Öneri Formu
Hadis Id, No:
56716, KK33/45
Hadis:
يَا أَيُّهَا النَّبِيُّ إِنَّا أَرْسَلْنَاكَ شَاهِدًا وَمُبَشِّرًا وَنَذِيرًا
Tercemesi:
Ey Peygamber! Biz seni hakikaten bir şahit, bir müjdeleyici ve bir uyarıcı olarak gönderdik.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Hz. Peygamber, evrenselliği ve risaleti
Peygamberler, Görevi, İşlevi, Misyonu
Öneri Formu
Hadis Id, No:
56718, KK33/46
Hadis:
وَدَاعِيًا إِلَى اللَّهِ بِإِذْنِهِ وَسِرَاجًا مُّنِيرًا
Tercemesi:
Allah'ın izniyle, bir davetçi ve nûr saçan bir kandil olarak (gönderdik).
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Hz. Peygamber, evrenselliği ve risaleti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
43993, HM007068
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا بَكْرُ بْنُ مُضَرَ عَنْ ابْنِ الْهَادِ عَنْ عَمْرِو بْنِ شُعَيْبٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ
أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ عَامَ غَزْوَةِ تَبُوكَ قَامَ مِنْ اللَّيْلِ يُصَلِّي فَاجْتَمَعَ وَرَاءَهُ رِجَالٌ مِنْ أَصْحَابِهِ يَحْرُسُونَهُ حَتَّى إِذَا صَلَّى وَانْصَرَفَ إِلَيْهِمْ فَقَالَ لَهُمْ لَقَدْ أُعْطِيتُ اللَّيْلَةَ خَمْسًا مَا أُعْطِيَهُنَّ أَحَدٌ قَبْلِي أَمَّا أَنَا فَأُرْسِلْتُ إِلَى النَّاسِ كُلِّهِمْ عَامَّةً وَكَانَ مَنْ قَبْلِي إِنَّمَا يُرْسَلُ إِلَى قَوْمِهِ وَنُصِرْتُ عَلَى الْعَدُوِّ بِالرُّعْبِ وَلَوْ كَانَ بَيْنِي وَبَيْنَهُمْ مَسِيرَةُ شَهْرٍ لَمُلِئَ مِنْهُ رُعْبًا وَأُحِلَّتْ لِي الْغَنَائِمُ آكُلُهَا وَكَانَ مَنْ قَبْلِي يُعَظِّمُونَ أَكْلَهَا كَانُوا يُحْرِقُونَهَا وَجُعِلَتْ لِي الْأَرْضُ مَسَاجِدَ وَطَهُورًا أَيْنَمَا أَدْرَكَتْنِي الصَّلَاةُ تَمَسَّحْتُ وَصَلَّيْتُ وَكَانَ مَنْ قَبْلِي يُعَظِّمُونَ ذَلِكَ إِنَّمَا كَانُوا يُصَلُّونَ فِي كَنَائِسِهِمْ وَبِيَعِهِمْ وَالْخَامِسَةُ هِيَ مَا هِيَ قِيلَ لِي سَلْ فَإِنَّ كُلَّ نَبِيٍّ قَدْ سَأَلَ فَأَخَّرْتُ مَسْأَلَتِي إِلَى يَوْمِ الْقِيَامَةِ فَهِيَ لَكُمْ وَلِمَنْ شَهِدَ أَنْ لَا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ
Tercemesi:
Amr b. Şuayb babası aracılığıyla dedesinden (Radıyallahü anhüm) nakletti:
Rasûlullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) Tebuk savaşı senesinde namaz kılmak üzere gecenin bir bölümünde kalktı. Sahabeden bazı kişiler de berisinde toplanıp namaz kılana kadar kendisini korudular/kolladılar.
Rasûlullah namazı kılıp onlara dönünce şöyle dedi:
"Bu gece benden önce kimseye verilmeyen beş şey bana verildi: Ben insanların hepsine (Peygamber olarak) gönderildim, benden
öncekiler ise sadece kavimlerine gönderilmişlerdi.
