Giriş

Ey bürünüp sarınan (Resûlüm)!


Açıklama: Surenin ilk üç ayetinin Kur'an'dan ilk gelen vahiy olduğu beyan edilmektedir (B004924)

    Öneri Formu
58961 KK74/1 Müddesir, 74, 1

Bize Ebu Küreyb Muhammed b. Alâ, ona Ebu Üsame, ona Hişâm, ona babası (Urve b. Zübeyr), ona da Aişe şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah'a (sav) soğuk bir sabah vaktinde vahiy indirilirdi de alnından ter boşanırdı".


    Öneri Formu
6994 M006058 Müslim, Fadâil, 86

Bize İbn Şihâb, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Cabir b. Abdullah, vahyin kesildiği zamanı anlatırken Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Bir gün yürürken gökyüzünden bir ses işittim. Gözlerimi çevirdim ve bir de baktım ki, Hira'da bana gelen melek, gök ile yer arasında bir kürsü üzerinde oturmuş. Bundan çok korktum ve hemen eve dönüp 'Beni örtün!' dedim. Bunun üzerine Allah (cc), 'Ey bürünüp sarınan! Kalk ve uyar. Rabbini yücelt. Elbiselerini temizle. Her türlü pisliği (ricz) terket...' (Müddessir 74/1-5) ayetlerini indirdi. Bundan sonra vahiy peş peşe gelmeye başladı." [Abdullah b. Yusuf ve Ebu Salih, rivayetlerinde mütabaatta bulundular. Aynı şekilde Hilâl b. Reddâd da Zührî'den rivayet ettiği hadiste mütabaatta bulundu. Yunus ve Ma'mer ise, rivayetlerinde 'بوادره' kelimesini zikretmişlerdir.]


    Öneri Formu
11260 B000004 Buhari, Bedü'l-vahy, 1

Bize Yahya, ona Vekî', ona Ali b. Mübarek, ona da Yahya b. Ebu Kesîr şöyle rivayet etmiştir: Ebu Seleme b. Abdurrahman'a Kur'ân'ın ilk inen ayetini sordum. O, ''ey örtünüp bürünen (Müddessir, 74/1) (ayetidir)'' dedi. Ben, ''(bazıları), 'yaratan Rabbinin adıyla oku (Alak, 96/1)(ayetidir) diyorlar'' dedim. Ebu Seleme, ''ben, bunu Câbir b. Abdullah'a sordum; ona, senin dediğin gibi dedim. Câbir ise, 'ben, ancak Rasulullah'ın (sav) bize söylediğini sana söylüyorum' diye karşılık verdi'' ve (O'nun şöyle buyurduğunu) rivayet etti: ''Hira mağarasında inzivaya çekilmiştim. İnzivada bulunmayı planladığım süre bitince mağaradan ayrıldım.(Eve doğru giderken) birden bire birisi bana seslendi. Sağıma, soluma, önüme ve arkama baktığım halde bir şey göremedim. Başımı yukarı kaldırdım; birden bire önceden bilmediğim bir şey gördüm. Hemencecik Hatice'nin yanına vardım, 'üzerimi örtün ve başımdan aşağı soğuk su dökün' dedim. Onlar da 'benim üzerimi örttüler ve başımdan aşağı soğuk su döktüler'. (Hz. Peygamber sözlerine devamla) dedi ki, 'Ardından, 'ey örtünüp bürünen, kalk ve uyar ve Rabbini yücelt' (Müddessir, 74/1-3) ayetleri indi.''


    Öneri Formu
33362 B004922 Buhari, Tefsir, (Müddessir) 1

Bize İshak b. Mansur, ona Abdussamed, ona Harb, ona da Yahya şöyle demiştir: Ebu Seleme'ye, Kur'an'ın hangi ayetinin en önce indiğini sordum. O, ''Ey örtünüp bürünen (ayeti)(el-Müddessir 74/1)'' dedi. Ben, ''Bana aktarıldığına göre, 'yaratan Rabbinin adıyla oku'(Alak 96/1) (ayeti, ilk inen ayetmiş)'' dedim. Ebu Seleme ise (ben de)''Câbir b. Abdullah'a ilk inen ayeti sordum; o, 'ey örtünüp bürünen (ayeti) (el-Müddessir, 74/1)' dedi. Ona, 'bana aktarıldığına göre, 'yaratan Rabbinin adıyla oku (ayeti, ilk inen ayetmiş)(Alak, 96/1)' dedim. O ise, 'Sana ancak Rasulullah'ın (sav) anlattığını haber vereceğim' dedi'' ve Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu aktardı: 'Hira'da (itikaf için) bulundum. Kalma sürem (itikaf) bitince (oradan) indim. Vadiye doğru yol aldım. (Derken), biri bana seslendi. Önüme, arkama, sağıma ve soluma baktım; bir de ne göreyim, O (Melek), gök ile yer arasındaki arşta oturuyor! Hatice'nin yanına geldim, 'beni örtün ve üzerime soğuk su serpin!ʼ dedim. Bana, 'ey örtünüp bürünen, kalk ve uyar, Rabbini yücelt' (ayetleri)(el-Müddessir, 74/1-3) indirildi.''


