Öneri Formu
Hadis Id, No:
142968, BS006213
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو طَاهِرٍ الْفَقِيهُ وَأَبُو عَلِىٍّ الرُّوذْبَارِىُّ قَالاَ حَدَّثَنَا أَبُو طَاهِرٍ : مُحَمَّدُ بْنُ الْحَسَنِ الْمُحَمَّدَابَاذِىُّ حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ الْحَسَنِ حَدَّثَنَا حَسَّانُ بْنُ حَسَّانَ الْبَصْرِىُّ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ جَعْفَرٍ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ : كَانَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- يَوْمَ الْفِطْرِ وَيَوْمَ الأَضْحَى يَخْرُجُ مَاشِيًا ، وَتُحْمَلُ بَيْنَ يَدَيْهِ الْحَرْبَةُ ، ثُمَّ تُنْصَبُ بَيْنَ يَدَيْهِ فِى الصَّلاَةِ يَتَّخِذُهَا سُتْرَةً وَذَلِكَ قَبْلَ أَنْ تُبْنَى الدُّورُ فِى الْمُصَلَّى قَالَ وَفَعَلَ ذَلِكَ بِعَرَفَةَ. قَوْلُهُ مَاشِيًا غَرِيبٌ لَمْ أَكْتُبْهُ مِنْ حَدِيثِ ابْنِ عُمَرَ إِلاَّ بِهَذَا الإِسْنَادِ وَلَيْسَ بِالْقَوِىِّ فَأَمَّا سَائِرُ أَلْفَاظِهِ فَمَشْهُورَةٌ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Salâtu'l-Iydeyn 6213, 6/543
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Nafi' Mevlâ İbn Ömer (Ebu Abdullah Nafi')
3. Ubeydullah b. Ömer el-Adevî (Ubeydullah b. Ömer b. Hafs b. Asım b. Ömer b. Hattab)
4. Abdullah b. Cafer er-Rakki (Abdullah b. Cafer)
5. ibn Ebu Ubade Ebu Ali Hassan b. Hassan el-Basri (Hassan b. Hassan b. Ebu Ubade)
6. Muhaddis Ali b. Hasan el-Hesnecani (Ali b. Hasan)
7. Ebu Tahir Muhammed b. Hüseyin el-Muhammedâbâzî (Muhammed b. Hasan b. Muhammed)
8. Ebu Ali Hasan b. Muhammed et-Tûsî (Hüseyin b. Muhammed b. Muhammed b. Ali b. Hâtim)
8. Ebu Tahir Muhammed b. Mahmiş ez-Ziyâdî (Muhammed b. Muhammed b. Mahmiş b. Ali b. Davud b. Eyyüb)
Konular:
Bayram, bayram namazı
Bayram, bayramın kutlanması
İbadethane, Mescid-i Nebevi
KTB, LİBAS, GİYİM-KUŞAM
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11749, T000323
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ حَدَّثَنَا حَاتِمُ بْنُ إِسْمَاعِيلَ عَنْ أُنَيْسِ بْنِ أَبِى يَحْيَى عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ الْخُدْرِىِّ قَالَ امْتَرَى رَجُلٌ مِنْ بَنِى خُدْرَةَ وَرَجُلٌ مِنْ بَنِى عَمْرِو بْنِ عَوْفٍ فِى الْمَسْجِدِ الَّذِى أُسِّسَ عَلَى التَّقْوَى فَقَالَ الْخُدْرِىُّ: هُوَ مَسْجِدُ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم . وَقَالَ الآخَرُ هُوَ مَسْجِدُ قُبَاءٍ . فَأَتَيَا رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى ذَلِكَ فَقَالَ « هُوَ هَذَا يَعْنِى مَسْجِدَهُ وَفِى ذَلِكَ خَيْرٌ كَثِيرٌ » . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . قَالَ حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرٍ عَنْ عَلِىِّ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ سَأَلْتُ يَحْيَى بْنَ سَعِيدٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ أَبِى يَحْيَى الأَسْلَمِىِّ فَقَالَ لَمْ يَكُنْ بِهِ بَأْسٌ وَأَخُوهُ أُنَيْسُ بْنُ أَبِى يَحْيَى أَثْبَتُ مِنْهُ .
