Giriş

Peygamberleri dedi ki: Gökleri ve yeri yaratan Allah hakkında şüphe mi var? Halbuki O, sizin günahlarınızdan bir kısmını bağışlamak ve sizi muayyen bir vakte kadar yaşatmak için sizi (hak dine) çağırıyor. Onlar dediler ki: Siz de bizim gibi bir insandan başka bir şey değilsiniz. Siz bizi atalarımızın tapmış olduğu şeylerden döndürmek istiyorsunuz. Öyleyse bize, apaçık bir delil getirin!


    Öneri Formu
55011 KK14/10 İbrâhim, 14, 10

"Allah'a kulluk edin; O'na karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin."


    Öneri Formu
58808 KK71/3 Nûh, 71, 3

(O anda) biz ona sizden daha yakınız, ama göremezsiniz.


    Öneri Formu
59182 KK56/85 Vâkı'a, 56,85

Andolsun biz Musa'ya Kitab'ı verdik; fakat onda ihtilaf edildi. Eğer Rabbinden bir söz geçmemiş olsaydı, elbette onların arasında hüküm verilmişti (ve işleri de bitirilmişti). Şüphesiz ki onlar (Mekkeliler) de Kur'an hakkında derin bir şüphe içindedirler.


    Öneri Formu
54531 KK11/110 Hûd, 11, 110

“Ölüm sarhoşluğu gerçekten gelir de: İşte (ey insan) bu, senin öteden beri kaçtığın şeydir, denir.”


    Öneri Formu
58063 KK50/19 Kâf, 50, 19

Kendilerine yakıcı bir azap gelmeden önce kavmini uyar, diye Nuh'u kendi kavmine gönderdik.


    Öneri Formu
58801 KK71/1 Nûh, 71, 1

"Ey kavmim dedi,ben sizin için açık bir uyarıcıyım"


    Öneri Formu
58806 KK71/2 Nûh, 71, 2

Aranızda ölümü takdir eden biziz. Ve biz, önüne geçilebileceklerden değiliz.


    Öneri Formu
59132 KK56/60 Vâkı'a, 56, 60

O vakit siz bakar durursunuz.


    Öneri Formu
59181 KK56/84 Vâkı'a, 56,84

"Ki Allah bir kısım günahlarınızı bağışlasın ve sizi belli bir vâdeye kadar tehir etsin (muahaze etmeden yaşatsın)" Bilinmeli ki Allah'ın tayin ettiği vâde gelince, artık o ertelenmez. Keşke bilseydiniz!"


    Öneri Formu
58811 KK71/4 Nûh, 71, 4