Giriş

İşte onun için sen (tevhide) dâvet et ve emrolunduğun gibi dosdoğru ol. Onların heveslerine uyma ve de ki: Ben Allah'ın indirdiği Kitab'a inandım ve aranızda adaleti gerçekleştirmekle emrolundum. Allah bizim de Rabbimiz, sizin de Rabbinizdir. Bizim işlediklerimiz bize, sizin işledikleriniz de sizedir. Aramızda tartışılabilecek bir konu yoktur. Allah hepimizi bir araya toplar, dönüş de O'nadır. (Âyette Hz. Peygamber in insanları davet edeceği prensipler açıklanırken, uyacağı esaslar da beyan edilmiştir. Buna göre davete devam edilecek, inanma yanların teklif ve ısrarları dinlenmeyecektir.)


    Öneri Formu
57530 KK42/15 Şûrâ, 42, 15

Takvâ sahiplerine, inanmayanların hesabından herhangi bir sorumluluk yoktur. Fakat belki korunurlar diye hatırlatmak gerekir.


    Öneri Formu
53959 KK6/69 En'âm, 6, 69

De ki: Ben, sadece, vahiy ile sizi ikaz ediyorum. Fakat, sağır olanlar, ikaz edildikleri zaman bu çağrıyı duymazlar.


    Öneri Formu
56301 KK21/45 Enbiyâ, 21, 45

(Resûlüm!) Elbette sen ölülere duyuramazsın; arkalarını dönüp giderlerken sağırlara o daveti işittiremezsin.


    Öneri Formu
57252 KK30/52 Rûm, 30, 52

Yine onlar, Rablerinin davetine icabet ederler ve namazı kılarlar. Onların işleri, aralarında danışma iledir. Kendilerine verdiğimiz rızıktan da harcarlar.


    Öneri Formu
57601 KK42/38 Şûrâ, 42, 38

Artık Allah'a karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin.


    Öneri Formu

İnkâr edenlere şöyle seslenilir: Allah'ın gazabı, sizin kendinize olan kötülüğünüzden elbette daha büyüktür. Zira siz imana davet ediliyorsunuz, fakat inkâr ediyorsunuz.


    Öneri Formu
57808 KK40/10 Mü'min, 40, 10


    Öneri Formu
29500 B007348 Buhari, İ'tisâm, 18


    Öneri Formu
30862 B003167 Buhari, Cizye ve Muvâdea, 6


    Öneri Formu
71491 HM021924 İbn Hanbel, V, 184