Öneri Formu
Hadis Id, No:
25810, N002996
Hadis:
أَخْبَرَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ قَالَ قَرَأْتُ عَلَى أَبِى قُرَّةَ مُوسَى بْنِ طَارِقٍ عَنِ ابْنِ جُرَيْجٍ قَالَ حَدَّثَنِى عَبْدُ اللَّهِ بْنُ عُثْمَانَ بْنِ خُثَيْمٍ عَنْ أَبِى الزُّبَيْرِ عَنْ جَابِرٍ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم حِينَ رَجَعَ مِنْ عُمْرَةِ الْجِعِرَّانَةِ بَعَثَ أَبَا بَكْرٍ عَلَى الْحَجِّ فَأَقْبَلْنَا مَعَهُ حَتَّى إِذَا كَانَ بِالْعَرْجِ ثَوَّبَ بِالصُّبْحِ ثُمَّ اسْتَوَى لِيُكَبِّرَ فَسَمِعَ الرُّغْوَةَ خَلْفَ ظَهْرِهِ فَوَقَفَ عَلَى التَّكْبِيرِ فَقَالَ هَذِهِ رُغْوَةُ نَاقَةِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم الْجَدْعَاءِ لَقَدْ بَدَا لِرَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى الْحَجِّ فَلَعَلَّهُ أَنْ يَكُونَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَنُصَلِّىَ مَعَهُ فَإِذَا عَلِىٌّ عَلَيْهَا فَقَالَ لَهُ أَبُو بَكْرٍ أَمِيرٌ أَمْ رَسُولٌ قَالَ لاَ بَلْ رَسُولٌ أَرْسَلَنِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِبَرَاءَةَ أَقْرَؤُهَا عَلَى النَّاسِ فِى مَوَاقِفِ الْحَجِّ . فَقَدِمْنَا مَكَّةَ فَلَمَّا كَانَ قَبْلَ التَّرْوِيَةِ بِيَوْمٍ قَامَ أَبُو بَكْرٍ رضى الله عنه فَخَطَبَ النَّاسَ فَحَدَّثَهُمْ عَنْ مَنَاسِكِهِمْ حَتَّى إِذَا فَرَغَ قَامَ عَلِىٌّ رضى الله عنه فَقَرَأَ عَلَى النَّاسِ بَرَاءَةَ حَتَّى خَتَمَهَا ثُمَّ خَرَجْنَا مَعَهُ حَتَّى إِذَا كَانَ يَوْمُ عَرَفَةَ قَامَ أَبُو بَكْرٍ فَخَطَبَ النَّاسَ فَحَدَّثَهُمْ عَنْ مَنَاسِكِهِمْ حَتَّى إِذَا فَرَغَ قَامَ عَلِىٌّ فَقَرَأَ عَلَى النَّاسِ بَرَاءَةَ حَتَّى خَتَمَهَا ثُمَّ كَانَ يَوْمُ النَّحْرِ فَأَفَضْنَا فَلَمَّا رَجَعَ أَبُو بَكْرٍ خَطَبَ النَّاسَ فَحَدَّثَهُمْ عَنْ إِفَاضَتِهِمْ وَعَنْ نَحْرِهِمْ وَعَنْ مَنَاسِكِهِمْ فَلَمَّا فَرَغَ قَامَ عَلِىٌّ فَقَرَأَ عَلَى النَّاسِ بَرَاءَةَ حَتَّى خَتَمَهَا فَلَمَّا كَانَ يَوْمُ النَّفْرِ الأَوَّلُ قَامَ أَبُو بَكْرٍ فَخَطَبَ النَّاسَ فَحَدَّثَهُمْ كَيْفَ يَنْفِرُونَ وَكَيْفَ يَرْمُونَ فَعَلَّمَهُمْ مَنَاسِكَهُمْ فَلَمَّا فَرَغَ قَامَ عَلِىٌّ فَقَرَأَ بَرَاءَةَ عَلَى النَّاسِ حَتَّى خَتَمَهَا . قَالَ أَبُو عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنُ خُثَيْمٍ لَيْسَ بِالْقَوِىِّ فِى الْحَدِيثِ وَإِنَّمَا أَخْرَجْتُ هَذَا لِئَلاَّ يُجْعَلَ ابْنُ جُرَيْجٍ عَنْ أَبِى الزُّبَيْرِ وَمَا كَتَبْنَاهُ إِلاَّ عَنْ إِسْحَاقَ بْنِ إِبْرَاهِيمَ وَيَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ الْقَطَّانُ لَمْ يَتْرُكْ حَدِيثَ ابْنِ خُثَيْمٍ وَلاَ عَبْدِ الرَّحْمَنِ إِلاَّ أَنَّ عَلِىَّ بْنَ الْمَدِينِىِّ قَالَ ابْنُ خُثَيْمٍ مُنْكَرُ الْحَدِيثِ وَكَأَنَّ عَلِىَّ بْنَ الْمَدِينِىِّ خُلِقَ لِلْحَدِيثِ .
