52 Kayıt Bulundu.
Giriş
Bana Mâlik, ona da Nâfi şöyle rivayet etmiştir: Abdullah b. Ömer ihramlı iken, ihtilâm olma (gusül alma zorunluluğu) dışında, başını yıkamazdı. Mâlik der ki: İlim ehlini şöyle derken dinledim. İhramlı bir kişinin başını, Akabe cemresine taş attıktan sonra ve başını tıraş etmeden önce suya sidir ve hatmi gibi şeyler katarak yıkamasında bir sakınca yoktur. Çünkü Akabe cemresini taşladıktan sonra artık ona bit öldürmesi, saçlarını tıraş etmesi, üzerindeki kiri temizleyip gidermesi ve elbise giymesi helal olur.
Bana Mâlik, ona da Nâfi şöyle rivayet etmiştir: "Abdullah b. Ömer, Cuhfe bölgesinde ihramlı olarak ölen oğlu Vâkid b. Abdullah’ı kefenledi. Oğlunun başını ve yüzünü örttü ve 'İhramlı olmasaydık ona güzel kokular da sürerdik' dedi." [Mâlik 'Kişi ancak hayatta olduğu sürece amel edebilir. Öldüğünde artık amel etme imkânı ortadan kalkar' demiştir.]