Düşmana korku (salınmakla) yardım edildim, isterse onlarla benim
aramda bir aylık mesafe bulunsun (kalpleri) korku ile doluyordu,
Bana ganimet helal kılındı ve ondan yiyebilirim, ama benden
öncekiler ganimete tazim ediyorlar ve onları (yemeyip) yakıyorlardı.
Yeryüzü bana mescitler (secde alanları) ve temizleyici (madde) kılındı. Namaz vakti bana nerede ulaşırsa (su bulamadığımda toprağa) mesh /teyemmüm eder ve namazımı kılarım. (Halbuki) benden önceki ümmetler bunu yüceltiyorlar, sadece kilise ve havralarda namaz kılıyorlardı.
Beşincinin ne olduğunu (biliyor musun), işte beşincisi; bana (dilediğini) iste, dendi. Bütün Peygamberler isteklerini söylemişlerdi, ben ise isteğimi kıyamet gününe tehir ettim, onu sizin ve Allah'tan başka ilah olmadığına şehadet getiren (her Müslüman için kullanacağım)."
Açıklama:
Bu isnad hasendir.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Amr b. el-As 7068, 2/718
Senetler:
()
Konular:
Ganimet, helal kılınmıştır
Hz. Peygamber, düşmanlarına korku salması
Hz. Peygamber, evrenselliği ve risaleti
Hz. Peygamber, ümmet sevgisi
İbadet, Hz. Peygamber'in gece ibadeti
İbadethane, yeryüzü temizdir
Siyer, Tebük gazvesi
Açıklama: Hadis mütabileriyle birlikte sahih li ğayrihidir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
71098, HM022488
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ أَبِي عَدِيٍّ عَنْ سُلَيْمَانَ يَعْنِي التَّيْمِيَّ عَنْ سَيَّارٍ عَنْ أَبِي أُمَامَةَ
أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ فَضَّلَنِي رَبِّي عَلَى الْأَنْبِيَاءِ عَلَيْهِمْ الصَّلَاةُ وَالسَّلَامُ أَوْ قَالَ عَلَى الْأُمَمِ بِأَرْبَعٍ قَالَ أُرْسِلْتُ إِلَى النَّاسِ كَافَّةً وَجُعِلَتْ الْأَرْضُ كُلُّهَا لِي وَلِأُمَّتِي مَسْجِدًا وَطَهُورًا فَأَيْنَمَا أَدْرَكَتْ رَجُلًا مِنْ أُمَّتِي الصَّلَاةُ فَعِنْدَهُ مَسْجِدُهُ وَعِنْدَهُ طَهُورُهُ وَنُصِرْتُ بِالرُّعْبِ مَسِيرَةَ شَهْرٍ يَقْذِفُهُ فِي قُلُوبِ أَعْدَائِي وَأَحَلَّ لَنَا الْغَنَائِمَ
Tercemesi:
Ebu Ümame' den (Radıyallahü anh):
Rasûlullah (Sallallahü aleyhi ve sellem şöyle dedi:
"Rabbim dört konuda beni diğer Peygamberlerden üstün kıldı: Beni bütün insanlara (Peygamber olarak) gönderdi,
Yeryüzünün her tarafı bana ve ümmetime mescit ve temizleyici
(madde) kılındı. Ümmetimden kime namaz vakti ulaşırsa, işte yanında mescit, işte yanında temizleyici (madde).
Bir aylık mesafeden düşmanlarımın kalbine saldığı bir korku ile
yardım edildim,
Bize ganimetler helal kılındı"
Açıklama:
Hadis mütabileriyle birlikte sahih li ğayrihidir.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Ebu Ümame el-Bahili 22488, 7/387
Senetler:
()
Konular:
Ganimet, helal kılınmıştır
Hz. Peygamber, diğer peygamberlerden farkı
Hz. Peygamber, düşmanlarına korku salması
Hz. Peygamber, evrenselliği ve risaleti
Hz. Peygamber, hasaisi
Hz. Peygamber, üstünlüğü
İbadethane, yeryüzü temizdir
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35402, DM000015
Hadis:
أَخْبَرَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ خَلِيلٍ أَخْبَرَنَا عَلِىُّ بْنُ مُسْهِرٍ أَخْبَرَنَا الأَعْمَشُ عَنْ أَبِى صَالِحٍ قَالَ : كَانَ النَّبِىُّ -صلى الله عليه وسلم- يُنَادِيهِمْ :« يَا أَيُّهَا النَّاسُ إِنَّمَا أَنَا رَحْمَةٌ مُهْدَاةٌ ».