Tercemesi:
Bize İshak b. İbrahim haber vererek dedi ki: Ali b. Kurra, Musa b. Tarık’a İbn Cüreyc’in şöyle dediği rivayetini okudum: Bana Abdullah b. Osman b. Huseym, ona Ebu’z-Zübeyr, ona da Câbir’in rivayet ettiğine göre Nebi (sav) Ci’râne umresinden döndüğü zaman Ebu Bekir’i hac emiri olarak gönderdi. Onunla birlikte yola koyulduk, nihayet el-Arc denilen yere vardığında sabah için kamet getirdi, sonra (Ebu Bekir) tekbir almak için doğrulunca, arkasından devenin böğürme sesini işitince tekbir almayıp durdu. Bu Rasulullah’ın (sav) el-Ced’â adındaki devesinin böğürmesidir. Şüphesiz Rasulullah (sav) hac ile ilgili yeni bir emir vermek istemiştir. Muhtemelen gelen Rasulullah (sav)’tır. Böylelikle biz de onunla beraber namaz kılacağız, dedi. Deve üzerinde gelenin Ali (ra) olduğunu gördüler. Bunun üzerine Ebu Bekir: Emir olarak mı (geldin) yoksa bir elçi olarak mı? dedi. Ali: Hayır, elçi olarak geldim. Rasulullah (sav) beni Tevbe suresini, hac için vakfe yapmak üzere toplanılacak yerlerde, insanlara onu okuyayım diye gönderdi, dedi.
Mekke’ye geldik. (Zülhicce’nin sekizinci günü olan) terviye gününden bir gün önce Ebu Bekir (ra) ayağa kalkıp insanlara bir hutbe verdi. Onlara hac ibadetini nasıl ve nerelerde yapacaklarını anlattı. Nihayet hutbesini bitirince Ali (ra) ayağa kalkarak insanlara Berâe (Tevbe) suresini sonuna kadar okudu. Sonra onunla birlikte çıktık. Nihayet Arafat’ta vakfe günü gelince Ebu Bekir ayağa kalkıp insanlara bir hutbe verdi. Onlara hac ibadetini nasıl yapacaklarını öğretti. Nihayet hutbesini bitirince Ali ayağa kalktı ve insanlara Berâe (Tevbe) suresini bitirinceye kadar okudu. Sonra nahr (kurban bayramı birinci) günü geldi. İfada (tavafını) yapmak için Mekke’ye gittik. Ebu Bekir geri dönünce yine insanlara bir hutbe verdi, onlara ifada tavaflarını, kurbanlarını kesmelerini ve diğer yapacakları ibadetlerini anlattı. Hutbesini bitirince Ali ayağa kalkıp insanlara Berae (Tevbe) suresini sonuna kadar okudu. Birinci nefr (Mina’dan dönme) günü gelince Ebu Bekir ayağa kalktı, insanlara bir hutbe verdi, onların nasıl ayrılacaklarını, cemrelere nasıl taş atacaklarını anlattı, onlara yapacakları ibadetlerini öğretti. Hutbesini bitirince Ali kalkarak insanlara Berâe (Tevbe) suresini sonuna kadar okudu.
Ebu Abdurrahman (Nesâî) dedi ki: İbn Husayn hadis rivayetinde pek kuvvetli birisi değildir. Benim bu hadisi kitabıma almamın sebebi ancak İbn Cüreyc’in Ebu’z-Zübeyr’den aldığı rivayet ile bizim yazdıklarımızın ancak İshak b. İbrahim yoluyla nakledilmiş olduğunun kabul edilmemesi içindir. Yahya b. Saîd el-Kattân ise İbn Huseym’in de Abdurrahman’ın da hadis rivayetlerini terk etmiş değildir. Ancak Ali İbnü’l-Medinî: “İbn Huseym’in hadis rivayeti münkerdir” demiştir. Ali İbnü’l-Medinî ise (adeta) hadis için yaratılmış (gibi)dir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Menâsiku'l-hacc 187, /2280
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Zübeyr Muhammed b. Müslim el-Kuraşi (Muhammed b. Müslim b. Tedrus)
3. Abdullah b. Osman el-Kârrî (Abdullah b. Osman b. Huseym b. el-Karra)
4. Ebu Velid İbn Cüreyc el-Mekkî (Abdülmelik b. Abdülaziz b. Cüreyc)
5. Ebu Kurra Musa b. Tarık el-Yemani (Musa b. Tarık)
6. İshak b. Râhûye el-Mervezî (İshak b. İbrahim b. Mahled)
Konular:
Hac, esnasında uyulacak kurallar
VEKALET
أَخْبَرَنَا يَعْقُوبُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ الدَّوْرَقِىُّ قَالَ حَدَّثَنَا هُشَيْمٌ قَالَ أَخْبَرَنَا يَحْيَى عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى سَلَمَةَ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ غَدَوْنَا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِلَى عَرَفَاتٍ فَمِنَّا الْمُلَبِّى وَمِنَّا الْمُكَبِّرُ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
25848, N003002
Hadis:
أَخْبَرَنَا يَعْقُوبُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ الدَّوْرَقِىُّ قَالَ حَدَّثَنَا هُشَيْمٌ قَالَ أَخْبَرَنَا يَحْيَى عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى سَلَمَةَ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ غَدَوْنَا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِلَى عَرَفَاتٍ فَمِنَّا الْمُلَبِّى وَمِنَّا الْمُكَبِّرُ .