Tercemesi:
Bize Kuteybe, ona Hâtim b. İsmail, ona Üneys b. Ebu Yahya, ona babası (Sem'ân), ona da Ebu Said el-Hudrî şöyle rivayet etmiştir:
Hudre oğullarından biri ile Amr b. Avf oğullarından biri takva üzere inşa edilen mescit hakkında tartıştılar da Hudreli olan ''o, Rasulullah (sav)'in mescididir'' derken diğeri, ''o, Kubâ' mescididir'' dedi. Bunun için Rasulullah (sav)'ın (huzuruna) geldik, o ise şöyle buyurdu:
O (mescit), işte budur -(Râvi, ''kendi mescidini kastediyor'' dedi-. Onda epeyice hayır vardır.
Ebu İsa şöyle demiştir: Bu, hasen-sahih bir hadistir. Bize Ebu Bekir, ona da Ali b. Abdullah'ın rivayet ettiğine göre o şöyle demiştir: Yahya b. Said (el-Kattân)'a Muhammed b. Ebu Yahya el-Eslemî'nin (durumunu) sordum. O, ''onda bir beis yoktur (lem yekün bihi be's). (Ancak) kardeşi Üneyse b. Ebu Yahya ondan daha sağlamdır (esbet)'' dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 124, 2/144
Senetler:
1. Ebu Said el-Hudrî (Sa'd b. Malik b. Sinan b. Sa'lebe b. Ebcer)
2. Ebu Yahya Sem'ân el-Eslemî (Sem'ân)
3. Ebu Yunus Üneys b. Ebu Yahya el-Eslemi (Üneys b. Ebu Yahya)
4. Ebu İsmail Hatim b. İsmail el-Harisî (Hatim b. İsmail b. Muhammed)
5. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
İbadethane, Mescid-i Nebevi
KTB, NAMAZ,
Mescid, Kuba Mescidi, kılınan namazın fazileti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
28573, B002812
Hadis:
حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ مُوسَى أَخْبَرَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ حَدَّثَنَا خَالِدٌ عَنْ عِكْرِمَةَ أَنَّ ابْنَ عَبَّاسٍ قَالَ لَهُ وَلِعَلِىِّ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ ائْتِيَا أَبَا سَعِيدٍ فَاسْمَعَا مِنْ حَدِيثِهِ . فَأَتَيْنَاهُ وَهُوَ وَأَخُوهُ فِى حَائِطٍ لَهُمَا يَسْقِيَانِهِ ، فَلَمَّا رَآنَا جَاءَ فَاحْتَبَى وَجَلَسَ فَقَالَ كُنَّا نَنْقُلُ لَبِنَ الْمَسْجِدِ لَبِنَةً لَبِنَةً ، وَكَانَ عَمَّارٌ يَنْقُلُ لَبِنَتَيْنِ لَبِنَتَيْنِ ، فَمَرَّ بِهِ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم وَمَسَحَ عَنْ رَأْسِهِ الْغُبَارَ وَقَالَ « وَيْحَ عَمَّارٍ ، تَقْتُلُهُ الْفِئَةُ الْبَاغِيَةُ ، عَمَّارٌ يَدْعُوهُمْ إِلَى اللَّهِ وَيَدْعُونَهُ إِلَى النَّارِ » .
