Giriş

Bize Ebu Nuaym, ona Verka, ona Abdullah b. Dinar, ona da İbn Ömer'in (ra) dediğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Babalarınızın adına yemin etmeyin. Kim yemin edecekse Allah'ın adına yemin etsin."


    Öneri Formu
29690 B007401 Buhari, Tevhid, 13

Bize Haccâc b. Minhâl, ona Ebu Avâne, ona A'meş, ona Ebu Vâil, ona Abdullah b. Mesud'un (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Her kim Müslüman bir kimsenin malını elinden almak için yalan yere yemin ederse, kıyamet günü Allah'ın öfkesine uğramış bir halde Allah'ın huzuruna varır." Yüce Allah bunu tasdik üzere şu ayeti indirdi: "Allah'a verdikleri sözü ve yeminlerini az bir paraya satanlar var ya, işte onların ahirette bir payı yoktur; Allah kıyamet günü onlarla hiç konuşmayacak, onlara bakmayacak ve onları temizlemeyecektir. Onlar için acı bir azap vardır." (Âlu İmrân, 77) Sonra Eş'as b. Kays yanımıza girdi ve “Ebu Abdurrahman siz ne söylüyor” dedi. Ravi der ki: Biz de “şöyle şöyle konuştu” dedik. Bunun üzerine o “bu ayet benim hakkımda indi. Amcamın oğlunun arazisinde benim bir kuyum vardı. (Aramızda anlaşmazlık çıkınca Rasulullah'a geldik) Ra­sulullah (sav) "ya senin delilin olacak ya da bu adam yemin edecek" buyurdu. Ben de “bu adam (doğru yanlışa aldırmaksızın) yemin eder” dedim. Bunun üze­rine Hz. peygamber (sav) "Her kim Müslüman bir kimsenin malını elinden almak için yalan yere yemin ederse, kıyamet günü Allah'ın öfkesine uğramış bir halde Allah'ın huzuruna varır" buyurdu.


    Öneri Formu
31667 B004550 Buhari, Tefsir, (Âl-i İmran) 3


    Öneri Formu
743 M000184 Müslim, İman, 84

Bize Kuteybe, ona Ebu Ahves, ona Simak b. Harb, ona Alkame b. Vâil b. Hucr, ona da babası (Vâil b. Hucr) şöyle demiştir: Birisi Hadramevt'li diğeri de Kinde'li olan iki kişi Rasulullah'a (sav) geldi. Hadremevt'li adam “ey Allah’ın Rasulü, bu adam benim toprağımı elimden aldı” dedi. Kinde'li adam da “o toprak benim mülkümdür, bu toprakta onun hiçbir hakkı yoktur” diye itirazda bulundu. Bunun üzerine Rasulullah (sav), Hadremevt'li adama "delilin var mı?" dedi. Adam da “hayır” dedi. Rasulullah (sav) da: "Öyleyse davacı olduğun bu kimseye yemin ettirebilirsin" buyurdu. Hadremevt'li adam “bu adam yalancı birisidir. Neye yemin ettiğine de aldırış etmez. Hiçbir şeyden sakınıp korunmaz” dedi. Rasulullah da (sav) "senin için bundan başka yapılacak bir şey yoktur" buyurdular. Ravi der ki: Kinde'li arkasını dönüp giderken Rasulullah (sav) "Eğer haksız yere senin malını elde etmek için yemin ederse Allah'ın huzuruna, Allah kendisinden yüz çevirmiş olduğu halde varacaktır" buyurdular. Tirmizî der ki: Bu konuda Ömer, İbn Abbas, Abdullah b. Amr ve Eş'as b. Kays'tan da hadis rivayet edilmiştir. Vâil b. Hucr hadisi hasen sahihtir.


    Öneri Formu
18441 T001340 Tirmizi, Ahkam, 12

Bize Humeyd b. Mes’ade ve İsmail b. Mesud, onlara Bişr, ona Humeyd’in şöyle dediğini rivayet etti: Enes’in zikrettiğine göre halası, bir kız çocuğunun ön dişini kırmıştı. Rasulullah (sav) da kısas yapılmasına hükmetti. Kardeşi Enes b. Nadr “falanca kızın ön dişi kırıldı diye mi, hayır seni hak ile gönderene yemin ederim ki filanca kızın da ön dişi kırılmayacaktır” dedi. Daha öncesinde, dişi kırılan o küçük kızın ailesine, ya affetmelerini ya da diyeti kabul etmelerini istemişlerdi. Ancak halasının kardeşi ve Enes’in Uhud’da şehit düşen amcası yemin edince onlar da affetmeye razı oldular. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Şüphesiz Allah’ın kulları arasından, Allah’a yemin ile and verecek olsa, Allah’ın da yeminini doğru çıkartacağı kimseler vardır" buyurdu.


    Öneri Formu
28465 N004760 Nesai, Kasâme, 17-18

Bize Kuteybe, ona İsmail b. Cafer, ona Abdullah b. Dinâr, ona da Abdullah b. Ömer'in (r.anhuma) dediğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Dikkat edin! Her kim yemin etmek zorunda kalırsa yalnız Allah adına yemin etsin." Abdullah der ki: Kureyş, babaları üstüne yemin ederdi. Peygam­ber (sav) onlara "babalarınızın üstüne yemin etmeyiniz" buyurdu.


    Öneri Formu
34964 B003836 Buhari, Menakıbu'l-Ensar, 26

Bize Humeyd b. Mes’ade ve İsmail b. Mesud, onlara Bişr, ona Humeyd’in şöyle dediğini rivayet etti: Enes’in zikrettiğine göre halası, bir kız çocuğunun ön dişini kırmıştı. Rasulullah (sav) da kısas yapılmasına hükmetti. Kardeşi Enes b. Nadr “falanca kızın ön dişi kırıldı diye mi, hayır seni hak ile gönderene yemin ederim ki filanca kızın da ön dişi kırılmayacaktır” dedi. Daha öncesinde, dişi kırılan o küçük kızın ailesine, ya affetmelerini ya da diyeti kabul etmelerini istemişlerdi. Ancak halasının kardeşi ve Enes’in Uhud’da şehit düşen amcası yemin edince onlar da affetmeye razı oldular. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Şüphesiz Allah’ın kulları arasından, Allah’a yemin ile and verecek olsa, Allah’ın da yeminini doğru çıkartacağı kimseler vardır" buyurdu.


    Öneri Formu
277818 N004760-2 Nesai, Kasâme, 17-18


    Öneri Formu
31730 B004613 Buhari, Tefsir, (Maide) 8