Tercemesi:
Bize Yakub b. İbrahim ed-Devrakî, ona Huşeym, ona Yahya, ona Abdullah b. Ebu Seleme, İbn Ömer’in şöyle dediğini rivayet etmiştir: Sabah vakti Rasulullah (sav) ile birlikte Arafat’a gittik, kimimiz telbiye getiriyor, kimimiz tekbir getiriyordu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Menâsiku'l-hacc 191, /2281
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Abdullah b. Ebu Seleme el-Mâcişûn (Abdullah b. Meymun)
3. Ebu Said Yahyâ b. Saîd el-Ensârî (Yahyâ b. Saîd b. Kays b. Amr)
4. Ebu Muaviye Hüşeym b. Beşir es-Sülemî (Hüşeym b. Beşir b. el-Kasım b. Dinar)
5. Ebu Yusuf Yakub b. İbrahim el-Abdî (Yakub b. İbrahim b. Kesir b. Zeyd b. Eflah)
Konular:
Hac, Arafat
Hac, ihramlının telbiye ve tehlili
Öneri Formu
Hadis Id, No:
25854, N003003
Hadis:
أَخْبَرَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ قَالَ أَخْبَرَنَا الْمُلاَئِىُّ - يَعْنِى أَبَا نُعَيْمٍ الْفَضْلَ بْنَ دُكَيْنٍ - قَالَ حَدَّثَنَا مَالِكٌ قَالَ حَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ أَبِى بَكْرٍ الثَّقَفِىُّ قَالَ قُلْتُ لأَنَسٍ وَنَحْنُ غَادِيَانِ مِنْ مِنًى إِلَى عَرَفَاتٍ مَا كُنْتُمْ تَصْنَعُونَ فِى التَّلْبِيَةِ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى هَذَا الْيَوْمِ قَالَ كَانَ الْمُلَبِّى يُلَبِّى فَلاَ يُنْكَرُ عَلَيْهِ وَيُكَبِّرُ الْمُكَبِّرُ فَلاَ يُنْكَرُ عَلَيْهِ .
Tercemesi:
Bize İshak b. İbrahim, ona el-Mulâî –yani Ebu Nuaym el-Fadl b. Dukeyn-, ona Mâlik, ona Muhammed b. Ebu Bekr es-Sakafî’nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: Bizler sabah vakti Mina’dan Arafat’a doğru gitmekte iken, Enes’e: Böyle bir günde Rasulullah (sav) ile birlikte telbiyeyi nasıl yapıyordunuz? diye sordum. O: Kimimiz telbiye getiriyordu ve onun bu yaptığına itiraz edilmiyordu, kimimiz ise tekbir getiriyordu, onun da bu yaptığına itiraz edilmiyordu, dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Menâsiku'l-hacc 192, /2281
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Bekir Muhammed b. Ebu Bekir es-Sekafi (Muhammed b. Ebu Bekir b. Avf b. Riyah)
3. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
4. Ebu Nuaym Fadl b. Dükeyn el-Mülâi (Fadl b. Amr b. Hammâd b. Züheyr b. Dirhem)
5. İshak b. Râhûye el-Mervezî (İshak b. İbrahim b. Mahled)
Konular:
Hac, Arafat
Hac, ihramlının telbiye ve tehlili
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ حَاتِمٍ قَالَ أَخْبَرَنَا حِبَّانُ قَالَ أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ عَنْ إِبْرَاهِيمَ بْنِ عُقْبَةَ أَنَّ كُرَيْبًا قَالَ سَأَلْتُ أُسَامَةَ بْنَ زَيْدٍ - وَكَانَ رِدْفَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَشِيَّةَ عَرَفَةَ - فَقُلْتُ كَيْفَ فَعَلْتُمْ قَالَ أَقْبَلْنَا نَسِيرُ حَتَّى بَلَغْنَا الْمُزْدَلِفَةَ فَأَنَاخَ فَصَلَّى الْمَغْرِبَ ثُمَّ بَعَثَ إِلَى الْقَوْمِ فَأَنَاخُوا فِى مَنَازِلِهِمْ فَلَمْ يَحِلُّوا حَتَّى صَلَّى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم الْعِشَاءَ الآخِرَةَ ثُمَّ حَلَّ النَّاسُ فَنَزَلُوا فَلَمَّا أَصْبَحْنَا انْطَلَقْتُ عَلَى رِجْلِى فِى سُبَّاقِ قُرَيْشٍ وَرَدِفَهُ الْفَضْلُ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
