Giriş

Bize Ali b. Bahr ve Abdurrahim b. Mutarrif er-Ruâsî, onlara İsa-b. Yunus b. Ebu İshak es-Sebiî-, onlara Hişam b. Urve, ona babası, ona Hz. Aişe (r.anha) rivayet ettiğine göre "Hz. Peygamber (sav) hediye kabul eder ve onun karşılığında bir şeyler verirdi."


    Öneri Formu
22669 D003536 Ebu Davud, Büyu' (icare), 80

Bize Ali b. Bahr ve Abdurrahim b. Mutarrif er-Ruâsî, onlara İsa-b. Yunus b. Ebu İshak es-Sebiî-, onlara Hişam b. Urve, ona babası, ona Hz. Aişe (r.anha) rivayet ettiğine göre "Hz. Peygamber (sav) hediye kabul eder ve onun karşılığında bir şeyler verirdi."


    Öneri Formu
271019 D003536-2 Ebu Davud, Büyu' (icare), 80

Bize Abdullah b. Yusuf, ona Mâlik, ona Ebu'z-Zinâd, ona el-A'rec, ona da Ebu Hüreyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Siz benim burada kıbleye böylece yüzümü çevirdiğimi görüyorsunuz ya, vallahi (bu halde iken bile), huşûnuz da rukûnuz da bana gizli kalmaz. Muhakkak ben sizi arkamda olduğunuz halde görüyorum."


Açıklama: Namazda saf tutma ve düzenini, disiplinini öğreten bu rivayet, Hz. Peygamber'in hasâisine dair bir bilgi de ihtiva etmektedir. Namazda nasıl saf tutulacağıNI ve düzenin nasıl sağlanacağını ashâbına öğreten Rasulullah (sav) arkasında olup bitenlere de muttali olduğunu ifade etmiştir.

    Öneri Formu
2975 B000418 Buhari, Salat, 40

Kâfirler diyorlar ki: Ona Rabbinden bir mucize indirilseydi ya! (Halbuki) sen ancak bir uyarıcısın ve her toplumun bir rehberi vardır.


Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: لِكُلِّ قَوْمٍ هَادٍ

    Öneri Formu
54915 KK13/7 Ra'd, 13, 7

Bize İbn Ebu Ömer, ona Bişr b. Seriy, ona Hammâd, ona Ebu Cemre ed-Dübai, ona da İbn Abbas şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav), peygamber olarak 13 yıl Mekke'de 10 yıl da Medine'de ikamet etti ve 63 yaşında vefat etti.


    Öneri Formu
7054 M006097 Müslim, Fadâil, 118

Bize Yahya b. Bükeyr, ona Yakub b. Abdurrahman, ona Ebu Hâzım, ona da Sehl b. Sa'd (ra) şöyle rivayet etmiştir: Bir kadın Hz. Peygamber'e (sav) bir bürde (hırka) getirmişti. -Sehl, yanındaki­lere dönerek "bürde nedir bilir misiniz" diye sordu. kendisine "evet yeni dokunmuş ve kenarları kesilmemiş kumaştır" cevabı verildi.- Kadın "Ey Allah'ın Rasûlü, bu hırkayı size giydirmek üzere kendim elimle dokudum" dedi. Hz. Peygamber (sav) ihtiyaç duyarak o hırkayı aldı, ardından onu gömlek olarak giyinip yanımıza geldi. Topluluktan bir kim­se"Ey Allah'ın rasûlü, o hırkayı bana giydirseniz ya" dedi. Hz. Peygamber (sav) "olur" diyerek meclisin bitiminde odasına gitti, hırkayı çıkarıp o adama yolladı. Bunun üzerine mecliste bulunan topluluk "güzel bir iş yapmadın, Hz. Peygamber'in isteyen hiç bir kimseyi eli boş göndermediğini bildiğin halde O'ndan bu hırkayı istedin" diye adama serzenişte bulundular. Adam da "Vallahi ben o hırkayı, öleceğim günde benim kefenim olsun diye istedim" dedi. Sehl der ki: Gerçekten de o hırka o adamın kefeni oldu.


    Öneri Formu
12991 B002093 Buhari, Büyu', 31

Bize Yusuf b. Raşid, ona Cerîr, ona A'meş, (T) Bize Yusuf b. Raşid, ona Ebu Usame, onlara (A'meş ve Ebu Usame'ye) Ebu Salih, ona da Ebu Saîd el-Hudrî'nin rivayet ettiğine gör Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Kıyamet gününde Nuh çağrılır ve 'davetine icabet ettim, hu­zuruna geldim, emrine hazırım ey Rabbim' der. Yüce Allah '(Emirlerimi ümmetine) tebliğ ettin mi?' diye sorar. Nuh da 'Evet ettim' der. Bunun üzerine Nuh'un ümmetine 'Nuh size tebliğ etti mi?' diye sorulur. Nuh'un ümmeti de 'bize herhangi bir uyarıcı gelme­di' der. Bunun üzerine Yüce Allah 'ey Nuh, sana kim şahitlik eder' diye sorar. O da 'Muhammed ve O'nun ümmeti' cevabını verir. Onlar da Nuh'a şahitlik eder. 'Peygamber de sizin hakkınızda şahitlik eder.' İşte bu, şanı yüce Allah'ın şu buyruğudur: 'Böylece, siz insanlara şahit olasınız, peygamber de size şahit olsun diye sizi orta yollu bir ümmet yaptık.'" - Bakara, 143 "Vasat", orta yollu, adil demektir.


    Öneri Formu
31399 B004487 Buhari, Tefsir, (Bakara), 13


    Öneri Formu
31481 D004144 Ebu Davud, Libas, 42


    Öneri Formu
27914 D003953 Ebu Davud, 'Itk, 8


    Öneri Formu
34404 D005238 Ebu Davud, Edeb, 157, 158