Öneri Formu
Hadis Id, No:
2487, M004573
Hadis:
حَدَّثَنَا زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا عُمَرُ بْنُ يُونُسَ حَدَّثَنَا عِكْرِمَةُ بْنُ عَمَّارٍ حَدَّثَنِى إِيَاسُ بْنُ سَلَمَةَ حَدَّثَنِى أَبِى قَالَ غَزَوْنَا فَزَارَةَ وَعَلَيْنَا أَبُو بَكْرٍ أَمَّرَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَلَيْنَا فَلَمَّا كَانَ بَيْنَنَا وَبَيْنَ الْمَاءِ سَاعَةٌ أَمَرَنَا أَبُو بَكْرٍ فَعَرَّسْنَا ثُمَّ شَنَّ الْغَارَةَ فَوَرَدَ الْمَاءَ فَقَتَلَ مَنْ قَتَلَ عَلَيْهِ وَسَبَى وَأَنْظُرُ إِلَى عُنُقٍ مِنَ النَّاسِ فِيهِمُ الذَّرَارِىُّ فَخَشِيتُ أَنْ يَسْبِقُونِى إِلَى الْجَبَلِ فَرَمَيْتُ بِسَهْمٍ بَيْنَهُمْ وَبَيْنَ الْجَبَلِ فَلَمَّا رَأَوُا السَّهْمَ وَقَفُوا فَجِئْتُ بِهِمْ أَسُوقُهُمْ وَفِيهِمُ امْرَأَةٌ مِنْ بَنِى فَزَارَةَ عَلَيْهَا قِشْعٌ مِنْ أَدَمٍ - قَالَ الْقِشْعُ النِّطَعُ - مَعَهَا ابْنَةٌ لَهَا مِنْ أَحْسَنِ الْعَرَبِ فَسُقْتُهُمْ حَتَّى أَتَيْتُ بِهِمْ أَبَا بَكْرٍ فَنَفَّلَنِى أَبُو بَكْرٍ ابْنَتَهَا فَقَدِمْنَا الْمَدِينَةَ وَمَا كَشَفْتُ لَهَا ثَوْبًا فَلَقِيَنِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى السُّوقِ فَقَالَ:
"يَا سَلَمَةُ هَبْ لِى الْمَرْأَةَ." فَقُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ وَاللَّهِ لَقَدْ أَعْجَبَتْنِى وَمَا كَشَفْتُ لَهَا ثَوْبًا ثُمَّ لَقِيَنِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مِنَ الْغَدِ فِى السُّوقِ فَقَالَ لِى
"يَا سَلَمَةُ هَبْ لِى الْمَرْأَةَ لِلَّهِ أَبُوكَ." فَقُلْتُ هِىَ لَكَ يَا رَسُولَ اللَّهِ فَوَاللَّهِ مَا كَشَفْتُ لَهَا ثَوْبًا فَبَعَثَ بِهَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِلَى أَهْلِ مَكَّةَ فَفَدَى بِهَا نَاسًا مِنَ الْمُسْلِمِينَ كَانُوا أُسِرُوا بِمَكَّةَ.