26060, N003034
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ حَاتِمٍ قَالَ أَخْبَرَنَا حِبَّانُ قَالَ أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ عَنْ إِبْرَاهِيمَ بْنِ عُقْبَةَ أَنَّ كُرَيْبًا قَالَ سَأَلْتُ أُسَامَةَ بْنَ زَيْدٍ - وَكَانَ رِدْفَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَشِيَّةَ عَرَفَةَ - فَقُلْتُ كَيْفَ فَعَلْتُمْ قَالَ أَقْبَلْنَا نَسِيرُ حَتَّى بَلَغْنَا الْمُزْدَلِفَةَ فَأَنَاخَ فَصَلَّى الْمَغْرِبَ ثُمَّ بَعَثَ إِلَى الْقَوْمِ فَأَنَاخُوا فِى مَنَازِلِهِمْ فَلَمْ يَحِلُّوا حَتَّى صَلَّى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم الْعِشَاءَ الآخِرَةَ ثُمَّ حَلَّ النَّاسُ فَنَزَلُوا فَلَمَّا أَصْبَحْنَا انْطَلَقْتُ عَلَى رِجْلِى فِى سُبَّاقِ قُرَيْشٍ وَرَدِفَهُ الْفَضْلُ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Hâtim, ona Hibbân, ona Abdullah b. İbrahim b. Ukbe’nin rivayet ettiğine göre Kureyb dedi ki: Ben Arafat’tan dönüş akşamında Rasulullah’ın (sav) terkisinde bulunan Üsâme b. Zeyd’e: O gün nasıl yapmıştınız? dedim. O dedi ki: Bizler yola koyulduk. Nihayet Müzdelife’ye vardığımızda (Allah Rasulü) bineğini çöktürdü, akşam namazını kıldı. Daha sonra diğer hacılara haber gönderdi. Onlar da konakladıkları yerlerde bineklerini çöktürdüler. Bununla birlikte Rasulullah (sav) yatsı namazını kıl(dır)ıncaya kadar da yüklerini çözmediler. (Yatsıyı kıldıktan) sonra herkes yüklerini çözüp konakladılar. Sabah olunca, ben Kureyş’in önde gidenleri arasında piyade olarak yola koyuldum, el-Fadl da O’nun terkisine bindi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Menâsiku'l-hacc 207, /2283
Senetler:
1. Üsame b. Zeyd el-Kelbî (Üsame b. Zeyd b. Harise)
2. Ebu Rişdîn Küreyb b. Ebu Müslim el-Kuraşî (Küreyb b. Ebu Müslim)
3. İbrahim b. Ukbe el-Esedi (İbrahim b. Ukbe b. Ebu Ayyaş)
4. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
5. Hibbân b. Musa el-Mervezî (Hibbân b. Musa b. Sevvâr)
6. Muhammed b. Hatim el-Mervezi (Muhammed b. Hatim b. Nuaym b. Abdülhamid)
Konular:
Hac, arafattan dönüş
Öneri Formu
Hadis Id, No:
25641, D003712
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا الْمُعْتَمِرُ قَالَ سَمِعْتُ شَبِيبَ بْنَ عَبْدِ الْمَلِكِ يُحَدِّثُ عَنْ مُقَاتِلِ بْنِ حَيَّانَ قَالَ حَدَّثَتْنِى عَمَّتِى عَمْرَةُ عَنْ عَائِشَةَ رضى الله عنها "أَنَّهَا كَانَتْ تَنْبِذُ لِلنَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم غُدْوَةً فَإِذَا كَانَ مِنَ الْعَشِىِّ فَتَعَشَّى شَرِبَ عَلَى عَشَائِهِ وَإِنْ فَضَلَ شَىْءٌ صَبَبْتُهُ - أَوْ فَرَغْتُهُ - ثُمَّ تَنْبِذُ لَهُ بِاللَّيْلِ فَإِذَا أَصْبَحَ تَغَدَّى فَشَرِبَ عَلَى غَدَائِهِ قَالَتْ نَغْسِلُ السِّقَاءَ غُدْوَةً وَعَشِيَّةً" فَقَالَ لَهَا أَبِى مَرَّتَيْنِ فِى يَوْمٍ قَالَتْ نَعَمْ.
