138 Kayıt Bulundu.
Bize Hafs b. Ömer, Şu'be, ona Ebu İshâk, ona Esved, ona da Abdullah şöyle rivayet etti: "Hz. Peygamber (sav) [Kamer Sûresi’nin 17. ayetini] "Fe-hel min müddekir" şeklinde (dâl) ile okudu."
Açıklama: Bu hadiste Kur’ân-ı Kerîm’in 54. sûresi olan Kamer Sûresi’nin 17. ayetine dair Hz. Peygamber’in (sav) kıraatindeki farklılığa işaret edilmiştir. İlgili ayetin meali şöyle: “Andolsun ki biz Kur'an'ı öğüt alınsın diye kolaylaştırdık. (Ondan) öğüt alan yok mu?” Hz. Peygamber (sav) ilgili ayetteki ﴿فَهَلْ مِنْ مُدَّكِرٍ﴾ ibaresindeki “مُدَّكِرٍ” kelimesini (dâl) harfiyle okumuş; ancak Abdullah b. Mes‘ûd ilgili kelimesi yani “مُدَّكِرٍ”i (zâl) ile okudu. Onun bu okuyuşuna yönelik Hz. Peygamber (sav) bir uyarıda bulunmamıştır. Bu farklı okuyuşlar, Kur’ân-ı Kerîm’in "Yedi Harf” yani el-Ahrufü’s-Seb‘a üzere nazil olduğunu ifade etmektedir.
Bize Müsedded, ona Yahya, ona Şu'be, ona Ebu İshâk, ona Esved, ona da Abdullah (ra) şöyle rivayet etti: "Hz. Peygamber (sav) [Kamer Sûresi’nin 17. ayetini] "Fe-hel min müddekir" şeklinde (dâl) ile okudu."
Açıklama: Bu hadiste Kur’ân-ı Kerîm’in 54. sûresi olan Kamer Sûresi’nin 17. ayetine dair Hz. Peygamber’in (sav) kıraatindeki farklılığa işaret edilmiştir. İlgili ayetin meali şöyle: “Andolsun ki biz Kur'an'ı öğüt alınsın diye kolaylaştırdık. (Ondan) öğüt alan yok mu?” Hz. Peygamber (sav) ilgili ayetteki ﴿فَهَلْ مِنْ مُدَّكِرٍ﴾ ibaresindeki “مُدَّكِرٍ” kelimesini (dâl) harfiyle okumuş; ancak Abdullah b. Mes‘ûd ilgili kelimesi yani “مُدَّكِرٍ”i (zâl) ile okudu. Onun bu okuyuşuna yönelik Hz. Peygamber (sav) bir uyarıda bulunmamıştır. Bu farklı okuyuşlar, Kur’ân-ı Kerîm’in "Yedi Harf” yani el-Ahrufü’s-Seb‘a üzere nazil olduğunu ifade etmektedir.
Bize Ebu Nuaym, ona Züheyr, ona da Ebu İshâk, el-Esved'e "Fe-hel min müddekir veya Fe-hel min müzzekir mi?" diye soran bir adam işitmiştir. el-Esved o adama şöyle cevap vermiştir: Ben Abdullah'ı bu ayeti "dâl" harfi olarak "Fe-hel min müddekir" şeklinde okurken işittim. O (Abdullah), dedi ki: "Ben Hz. Peygamber'i (sav) bunu dâl harfi ile "Fe-hel min müddekir" şeklinde okurken işittim."
