Giriş


    Öneri Formu
34256 D005144 Ebu Davud, Edeb, 119, 120

Bize Kuteybe, ona Leys, ona da Yahy şöyle rivayet etmiştir: Bir cuma günü, Bedir ashabından Said b. Zeyd b. Amr b. Nüfeyl'in hastalandığı İbn Ömer'e (r.anhüma) bildirildi. O esnada güneş tepeye yükselmiş, cuma vakti yaklaşmıştı. İbn Ömer, hemen bineğine binip Said'i ziyaret etmeye gitti ve cuma namazını terk etti.


    Öneri Formu
31106 B003990 Buhari, Megâzî, 10

Bana İbrahim b. Musa, ona Hişâm, ona Ma'mer, ona Hişâm b. Urve, ona babası (Urve b. Zübeyir), ona da Zübeyir şöyle demiştir: Bedir günü Muhacirlere (ganimetten) yüz pay ayrıldı.


    Öneri Formu
31194 B004027 Buhari, Megâzî, 12

Bize Yahya b. Bükeyr, ona Leys, ona Yunus, ona İbn Şihâb, ona da Sa'lebe b. Ebu Mâlik şöyle demiştir: Ömer b. Hattâb (ra) bir keresinde Medine ahalisinden kadınlara yünden yahut ipekten yapılmış kadın elbiseleri da­ğıttı ve onlardan iyi bir elbise geriye fazla kaldı. Bunun üzerine yanında bulunan bazı kişiler, Hz. Ali'nin kızı Ümmü Gülsüm'ü kast ederek “ey Müminlerin Emiri, şunu da senin yanında bulunan Rasulullah'ın kızına ver” dediler. Ömer de “bu elbiseye Ümmü Selît daha lâyıktır. Ümmü Selît, Rasulullah'a (sav) biat eden Ensâr kadınlarındandır” dedi ve şunu ekledi “Ümmü Selît, Uhud günü bizim için su kırbalarını taşırdı.”


    Öneri Formu
31261 B004071 Buhari, Megâzî, 23

Bize Yahya b. Bükeyr, ona Leys, ona Yunus, ona İbn Şihâb, ona Saîd b. Müseyyeb, ona da Cübeyr b. Mut'im şöyle demiştir: Osmân b. Affân ile birlikte Rasulullah'ın yanına gittik ve “ey Allah'ın Rasulü, Muttalib oğullarına hayber ganimetinin beşte birinden verdin ama bizleri bıraktın. Hâlbuki biz de senin yanında, nesep bakımından Muttalib oğulları ile aynı konumdayız” dedik. Bunun üzerine Rasulullah (sav) "Muttalib oğulları ile Hâşim oğulları bir soydur" buyurdu. Cübeyr der ki: Peygamber (sav) Abduşşems ve Nevfel oğullarına bir pay ayırmamıştır.


    Öneri Formu
32196 B004229 Buhari, Megâzî, 38

Bize Saîd b. Meryem, ona Muhammed b. Cafer, ona Zeyd, ona babası (Eslem), ona da Ömer b. Hattâb (ra) şöyle demiştir: Nefsim elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki, eğer sonraki nesillere yoksul ve beş parasız bırakacak olmasaydım, fethettiğim her memleket arazisini, Peygamber'in (sav) Hayber'i taksim ettiği gibi dağıtırdım. Fakat ben bu toprakları ileriki nesillere, gelirini bölüşecekleri birer hazine olarak bırakıyorum.


    Öneri Formu
32206 B004235 Buhari, Megâzî, 38

Bana Muhammed b. Beşşâr, ona Ravh b. Ubâde, ona Ali b. Süveyd b. Mencûf, ona Abdullah b. Bureyde, ona da Babası (Bureyde) (ra) şöyle demiştir: Peygamber (sav), ganimet mallarının beşte birini almak üzere Ali'yi Yemen'e, Hâlid'in yanına göndermişti. Bu seferde ben Ali'ye öfke duyuyordum. Çünkü Ali (ganimetten hissesine bir cariye almış, sabahleyin de) yıkanmıştı. Ben de Hâlid'e “Ali'nin şu yaptığını görmüyor musun?” dedim. Peygamber'in (sav) huzuruna geldiğimizde Ali'nin bu hare­ketini Peygamber'e söyledim. Bunun üzerine Peygamber (sav) "ey Bureyde, Ali'ye öfke duyuyor musun?" buyurdu. Ben de “evet” dedim. Peygamber (sav) "Ali'ye öfke duyma, çünkü onun ganimet malının beşte birindeki hissesi, aldığı cariyeden daha çoktur" buyurdu.


    Öneri Formu
34477 B004350 Buhari, Megâzî, 61

Bize Ebu Velîd, ona Şu'be, ona Ebu Teyyâh, ona da Enes (ra) şöyle demiştir: Mekke'nin fethi günü Rasulullah (sav), yeni Müslüman olan Kureyş büyüklerinden her birine (gönüllerini İslam'a ısındırmak için) bolca pay vermişti. Ensâr'dan bazı kimseler bunu görünce, sebebini, ve hikmetini anlamayarak “vallahi bu ne şaşılacak bir iştir. Kılıçlarımız henüz Ku­reyş kanı damlatırken, kazandığımız ganimetlerimiz Kureyş eşrafına geri veriliyor” dediler. Onların bu sözü Peygamber'in kulağına gelince, Peygamber (sav) Ensâr'ı davet etti ve onlara "Sizden bana erişen sözler nedir?" diye bunun mahiyetini sor­du. Ensâr da yalan söylemez olduklarından “Sana ulaşan bu sözleri biz söyledik” dediler. Bunun üzerine Peygamber (sav) "insanlar, ganimetle evlerine dönerken, siz de Allah'ın Rasulü ile evinize dönmeye razı olmaz mısınız? Eğer Ensâr bir dere veya dağ yoluna girse­, muhakkak ki ben de Ensâr'ın dere yoluna yahut dağ yoluna girerdim" buyurdu


    Öneri Formu
34851 B003778 Buhari, Menakıbu'l-Ensar, 1


Açıklama: Safî, Hz. Peygamber'in (sav) ganimet taksiminden önce humus da dağıtılmamışken bir köle, bir cariye veya bir at olarak aldığı paya verilen isimdir. (Avnu'l-Mabud, VIII, 128)

    Öneri Formu
18598 D002992 Ebu Davud, Harac, Fey' ve 'İmare, 20, 21


Açıklama: Safî, Hz. Peygamber'in (sav) ganimet taksiminden önce humus da dağıtılmamışken bir köle, bir cariye veya bir at olarak aldığı paya verilen isimdir. (Avnu'l-Mabud, VIII, 128)

    Öneri Formu
273700 D002992-2 Ebu Davud, Harac, Fey' ve 'İmare, 20, 21