Tercemesi:
Bize Müsedded, ona Mu'temir, ona Şebîb b. Abdülmelik, ona Mukatil b. Hayyan, ona Mukatil'in halası Amre, ona da Hz. Aişe'den (r.anha) rivayet olunduğuna göre; "Kendisi Peygamber (sav) için sabahleyin (kuru hurmayı ya da kuru üzümü ıslatarak) şıra yaparmış, akşam olunca (Hz. Peygamber) akşam yemeğini yiyip üzerine de (bu şırayı) içermiş. Eğer (şıradan) birazı artacak olursa onu (yere) dökermiş. Yahutta (başka biriniin içmesi için) onu (bir başka kaba) boşaltırmış. Sonra geceleyin Hz. Peygamber için (yeni bir) şıra hazırlarmış. Sabah olunca (Hz. Peygamber) sabah kahvaltısını yapar, kahvaltının üzerine de bu şırayı içermiş. Tulum, hem sabah hem akşam yıkanırmış." (Bu hadisin ravilerinden Mukatil) dedi ki: Babam (Hayyan) Hz. Aişe'ye; (yani bu tulum) bir günde iki defa mı (yıkanırdı)? diye sordu da (Hz. Aişe), evet cevabını verdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Eşribe 10, /855
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Amra Ammetü Mukatil b. Hayyan (Amra)
3. Ebu Bistam Mukatil b. Hayyan en-Nabti (Mukatil b. Hayyan)
4. Şebib b. Abdülmelik et-Temîmî (Şebib b. Abdülmelik)
5. Ebu Muhammed Mu'temir b. Süleyman et-Teymi (Mu'temir b. Süleyman b. Tarhân)
6. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
İçecekler, şıra
أَخْبَرَنَا يَعْقُوبُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ قَالَ حَدَّثَنَا يَحْيَى عَنْ سُفْيَانَ قَالَ حَدَّثَنِى يَعْلَى بْنُ عَطَاءٍ عَنْ جَابِرِ بْنِ يَزِيدَ بْنِ الأَسْوَدِ عَنْ أَبِيهِ أَنَّهُ صَلَّى مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم صَلاَةَ الصُّبْحِ فَلَمَّا صَلَّى انْحَرَفَ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
26044, N001335
Hadis:
أَخْبَرَنَا يَعْقُوبُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ قَالَ حَدَّثَنَا يَحْيَى عَنْ سُفْيَانَ قَالَ حَدَّثَنِى يَعْلَى بْنُ عَطَاءٍ عَنْ جَابِرِ بْنِ يَزِيدَ بْنِ الأَسْوَدِ عَنْ أَبِيهِ أَنَّهُ صَلَّى مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم صَلاَةَ الصُّبْحِ فَلَمَّا صَلَّى انْحَرَفَ .
Tercemesi:
Bize Yakub b. İbrahim, ona Yahya, ona Süleyman, ona Ya'la b. Ata, ona da Cabir b. Yezid b. Esved (ra), babasından naklediyor: 'Rasulullah (sav) ile beraber sabah namazını kılmıştık, namazını bitirince cemaate doğru dönmüştü.'
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Sehv 78, /2174
Senetler:
1. Ebu Amr Yezid b. Esved es-Süvaî (Yezid b. Esved)
2. Cabir b. Yezid es-Süvai (Cabir b. Yezid b. Esved)
3. Ya'la b. Ata el-Amirî (Ya'la b. Ata)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
6. Ebu Yusuf Yakub b. İbrahim el-Abdî (Yakub b. İbrahim b. Kesir b. Zeyd b. Eflah)
Konular:
Namaz, selamın ardından cemaate dönüş
Öneri Formu
Hadis Id, No:
26086, N001355
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ حَفْصِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ النَّيْسَابُورِىُّ قَالَ حَدَّثَنِى أَبِى قَالَ حَدَّثَنِى إِبْرَاهِيمُ - يَعْنِى ابْنَ طَهْمَانَ - عَنِ الْحَجَّاجِ بْنِ الْحَجَّاجِ عَنْ أَبِى الزُّبَيْرِ عَنْ أَبِى عَلْقَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَنْ سَبَّحَ فِى دُبُرِ صَلاَةِ الْغَدَاةِ مِائَةَ تَسْبِيحَةٍ وَهَلَّلَ مِائَةَ تَهْلِيلَةٍ غُفِرَتْ لَهُ ذُنُوبُهُ وَلَوْ كَانَتْ مِثْلَ زَبَدِ الْبَحْرِ » .