Tercemesi:
Bize İbrahim b. Musa, ona Abdülvehhâb, ona Hâlid, ona da İkrime şöyle rivayet etmiştir:
İbn Abbas, (İkrime'ye) ve (oğlu) Ali b. Abdullah'a, "Ebu Said el-Hudrî'ye gidin de onun hadisinden dinleyin" dedi. Biz (İkrime ve Ali) ona geldik. O ve kardeşi kendilerine ait bir bostandalardı (ve orayı) suluyorlardı. (Ebu Said) bizi görünce gelip elbisesini topladı ve oturdu. (Ardından), "Bizler mescidin tuğlalarını tek tek taşıyorduk. Ammar ise ikişer ikişer taşıyordu. Nebî (sav), (Ammâr'a) uğradı, onun tozlu başını okşadı ve "Ah Ammar! Seni azgın bir topluluk öldürecek! Ammar onları Allah'a, onlar da (Ammar'ı) cehenneme çağırıyorlar!" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Cihâd ve's-Siyer 17, 1/759
Senetler:
1. Ebu Said el-Hudrî (Sa'd b. Malik b. Sinan b. Sa'lebe b. Ebcer)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Ebu Menâzil Halid el-Hazzâ (Halid b. Mihran)
4. Ebu Muhammed Abdülvehhab b. Abdülmecid es-Sakafî (Abdulvehhab b. Abdulmecid b. Salt)
5. İbrahim b. Musa et-Temîmî (İbrahim b. Musa b. Yezid b. Zâzân)
Konular:
İbadethane, Mescid-i Nebevi
أَخْبَرَنَا عِمْرَانُ بْنُ مُوسَى قَالَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَارِثِ عَنْ أَبِى التَّيَّاحِ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ لَمَّا قَدِمَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم نَزَلَ فِى عُرْضِ الْمَدِينَةِ فِى حَىٍّ يُقَالُ لَهُمْ بَنُو عَمْرِو بْنِ عَوْفٍ فَأَقَامَ فِيهِمْ أَرْبَعَ عَشْرَةَ لَيْلَةً ثُمَّ أَرْسَلَ إِلَى مَلإٍ مِنْ بَنِى النَّجَّارِ فَجَاءُوا مُتَقَلِّدِى سُيُوفِهِمْ كَأَنِّى أَنْظُرُ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَلَى رَاحِلَتِهِ وَأَبُو بَكْرٍ - رضى الله عنه - رَدِيفُهُ وَمَلأٌ مِنْ بَنِى النَّجَّارِ حَوْلَهُ حَتَّى أَلْقَى بِفِنَاءِ أَبِى أَيُّوبَ وَكَانَ يُصَلِّى حَيْثُ أَدْرَكَتْهُ الصَّلاَةُ فَيُصَلِّى فِى مَرَابِضِ الْغَنَمِ ثُمَّ أُمِرَ بِالْمَسْجِدِ فَأَرْسَلَ إِلَى مَلإٍ مِنْ بَنِى النَّجَّارِ فَجَاءُوا فَقَالَ « يَا بَنِى النَّجَّارِ ثَامِنُونِى بِحَائِطِكُمْ هَذَا » . قَالُوا وَاللَّهُ لاَ نَطْلُبُ ثَمَنَهُ إِلاَّ إِلَى اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ . قَالَ أَنَسٌ وَكَانَتْ فِيهِ قُبُورُ الْمُشْرِكِينَ وَكَانَتْ فِيهِ خَرِبٌ وَكَانَ فِيهِ نَخْلٌ فَأَمَرَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِقُبُورِ الْمُشْرِكِينَ فَنُبِشَتْ وَبِالنَّخْلِ فَقُطِعَتْ وَبِالْخَرِبِ فَسُوِّيَتْ فَصَفُّوا النَّخْلَ قِبْلَةَ الْمَسْجِدِ وَجَعَلُوا عِضَادَتَيْهِ الْحِجَارَةَ وَجَعَلُوا يَنْقُلُونَ الصَّخْرَ وَهُمْ يَرْتَجِزُونَ وَرَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مَعَهُمْ وَهُمْ يَقُولُونَ اللَّهُمَّ لاَ خَيْرَ إِلاَّ خَيْرُ الآخِرَةِ فَانْصُرِ الأَنْصَارَ وَالْمُهَاجِرَةَ
