taban geçirilmediği halde, çoraplarımın üzerine mesh ettim.' dedi.']


    Öneri Formu
10234 T000099 Tirmizi, Tahare, 74

Bize Muhammed b. Beşşar, ona Yahya b. Said el-Kattan, ona Süleyman et-Teymî, on Bekir b. Abdullah el-Müzenî, ona Hasan (el-Basrî), ona da İbnü'l-Muğire b. Şu'be, babasının (Muğire b. Şu'be) şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav), abdest aldı ve (bunu yaparken) mestlerinin ve sarığının üzerine mesh etti." (Ravilerden) Bekir b. Abdullah, 'Urve b. Muğira'dan işittim' demiştir. [Tirmizi şöyle demiştir: Muhammed b. Beşşar başka bir yerde bu hadisi 'Rasulullah (sav), perçemine (alnına) ve sarığına mesh etti.' lafızlarıyla nakletmiştir. Bu hadis Muğire b. Şu'be'den farklı yollarla nakledilmiştir. Bazı raviler, 'alnına ve sarığına mesh etti' şeklinde, bazı raviler ise, 'alnına mesh etti' lafızlarıyla nakletmişlerdir. Ahmed b. Hasan, Ahmed b. Hanbel'in: Yahya b. Said el Kattan gibisini görmedim.' dediğini söylemiştir. Bu konuda Amr b. Ümeyye, Selman, Sevban ve Ebû Ümâme’den rivayet edilen hadisler de vardır. Ebu İsa (Tirmizi) şöyle demiştir: Muğire b. Şu'be'nin bu hadisi, hasen sahihtir. Hz. Peygamber'in (sav) ashabından birçok âlimin görüşü bu hadis doğrultusundadır. Ebû Bekir, Ömer ve Enes bunlardan bazılarıdır. Evzâ'î, Ahmed (b. Hanbel) ve İshak da bu görüştedir. Bunlar: '(Başa mesh etmeden sadece) Sarık üzerine mesh edilebilir' demektedir. Hz. Peygamber'in (sav) ashabından ve tabiundan başka âlimler ise, 'Sadece sarık üzerine mesh edilemeyeceği, sarık ile beraber ancak başa (bir kısmına) da mesh edilirse geçerli olacağını' söylemektedir. Süfyan es Sevrî, Malik b. Enes, İbnü'l-Mübarek ve Şâfiî'nin görüşü de bu yöndedir. Ebu İsa (Tirmizî): Carûd b. Muâz'dan naklen, Vekî b. Cerrâh'ın: 'Sadece sarık üzerine mesh etmek hadislere göre yeterlidir.' dediğini söylemiştir.']


    Öneri Formu
10235 T000100 Tirmizi, Tahare, 75

Bize Amr b. Ali ve Humeyd b. Mes'ade, o ikisine Yezid - b. Zürey'-, ona Humeyd (et-Tavil), ona Bekir b. Abdullah el-Müzenî, ona da Hamza b. Muğire b. Şu'be, babasının (Muğire b. Şu'be) şöyle dediğini rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav) bir yolculukta geri kaldı. Ben de onunla birlikte geri kalmıştım. Tuvalet ihtiyacını giderdikten sonra: 'Yanında su var mı?' diye sordu. Ben de kendisine bir matara (su) getirdim. Ellerini ve yüzünü yıkadı. Sonra kollarını sıvamak istedi fakat cübbenin yenleri dar geldiği için bunu başaramadı. Bunun üzerine cübbeyi (yanlarını) omuzlarının üzerine attı ve kollarını yıkadı. Perçemini, sarığının ve mestlerinin üzerini de mesh etti.


    Öneri Formu
19271 N000108 Nesai, Taharet, 87

Bize Yakub b. İbrahim, ona Hüşeym (b. Beşir), ona Yunus b. Ubeyd, ona İbn Sirin, ona da Amr b. Vehb es-Sekafî, Muğire b. Şu'be'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: İki husus var ki, onları Hz. Peygamber'de (sav) bizzat şahit olduğum için kimseye sorma ihtiyacı duymuyorum. Birincisi, Rasulullah (sav) ile birlikte bir seferde idik. Tuvalet ihtiyacını gidermek için yanımızdan uzaklaştı. Sonra geldi ve abdest aldı. (Abdest alırken) perçeminin, sarığının iki tarafının ve mestlerinin üzerine mesh etti. İkicisi ise: Devlet başkanı olan kişinin idaresi altındaki bir kişinin arkasında namaz kılmasıdır. Rasulullah (sav) ile alakalı şöyle bir duruma şahit oldum: Bir seferde Onunla (sav) birlikte idik. Namaz vakti gelmişti. Fakat Rasulullah (sav) (meşguliyeti sebebiyle gecikmiş) insanları bekletmişti. (Rasulullah'ın gecikeceğini anlayan sahabiler) namaza kalktılar, (Abdurrahman) İbn Avf'ı imam olarak öne geçirdiler, o da namaz kıldırmaya başladı. (Onlar namaz kılarken) Hz. Peygamber (sav) geldi ve namazda yetiştiği bölümü İbn Avf'ın arkasında kıldı. İbn Avf selam verince Hz. Peygamber (sav) kalktı ve kaçırdığı rekâtları yerine getirdi.


    Öneri Formu
19274 N000109 Nesai, Taharet, 88

Bize Muhammed b. Abdüla'la, ona Halid (b. Haris el-Huceymî), ona Şu'be, ona Süleyman (b. Mihrân el-A'meş), ona da İbrahim (en-Neha'î), Hemmam'ın şöyle dediğini rivayet etmiştir: Cerir'i gördüm. Küçük abdestini yaptı. Ardından su istedi ve abdest aldı. (Bu esnada) Mestlerinin üzerini de mesh etti. Sonra kalkıp namaz kıldı. Yaptığı şey kendisine sorulunca: 'Hz. Peygamber'i (sav), böyle yaparken gördüm.' dedi.


    Öneri Formu
23417 N000775 Nesai, Kıble, 23