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Hafs Abdullah en-Neysaburi, ona babası, ona İbrahim b. Tahman, ona el-Haccac b. el-Haccac, ona Ebu'z-Zübeyr, ona Ebu Alkame, ona da Ebu Hureyre'den (ra) rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir: Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Kim sabah namazından sonra yüz defa 'Sübhanallah,' yüz defa da 'La ilahe illallah' derse, denizin köpükleri kadar bile olsa günahları affedilir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Sehv 96, /2176
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Alkame el-Mısrî (Ebu Alkame)
3. Ebu Zübeyr Muhammed b. Müslim el-Kuraşi (Muhammed b. Müslim b. Tedrus)
4. Haccac b. Haccac el-Bahili (Haccac b. Haccac)
5. Ebu Said İbrahim b. Tahman el-Herevî (İbrahim b. Tahman b. Şube)
6. Ebu Amr Hafs b. Abdullah es-Sülemî (Hafs b. Abdullah b. Raşid)
7. Ebu Ali Ahmed b. Hafs es-Sülemî (Ahmed b. Hafs b. Abdullah b. Raşid)
Konular:
Dua, Namazda ve ardından yapılan
Tesbih, parmakla saymak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
26080, N001351
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُوسَى بْنُ حِزَامٍ التِّرْمِذِىُّ قَالَ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ آدَمَ عَنِ ابْنِ إِدْرِيسَ عَنْ هِشَامِ بْنِ حَسَّانَ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ سِيرِينَ عَنْ كَثِيرِ بْنِ أَفْلَحَ عَنْ زَيْدِ بْنِ ثَابِتٍ قَالَ أُمِرُوا أَنْ يُسَبِّحُوا دُبُرَ كُلِّ صَلاَةٍ ثَلاَثًا وَثَلاَثِينَ وَيَحْمَدُوا ثَلاَثًا وَثَلاَثِينَ وَيُكَبِّرُوا أَرْبَعًا وَثَلاَثِينَ فَأُتِىَ رَجُلٌ مِنَ الأَنْصَارِ فِى مَنَامِهِ فَقِيلَ لَهُ أَمَرَكُمْ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنْ تُسَبِّحُوا دُبُرَ كُلِّ صَلاَةٍ ثَلاَثًا وَثَلاَثِينَ وَتَحْمَدُوا ثَلاَثًا وَثَلاَثِينَ وَتُكَبِّرُوا أَرْبَعًا وَثَلاَثِينَ قَالَ نَعَمْ . قَالَ فَاجْعَلُوهَا خَمْسًا وَعِشْرِينَ وَاجْعَلُوا فِيهَا التَّهْلِيلَ فَلَمَّا أَصْبَحَ أَتَى النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَذَكَرَ ذَلِكَ لَهُ فَقَالَ « اجْعَلُوهَا كَذَلِكَ » .
Tercemesi:
Bize Musa b. Hizam et-Tirmizi, ona Yahya b. Adem, ona İbn İdris, ona Hişam b. Hassan, ona Muhammed b. Sirin, ona Kesir b. Eflah, ona da Zeyd b. Sabit, şöyle demiştir: Ashab'a her namazın bitiminde otuz üç defa 'Sübhanallah' otuz üç defa 'Elhamdülillah' otuz dört defa da 'Allahuekber' demeleri emredilmişti. Ensardan bir adam rüyasında: 'Rasulullah (sav) size her namazdan sonra otuz üç defa 'Sübhanallah' otuz üç defa 'Elhamdülillah' otuz dört defa 'Allahüekber' demenizi emretti değil mi?' denildi. Adam: 'Evet' deyince; karşısındaki: 'Öyleyse onları yirmi beşe indirin de 'Lâ ilâhe illallah' demeyi de ilave edin,' dedi. Sabah olur olmaz bu kimse durumu Peygamber'e (sav) anlattı. Peygamber de (sav): "Öylece yapınız," buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Sehv 93, /2176
Senetler:
1. Ebu Saîd Zeyd b. Sabit el-Ensarî (Zeyd b. Sabit b. Dahhak b. Zeyd)
2. Kesir b. Eflah Mevla Ebu Eyyub (Kesir b. Eflah el-Ensarî)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Sirin el-Ensarî (Muhammed b. Sirin)
4. Ebu Abdullah Hişam b. Hassan el-Ezdi (Hişam b. Hassan)
5. Ebu Muhammed Abdullah b. İdris el-Evdî (Abdullah b. İdris b. Yezid b. Abdurrahman)