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22566, N000703
Hadis:
أَخْبَرَنَا عِمْرَانُ بْنُ مُوسَى قَالَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَارِثِ عَنْ أَبِى التَّيَّاحِ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ لَمَّا قَدِمَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم نَزَلَ فِى عُرْضِ الْمَدِينَةِ فِى حَىٍّ يُقَالُ لَهُمْ بَنُو عَمْرِو بْنِ عَوْفٍ فَأَقَامَ فِيهِمْ أَرْبَعَ عَشْرَةَ لَيْلَةً ثُمَّ أَرْسَلَ إِلَى مَلإٍ مِنْ بَنِى النَّجَّارِ فَجَاءُوا مُتَقَلِّدِى سُيُوفِهِمْ كَأَنِّى أَنْظُرُ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَلَى رَاحِلَتِهِ وَأَبُو بَكْرٍ - رضى الله عنه - رَدِيفُهُ وَمَلأٌ مِنْ بَنِى النَّجَّارِ حَوْلَهُ حَتَّى أَلْقَى بِفِنَاءِ أَبِى أَيُّوبَ وَكَانَ يُصَلِّى حَيْثُ أَدْرَكَتْهُ الصَّلاَةُ فَيُصَلِّى فِى مَرَابِضِ الْغَنَمِ ثُمَّ أُمِرَ بِالْمَسْجِدِ فَأَرْسَلَ إِلَى مَلإٍ مِنْ بَنِى النَّجَّارِ فَجَاءُوا فَقَالَ « يَا بَنِى النَّجَّارِ ثَامِنُونِى بِحَائِطِكُمْ هَذَا » . قَالُوا وَاللَّهُ لاَ نَطْلُبُ ثَمَنَهُ إِلاَّ إِلَى اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ . قَالَ أَنَسٌ وَكَانَتْ فِيهِ قُبُورُ الْمُشْرِكِينَ وَكَانَتْ فِيهِ خَرِبٌ وَكَانَ فِيهِ نَخْلٌ فَأَمَرَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِقُبُورِ الْمُشْرِكِينَ فَنُبِشَتْ وَبِالنَّخْلِ فَقُطِعَتْ وَبِالْخَرِبِ فَسُوِّيَتْ فَصَفُّوا النَّخْلَ قِبْلَةَ الْمَسْجِدِ وَجَعَلُوا عِضَادَتَيْهِ الْحِجَارَةَ وَجَعَلُوا يَنْقُلُونَ الصَّخْرَ وَهُمْ يَرْتَجِزُونَ وَرَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مَعَهُمْ وَهُمْ يَقُولُونَ اللَّهُمَّ لاَ خَيْرَ إِلاَّ خَيْرُ الآخِرَةِ فَانْصُرِ الأَنْصَارَ وَالْمُهَاجِرَةَ
Tercemesi:
Bize İmran b. Musa, ona Abdülvâris, ona Ebu't-Teyyah, ona da Enes b. Malik'ten (ra) rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir: Rasulullah (sav), Mekke'den Medine'ye hicret edip geldiğinde şehir merkezine yakın olan Amr b. Avf oğulları mahallesinde konakladı ve orada on dört gün kaldı. Sonra Neccar oğullarından bir guruba haber gönderdi, onlar da kılıçlarını kuşanıp geldiler. Devesi üzerinde Peygamber (sav) terkisinde Ebu Bekir çevrelerinde, Beni Neccar heyeti olduğu halde yola çıktıklarını halen görür gibiyim. Nihayet Ebû Eyyüb'ün bahçesinin olduğu yere varmıştı. O güne kadar Rasulullah (sav), namaz vakti gelince nerede bulunursa orada namazını kılıyordu. Hatta koyun ağıllarında bile. Sonra mescid yapılmasını emretti. Beni Neccar'dan bir cemaate haber gönderdi, onlar gelince; Rasulullah (sav):
"Ey Neccar oğulları, şu bahçenizin değerini söyleyin de bedelini ödeyeyim," buyurdu. Onlar da: 'Bedelini istemeyiz ama, Allah rızası için veririz,' dediler.
