284 Kayıt Bulundu.
Bize Süfyân b. Uyeyne, ona Zührî, ona da Saîd b. Müseyyeb şöyle demiştir: "Hassân mescitte şiir okurken Hz. Ömer (ra) geldi ve kendisine sert bir şekilde baktı. Hassân 'Burada, senden daha hayırlısı (Rasulullah) varken şiir okumuştum' dedi, sonra da Ebu Hureyre'ye dönerek 'Rasulullah' ın (sav) 'Benim adıma (o müşriklere) cevap ver. Allah'ım! Onu Ruhu'l-kudüs (Cibril) ile destekle' buyurduğunu duydun (değil mi?)' dedi. Ebu Hureyre 'Evet' cevabını verdi."
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: اللَّهُمَّ أَيِّدْهُ بِرُوحِ الْقُدُسِ
Bize Ebu Yeman Hakem b. Nâfi, ona Şuayb, ona ez-Zührî, ona da Ebu Seleme b. Abdurrahman b. Avf şöyle rivayet etmiştir: "Hassan b. Sabit el-Ensârî, Ebu Hureyre'den şahitlik talep ederek 'Ey Ebu Hureyre, Allah aşkına söyle, Rasulullah'ın (sav) 'Ya Hassan! Allah Rasulü (sav) adına (müşriklere) cevap ver. Allah'ım onu Cebrail ile destekle' dediğini duymadın mı?' dedi, Ebu Hureyre de 'Evet' diye cevap verdi."
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: اللَّهُمَّ أَيِّدْهُ بِرُوحِ الْقُدُسِ
Bize Kuteybe, ona Süfyân, ona ez-Zührî, ona da Said b. Müseyyeb şöyle demiştir: "Hassan b. Sabit, mescitte şiir okurken Hz. Ömer geldi ve (bu durumu hoş karşılamayıp) ona dik dik baktı. Bunun üzerine Hassan 'ben senden daha hayırlı olan (Hz. Peygamber) mescitteyken şiir okuyordum' dedi, sonra da Ebu Hureyre'ye yönelerek 'Allah aşkına söyle (benim hakkımda) Hz. Peygamber'in (sav) ' (müşriklere) benim adıma cevap ver. Allah'ım onu Ruhu'l-kudüs ile destekle' dediğini duymadın mı?' dedi. Ebu Hureyre de 'Allah şahit olsun ki evet' dedi."
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: اللَّهُمَّ أَيِّدْهُ بِرُوحِ الْقُدُسِ
Bize Abdullah b. Abdurrahman ed-Dârimi, ona Ebu Yeman, ona Şuayb, ona Zührî, ona da Ebu Seleme b. Abdurrahman şöyle rivayet etmiştir: "Hassan b. Sabit el-Ensârî, Ebu Hureyre'den şahitlik talep ederek 'Allah aşkına söyle, Peygamber'in (sav) 'ey Hassan! (Müşriklere) Hz. Peygamber (sav) adına cevap ver. Allah'ım! Onu Ruhu'l-Kudüs ile destekle' buyurduğunu işittin mi?' dedi, Ebu Hureyre de 'evet' cevabını verdi."