Tercemesi:
Bize Züheyr b. Harb, ona Ömer b. Yunus, ona İkrime b. Ammar, ona İyas b. Seleme, ona da babası (Seleme b. Ekva') şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah'ın (sav) bize komutan tayin ettiği Ebu Bekir (ile) Fezâre üzerine gazâya çıktık. Bizimle su kaynağı arasında bir müddet (mesafe) kaldığında Ebu Bekir, bize mola vermemizi emretti. Biz de mola verdik. Ardından müfrezeyi parçalara ayırıp su kaynağına vardı. Orada bulunan (düşman topluluğundan kimini) öldürdü, (kimini de) esir aldı. Ben de o insan topluluğuna bakıyordum. İçlerinde çoluk çocuk bulunuyordu. Beni geçip dağa ulaşmalarından endişe duydum da onlarla dağ arasına bir ok fırlattım. Oku gördüklerinde (oldukları yerde) durdular. Onları sevk ederek (ve esir olarak) getirdim. İçlerinde Fezâre oğullarından (olup) üzerinde deriden elbise (kiş') -ravilerden biri 'kiş'i' kelimesinin 'natah' (esirlere giydirilen bir tür elbise olduğu açıklamasında bulunmuştur- bir kadın, onun beraberinde Araplar'ın en güzellerinden (olan) kızı vardı. Ebu Bekir'in yanına getirene dek onları sevk ettim. Ebu Bekir de (o kadının) kızını bana ilave bir ganimet (nefel) olarak verdi. Medine'ye geldik. Ben, (o kızın) elbisesini (Medine'ye gelene dek) açmadım! Rasulullah (sav) benimle çarşıda karşılaşıp; "ya Seleme! O kızı bana hibe et" buyurdu. Ben, ya Rasulullah! Vallahi! O benim hoşuma gitti. (Bununla beraber), onun elbisesini (dahi) açmadım dedim. Sonra Hz. Peygamber (sav), ertesi gün çarşıda benimle (yine) karşılaşıp; "vallahi! Onu bana hibe et" buyurdu. Ben, o senindir ya Rasulullah! Vallahi! Onun elbisesini (bile) açmadım dedim. Nebî (sav), onu Mekkeliler'e gönderip ona karşılık Mekke'de esir tutulan müslümanlardan (bazı) insanları (kurtarmak üzere) fidye verdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cihâd ve's-Siyer 4573, /746
Senetler:
()
Konular:
Bağış, Hibe
Ganimet, hak sahiplerine taksimi
Ganimet, taksim edilmesi, miktarları
Teşvik edilenler, Fidye vermek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2484, M004571
Hadis:
وَحَدَّثَنِى زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا الْوَلِيدُ بْنُ مُسْلِمٍ حَدَّثَنَا صَفْوَانُ بْنُ عَمْرٍو عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ جُبَيْرِ بْنِ نُفَيْرٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَوْفِ بْنِ مَالِكٍ الأَشْجَعِىِّ قَالَ:
"خَرَجْتُ مَعَ مَنْ خَرَجَ مَعَ زَيْدِ بْنِ حَارِثَةَ فِى غَزْوَةِ مُؤْتَةَ وَرَافَقَنِى مَدَدِىٌّ مِنَ الْيَمَنِ."
وَسَاقَ الْحَدِيثَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم، بِنَحْوِهِ غَيْرَ أَنَّهُ قَالَ فِى الْحَدِيثِ قَالَ:
"عَوْفٌ فَقُلْتُ يَا خَالِدُ أَمَا عَلِمْتَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَضَى بِالسَّلَبِ لِلْقَاتِلِ قَالَ بَلَى وَلَكِنِّى اسْتَكْثَرْتُهُ."
Tercemesi:
Bize Züheyr b. Harb, ona Velid b. Müslim, ona Safvan b. Amr, ona Abdurrahman b. Cübeyr b. Nüfeyr, ona babası (Cübeyr b. Nüfeyr), ona da Avf b. Malik el-Eşcaî şöyle rivayet etmiştir:
