302 Kayıt Bulundu.
Bize Vehb b. Bakiyye, ona Halid (b. Abdullah), ona Humeyd el-A'rec, ona Muhammed b. Münkedir, Cabir b. Abdullah'tan (ra) rivayet ettiğine göre, içimizde Arab da Acem de bulunduğu halde Kur'ân okurken Rasulullah (sav) yanımıza geldi: "Okuyunuz, (bu okuyuşlarınızın) hepsi de güzeldir. (İleride öyle) kavimler gelecektir ki, onu ok gibi dosdoğru okuyacaklar (ama karşılığını peşin olarak) dünyada alacaklar, (ahirete) bırakmayacaklardır," buyurmuştur."
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Abdullah b. İdris ve Veki', ona Şube, ona da Muaviye b. Kurra, ona da Abdullah b. el-Muğaffel el-Müzenî'yi şöyle derken dinledim: Nebi (sav) Mekke’nin fethi senesinde bir yolculuğu esnasında devesi üzerinde bulunduğu halde Fetih suresini okudu ve okuyuşunda tercî (nağme) yaptı. Muaviye der ki: Şayet ben insanların etrafımda toplanacaklarından korkmasaydım, size onun okuyuşunu taklit ederdim dedi.
Bize Haccâc b. Minhâl, ona Şu'be, ona Ebu İyâs, ona da Abdullah b. Muğaffel şöyle demiştir: Ben Mekke'nin fethi günü, Hz. Peygamber'i (sav) gördüm, devesi üzerinde Fetih Suresi'ni okuyordu.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ebu Küreyb, onlara Ebu Usame, ona Misar, ona Amr b. Murre, ona İbrahim'in şöyle dediğini rivayet etmiştir: Nebi (sav), Abdullah b. Mesud'a "bana Kur'an oku" buyurdu. Abdullah “Kur'an senin üzerine indirilmişken sana mı Kur'an okuyayım?” dedi. O "ben onu başkasından dinlemeyi de seviyorum" buyurdu. Abdullah ona Nisa suresinin baş tarafından itibaren "acaba her bir ümmetten birer şahit getirip, bunlara karşı da seni şahit getireceğimiz zaman durumları ne olur?" (Nisa 4/41) buyruğuna kadar okudu. Allah Rasulü de ağladı. Misar der ki: Bana Ma'n, ona Cafer b. Amr b. Hureys, ona babası, ona da İbn Mesud'un rivayet ettiğine göre Nebi (sav) "sen aralarında kaldığın sürece" ya da "aralarında bulunduğun sürece" buyurdu. Buradaki lafızda tereddüt eden Mis'ar'dır.
Bize Muslim b. İbrahim ve Ebân, ona Katade, ona da Enes b. Malik'in rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "(Devamlı) Kur'an okuyan mü'min, kokusu hoş, tadı güzel bir portakal gibidir. Kur'an okumayan bir mü'min de tadı güzel olup da kokusu olmayan bir hurma gibidir. Kur'an okuyan günahkâr kimse kokusu güzel olup tadı acı olan fesleğen gibidir. Kur'an okumayan günahkâr kimse ise tadı acı olup kokusu olmayan Ebu Cehil karpuzu gibidir. İyi arkadaş, güzel koku satan kimse gibidir. Sana, ondan hiçbir şey isabet etmese bile en azından güzel kokusu isabet eder. Kötü arkadaş da bir körükçüye benzer. Onun ise is ve kokusundan bir şey bulaşmasa da en azından sana dumanı isabet eder."
Bize Müsedded (b. Müserhed), ona Yahya (b. Said el-Kattan) -isnadının metni mana ile burada yer aldı-; (T) Bize İbn Muaz, ona babası, ona Şube (b. Haccâc), ona Katade (b. Diame), ona Enes b. Malik, ona da Ebu Musa el-Eş'arî, Nebi'nin (sav): Şu (bir Önceki hadisin baş tarafında yer alan) ilk cümlelerden tadı acı (reyhane gibidir)' sözüne kadarını rivayet etti. İbn Muaz (yukarıdaki hadise ilaveten): Enes biz iyi (salih) arkadaşın misalinden bahsediyorduk (cümlesini de) rivayet etti ve (sonra bir önceki hadisin) geriye kalan kısmını nakletti.
Bize Abdullah b. Sabbah ve Said b. Amir, ona Şübeyl b. Azre, ona Enes b. Malik rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "İyi arkadaşın benzeri.." deyip hadisin bundan sonraki kısmında Enes benzer hadisi rivayet etmiştir.
Bize Hakem b. Nâfi, ona Şuayb b. Ebu Hamza, ona Zühri, ona da Amir b. Vasile şöyle rivayet etmiştir: Hz. Ömer'in Mekke'ye vali olarak atadığı Nâfi b. Abdülhâris, Usfân'da Hz. Ömer b. Hattâb ile karşılaşıp ona selâm verdi. Hz. Ömer “Vadi (yani Mekke) ahalisinin başına, yerine kimi bıraktın?” diye sordu. Nafi de “onların başına İbn Ebzâ'yı bıraktım” cevabını verdi. Hz. Ömer “İbn Ebzâ da kim?” diye sordu. Nâfi “azatlılarımızdan birisi” dedi. Hz. Ömer “şimdi onların başına, yerine bir azatlı mı bıraktın” demiş. O da “ey Emirü'l-Müminin, o gerçekten Allah'ın Kitabı'nı okuyup anlayan, onunla amel eden, dinin hükümlerini bilen biridir” dedi. Bunun üzerine Hz. Ömer şöyle dedi: Şunu iyi bil ki, Rasulullah (sav) "Şüphesiz Allah bu Kitap'la bazı toplulukları yükseltir, bazılarını alçaltır" buyurdu.