Bize Abdullah b. Mesleme, ona Hâtim b. İsmail, ona Yezid b. Ebu Ubeyd, ona Seleme b. el-Ekva (ra) şöyle demiştir: "Nebi (sav) ile birlikte Hayber’e çıktık, geceleyin yol aldık. Bizimle beraber olanlardan birisi Âmir’e 'Ey Âmir! Sen o güzel sözlerinden bizlere bir şeyler dinletmeyecek misin?' dedi. Âmir şair bir adamdı. Bunun üzerine bineğinden inip, insanlara ezgiler söylemeye başladı:" "Allah’ım, sen olmasaydın eğer hidayet bulmazdık biz." "Ne sadaka verirdik, ne de namaz kılardık." "Kaldığımız sürece (canımız) sana feda olsun, günahlarımızı bağışla." "Düşmanla karşılaşırsak ayaklarımıza sebat ver, üzerimize huzur ve sükûnunu sal." "Şüphesiz bizler (batıl şey için) çağırılacak olursak ona iltifat etmeyiz." "Yardıma çağıranlar yüksek sesle bizleri yardıma çağırırlar." "Rasulullah (sav) 'Şu gurubu yönlendiren kişi kim?' buyurdu. Ashab 'Âmir b. el-Ekva’dır' dediler. Rasulullah (sav) 'Allah ona rahmetini ihsan etsin' dedi. Orada bulunanlardan bir adam 'Ey Allah’ın Rasulü, (Bu sözünle ölüm) artık ona vacip oldu, ah keşke ondan bizleri biraz daha yararlandırsaydın' dedi. Derken Hayber’e geldik, onları kuşatma altına aldık, nihayetinde ileri derecede açlıkla karşılaştık. Sonra şanı yüce Allah, o kaleyi fethetmeyi nasip etti. Hayber’in fethedildiği günün akşamı İnsanlar çok miktarda ateşler yaktı. Hz. Peygamber (sav) 'Bu ateşler neyin nesi, onları ne için yakıyorsunuz?' buyurdu. Onlar 'Et pişirmek için' dediler. Allah Rasulü 'Hangi et için' buyurdu. Onlar 'Evcil merkep etleri' dediler. Nebi (sav) 'Onu dökün ve kaplarını kırın' buyurdu. Bir adam 'Ey Allah’ın Rasulü, sadece eti döksek, kapları da yıkasak olmaz mı?' dedi. Allah Rasulü 'ya da öyle yapın' buyurdu. İnsanlar savaş düzenine girdi. Âmir’in kılıcı kısa idi. O kılıçla bir Yahudinin bacağına vurmak isterken kılıcının keskin tarafı kendisine ters döndü, Âmir’in diz kapağının üstüne geldi ve ondan dolayı vefat etti." "Ravi der ki: Geri döndüklerinde Seleme şöyle anlattı: Rasulullah (sav) beni (ağlarken) gördü, elimden tutarak 'Neyin var' dedi. Ben ona 'Babam anam sana feda olsun, Âmir’in amelinin boşa gittiğini söylüyorlar' dedim. Nebi (sav) 'Böyle diyen yalan söyler, şüphesiz onun –iki parmağını bir araya getirerek- iki ecri vardır. Şüphesiz o hem cihat edendir, hem mücahittir, onun gibi (yer üzerinde) yürümüş bir Arap pek azdır' buyurdu." [Bize Kuteybe, ona da Hâtim rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) "...(Onun gibi) yeryüzünde yetişmiş (biri)..." buyurmuştur.]
Bize İshak b. Mansur, ona Ca'fer b. Avn, ona Eclah, ona Ebu'z Zübeyr, ona da Abdullah b. Abbâs şöyle nakletmiştir: Âişe (r.anha) yakını olan bir kızı ensârdan bir adamla evlendirdi. O sırada Rasülullah (sav) geldi ve 'Genç kızı (damadın evine) gönderdiniz mi? diye sordu. Sahabîler 'Evet' deyince, 'Şarkı söyleyecek bir kızه gelinle beraber gönderdiniz mi?' buyurdu. Âişe (r.anhâ): 'Hayır' dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Şüphesiz Ensâr, gazel (şarkı) adeti bulunan bir kavimdir. Onlara 'Size geldik, size geldik. Allah bize de size de uzun ömürler versin' diyerek (ezgi okuyacak) kimseleri göndereydiniz ya!"