6. Ebu Zekeriyya Yahya b. Adem el-Ümevî (Yahya b. Adem b. Süleyman)
7. Ebu İmran Musa b. Hizam et-Tirmizi (Musa b. Hizam)
Konular:
Dua, Namazda ve ardından yapılan
Zikir, zamanı
أَخْبَرَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عَبْدِ الْكَرِيمِ أَبُو زُرْعَةَ الرَّازِىُّ قَالَ حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ يُونُسَ قَالَ حَدَّثَنِى عَلِىُّ بْنُ الْفُضَيْلِ بْنِ عِيَاضٍ عَنْ عَبْدِ الْعَزِيزِ بْنِ أَبِى رَوَّادٍ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ أَنَّ رَجُلاً رَأَى فِيمَا يَرَى النَّائِمُ قِيلَ لَهُ بِأَىِّ شَىْءٍ أَمَرَكُمْ نَبِيُّكُمْ صلى الله عليه وسلم قَالَ أَمَرَنَا أَنْ نُسَبِّحَ ثَلاَثًا وَثَلاَثِينَ وَنَحْمَدَ ثَلاَثًا وَثَلاَثِينَ وَنُكَبِّرَ أَرْبَعًا وَثَلاَثِينَ فَتِلْكَ مِائَةٌ . قَالَ سَبِّحُوا خَمْسًا وَعِشْرِينَ وَاحْمَدُوا خَمْسًا وَعِشْرِينَ وَكَبِّرُوا خَمْسًا وَعِشْرِينَ وَهَلِّلُوا خَمْسًا وَعِشْرِينَ فَتِلْكَ مِائَةٌ فَلَمَّا أَصْبَحَ ذَكَرَ ذَلِكَ لِلنَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « افْعَلُوا كَمَا قَالَ الأَنْصَارِىُّ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
26081, N001352
Hadis:
أَخْبَرَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عَبْدِ الْكَرِيمِ أَبُو زُرْعَةَ الرَّازِىُّ قَالَ حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ يُونُسَ قَالَ حَدَّثَنِى عَلِىُّ بْنُ الْفُضَيْلِ بْنِ عِيَاضٍ عَنْ عَبْدِ الْعَزِيزِ بْنِ أَبِى رَوَّادٍ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ أَنَّ رَجُلاً رَأَى فِيمَا يَرَى النَّائِمُ قِيلَ لَهُ بِأَىِّ شَىْءٍ أَمَرَكُمْ نَبِيُّكُمْ صلى الله عليه وسلم قَالَ أَمَرَنَا أَنْ نُسَبِّحَ ثَلاَثًا وَثَلاَثِينَ وَنَحْمَدَ ثَلاَثًا وَثَلاَثِينَ وَنُكَبِّرَ أَرْبَعًا وَثَلاَثِينَ فَتِلْكَ مِائَةٌ . قَالَ سَبِّحُوا خَمْسًا وَعِشْرِينَ وَاحْمَدُوا خَمْسًا وَعِشْرِينَ وَكَبِّرُوا خَمْسًا وَعِشْرِينَ وَهَلِّلُوا خَمْسًا وَعِشْرِينَ فَتِلْكَ مِائَةٌ فَلَمَّا أَصْبَحَ ذَكَرَ ذَلِكَ لِلنَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « افْعَلُوا كَمَا قَالَ الأَنْصَارِىُّ » .
Tercemesi:
Bize Ubeydullah b. Abdülkerim Ebu Zü'a, ona Ahmed b. Abdullah b. Yunus, ona Ali b. el-Fudayl b. İyaz, ona Abdülaziz b. Ebu Revvad, ona Nafi', ona da İbn Ömer'den (ra) rivayet edildiğine göre, bir adama rüyasında Rasulullah (sav), size neyi emretti diye sorulmuştu da O da: 'Otuz üç defa 'Sübhanallah' otuz üç defa 'Elhamdülillah' otuz dört defada 'Allahüekber' dememizi emretti. Böylece tesbihlerin sayısı yüz olmaktadır. Diye cevap vermiş. Bunun üzerine adam yirmi beş defa 'Sübhanallah' yirmi beş defa 'Elhamdülillah' yirmi beş defa 'Allahüekber' deyin yirmi beş defa da 'Lâilâhe illallah' deyin böylece yüz olsun demiş. Sabah olunca adam durumu Rasulullah'a (sav) aktarmış Peygamber (sav) de: "Ensari'nin dediği gibi yapın," buyurmuştur.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Sehv 93, /2176
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Nafi' Mevlâ İbn Ömer (Ebu Abdullah Nafi')
3. Abdülaziz b. Ebu Revvad el-Mekki (Abdülaziz b. Meymun b. Bedr)
4. Ali b. Fudayl et-Temîmî (Ali b. Fudayl b. İyaz b. Mesud)
5. Ebu Abdullah Ahmed b. Yunus et-Temimî (Ahmed b. Abdullah b. Yunus b. Abdullah b. Kays)
