Giriş

Bize İsmail b. Abdullah, ona Malik, ona da Zeyd b. Eslem, ona da babası (Eslem) şöyle demiştir: Ben Ömer b. Hattâb'ın (ra) beraber çarşıya çıktım. Yolda genç bir kadın Ömer’e yetişip “Ey Müminlerin Emiri! Eşim şehit oldu, Geride küçük çocuklar bıraktı. Allah’a yemin ederim ki onlar henüz bir koyun paçasını bile pişirecek yaşta değiller. Ne tarlaları var ne de hayvanları. Onların açlıktan öleceğinden korkuyorum. Ben, Hudeybiye’de Peygamber (sav) ile birlikte bulunan Gıfâr kabilesinden Hufâf b. İmâ el-Gıfârî’nin kızıyım” dedi. Bunun üzerine Ömer yoluna devam etmeyip o kadının yanında durdu. Sonra kadına hitaben “Kureyş'e yakın bir nesebe merhaba” dedi. Ardından evde bağlı duran, güçlü bir deveye yöneldi. O devenin üzerine iki çuval dolusu yiyecek, ayrıca nafaka ve giyecek yükledi. Deveye dizginini vererek kadına uzattı ve “bu yükü rızık edin, bu tükenmeden Allah sizlere hayır verecektir” dedi. Orada bulunan bir adam “ey Müminlerin Emiri, bu kadına çok verdin” dedi. Ömer de “Anan seni kaybetsin (yani seni doğurmamış olsaydı keşke)! Vallahi ben bu kadının babasıyla ve kardeşiyle birlikte bir kaleyi kuşattığımızı, o kaleyi fethettiklerini ve sonra bizim onların ganimetinden hissemizi aldığımızı hatırlıyorum!” dedi.


    Öneri Formu
32016 B004160 Buhari, Megâzî, 35

Bize Abdürrezzak, ona Mamer, ona da Ebu Leyla veya Abdurrahman b. Ebzâ şöyle haber vermiştir: "Allah Rasulü'nün ashabından, Bedir savaşına da Rıdvan Biatı'na da katılanlardan bazılarına yetiştim. Onlardan birisi Cuma günü olduğunda Cuma namazına gidecekse cünüplükten gusül alır gibi guslederdi. En iyi elbisesini giyer ve kokusu varsa koku sürerdi."


    Öneri Formu
67245 MA005299 Musannef-i Abdurrezzak, III, 197

Bize Muhammed b. Mansur, ona Yakub, ona babası, ona İbn İshak, ona Eban –yani İbn Salih, ona el-Hakem b. Uteybe, ona Abdurrahman b. Ebu Leyla, ona da Ka'b b. Ucre'nin şöyle dediğini rivayet etti: "Ben Hudeybiye seferi senesinde Rasulullah (sav) ile iken başımda haşereler oldu (bitlendim), hatta gözlerime zarar geleceğinden korktum. Bunun üzerine şanı yüce Allah “Artık içinizden her kim hasta olur yahut başında bir eziyet bulunursa…” (Bakara, 2/196) ayetini indirdi. Rasulullah da (sav) beni çağırarak “başını tıraş et ve üç gün oruç tut yahut bir ferak kuru üzümü altı yoksula yedir ya da bir koyun kurban kes” buyurdu. Ben de başımı tıraş ettim, sonra da bir koyun kurban ettim."


    Öneri Formu
11386 D001860 Ebu Davud, Menasik, 42

Bize Kuteybe b. Saîd, ona Mâlik, ona da Nâfi şöyle demiştir: "Abdullah b. Ömer (r.anhuma) fitne zamanı umre niyetiyle yola çıktı ve “Eğer benim Kâbe ziyaretim engellenirse, ben de Rasulullah (sav) ile yaptığımız gibi yaparım” dedi ve sonra da telbiye getirerek umreye niyetlendi. Çünkü Rasulullah da Hudeybiye senesinde böyle umre niyetiyle ihrama girmişti."