Bize Amr b. Sevvâd, ona İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihâb, ona Kâb b. Mâlik'in oğulları Abdurrahman ve Abdullah, onlara da Seleme b. Ekva şöyle rivayet etmiştir: "Hayber günü kardeşim, Rasulullah (sav) ile beraber amansızca savaştı. (Derken) kılıcı kendisine dönüp onu öldürdü! (Bundan dolayı) Rasulullah'ın (sav) ashabı bu hususta ileri geri konuştular ve (onun şehadetine dair) şüpheye düşüp 'Kendi silahı ile ölen biri' (dediler). Hz. Peygamber (sav) Hayber'den döndü. Ben de 'Yâ Rasulullah! Senin için şiir okumama izin verir misin?' dedim. Nebî (sav) kendisine izin verdi. Ömer b. Hattâb (ra) 'Ne diyeceğine dikkat et' dedi. Ben 'Vallahi! Allah olmasaydı ne hidayete erer ne sadaka verir ne de namaz kılardık' dedim. Nebî (sav), 'Doğru dedin' buyurdu. Ben 'Düşman ile karşılaşırsak üzerimize dinginlik indir. Ayaklarımızı sabit kıl! Müşrikler bize gerçekten saldırganlıkta bulunmuşlardır' dedim. Şiirimi bitirdiğimde Hz. Peygamber (sav) 'Bunu kim söyledi?' buyurdu. Ben de 'Kardeşim' dedim. Rasulullah (sav) 'Allah ona rahmet etsin' buyurdu. Ben 'Yâ Rasulullah! Vallahi! İnsanlar onun cenaze namazını kılmaktan endişe edip 'Kendi silahı ile ölen biri' diyorlar' dedim. Nebî (sav) 'Kardeşin mücahide yaraşır şekilde cihad etti' buyurdu." [İbn Şihâb der ki: Sonraları Seleme b. Ekva'nın oğullarına (bu hadisi) sordum, bana babalarından buna benzer şekilde nakilde bulundular. Ne var ki (onlar, babaları Seleme'nin), “İnsanlar (onun cenaze) namazı(nı) kılmaktan gerçekten çekiniyorlar” dediğimde Rasulullah'ın (sav), "Hata etmişler! (Baban) mücahid(e yaraşır şekilde) cihad etti! (Kendi kılıcıyla öldürülmesinden dolayı) onun sevabı iki kattır" buyurduğunu ve Nebî'nin (sav) (bu durumu) iki parmağı ile gösterdiğini ifade ettiler.]
Bize Ali b. Abdullah, ona Süfyan, ona ez-Zührî, ona da Said b. Müseyyeb şöyle haber vermiştir: "Hassan b. Sabit, mescitte şiir okurken Hz. Ömer geldi (ve bu durumu hoş karşılamadı.) Bunun üzerine Hassan 'ben senden daha hayırlı olan (Hz. Peygamber) mescitteyken şiir okuyordum' dedi, sonra da Ebu Hureyre'ye yönelerek 'Allah aşkına söyle (benim hakkımda) Hz. Peygamber'in (sav) ' (müşriklere) benim adıma cevap ver. Allah'ım onu Ruhu'l-kudüs ile destekle' dediğini duymadın mı?' dedi. Ebu Hureyre de 'evet' dedi."
Bize Ebu Yeman Hakem b. Nâfi, ona Şuayb, ona ez-Zührî, ona da Ebu Seleme b. Abdurrahman b. Avf şöyle rivayet etmiştir: "Hassan b. Sabit el-Ensârî, Ebu Hureyre'den şahitlik talep ederek 'Ey Ebu Hureyre, Allah aşkına söyle, Rasulullah'ın (sav) 'Ya Hassan! Allah Rasulü (sav) adına (müşriklere) cevap ver. Allah'ım onu Cebrail ile destekle' dediğini duymadın mı?' dedi, Ebu Hureyre de 'Evet' diye cevap verdi."
Bize Ali b. Abdullah, ona Süfyan, ona ez-Zührî, ona da Said b. Müseyyeb şöyle haber vermiştir: "Hassan b. Sabir mescitte şiir okurken Hz. Ömer geldi (bu durumu hoş karşılamayıp müdahale etti.) Bunun üzerine Hassan 'ben senden daha hayırlı olan Hz. Peygamber (sav) mescitteyken şiir okuyordum' dedi. Sonra da Ebu Hureyre'ye yönelerek 'Allah aşkına söyle Hz. Peygamber'in (sav) bana '(müşriklere) benim adıma cevap ver. Allahım onu Ruhu'l-kudüs ile destekle' dediğini duymadın mı? dedi. Ebu Hureyre de 'evet' dedi."