    Öneri Formu
33365 B004924 Buhari, Tefsir, (Müddessir) 3

Bize Abdullah b. Yusuf, ona Leys, ona Ukayl, ona İbn Şihab, ona Ebu Seleme, ona Cabir b. Abdullah, Hz. Peygamber'in vahyin kesilmesini anlattığını ve şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Yürüdüğüm esnada gökten bir ses duydum. Başımı göğe doğru kaldırıp baktığımda birden Hira'da bana gelen meleği, yer ile gök arasındaki bir kürsüde otururken gördüm. Ondan korkup yere düştüm. Ailemin yanına gelip 'Beni örtün, beni örtün' dedim. Onlar da benim üzerimi örttüler. Bunun üzerine Allahu teâlâ, 'Ey örtünüp bürünen!' (Müddessir, 74/1) ayetinden 'Pisliği terket'(Müddessir, 74/5) ayetine kadar olan kısmı indirdi. Ebu Seleme şöyle demiştir: '(Ayette yer alan)'Ricz kelimesi, putları ifade etmektedir'. (Câbir) 'Bu olaydan sonra vahiy kesilmeyip peş peşe devam etti' dedi.


    Öneri Formu
33368 B004926 Buhari, Tefsir, (Müddessir) 5


    Öneri Formu
75731 HM026885 İbn Hanbel, VI, 276

Bize Ömer b. Hafs b. Gıyas, ona babası (Hafs b. Gıyas), ona A'meş, ona İbrahim, ona Alkame, ona da Abdullah şöyle rivayet etmiştir: Kendisiyle bir tarlada bulunduğumuz esnada, Hz. Peygamber (sav) hurma dalından bir bastona dayanmışken birden birkaç yahudi çıkageldi. İçlerinden biri diğerlerine 'Ona Ruh ile ilgili soru sorun!.' dedi. Ötekisi 'Böyle bir soru sormaya gerek yok' dedi. Bir diğeri ise 'Hoşlanmadığınız bir şey söylemesin! [Bu soruyu sormayın]' şeklinde karşılık verdi. Bir grup ise "Sorun!' dedi ve ona ruh ile ilgili soru sordular. Hz. Peygamber (sav) sessiz kaldı. Ben de o esnada Hz. Peygamber'e (sav) vahiy indirileceğini anladım ve beklemeye başladım. Vahiy indikten sonra Hz. Peygamber (sav),'Sana ruhu sorarlar. De ki, ruh, Rabbimin emrindendir. Bu konuda size ancak az bir bilgi verilmiştir (İsra, 17/85)' ayetini okudu."


Açıklama: Hadiste ve ayette geçen ruh kelimesinin manası hakkında birçok görüş ileri sürülmüştür. Bunlardan en uygununun Cebrail (as) olduğuna dair görüşün olduğu söylenebilir (bkz. Yusuf Şevki Yavuz, "Ruh", DİA, İstanbul, 2008, 35/187). Yahudiler Cebrailʼin (as) nasıl vahiy getirdiğini, yani vahyin keyfiyetini sormuşlar; Hz. Peygamber de bu konu insanların aklının alabileceği bir husus olmadığı için, Kurʼan ayetinde yer aldığı şekliyle, bu hususta insana az bir bilgini verildiğini bildirmekle yetinmiştir.

    Öneri Formu
32245 B004721 Buhari, Tefsir, (Benî İsraîl) 13

Bize Ebu Nuaym, ona Hemmâm, ona Atâ, ona Safvân b. Ya'lâ b. Ümeyye, ona da babası (Ya'lâ b. Ümeyye) şöyle rivayet etmiştir: Üzerinde cübbe, cübbesinde de hâluk (denen koku) veya sarılık olan bir adam Hz. Peygamber (sav) Cîrane'de iken yanına geldi ve Ona (sav) "Umremi nasıl eda etmemi emir buyurursun?" dedi. Bunun üzerine Allahu teâlâ, Hz. Peygamberʼe (sav) vahiy indirdi. Hemen üzerine bir örtü örtüldü. (Ya'lâ) dedi ki, "Ben, öteden beri kendisine vahiy inerken Hz. Peygamberʼi (sav) görmeyi arzu ederdim". (Derken) Ömer, "Gel, kendisine vahiy inerken Hz. Peygamberʼe (sav) bakmak ister misin?" dedi, ben de "evet" şeklinde karşılık verdim. Ömer, örtünün kenarını kaldırdı, ben de Ona (sav) baktım; horulduyordu -ravi zannedersem (Hz. Peygamberʼin horuldaması) genç devenin horuldaması gibiydi' dedi-. (Bu hal Rasulullah'tan) gidince "Umre hakkında soran nerededir? Üzerindeki cübbeyi çıkar, halûk kokusunun izini yıka, sarılığı da temizle ve hac yaparken yaptığın şeylerin aynısını umre yaparken de yap!" buyurdu.


    Öneri Formu
12053 B001789 Buhari, Umre, 10


Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Dahhâk b. Mahled arasında inkita vardır.

    Öneri Formu
10214 B001536 Buhari, Hac, 17