"Mute gazasına Zeyd b. Harise ile çıkanlarla birlikte çıktım. Yemen'den orduya destek olmak üzere gelen biri bana arkadaşlık etti." (Ardından Avf), hadisin (kalanını) Hz. Peygamber'den (sav) benzeri şekilde rivayet etti. Ancak Avf hadiste; "ben, ey Halid! Rasulullah'ın (sav) öldüren kimseye (öldürdüğünün) eşya(sını) verdiğini bilmiyorsun dedim. O, elbette (biliyorum)! Ancak ben onu çok gördüm dedi demiştir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cihâd ve's-Siyer 4571, /746
Senetler:
()
Konular:
Ganimet, hak sahiplerine taksimi
Ganimet, taksim edilmesi, miktarları
Siyer, Mute Savaşı
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ وَمُحَمَّدُ بْنُ رَافِعٍ قَالاَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَخْبَرَنَا مَعْمَرٌ عَنْ هَمَّامِ بْنِ مُنَبِّهٍ قَالَ هَذَا مَا حَدَّثَنَا أَبُو هُرَيْرَةَ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَذَكَرَ أَحَادِيثَ مِنْهَا وَقَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"أَيُّمَا قَرْيَةٍ أَتَيْتُمُوهَا وَأَقَمْتُمْ فِيهَا فَسَهْمُكُمْ فِيهَا وَأَيُّمَا قَرْيَةٍ عَصَتِ اللَّهَ وَرَسُولَهُ فَإِنَّ خُمُسَهَا لِلَّهِ وَلِرَسُولِهِ ثُمَّ هِىَ لَكُمْ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2499, M004574
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ وَمُحَمَّدُ بْنُ رَافِعٍ قَالاَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَخْبَرَنَا مَعْمَرٌ عَنْ هَمَّامِ بْنِ مُنَبِّهٍ قَالَ هَذَا مَا حَدَّثَنَا أَبُو هُرَيْرَةَ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَذَكَرَ أَحَادِيثَ مِنْهَا وَقَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"أَيُّمَا قَرْيَةٍ أَتَيْتُمُوهَا وَأَقَمْتُمْ فِيهَا فَسَهْمُكُمْ فِيهَا وَأَيُّمَا قَرْيَةٍ عَصَتِ اللَّهَ وَرَسُولَهُ فَإِنَّ خُمُسَهَا لِلَّهِ وَلِرَسُولِهِ ثُمَّ هِىَ لَكُمْ."
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Hanbel ve Muhammed b. Râfi', o ikisine Abdürrezzak, ona Mamer, ona Hemmâm b. Münebbih, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"(Gazâ etmek üzere) herhangi bir yerleşim yerine geldiğiniz(de) ve orada kaldığınız(da) (ganimete ilave olarak alacağınız) payınız (sabittir). Allah'a ve Rasulüne isyan eden herhangi bir yerleşim yerine (gazâ ettiğinizde de ganimetin) beşte biri Allah'a ve Rasulüne ait (olup) kalanı size aittir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cihâd ve's-Siyer 4574, /747
Senetler:
()
Konular:
Ganimet, hak sahiplerine taksimi
Ganimet, taksim edilmesi, miktarları
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2503, M004576
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ يَحْيَى قَالَ أَخْبَرَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ عَنْ مَعْمَرٍ عَنِ الزُّهْرِىِّ بِهَذَا الإِسْنَادِ.
Tercemesi:
Bize Yahya b. Yahya, ona Süfyan b. Uyeyne, ona Mamer, ona da ez-Zührî bu isnad ile rivayette bulunmuştur.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cihâd ve's-Siyer 4576, /747
Senetler:
()
Konular:
Ganimet, hak sahiplerine taksimi
Ganimet, taksim edilmesi, miktarları
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2485, M004572
Hadis:
