73 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu'l-Velîd et-Tayâlisî, ona el-Leys, ona ez-Zührî, ona Urve, ona da Abdullah b. ez-Zübeyr'in (ra) rivayet ettiğine göre (Ensârdan) bir adam, Harre'de halkın hurma bahçelerini suladıkları bir ark yüzünden Zübeyir’den davacı oldu. Ensarî, Zübeyr'e suyu serbest bırak, aksın! demiş ama Zübeyr kabul etmemişti. Rasulullah (sav) Zübeyr'e, "Ya Zübeyr! Önce kendin sula, sonra komşularına da suyu gönder!" buyurdu. Ensârî Hz. Peygamber'in bu sözüne kızdı ve Zübeyir, senin halanın oğlu olduğu için mi böyle hüküm veriyorsun? dedi. Bu söz üzerine Hz. Peygamber'in (sav) yüzünün rengi attı ve Zübeyr'e dönüp "Ya Zübeyr! Sen bahçeni sula! Sonra suyu tut, hurma ağaçlarının köklerine ulaşmadan bırakma!" dedi. Zübeyr (sözlerine devam ederek) dedi ki: Allah'a yemin olsun ki, "Rabbin hakkı için, onlar aralarında vuku bulan her çekişmede seni hakem kılmadıkları sürece iman etmiş olmazlar" ayetinin bu hadise hakkında indiğini zannediyorum.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Hasan b. Musa, ona Hammad b. Seleme, ona Sabit el-Bünanî, ona da Enes b. Malik şöyle rivayet etmiştir: "Ey iman edenler! Peygamber'in (sav) yanında ondan daha yüksek sesle konuşmayın" ayeti sonuna kadar nazil olduğunda, Sabit b. Kays, evinde oturdu ve ben cehennem ehlindenim! dedi ve (bir müddet) Hz. Peygamber'e (sav) gözükmedi. Hz. Peygamber (sav) Sa'd b. Muaz'a; "Ey Ebu Amr! Sabit'den ne haber? Hasta mı?" diye sordu. Sa'd; o iyidir. Hasta olduğuna dair bir bilgim yok dedi. Daha sonra Sa'd, Sabit'in yanına gelip Rasulullah'ın (sav) kendisini sorduğunu söyledi. Sabit, benim Rasulullah'a (sav) karşı en yüksek sesli konuşan kişi olduğumu biliyorsunuz. Bu ayet de indiğine göre ben, cehennem ehlindenim dedi. Sa'd bu durumu Hz. Peygamber'e anlatınca Rasulullah (sav); "hayır! O, cennetliktir" buyurdu.
Bana Amr en-Nâkıd ve Abd b. Humeyd, onlara Yakub b. İbrahim b. Sa'd, ona babası (İbrahim b. Sa'd), ona Salih, ona İbn Şihab, ona Ebu Seleme ve Übeydullah b. Abdullah b. Utbe b. Mesud, ona Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) Müslümanlardan oluşan büyük bir mecliste "Size Ensar hanelerinin en hayırlısını haber vereyim mi?" buyurdu. Sahabe “Evet ey Allah'ın Rasulü” dediler. Rasululullah (sav) "Abduleşheloğullarıdır" buyurdu. Ashâb “sonra kimdir ey Allah'ın Rasulü?” dediler. Hz. Peygamber (sav) "sonra Neccâroğulları" buyurdu. Ashab “sonra kim ey Allah'ın Rasulü?” dediler. Hz. Peygamber (sav) "sonra Hâris b. Hazrecoğullarıdır" buyurdu. Ashab “sonra kim ey Allah'ın Rasulü?” dediler. Hz. Peygamber (sav) "sonra Saîdeoğullarıdır" buyurdu. Ashab “sonra kim ey Allah'ın Rasulü?” dediler. Hz. Peygamber (sav) "sonra Ensâr'ın her hanesinde hayır vardır" buyurdu. Rasulullah (sav) onların kabilesini söylediği zaman Sa'd b. Ubâde kızıp kalktı ve Rasulullah'ın sözünü kast ederek “biz dördüncü ve sonuncusu muyuz?” dedi. Kabilesinden bazı adamlar kendisine “otur yerine, Rasulullah'ın (sav) kabilenizin adını dört kabile arasında saymasına razı değil misin? adını anmayı terk ettikleri daha çoktur” dediler. Bunun üzerine Sa'd b. Ubâde Rasulullah'ın sözüne karşılık vermeyi bıraktı.