Açıklama: Bu hadiste Kur’ân-ı Kerîm’in 54. sûresi olan Kamer Sûresi’nin 17. ayetine dair Hz. Peygamber’in (sav) kıraatindeki farklılığa işaret edilmiştir. İlgili ayetin meali şöyle: “Andolsun ki biz Kur'an'ı öğüt alınsın diye kolaylaştırdık. (Ondan) öğüt alan yok mu?” Hz. Peygamber (sav) ilgili ayetteki ﴿فَهَلْ مِنْ مُدَّكِرٍ﴾ ibaresindeki “مُدَّكِرٍ” kelimesini (dâl) harfiyle okumuş; ancak Abdullah b. Mes‘ûd ilgili kelimesi yani “مُدَّكِرٍ”i (zâl) ile okudu. Onun bu okuyuşuna yönelik Hz. Peygamber (sav) bir uyarıda bulunmamıştır. Bu farklı okuyuşlar, Kur’ân-ı Kerîm’in "Yedi Harf” yani el-Ahrufü’s-Seb‘a üzere nazil olduğunu ifade etmektedir.
Bize Abdân, ona babası (Osman b. Cebele), ona Şu'be, ona Ebu İshâk, ona Esved, ona da Abdullah (ra) şöyle rivayet etti: "Hz. Peygamber (sav) [Kamer Sûresi’nin 17. ayetini] "Fe-hel min müddekir" şeklinde (dâl) ile okudu."
Açıklama: Bu hadiste Kur’ân-ı Kerîm’in 54. sûresi olan Kamer Sûresi’nin 17. ayetine dair Hz. Peygamber’in (sav) kıraatindeki farklılığa işaret edilmiştir. İlgili ayetin meali şöyle: “Andolsun ki biz Kur'an'ı öğüt alınsın diye kolaylaştırdık. (Ondan) öğüt alan yok mu?” Hz. Peygamber (sav) ilgili ayetteki ﴿فَهَلْ مِنْ مُدَّكِرٍ﴾ ibaresindeki “مُدَّكِرٍ” kelimesini (dâl) harfiyle okumuş; ancak Abdullah b. Mes‘ûd ilgili kelimesi yani “مُدَّكِرٍ”i (zâl) ile okudu. Onun bu okuyuşuna yönelik Hz. Peygamber (sav) bir uyarıda bulunmamıştır. Bu farklı okuyuşlar, Kur’ân-ı Kerîm’in "Yedi Harf” yani el-Ahrufü’s-Seb‘a üzere nazil olduğunu ifade etmektedir.
-.......Bize Şu'be, Ebû İshâk'tan; o da el-Esved'den; o da Abdullah'tan; o da Peygamber(S)'den olmak üzere, O'nun "Fe-hel min muddekir" şeklinde okuduğunu tahdîs etmiştir. Bize Muhammed, ona Gunder, ona Şu'be, ona Ebu İshâk, ona Esved, ona da Abdullah şöyle rivayet etti: "Hz. Peygamber (sav) [Kamer Sûresi’nin 17. ayetini] "Fe-hel min müddekir" şeklinde (dâl) ile okudu."
Açıklama: Bu hadiste Kur’ân-ı Kerîm’in 54. sûresi olan Kamer Sûresi’nin 17. ayetine dair Hz. Peygamber’in (sav) kıraatindeki farklılığa işaret edilmiştir. İlgili ayetin meali şöyle: “Andolsun ki biz Kur'an'ı öğüt alınsın diye kolaylaştırdık. (Ondan) öğüt alan yok mu?” Hz. Peygamber (sav) ilgili ayetteki ﴿فَهَلْ مِنْ مُدَّكِرٍ﴾ ibaresindeki “مُدَّكِرٍ” kelimesini (dâl) harfiyle okumuş; ancak Abdullah b. Mes‘ûd ilgili kelimesi yani “مُدَّكِرٍ”i (zâl) ile okudu. Onun bu okuyuşuna yönelik Hz. Peygamber (sav) bir uyarıda bulunmamıştır. Bu farklı okuyuşlar, Kur’ân-ı Kerîm’in "Yedi Harf” yani el-Ahrufü’s-Seb‘a üzere nazil olduğunu ifade etmektedir.