حَدَّثَنَا زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا عُمَرُ بْنُ يُونُسَ الْحَنَفِىُّ حَدَّثَنَا عِكْرِمَةُ بْنُ عَمَّارٍ حَدَّثَنِى إِيَاسُ بْنُ سَلَمَةَ حَدَّثَنِى أَبِى سَلَمَةُ بْنُ الأَكْوَعِ قَالَ غَزَوْنَا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم هَوَازِنَ فَبَيْنَا نَحْنُ نَتَضَحَّى مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِذْ جَاءَ رَجُلٌ عَلَى جَمَلٍ أَحْمَرَ فَأَنَاخَهُ ثُمَّ انْتَزَعَ طَلَقًا مِنْ حَقَبِهِ فَقَيَّدَ بِهِ الْجَمَلَ ثُمَّ تَقَدَّمَ يَتَغَدَّى مَعَ الْقَوْمِ وَجَعَلَ يَنْظُرُ وَفِينَا ضَعْفَةٌ وَرِقَّةٌ فِى الظَّهْرِ وَبَعْضُنَا مُشَاةٌ إِذْ خَرَجَ يَشْتَدُّ فَأَتَى جَمَلَهُ فَأَطْلَقَ قَيْدَهُ ثُمَّ أَنَاخَهُ وَقَعَدَ عَلَيْهِ فَأَثَارَهُ فَاشْتَدَّ بِهِ الْجَمَلُ فَاتَّبَعَهُ رَجُلٌ عَلَى نَاقَةٍ وَرْقَاءَ. قَالَ سَلَمَةُ وَخَرَجْتُ أَشْتَدُّ فَكُنْتُ عِنْدَ وَرِكِ النَّاقَةِ. ثُمَّ تَقَدَّمْتُ حَتَّى كُنْتُ عِنْدَ وَرِكِ الْجَمَلِ ثُمَّ تَقَدَّمْتُ حَتَّى أَخَذْتُ بِخِطَامِ الْجَمَلِ فَأَنَخْتُهُ فَلَمَّا وَضَعَ رُكْبَتَهُ فِى الأَرْضِ اخْتَرَطْتُ سَيْفِى فَضَرَبْتُ رَأْسَ الرَّجُلِ فَنَدَرَ ثُمَّ جِئْتُ بِالْجَمَلِ أَقُودُهُ عَلَيْهِ رَحْلُهُ وَسِلاَحُهُ فَاسْتَقْبَلَنِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَالنَّاسُ مَعَهُ فَقَالَ:
"مَنْ قَتَلَ الرَّجُلَ." قَالُوا ابْنُ الأَكْوَعِ. قَالَ
"لَهُ سَلَبُهُ أَجْمَعُ."
Tercemesi:
Bize Züheyr b. Harb, ona Ömer b. Yunus el-Hanefî, ona İkrime b. Ammar, ona İyas b. Seleme, ona da babası Seleme b. Ekva' şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) ile Hevâzin'e gazâya çıktık. Hz. Peygamber (sav) ile birlikte kahvaltı yaparken kızıl bir devenin üzerinde biri geliverdi! Ardından, (devenin) böğründen bir ip çıkarıp onunla deveyi bağladı. Sonra, toplulukla beraber kahvaltı yapmak için ilerledi ve (etrafına) bakmaya başladı. Bizde bir zayıflık, bineklerde de yorgunluk hâli vardı. Bir kısmımız da piyade idi. (Derken adam) hızlıca kalkıp devesinin yanına geldi (ve) ipini çözdü. Daha sonra onu ıhtırdı ve üzerine atladı. (Devesini) kontrol etti, deve de onu hızlıca uzaklaştırdı. (Bizden) biri siyahımsı bir deve üzerinde onu takip etti. Ben de hızlıca (koşup) çıkıverdim! (Bizden ilk çıkan adamın) devesine (koşarak) yetiştim! Ardından onu geçtim. Neticede (o adamın) devesinin arkasına vardım! Daha sonra onu da geçip nihayet devenin yularını yakaladım (ve) onu ıhtırdım! (Deve) dizlerini yere koyunca kılıcımı sıyırıp o adamın başına indirdim! Adam düşüverdi! Akabinde, üzerinde olduğum halde deveyi getirdim. (Devenin) üzerinde (adamın) eşyası ve silahı vardı. Beni Rasulullah (sav) ve beraberindeki insanlar karşıladılar. Hz. Peygamber (sav); "o adamı kim öldürdü" buyurdu. (İnsanlar), İbn Ekva' (öldürdü) dediler. Nebî de (sav); "(o adamın) eşyasının hepsi (Seleme'nindir)" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cihâd ve's-Siyer 4572, /746
Senetler:
()
Konular:
Ganimet, hak sahiplerine taksimi
Ganimet, taksim edilmesi, miktarları
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2533, M004586
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ يَحْيَى وَأَبُو كَامِلٍ فُضَيْلُ بْنُ حُسَيْنٍ كِلاَهُمَا عَنْ سُلَيْمٍ قَالَ يَحْيَى أَخْبَرَنَا سُلَيْمُ بْنُ أَخْضَرَ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ حَدَّثَنَا نَافِعٌ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ
"أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَسَمَ فِى النَّفَلِ لِلْفَرَسِ سَهْمَيْنِ وَلِلرَّجُلِ سَهْمًا."