Enes diyor ki: O bahçede müşriklere ait kabirler, yıkıntı halinde binalar ve hurma ağaçları vardı. Rasulullah'ın (sav) emri üzerine müşrik mezarları düzeltildi, hurma ağaçları kesildi. Harabe halindeki binalar düzeltildi, kesilen hurma ağaçları mescidin kıble tarafına sıra halinde dizildiler. Kapı olacak yerin sağı ve solu taştan yapıldı. Sonra kaya ve taş parçaları taşınmaya başlandı. Bu işi yaparken Rasulullah'ın (sav) da katılımıyla şöyle söylüyorlardı:
"Allah'ım, ahiret hayrı dışında hayır yoktur. Bu hayırlı iş için Ensar ve Muhacirlere yardım et."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Mesâcid 12, /2132
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Teyyah Yezid b. Humeyd ed-Dubaî (Yezid b. Humeyd ed-Dube'î)
3. Ebu Ubeyde Abdulvâris b. Saîd el-Anberî (Abdulvâris b. Saîd b. Zekvân)
4. İmran b. Musa el-Leysî (İmran b. Musa b. Hayyan)
Konular:
CAMİ, MESCİT
İbadethane, Mescid-i Nebevi
İbadethane, mescitlerin inşası, bakımı ve onarımı
Şehirler, Medine, önemi
Siyer, Hicret Medine'ye
أخبرنا عبد الرزاق عن معمر عن قتادة قال : كانت بقعة إلى جنب المسجد ، فقال النبي صلى الله عليه وسلم : من يشتريها ويوسعها في المسجد ؟ وله مثلها في الجنة ، فاشتراها عثمان ، فوسعها في المسجد.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
88974, MA020400
Hadis:
أخبرنا عبد الرزاق عن معمر عن قتادة قال : كانت بقعة إلى جنب المسجد ، فقال النبي صلى الله عليه وسلم : من يشتريها ويوسعها في المسجد ؟ وله مثلها في الجنة ، فاشتراها عثمان ، فوسعها في المسجد.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Abdürrezzak b. Hemmam, Musannef, Câmi' 20400, 11/229
Senetler:
()
Konular:
İbadethane, Mescid-i Nebevi
Sahabe, Fazileti
أخبرنا عبد الرزاق عن معمر عمن سمع الحسن يحدث عن أبيه عن أم سلمة قالت : لما كان النبي صلى الله عليه وسلم وأصحابه يبنون المسجد جعل أصحاب النبي صلى الله عليه وسلم يحمل كل رجل منهم لبنة ، وعمار يحمل لبنتين ، عنه لبنة وعن النبي صلى الله عليه وسلم لبنة ، فقام النبي صلى الله عليه وسلم فمسح ظهره ، وقال : يا ابن سمية ! للناس أجر ولك أجران ، وآخر زادك شربة من لبن ، وتقتلك الفئة الباغية.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
89034, MA020426
Hadis:
أخبرنا عبد الرزاق عن معمر عمن سمع الحسن يحدث عن أبيه عن أم سلمة قالت : لما كان النبي صلى الله عليه وسلم وأصحابه يبنون المسجد جعل أصحاب النبي صلى الله عليه وسلم يحمل كل رجل منهم لبنة ، وعمار يحمل لبنتين ، عنه لبنة وعن النبي صلى الله عليه وسلم لبنة ، فقام النبي صلى الله عليه وسلم فمسح ظهره ، وقال : يا ابن سمية ! للناس أجر ولك أجران ، وآخر زادك شربة من لبن ، وتقتلك الفئة الباغية.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Abdürrezzak b. Hemmam, Musannef, Câmi' 20426, 11/239
Senetler:
()
Konular:
Hz. Peygamber, gelecekten haber vermesi
İbadethane, Mescid-i Nebevi
Sahabe, Fazileti