    Öneri Formu
32080 B004183 Buhari, Megâzî, 35

Bize Muhammed b. Abdüla‘lâ, ona Hâlid, ona Hişâm, ona da Yahyâ b. Ebû Kesîr, Abdullah b. Ebû Katâde’den onun şöyle dediğini rivayet etti: "Babam Hudeybiye anlaşmasının olduğu sene Rasûlullah (sav) ile birlikte yola çıkmıştı. Arkadaşları ihrama girmiş ama o girmemişti. (Sonrasını babam şöyle anlattı:) Arkadaşlarımla beraber iken onlar birbirlerine bakıp gülmeye başladılar. Birden bir yaban eşeği gördüm, hemen (atılıp) onu avladım. (Taşımak için) arkadaşlarımdan yardım istedim ama onlar bana yardım etmekten kaçındılar. Sonra onun etinden yedik. Sonra yolumuzun kesileceğinden korktuk, ben Rasulullah’ı (sav) aramaya koyuldum. Kâh atımı şahlandırıyor, kâh normal gidiyordum. Gece yarısı Gıfâr kabilesinden bir adamla karşılaştım. Ona “Sen Peygamber’in (sav) yanından ayrıldığında o nerede idi?” diye sordum, “Sukya’da istirahat ediyordu” diye cevap verdi. Ben ona yetişip “Ey Allah’ın Rasûlu, ashabın sana selam ediyor ve Allah’ın rahmetinin senin üzerine olmasını diliyorlar. Onlar sen yokken düşman tarafından yollarının kesilmesinden korkmuşlar. Onları bekleyiniz” dedim. Bunun üzerine o beklemeye koyuldu. Ben bir de ona “Ben yaban eşeği avladım. Yanımda ondan artan bir miktar (et) var” dedim. O da yanındaki topluluğa ihramlı oldukları halde “Yiyin” buyurdu."


    Öneri Formu
23601 N002827 Nesai, Menâsikü'l-Hac, 80

Bize Abdullah b. Muhammed b. Esma, ona Cüveyriye, ona Nâfi, ona Ubeydullah b. Abdullah ve Salim b. Abdullah, onlara Abdullah b. Ömer (T) Bize Musa b. İsmail, ona Cüveyriye, ona da Nafi, ona Abdullah'ın oğullarından biri babaları Abdullah b. Ömer'e şöyle söylemiştir: 'Bu sene kalsan, zira ben senin Beytullah'a varamayacağından endişe ederim' dedi. Bunun üzerine Abdullah b. Ömer şöyle dedi: 'Biz Hz. Peygamber (sav) ile yola çıktık. Bunun üzerine Kureyş kafirleri bizim Beytullah'a ulaşmamıza engel oldular. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) kurbanlarını kesti. Ashabından da kimi saçını kazıttı kimi de saçını kesti (ve ihramdan çıktı). Hz. Peygamber şöyle buyurdu: "Şahit olun, kendime bir umre yapmayı vacip kıldım." (İbn Ömer şöyle devam etti): Beytullah'a girmeme engel olunmazsa tavaf ederim. Beytullah'a girmeme engel olunursa Rasulullah'ın (sav) yaptığı gibi yaparım. Bir saat geçtikten sonra Abdullah b. Ömer şöyle dedi: '(Tamamlayamadığım takdirde) ben umre ile haccı bir görüyorum. Şahit olun! Umreme ilaveten bir haccı da kendime vacip kıldım.' Mekke'ye vardığında bir tavaf ve bir sa'y yaptı. (Orada ikamet edip, kurban gününde kurbanını kestikten sonra) hem hac hem de umre ihramının hepsinden birden çıktı.


    Öneri Formu
32084 B004185 Buhari, Megâzî, 35

Bize Ahmed b. Muhammed, ona Abdullah, ona Ma'mer, ona Zuhrî, ona Urve b. Zübeyr ona da Misver b. Mahreme ve Mervân şöyle söylemiştir: Hz. Peygamber (sav) Hudeybiye zamanında Medine'den yüzer kişilik on küsur grup sahabiyle yola çıktı. Zü'l-Huleyfe'ye geldiklerinde Hz. Peygamber (sav), kur­banlıklarına boyunluk taktı, onları işaretledi ve umre niyetiyle ihrama gir­di.


    Öneri Formu
205285 B001695 Buhari, Hac, 106

Bize Ahmed b. Muhammed, ona Abdullah, ona Ma'mer, ona Zuhrî, ona Urve b. Zübeyr ona da Misver b. Mahreme ve Mervân şöyle söylemiştir: Hz. Peygamber (sav) Hudeybiye zamanında Medine'den yüzer kişilik on küsur grup sahabiyle yola çıktı. Zü'l-Huleyfe'ye geldiklerinde Hz. Peygamber (sav), kur­banlıklarına boyunluk taktı, onları işaretledi ve umre niyetiyle ihrama gir­di.


    Öneri Formu
278765 B001694-2 B1695, B1811, B2711, B2712, B2731, B2732, B4157, B4158, B4178, B4179, B4180, B4181

Bize Ahmed b. Muhammed, ona Abdullah, ona Ma'mer, ona Zuhrî, ona Urve b. Zübeyr ona da Misver b. Mahreme ve Mervân şöyle söylemiştir: Hz. Peygamber (sav) Hudeybiye zamanında Medine'den yüzer kişilik on küsur grup sahabiyle yola çıktı. Zü'l-Huleyfe'ye geldiklerinde Hz. Peygamber (sav), kur­banlıklarına boyunluk taktı, onları işaretledi ve umre niyetiyle ihrama gir­di.


    Öneri Formu
278766 B001695-2 Buhari, Hac, 106