Tercemesi:
Bize Yahya b. Yahya ve Ebu Kamil Fudayl b. Hüseyin, o ikisine Süleym b. Ahdar, ona Ubeydullah b. Ömer, ona Nafi', ona da Abdullah b. Ömer şöyle rivayet etmiştir:
"Rasulullah (sav) ganimette (nefel) at için iki, (binicisi olan) kişi için de bir pay verdi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cihâd ve's-Siyer 4586, /750
Senetler:
()
Konular:
Ganimet, taksim edilmesi, miktarları
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2536, M004587
Hadis:
حَدَّثَنَاهُ ابْنُ نُمَيْرٍ حَدَّثَنَا أَبِى حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بِهَذَا الإِسْنَادِ مِثْلَهُ. وَلَمْ يَذْكُرْ فِى النَّفَلِ.
Tercemesi:
Bize İbn Nümeyr, ona babası (Abdullah b. Nümeyr), ona da Ubeydullah bu isnad ile benzeri bir hadis nakletmiş ve ganimette (nefel) (ifadesini) zikretmemiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cihâd ve's-Siyer 4587, /750
Senetler:
()
Konular:
Ganimet, taksim edilmesi, miktarları
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2551, M004593
Hadis:
وَحَدَّثَنِى أَبُو الطَّاهِرِ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى حَفْصُ بْنُ مَيْسَرَةَ عَنْ مُوسَى بِهَذَا الإِسْنَادِ. هَذَا الْحَدِيثَ وَحَدِيثُ ابْنُ جُرَيْجٍ أَكْثَرُ وَأَتَمُّ.
Tercemesi:
Bize Ebu Tahir, ona Abdullah b. Vehb, ona Hafs b. Meysere, ona da Musa bu isnad ile söz konusu hadisi rivayet etmiştir. İbn Cüreyc hadisi (içerik bakımından) daha zengin (ekser) ve daha tamdır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cihâd ve's-Siyer 4593, /752
Senetler:
()
Konular:
Ganimet, taksim edilmesi, miktarları
Savaş, Hukuku
Savaş, Hukuku, çocuk, yaşlı, kadın vs. öldürülmemesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2592, M004605
Hadis:
حَدَّثَنَا شَيْبَانُ بْنُ فَرُّوخَ حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ - يَعْنِى ابْنَ الْمُغِيرَةِ - حَدَّثَنَا حُمَيْدُ بْنُ هِلاَلٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مُغَفَّلٍ قَالَ:
"أَصَبْتُ جِرَابًا مِنْ شَحْمٍ يَوْمَ خَيْبَرَ - قَالَ - فَالْتَزَمْتُهُ فَقُلْتُ لاَ أُعْطِى الْيَوْمَ أَحَدًا مِنْ هَذَا شَيْئًا - قَالَ - فَالْتَفَتُّ فَإِذَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مُتَبَسِّمًا."
Tercemesi:
Bize Şeyban b. Ferruh, ona Süleyman b. Mu'temir, ona Humeyd b. Hilal, ona da Abdullah b. Muğaffel şöyle rivayet etmiştir:
"Hayber günü yağ (dolu) bir kap ele geçirdim. (Kendi kendime) Bugün, kimseye bundan bir şey vermeyeceğim dedim. (Arkamı) döndüm; bir de baktım ki Hz. Peygamber (sav) tebessüm ediyor!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cihâd ve's-Siyer 4605, /755
Senetler:
()
Konular:
Ganimet, hak sahiplerine taksimi
Ganimet, taksim edilmesi, miktarları
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2803, M004686
Hadis:
وَحَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى عُمَرَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ أُمَيَّةَ عَنْ سَعِيدٍ الْمَقْبُرِىِّ عَنْ يَزِيدَ بْنِ هُرْمُزَ قَالَ:
"كَتَبَ نَجْدَةُ بْنُ عَامِرٍ الْحَرُورِىُّ إِلَى ابْنِ عَبَّاسٍ يَسْأَلُهُ عَنِ الْعَبْدِ وَالْمَرْأَةِ يَحْضُرَانِ الْمَغْنَمَ هَلْ يُقْسَمُ لَهُمَا وَعَنْ قَتْلِ الْوِلْدَانِ وَعَنِ الْيَتِيمِ مَتَى يَنْقَطِعُ عَنْهُ الْيُتْمُ وَعَنْ ذَوِى الْقُرْبَى مَنْ هُمْ فَقَالَ لِيَزِيدَ اكْتُبْ إِلَيْهِ فَلَوْلاَ أَنْ يَقَعَ فِى أُحْمُوقَةٍ مَا كَتَبْتُ إِلَيْهِ اكْتُبْ إِنَّكَ كَتَبْتَ تَسْأَلُنِى عَنِ الْمَرْأَةِ وَالْعَبْدِ يَحْضُرَانِ الْمَغْنَمَ هَلْ يُقْسَمُ لَهُمَا شَىْءٌ وَإِنَّهُ لَيْسَ لَهُمَا شَىْءٌ إِلاَّ أَنْ يُحْذَيَا وَكَتَبْتَ تَسْأَلُنِى عَنْ قَتْلِ الْوِلْدَانِ وَإِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لَمْ يَقْتُلْهُمْ وَأَنْتَ فَلاَ تَقْتُلْهُمْ إِلاَّ أَنْ تَعْلَمَ مِنْهُمْ مَا عَلِمَ صَاحِبُ مُوسَى مِنَ الْغُلاَمِ الَّذِى قَتَلَهُ وَكَتَبْتَ تَسْأَلُنِى عَنِ الْيَتِيمِ مَتَى يَنْقَطِعُ عَنْهُ اسْمُ الْيُتْمِ وَإِنَّهُ لاَ يَنْقَطِعُ عَنْهُ اسْمُ الْيُتْمِ حَتَّى يَبْلُغَ وَيُؤْنَسَ مِنْهُ رُشْدٌ وَكَتَبْتَ تَسْأَلُنِى عَنْ ذَوِى الْقُرْبَى مَنْ هُمْ وَإِنَّا زَعَمْنَا أَنَّا هُمْ فَأَبَى ذَلِكَ عَلَيْنَا قَوْمُنَا."
Tercemesi:
Bize İbn Ebu Ömer, ona Süfyan, ona İsmail b. Ümeyye, ona Said el-Makburî, ona da Yezid b. Hürmüz şöyle rivayet etmiştir:
"Necde b. Amir el-Harûrî, İbn Abbas'a (mektup) yazıp ona köle ve kadının ganimete ortak edilmeleri (meselesi) hakkında onlara pay verilip verilmeyeceğine, çocukların öldürülmesine, yetimlerin yetimlik çağının ne zaman biteceğine ve yakınlık sahibi (Zü'l-kurbâ) kimselerin kimler olduğuna dair soru sordu. (İbn Abbas) Yezid'e; ona yaz! Onda ahmaklık olmasa kendisine yazmazdım! Kadın ve kölenin ganimete katılıp katılmayacağına, onlara bir pay verilip verilmeyeceğine dair bana soru sorup yazmışsın. Gerçek şu ki, hediye dışında onlara ganimet payı yoktur! Çocukların öldürülmesine dair bana soru sorup yazmışsın. Rasulullah (sav) onları öldürmedi. Sen de onları öldürme. Yalnız, Musa'nın arkadaşının öldürdüğü çocuğa dair bildiğini onlar hakkında bilmen durumunda (öldürebilirsin)! Yetimin yetimlik çağının ne zaman biteceğini bana sorup yazmışsın. Gerçek şu ki, buluğ çağına erene ve kendisinde olgunluk görülene dek yetimlik çağı son bulmaz. Yakınlık sahibi (Zü'l-kurbâ) kimselerin kimler olduklarını bana sorup yazmışsın. Biz, onların bizler olduğunu söylüyoruz. Kavmimiz ise bu konuda bize katılmıyor dedi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cihâd ve's-Siyer 4686, /777
Senetler:
()
Konular:
Ganimet, taksim edilmesi, miktarları
Savaş, Hukuku
Savaş, Hukuku, çocuk, yaşlı, kadın vs. öldürülmemesi
Yetim,