Bize Yahya, ona Vekî', ona İsrâîl, ona Ebu İshâk, ona Esved b. Yezîd, ona da Abdullah şöyle rivayet etti: "Ben Hz. Peygamber'in (sav) huzurunda [Kamer Sûresi’nin 17. ayetini] "Fe-hel min müzzekir" şeklinde (zâl) ile okudum; fakat Hz. Peygamber (sav): "Fe-hel min müddekir" şeklinde (dâl) ile okudu."
Açıklama: Bu hadiste Kur’ân-ı Kerîm’in 54. sûresi olan Kamer Sûresi’nin 17. ayetine dair Hz. Peygamber’in (sav) kıraatindeki farklılığa işaret edilmiştir. İlgili ayetin meali şöyle: “Andolsun ki biz Kur'an'ı öğüt alınsın diye kolaylaştırdık. (Ondan) öğüt alan yok mu?” Hz. Peygamber (sav) ilgili ayetteki ﴿فَهَلْ مِنْ مُدَّكِرٍ﴾ ibaresindeki “مُدَّكِرٍ” kelimesini (dâl) harfiyle okumuş; ancak Abdullah b. Mes‘ûd ilgili kelimesi yani “مُدَّكِرٍ”i (zâl) ile okudu. Onun bu okuyuşuna yönelik Hz. Peygamber (sav) bir uyarıda bulunmamıştır. Bu farklı okuyuşlar, Kur’ân-ı Kerîm’in "Yedi Harf” yani el-Ahrufü’s-Seb‘a üzere nazil olduğunu ifade etmektedir.
Bize Kabîsa b. Ukbe, ona Süfyân, ona A'meş, ona İbrahim, ona da Alkame şöyle demiştir: Ben Abdullah'ın bir grup talebesi içinde Şam'a geldim. Bizim gelişimizi işiten Ebu Derdâ hemen yanımıza gelip “içinizde (Abdullah b. Mes'ûd'un kıraati üzere) okuyan kimse var mı?” diye sordu. Biz “evet” dedik. Ebu Derdâ “hanginiz daha iyi okuyor?” dedi. Arkadaşlarım beni gösterdiler. Bunun üzerine bana: “Oku” dedi. Ben de "ve'l-leyli izâ yağşâ ve'n-nehâri izâ tecellâ ve'z-zekeri ve'l-ünsâ" şeklinde okudum. Ebu Derdâ “sen bu okuyuşu Hocan (İbn Mes'ûd'un) ağzından mı işittin?” dedi “evet” dedim. Ebu Derdâ “Ben de bu okuyuşu Peygamber'in (sav) ağzından işittim, ama bu adamlar (Şamlılar) bu okuyuşumuza karşı çıkıyorlar” dedi.
Bana Muhammed b. Beşşâr, ona ona Ğunder, ona ona Şu'be, ona Katâde, ona da Enes b. Mâlik (ra) şöyle rivayet etmiştir: Peygamber (sav) Ubeyy b. Ka'b'a "Allah 'Lem yekunillezîne keferû' Suresi'ni sana okumamı bana emretti" buyurdu. Ubeyy “Allah benim adımı (açıkça) andı mı?” diye sordu. Peygamber (sav) "Evet andı" buyurunca Ubeyy b. Ka'b (sevincinden) ağladı.
Bana Hassân b.Hassân, ona Hemmâm, ona Katâde, ona da Enes b. Mâlik (ra) şöyle demiştir: Peygamber (sav) Ubeyy b. Ka'b'a "Allah, sana Kur'ân'ı okumamı bana emretti" buyurdu. Ubeyy “Allah benim adımı sana andı mı?” diye sordu. Peygamber (sav) "Allah senin adını andı" buyurunca Ubeyy b. Ka'b ağlamaya başladı. Katâde der ki: Bana gelen bilgiye göre Peygamber (sav), Ubeyy'e "Lem yekûnillezîne keferû min ehlil-kitâbi" Suresini okumuştur.