Tercemesi:
Bize İsmail b. Halil haber verip (dedi ki) bize Ali b. Mushir rivayet edip (dedi ki) bize el-A'meş, Ebû Sâlih'den, onun şöyle dediğini rivayet etti: Hz. Peygamber (sav) onlara (yani zamanındaki muhatabı insanlara): "Ey insanlar! Ben ancak (âlemlere) hediye edilmiş rahmet (peygamberiy)im!" diye seslenirdik.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Mukaddime 3, 1/166
Senetler:
1. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
2. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
3. Ebu Hasan Ali b. Müshir el-Kuraşî (Ali b. Müshir b. Ali b. Umeyr)
4. Ebu Abdullah İsmail b. Halil el-Hazzâz (İsmail b. Halil)
Konular:
Hz. Peygamber, evrenselliği ve risaleti
Hz. Peygamber, örnekliği
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35623, DM000018
Hadis:
حَدَّثَنَا يَعْلَى حَدَّثَنَا الأَجْلَحُ عَنِ الذَّيَّالِ بْنِ حَرْمَلَةَ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ : أَقْبَلْنَا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- حَتَّى دَفَعْنَا إِلَى حَائِطٍ فِى بَنِى النَّجَّارِ ، فَإِذَا فِيهِ جَمَلٌ لاَ يَدْخُلُ الْحَائِطَ أَحَدٌ إِلاَّ شَدَّ عَلَيْهِ ، فَذَكَرُوا ذَلِكَ لِلنَّبِىِّ -صلى الله عليه وسلم- فَأَتَاهُ فَدَعَاهُ ، فَجَاءَ وَاضِعاً مِشْفَرَهُ فِى الأَرْضِ حَتَّى بَرَكَ بَيْنَ يَدَيْهِ ، فَقَالَ :« هَاتُوا خِطَاماً ». فَخَطَمَهُ وَدَفَعَهُ إِلَى صَاحِبِهِ ، ثُمَّ الْتَفَتَ فَقَالَ :« مَا بَيْنَ السَّمَاءِ إِلَى الأَرْضِ أَحَدٌ إِلاَّ يَعْلَمُ أَنِّى رَسُولُ اللَّهِ إِلاَّ عَاصِىَ الْجِنِّ وَالإِنْسِ ».
Tercemesi:
Bize Yala rivayet edip (dedi ki) bize Eclah, ez-Zeyyâl b. Harmele'den, (o da) Câbir b. Abdillah'dan (naklen) rivayet etti (ki Câbir) şöyle dedi: Biz Resûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- ile beraber geldik ve, Neccâroğulları (Yurdu'ndaki) bir bahçeye vardık. Bir de ne görelim! Bir deve, bahçeye giren herkese hücum ediyor. Bunu Hz. Peygamber'e -sallallahu aleyhi ve sellem- bildirdiler. Bunun üzerine o, yanına gelip onu çağırdı. O da, dudağım yere koyarak gelip onun önünde çöktü. (Hz. Peygamber); "Bir yular getirin!" buyurdu. (Yuları getirdiler). O da onu yularlayıp sahibine verdi. Sonra döndü ve şöyle buyurdu: 'Yerle gök arasında, cinlerin ve insanların âsîleri hariç, hiç bir şey yoktur ki benim, Allah'ın elçisi olduğumu bilip tasdik etmiş olmasın!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Mukaddime 4, 1/169
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Zeyyal b. Harmele el-Bekrî (Zeyyal b. Harmele)
3. Ebu Huceyye Eclah b. Abdullah el-Kindi (Eclah b. Abdullah b. Huceyye)
4. Ebu Yusuf Ya'lâ b. Ubeyd et-Tenâfisî (Ya'lâ b. Ubeyd b. Ebû Ümeyye)
Konular:
Hz. Peygamber, evrenselliği ve risaleti
Hz. Peygamber, mucizeleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35682, DM000047
Hadis:
أَخْبَرَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ أَخْبَرَنَا يَزِيدُ بْنُ أَبِى حَكِيمٍ حَدَّثَنِى الْحَكَمُ بْنُ أَبَانَ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ : إِنَّ اللَّهَ فَضَّلَ مُحَمَّداً -صلى الله عليه وسلم- عَلَى الأَنْبِيَاءِ وَعَلَى أَهْلِ السَّمَاءِ. فَقَالُوا : يَا أَبَا عَبَّاسٍ بِمَ فَضَّلَهُ عَلَى أَهْلِ السَّمَاءِ؟ قَالَ : إِنَّ اللَّهَ قَالَ لأَهْلِ السَّمَاءِ {وَمَنْ يَقُلْ مِنْهُمْ إِنِّى إِلَهٌ مِنْ دُونِهِ فَذَلِكَ نَجْزِيهِ جَهَنَّمَ كَذَلِكَ نَجْزِى الظَّالِمِينَ} الآيَةَ وَقَالَ اللَّهُ لِمُحَمَّدٍ -صلى الله عليه وسلم- {إِنَّا فَتَحْنَا لَكَ فَتْحاً مُبِيناً لِيَغْفِرَ لَكَ اللَّهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِكَ وَمَا تَأَخَّرَ} قَالُوا : فَمَا فَضْلُهُ عَلَى الأَنْبِيَاءِ؟ قَالَ : قَالَ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ {وَمَا أَرْسَلْنَا مِنْ رَسُولٍ إِلاَّ بِلِسَانِ قَوْمِهِ لِيُبَيِّنَ لَهُمْ} الآيَةَ ، وَقَالَ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ لِمُحَمَّدٍ -صلى الله عليه وسلم- {وَمَا أَرْسَلْنَاكَ إِلاَّ كَافَّةً لِلنَّاسِ} فَأَرْسَلَهُ إِلَى الْجِنِّ وَالإِنْسِ.
Tercemesi:
Bize İshak b. İbrahim haber verip (dedi ki) bize Yezid b. Ebî Hakim haber verip (dedi ki) bana el-Hakem b. Ebân, İkrime'den, (o da) İbn Abbâs'dan (naklen) rivayet etti (ki İbn Abbâs) şöyle dedi: Allah, Muhammed'i -sallallahu aleyhi ve sellem-(diğer) peygamberlere ve gök ehline üstün kılmıştır. (Orada bulunanlar) dediler ki, "İbn Abbâs! Onu gök ehline ne ile üstün kılmıştır?" Şöyle cevap verdi; "Allah gök ehli için şöyle buyurmuşdur: "Onlardan kim, 'Tanrı o değil, benim.' derse onu Cehennemle cezalandırırız.
Biz o zalimleri de böylece cezalandıracağız...."Halbuki Muhammed'e -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur: "Biz hakıykat sana apâşikâr bir feth -u zafer yolu) açdık. (Bu), geçmiş ve gelecek günâhını Allah'ın sana bağışlaması içindir."(m) (Orada bulu-nanlar) dediler ki; "Peki onu (diğer) peygamberlere ne üstün kılmıştır?". Şöyle dedi: "Allah -azze ve celle- şöyle buyurmuşdur: "Biz hiçbir peygamberi kendi kavminin dilinden başkasıyla göndermedik ki (em-rolunduklarını) onlara apaçık anlatsın. " Halbuki Allah -azze ve celle- Muhammed'e -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur: "Seni başka değil ancak bütün insanlara gönderdik. Öyle ise onu cinlere ve insanlara (onların hepsine peygamber) göndermiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Mukaddime 7, 1/193
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Ebu İsa Hakem b. Eban el-Adeni (Hakem b. Eban)
4. Yezid b. Ebu Hakim el-Kinani (Yezid b. Ebu Hakim b. Yezid . Müleyk)
5. İshak b. Râhûye el-Mervezî (İshak b. İbrahim b. Mahled)
Konular:
Hz. Peygamber, ayrıcalığı
Hz. Peygamber, evrenselliği ve risaleti
Hz. Peygamber, üstünlüğü
Peygamberler, Allah'ın elçileri (vefdullah), sayıları vs.
Peygamberler, Peygamberlerin ayırıcı vasfı