291 Kayıt Bulundu.
Bize Yahya b. Bükeyr, ona Leys, ona Yunus, ona İbn Şihâb, ona Saîd b. Müseyyeb, ona da Cübeyr b. Mut'im şöyle demiştir: Osmân b. Affân ile birlikte Rasulullah'ın yanına gittik ve “ey Allah'ın Rasulü, Muttalib oğullarına hayber ganimetinin beşte birinden verdin ama bizleri bıraktın. Hâlbuki biz de senin yanında, nesep bakımından Muttalib oğulları ile aynı konumdayız” dedik. Bunun üzerine Rasulullah (sav) "Muttalib oğulları ile Hâşim oğulları bir soydur" buyurdu. Cübeyr der ki: Peygamber (sav) Abduşşems ve Nevfel oğullarına bir pay ayırmamıştır.
Bize Saîd b. Meryem, ona Muhammed b. Cafer, ona Zeyd, ona babası (Eslem), ona da Ömer b. Hattâb (ra) şöyle demiştir: Nefsim elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki, eğer sonraki nesillere yoksul ve beş parasız bırakacak olmasaydım, fethettiğim her memleket arazisini, Peygamber'in (sav) Hayber'i taksim ettiği gibi dağıtırdım. Fakat ben bu toprakları ileriki nesillere, gelirini bölüşecekleri birer hazine olarak bırakıyorum.
Bize Ebu Velîd, ona Şu'be, ona Ebu Teyyâh, ona da Enes (ra) şöyle demiştir: Mekke'nin fethi günü Rasulullah (sav), yeni Müslüman olan Kureyş büyüklerinden her birine (gönüllerini İslam'a ısındırmak için) bolca pay vermişti. Ensâr'dan bazı kimseler bunu görünce, sebebini, ve hikmetini anlamayarak “vallahi bu ne şaşılacak bir iştir. Kılıçlarımız henüz Kureyş kanı damlatırken, kazandığımız ganimetlerimiz Kureyş eşrafına geri veriliyor” dediler. Onların bu sözü Peygamber'in kulağına gelince, Peygamber (sav) Ensâr'ı davet etti ve onlara "Sizden bana erişen sözler nedir?" diye bunun mahiyetini sordu. Ensâr da yalan söylemez olduklarından “Sana ulaşan bu sözleri biz söyledik” dediler. Bunun üzerine Peygamber (sav) "insanlar, ganimetle evlerine dönerken, siz de Allah'ın Rasulü ile evinize dönmeye razı olmaz mısınız? Eğer Ensâr bir dere veya dağ yoluna girse, muhakkak ki ben de Ensâr'ın dere yoluna yahut dağ yoluna girerdim" buyurdu
Açıklama: Safî, Hz. Peygamber'in (sav) ganimet taksiminden önce humus da dağıtılmamışken bir köle, bir cariye veya bir at olarak aldığı paya verilen isimdir. (Avnu'l-Mabud, VIII, 128)
Açıklama: Safî, Hz. Peygamber'in (sav) ganimet taksiminden önce humus da dağıtılmamışken bir köle, bir cariye veya bir at olarak aldığı paya verilen isimdir. (Avnu'l-Mabud, VIII, 128)