607 Kayıt Bulundu.
Bize Kurrân b. Temmam, ona Muhammed b. Cabir, ona Kays b. Talk, ona da babası (Talk b. Ali) şöyle rivayet etmiştir: Bir adam Hz. Peygamber'e geldi ve Ey Allah'ın elçisi! Birimiz cinsel organına dokunduğunda abdest alması gerekir mi? diye sordu. Hz. Peygamber (sav) "O, senden ya da senin bir parçan değil mi?" diye cevap verdi.
Açıklama: Hadis metin olarak hasen olmakla beraber isnad olarak zayıftır. Çünkü isnadda yer alan Muhammed b. Câbir zayıf bir ravidir.
Bize Attab b. Ziyad, ona Abdullah b. Mübarek, ona Musa b. Ukbe, ona Abdurrahman b. Zeyd b. Ukbe, ona da Enes b. Malik (ra) şöyle rivayet etmiştir: Ben, Übey b. Ka'b ve Ebu Talha (r. anhüm) beraber oturuyorduk. Et ile ekmek yedik, sonra ben abdest almak için su istedim. O ikisi bana, 'Niçin abdest alıyorsun?' diye sorunca ben, 'Şu yediğimiz yemekten dolayı' dedim. Onlar da bana, 'temiz/helal olan yiyecekten dolayı mı abdest alıyorsun, halbuki böyle bir durumda senden daha hayırlı olan (Rasulullah) abdest almamıştı' diye cevap verdiler.
Açıklama: Hadisi hasen derecesine indiren Abdurrahman b. Zeyd b. Ukbe'dir.
Bize Ravh b. Ubade, ona Muhammed b. Ebu Hafsa, ona İbn Şihab, ona Said b. Müseyyeb ve Abbad b. Temim, ona da amcası Rasulullah'ın (sav) şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Koku hissetmedikçe veya ses işitmedikçe abdest almak gerekmez.
Açıklama: Hadis sahihtir. İsnadında yer alan Muhammed b. Ebî Hafsa her nekadar zayıf olsada burada mütâbi'dir.
Bize Abdullah, ona Amr b. Muhammed en-Nakıd, ona Ubeyde b. Humeyd ed-Dabbî, ona Abdullah b. Abdullah, ona Abdurrahman b. Ebî Leyla, ona da Zü'l-Ğurre şöyle rivayet etti: Rasulullah (sav) yürürken karşısına bir bedevi çıktı ve dedi ki: 'Ey Allah'ın Rasulü! Develerin çöktüğü yerlerde olduğumuzda namaz vakti girmektedir. Biz buralarda namaz kılalım mı?' Rasulullah, "Hayır" dedi. 'Peki, etini yediğimizde (yeniden) abdest alalım mı?' diye sorunca, Peygabmer (sav) "Evet" dedi. Adam, 'Koyunların ağıllarında namaz kılalım mı?' diye sorunca Peygabmer (sav), "Evet" dedi.'Peki, etini yediğimizde (yeniden) abdest alalım mı?' diye sorunca "Hayır" dedi.
Açıklama: Bu hadis sahihtir lakin Berâ b. Âzib'den sahihtir. Bu rivayetiyle Zu'l-Uzze'den sahih değildir.
Bize Süfyan, ona Amr, ona Atâ, ona da Âiş b. Enes şöyle rivayet etmiştir: Küfe'de minberin üzerinden Ali'nin (ra) şöyle dediğini işittim: Ben mezisi gelen bir kişi idim. Kızı benim nikahımda olduğu için bu durumu Rasulullah'a (sav) sormaya utandım. Ben durumumu Ammar'a anlattım o da Hz. Peygamber'e (sav) sordu. Hz. Peygamber (sav), "Mezi için abdest almak yeterlidir" dedi.
Açıklama: Sahih li ğayrihi'dir. Bu isnad Âiş b. Enes (el-Bekrî)'nin cehaletinden dolayı zayıftır. Atâ b. Ebî Rebâh'tan başkası ondan rivayet etmemiştir. Zehebî onu "el-Mizân"ında meçhul saymıştır. İbn Hibbân ise -âdeti olduğu üzere- meçhulleri tevsîk ettiği "es-Sikât"ında onu zikretmiştir.
Bize Yakup, ona Babası, ona İbn Şihâb, ona Cafer b. Amr b. Ümeyye, ona da babası Amr b. Ümeyye (ra) şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah'ı (sav) bir koyun küreğinden (et) kesip yerken gördüm, sonra Peygamber (sav) namaza çağrıldı; (yeniden) abdest almadan namaz kıldı.
Bize Süfyan, ona Zührî,ona Abbad b. Temim, ona da amcası, Rasulullah'a (sav), bir kişinin namazda (abdestinin bozulmuş) olduğundan şüphelenmesi durumunu anlattı/şikayet etti. Rasulullah, "Bir ses işitmedikçe veya bir koku hisstmedikçe namazını bırakmasın!" dedi.
Bize Abdurrahman b. Mehdî, ona Muaviye b. Salih, ona Süleyman Ebu Rebi', ona da Kasım Mevla Muaviye şöyle rivayet etmiştir: Dımeşk mescidine girdim, gördüm ki insanlar toplanmış ve bir şeyh de onlara hadis naklediyordu. 'Bu kişi kimdir?' diye sorunca, 'Sehl b. Hanzaliyye' dediler. Onun (Sehl'in) şöyle dediğini işittim: 'Ben Rasulullah'ın (sav) "Kim et yerse yeniden abdest alsın!" dediğini duydum.
Bize Hasan b. Musa, ona İbn Lehîa, ona Süleyman b. Ziyad, ona da Abdullah b. Haris b. Cez' ez-Zübeydî, şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah'la (sav) beraber mescitte kebap şeklinde pişirilmiş et yedik, namaz için kamet getirilince ellerimizi kumlara sürüp (temizledik), sonra [yeniden] abdest almadan namaz kılmak için kalktık.