6. Ebu Zür'a Ubeydullah b. Abdulkerim el-Mahzumî (Ubeydullah b. Abdulkerim b. Yezid b. Ferrûh)
Konular:
Dua, Namazda ve ardından yapılan
Tesbih, parmakla saymak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
26096, N001357
Hadis:
أَخْبَرَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ قَالَ حَدَّثَنَا بَكْرٌ - وَهُوَ ابْنُ مُضَرَ - عَنِ ابْنِ الْهَادِ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِبْرَاهِيمَ عَنْ أَبِى سَلَمَةَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ الْخُدْرِىِّ قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُجَاوِرُ فِى الْعَشْرِ الَّذِى فِى وَسَطِ الشَّهْرِ فَإِذَا كَانَ مِنْ حِينِ يَمْضِى عِشْرُونَ لَيْلَةً وَيَسْتَقْبِلُ إِحْدَى وَعِشْرِينَ يَرْجِعُ إِلَى مَسْكَنِهِ وَيَرْجِعُ مَنْ كَانَ يُجَاوِرُ مَعَهُ ثُمَّ إِنَّهُ أَقَامَ فِى شَهْرٍ جَاوَرَ فِيهِ تِلْكَ اللَّيْلَةَ الَّتِى كَانَ يَرْجِعُ فِيهَا فَخَطَبَ النَّاسَ فَأَمَرَهُمْ بِمَا شَاءَ اللَّهُ ثُمَّ قَالَ « إِنِّى كُنْتُ أُجَاوِرُ هَذِهِ الْعَشْرَ ثُمَّ بَدَا لِى أَنْ أُجَاوِرَ هَذِهِ الْعَشْرَ الأَوَاخِرَ فَمَنْ كَانَ اعْتَكَفَ مَعِى فَلْيَثْبُتْ فِى مُعْتَكَفِهِ وَقَدْ رَأَيْتُ هَذِهِ اللَّيْلَةَ فَأُنْسِيتُهَا فَالْتَمِسُوهَا فِى الْعَشْرِ الأَوَاخِرِ فِى كُلِّ وَتْرٍ وَقَدْ رَأَيْتُنِى أَسْجُدُ فِى مَاءٍ وَطِينٍ » . قَالَ أَبُو سَعِيدٍ مُطِرْنَا لَيْلَةَ إِحْدَى وَعِشْرِينَ فَوَكَفَ الْمَسْجِدُ فِى مُصَلَّى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَنَظَرْتُ إِلَيْهِ وَقَدِ انْصَرَفَ مِنْ صَلاَةِ الصُّبْحِ وَوَجْهُهُ مُبْتَلٌّ من ماء و طين
Tercemesi:
Bize Kuteybe b. Said, ona Bekir -İbn Mansur-, ona İbn Hâd, ona Muhammed b. İbrahim, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Ebu Said el-Hudri (ra) şöyle demiştir: Rasulullah (sav) Ramazan ayının ortasındaki on günde itikafa girerdi yirminci geceyi mescitte geçirir ve yirmi birinci günü evine dönerdi. Kendisiyle birlikte itikafa girenler de aynı gün evlerine dönerlerdi. Yine evine döneceği bir gece insanlara bir hutbe verdi. Allah'ın dilediği kadar konuştu. Sonra şöyle buyurdu: Ben Ramazan ayının ortasındaki on günde itikaf yapardım. Sonra bana şu son on gün içinde itikaf etme fikri zahir oldu. Benimle birlikte itikaf yapanlar itikafa girdikleri yerlerinde kalsınlar. Ben, bu gecenin (Kadir gecesi) hangi gecede olduğunu gördüm fakat bana unutturuldu. Siz onu son on günün içindeki tek gecelerde arayın. Ben o gün kendimi çamur ve su içerisinde secde eder halde gördüm.' Ebu Said şöyle dedi: O sene Ramazan ayının yirmi birinci gecesi yağmur yağdı ve mescitte Rasulullah'ın (sav) namaz kıldığı yere sular aktı. O gecenin sabah namazında namazı bitirip cemaate döndüğünde Rasulullah'a (sav) baktım. Yüzünde su ve çamur izleri vardı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Sehv 98, /2176
Senetler:
1. Ebu Said el-Hudrî (Sa'd b. Malik b. Sinan b. Sa'lebe b. Ebcer)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Abdullah Muhammed b. İbrahim et-Teymî el-Kuraşî (Muhammed b. İbrahim b. Hâris b. Hâlid)
4. Ebu Abdullah Yezid b. Hâd el-Leysî (Yezid b. Abdullah b. Üsame b. Hâd)
5. Bekir b. Mudar el-Kuraşî (Bekir b. Mudar b. Muhammed)
6. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
İtikaf, Ramazanda İtikaf
Kadir Gecesi, fazileti ve zamanı